Enflasyonist ortama dönüşle birlikte tersine mentorluk yeniden ters yüz ediliyor. Genç liderler deneyimli liderlerden enflasyonu yönetmeyi öğreniyor.
ÖZLEM AYDIN
Yüksek enflasyonist ortamda genç liderler deneyimli CEO’lardan önemli danışmanlıklar alıyor. Yönetim Danışmanı Çiğdem Güven, “Tüm dünyanın içinde bulunduğu enflasyonist ortam tecrübeli liderlik gerektiriyor. Hızla dijitalleşen ve değişen dünyada genç ve dinamik liderlere de ihtiyaç var. Tecrübeli liderlerin tecrübelerini genç liderlere aktarmaları oldukça kritik” diyor. Dijitalleşmeyle birlikte liderlerin iş yükünün arttığına dikkat çeken Güven, “Yeni dijital iş ortamında iş ortamında hızlı, dinamik, çevik, stresi yöneten, dijitalleşmeyi fırsata çeviren, dayanıklı, inovasyona açık, sürekli öğrenen liderlere ihtiyaç var” diyor.
Yönetim danışmanı Çiğdem Güven, iş dünyasının liderlik trendlerini şöyle anlattı:
Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
Uzun yıllar bankacılık ve finans sektöründe profesyonel olarak çalıştım. Orta ve üst düzey yöneticiliklerde yarattığım ve yönettiğim takımların yüksek motivasyonuyla kanıtlanmış̧ sonuçlar elde ettim. Uzmanlık alanlarım arasında, büyük ölçekli ticari -kurumsal şube yönetimi, risk yönetimi, bütçelendirme ve harcama kontrolü, kredi analizi ve yönetimi, müşteri ilişkileri yönetimi, yetenek yönetimi ve gelişimi, enerji, madencilik ve inşaat sektörlerinde proje finansmanı bulunuyor.
İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi mezunuyum. Yine İstanbul Üniversitesi, İşletme İktisadi Enstitüsünde Finansal Kuruluşlar Yönetimi ihtisas programını tamamladım. Türkiye’de, Amerika’da ve Avrupa’da Liderlik, Yönetim alanında oldukça çok sayıda uluslararası eğitimler, konferanslara katıldım. ICF akredite okullardan biri olan Coaching Training Institute’un Koçluk Sertifika Programı’nı tamamladım. Liderlik ve yönetim alanında 5.000 saatin üzerinde deneyimim söz konusu. Bu çalışmalarımda, planlamayı danışanlarımla birlikte yapıyorum. Yönetim danışmanlık, koçluk, mentorluk alanında bugünün ve yarının liderlerinin ve yöneticilerinin kendilerini geliştirmeleri için aktarımlarda bulunmaktayım ve özellikle iş yaşamlarında fark yaratacak yöntemler geliştirme noktasında başarılı olduğumu düşünüyorum.
Kitaplarınız da var. Yeni kitap hazırlığı var mı?
Banka Şube Müdürünün El Kitabı isimli kitabım ikinci baskısını yaptı. Halen stratejik liderlik üzerine ikinci kitabım üzerinde çalışmalarımı yürütüyorum. Yönetim ve liderlik üzerine yazılarımı www.cigdemguven.com’da yayınlıyorum. Yönetim ve liderlik üzerine yaptığım tüm çalışmaların video ve yazılı dokümanlarını app.cgbusinessmanagement.com platformunda katılımcılara sunuyorum. Gönüllü çalışmalarımı üniversiteli gençlerle yapıyorum. Tüm liderlik programlarını üniversiteli gençlerle buluşturuyorum. Tüm yönetim danışmanlık ve liderlik eğitim faaliyetlerimizi Türkiye’de, Almanya’da ve Hollanda’da gerçekleştiriyoruz.
CEO’lara hangi konularda danışmanlık veriyorsunuz? İş yaşam dengesi de buna dahil mi?
