Araç altyapı iletişimlerinde yeni dönem

İngiltere Newcastle’da iki ana trafik arteri boyunca dizilmiş tüm trafik ışıkları ile çok sayıda araç geçenlerde iletişim birimleriyle donatıldı. Bu birimler sayesinde sürücüler yaklaşmakta oldukları bir trafik ışığının ne kadar süreyle aynı kalacağı hakkında bilgi alıyor ve yeşilde geçebilmeleri için arabalarını hangi hızda kullanmaları gerektiğini veya kırmızı ışıktan kurtulamayacaklarsa arabalarını yavaşlatmaları gerektiğini öğreniyorlar. Mümkün olduğu zamanlarda bu test araçları aynı zamanda kontrol merkezinden yeşil bir sinyal de alıyor. Trafik akışı ve egzoz salımları hakkındaki bilgilerin tamamı bu yılın sonuna kadar toplanmış olacak. Bu bilgilerin söz konusu teknolojinin kavşaklardaki trafiği çok daha güvenli, akışkan ve daha enerjiverimli yapmasının yanı sıra salımları da azaltacağını ispatlaması bekleniyor. Siemens ile şehir yönetiminin de yer aldığı bu ekibin proje liderliğini Newcastle Üniversitesi yapıyor. Uzmanlar birbirleriyle ve trafik kontrol merkezleriyle iletişim kuran arabaların kentsel trafikteki sıkışıklıkları ve kazaları engellemenin önemli bir yolu olduğuna inanıyor. Trafik hakkındaki bilgilerin ve ikazların gerçek zamanlı olarak alışverişinin yapılması, sürücülerin potansiyel olarak meydan okuyucu koşullara karşı kendilerini hazırlamalarını sağlıyor. Kontrol merkezleri elde edilen bu verilerden kendi sinyal sistemlerinin yanıp sönmelerini mükemmel bir şekilde ayarlamak için faydalanabilir. Ayrıca ambulans gibi geçiş üstünlüğü olan belirli araçlara trafikte öncelik de tanınabilir. Arabaların kendi aralarında ve altyapıyla kuracakları iletişim kentsel trafiğin geleceği için gerekli koşulları hazırlıyor.
Gerçek zamanlı iletişim
Bu Newcastle testleri aslında AB’nin Compass4D projesinin bir parçası. Bu proje,7 şehirdeki farklı farklı yardımlaşmacı ve zeki trafik sistemleri uygulamasını değerlendiriyor. Compass4D ortaklarından biri olan Siemens, kendi kurumsal araştırma departmanı olan kurumsal teknolojilerin yanı sıra mobilite bölümü ile de birlikte uzunca bir zamandır yardımlaşmacı trafik sistemlerine yönelik yazılım ve donanım çözümleri geliştiriyor. Siemens ayrıca çok sayıda Avrupalı saha deneyine de katılıyor. Newcastle’da ambulans hizmetlerine ait 12 araç, üniversitenin sağladığı iki elektrikli araba ve 20 sinyal sistemi, iletişim birimleriyle donatılmış durumda. Bu araçlar üzerindeki birimler saniyede 10 defa, yol boyunca dizilmiş ve trafik ışıklarına entegre edilmiş ünitelere durum bilgisi gönderiyor. Bu yol boyu üniteleri gelen bilgileri trafik kontrol merkezine aktarıyor. Bu iletişim, özel olarak akıllı trafik sistemleri için geliştirilmiş bir WLAN standardından faydalanılarak gerçekleştiriliyor. Sürücüler kontrol merkezinden gelen bilgileri bir tablet bilgisayarda görüntüleyebilmek için bir (app) uygulama kullanabiliyor. Onlar bir sonraki ışığın değişmesine ne kadar süre kaldığını görebilir ve mevcut sürüş koşulları altında en iyi güzergahın hangisi olduğu konusunda ipuçları alabilir. Bir test aracı bir trafik ışığına 200 metre mesafe yaklaştığında eğer bir mahsuru yoksa ışık hemen yeşile döndürülür.
Trafik ışıklarının yönetimi
Newcastle projesinde Siemens, yol boyunca yerleştirilecek ünitelerden ve arabalar ile trafik kontrol merkezi arasındaki veri alışverişinden sorumlu olacak. Bu işin içinde yol kenarındaki ünitelerin tabletteki uygulamaya entegre edilmesi, araç içi birimler ve trafik kontrol yazılımı da var. Yol kenarındaki üniteler, ilk zamanlar endüstriyel tesislerdeki iletişim için kullanılan Scalance sistemlerine dayanıyor. Geçtiğimiz yıllarda kurumsal teknolojilerdeki araştırmacılar bu üniteleri akıllı trafik sistemlerinde de kullanılabilecek şekilde uyarladı ve onlar için baştan aşağıya yeni yazılımlar geliştirdiler. Söz konusu Scalance sistemleri çok uzunca bir zamandır çeşitli saha deneylerinde kullanılıyor.