Danışmanlık alanları CEO’lar ile birlikte belirleniyor. Bu konular, strateji, iletişim, yeni nesil yönetim anlayışları, ekonomik gündem, networking, müzakere, çatışma, değişim, çeviklik, motivasyon ve iş fırsatlarını görmek, krizi yönetme, küresel bakış ve farklı pazarlarla ilgili konular üzerinde şekilleniyor. Hızla dijitalleşen dünyada, şirket çalışmalarını ve neler yapılabileceği ile ilgili tüm bu başlıkları dünyadaki uygulamalarıyla masaya yatırıyoruz.
Liderin kendi potansiyelini görme ve yönetmesi, diğer tüm yaşam alanlarında yönetim başarısının kilit noktasıdır. Dolayısıyla iş yaşam dengesi konusunda da çalışıyoruz. Yaşamı iş ve özel diye keskin çizgilerle ayırmak mümkün değil. Bir alanda kazanılan deneyimler ve yetkinlikler yaşamın bütününe sirayet eder. Pandemi sonrası liderlik başlığı altında incelediğimiz bu konu post-pandemi döneminde iş-yaşam dengesi açısından hibrit çalışma düzenleri olarak yeniden şekillendi. Yeni iş yaşamları artık tüm liderler ve çalışanların teknolojist olma gerekliliğini getirdi.
Yeni dünyada öne çıkan liderlik yaklaşımları neler? Liderler kaç türe ayrılıyor ve son dönemde en gözde liderlik modelleri hangileri?
İş dünyası bir transformasyon dönemi içinde. Liderlik modellerini durumsal liderlik, hizmetkar liderlik, kendine liderlik, challenge edici liderlik, etik liderlik, öğrenim liderliği, vizyoner liderlik ve koçvari liderlik olarak sıralayabiliriz. Durumsal liderlik ve hizmetkar liderlik birbirini destekleyen iki model. Bu modeller çalışanın ihtiyacını ve verilen işi yapabilme seviyesini göz önünde bulundurarak liderin çalışana özel liderlik yapabilmesini sağlar. Koçvari liderlikte ise lider çalışana koçluk yetkinlikleri ile yaklaşır. Lider çalışanın yetkinleşmesini sağlayacak şekilde bir yönetim biçimini benimser. Liderin günümüzde kendine liderlik yapabilmesi oldukça önemli. Liderin kendi potansiyelini, gücünü tanımlayabilmesi, farkındalığının yüksek olması ve potansiyelini performansa dönüştürebilmesi kendine liderlik olarak tanımlanabilir. Çalışanını dinleyebilen lider etkili liderdir. Yeni nesil çalışanlar liderlerini challenge edebiliyor. Liderlerin challenge edilmeye istekli olmaları kendilerini güçlü kılıyor. Son olarak geçmişten beri hala yerini koruyan liderlik modelleri olan etik liderlik, öğretim liderliği ve vizyoner liderlik de oldukça etkili.
İş yaşam dengesi açısından pandemi sonrası liderlik yaklaşımları nasıl değişti?
Pandemi süresince tüm iş yapış biçimleri gözden geçirilmek zorunda kalındı ve revize edildi. Uzaktan çalışma modelleri hızlı bir şekilde iş hayatına entegre edildi. Post-pandemi döneminde bu çalışma modelleri hibrit çalışma modellerine evrilmeye başladı. Liderler pandemiyle birlikte önemli bir değişim sürecine girdiler. Bu değişimle birlikte yeni iş yapış ve yönetim biçimleri, liderlerin özel yaşam ve iş yaşamı dengesi arasındaki çizgiyi her zamankinden daha çok belirsizleştirdi. Liderlerin iş yükü arttı. Bu dönemdeki dijitalleşmenin getirdiği toplantılara katılım lokasyon bağımsız kolaylaştı. Değişim ve dönüşüm dönemi beraberinde birçok ilave konuyu getirdi. Ayrıca dünya genelinde iş gücüne ulaşım sorunu yaşanıyor. Tüm bu nedenler liderlerin iş yükünün artması sonucunu doğurdu. İş özel yaşam dengesinde özel yaşama ayrılan zaman daha da azaldı. Ancak özel yaşama zaman ayırma isteği ve farkındalığı arttı. Bu istek zaman içinde genç çalışanlarda yönetici olmayı istememe durumunu oluşturabilir.
Bu gelişmeler liderlerin geleneksel liderlikten hizmetkar/durumsal liderliğe geçişini gerektirdi. Bunlarla birlikte liderlerin çeviklik yetkinlikleri gelişirken aynı zamanda psikolojik dayanıklılıkları da arttı.
2022 oldukça zor bir yıl. Yüksek enflasyonist ortamda iş yönetmeye alışık olmayan pek çok genç lider var. Onlara neler öneriyorsunuz?
Yüksek enflasyon sadece ülkemizde değil dünyanın birçok ülkesinde de görülüyor. Pek çok genç lider ilk defa böyle bir dönemde yönetimi deneyimliyor. Bu dönem tüm genç liderler için bir öğrenme, deneyim, güçlenme dönemidir. Liderlerin yapması gereken geçmiş krizleri incelemek ve yeni görüşlere açık olmak gerekiyor. Ülkemizdeki liderlerin volatil piyasalarda Avrupa liderlerine göre daha tecrübeli olduğu göz ardı edilmemeli. Genç liderler bu dönemde müşteri geri bildirimlerini sık sık değerlendirerek iş yapış biçimlerini gözden geçirmeli. Diğer bir deyişle çevik organizasyon yaratmalılar. Organizasyon içinde açık iletişim kanallarına, maliyet-finansman yönetimine, çalışan geri bildirimlerine oldukça dikkat edilmeli.
Bu zamana kadar ters mentorluk oldukça popülerdi. Şimdi deneyimli liderler popüler olmaya başladı mı? Enflasyonist ortam yönetmiş liderler gençlere bu konuda nasıl destek olmalı?
Tersine mentorluk tecrübeli yöneticiler için oldukça geliştirici bir yöntem. Bu yöntem tecrübeli yöneticinin sürekli güncel ve yeniliğe açık olmasını sağlar. Tüm dünyanın içinde bulunduğu enflasyonist ortam tabii ki tecrübeli liderlik gerektiriyor. PWC Küresel CEO Araştırması’na göre makroekonomik dalgalanmalar dünyada en çok endişe edilen üçüncü konuyken ülkemizde bu konu en çok endişe edilen ilk konu. Dolayısıyla ülkemizde piyasaların volatilitesinin yüksek olduğu bu dönemde tecrübe oldukça önemli. Ancak hızla dijitalleşen ve değişen dünyada genç ve dinamik liderlere de ihtiyaç var. Bu dönemde tecrübeli liderlerin tecrübelerini genç liderlere aktarmaları oldukça kritik.
Dijitalleşme ile birlikte CEO’nun iş yükü arttı mı azaldı mı? Yeni dijital iş ortamında liderlere tavsiyeleriniz neler?
Dijitalleşmeyle birlikte liderlerin iş yükü arttı.
Pandeminin en büyük sonuçlarından biri dijitalleşmeyi hızlandırması oldu. Uzaktan çalışma ile dijitalleşme bütün firmalarda oldukça önem kazandı. Başlangıçta yeni çalışma düzenlerinin temelleri oluşana kadar dijitalleşme CEO’ların iş yükünü artırdı. İçinde bulunulan bu yeni transformasyon dönemiyle birlikte CEO’ların olabildiğince kendini geliştirmesi ve yetkinliklerini artırması gerekli. Bu yetkinlik artışı sadece kendileri için değil yönettikleri kadrolar için de gerekli. Yetkinleşmiş kadroları şirket bünyesinde tutmak ve uzun vadeli çalıştırmak oldukça önem kazandı. Yeni dijital iş ortamında iş ortamında hızlı, dinamik, çevik, stresini yöneten, dijitalleşmeyi fırsata çeviren, dayanıklı, inovasyona açık olan, kendini challenge edebilen, sürekli öğrenen özelliklere sahip olmalarını ve kendilerini bu yönde geliştirmelerini tavsiye ederim.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?