Ayakkabıcılık, Türkiye’nin önemli sektörlerinden biri… 400 milyon çift üretim kapasitesiyle Türkiye, üretimde dünyanın 7’nci ülkesi. Ürettiğinin yarısını satan sektör, ihracatta ise dünya 5’incisi. Ancak Türk ekonomisinde son dönemde yaşanan sorunlar nedeniyle sektörden bir süredir olumsuz haberler geliyor. Özellikle 2018’in ikinci yarısında dövizdeki artışla beraber sektörün köklü markalarından Hotiç, Yeşil Kundura ve Beta peş peşe konkordato ilan etti. Takip eden dönemde Kemal Tanca, İnci gibi çok bilinen diğer markalar da konkordato ipine sarıldı. Tablonun göründüğü kadar karanlık olmadığını anlatan FLO Mağazacılık Yönetim Kurulu Başkanı MEHMET ZIYLAN, “Konkordato ilan eden oyuncular olsa da sektör 2018 yılını yüzde 18 büyümeyle tamamladı. Ayrıca sektör 2019’da da büyümesini sürdürdü” diyor. Ziylan ile ayakkabı sektöründeki son tabloyu konuştuk.
1 Ayakkabı sektörü genel olarak 2018’i nasıl geçirdi?
2018 yılında, küresel ekonomide yaşanan dalgalanmalar tüm ülkeleri olduğu gibi ülkemizi de etkiledi. Ancak kamu otoritesinin de yoğun gayretleriyle bu dönem çabuk atlatıldı. Türkiye ayakkabı sektörü de bu süreçten etkilense de ölçek olarak büyüklüğü, yüksek üretim performansı ve köklü geçmişi sayesinde bu etki uzun sürmedi. Ancak sektör, hiç de hak etmediği şekilde olumsuz bir algıyla anıldı. Oysa sektörümüz, dünyada üretim sıralamasında 7’nci sırada yer alıyor. Ürettiğimiz 400 milyon çift ayakkabının yarısını ihraç ediyor ve ihracatta 5’inci sırada geliyoruz. Yerli üretimin en güçlü olduğu sektörlerden biriyiz. Nitekim 2018 yılını da çok başarılı geçirdik. Evet, konkordato ilan eden sektör oyuncularımız oldu; bu elbette bir kesim üreticiyi olumsuz etkiledi ama sektörü sarsmadı. Hatta sektör 2018 yılını yüzde 18 büyümeyle tamamladı.
2 Sektör adına 2019’un nasıl geçtiğini düşünüyorsunuz? Yıl sonu beklentileriniz neler?
2019, tüm sektörler için temkinli başladı. Ancak özellikle yılın ikinci yarısından itibaren seyir normale döndü. Ayakkabı sektörü de 2019 yılında büyümesini sürdürdü. Ayakkabıda moda ve trende yön vermeye başlayan Türkiye’nin 2019 yılını yaklaşık 1 milyar dolar ihracatla tamamlamasını bekliyoruz.
3 Ayakkabı sektörünü bugünlerde en çok zorlayan etkenler neler?
Ayakkabı sektörünün tamamını etkileyen makro bir sorundan bahsedemeyiz. Elbette her sektörde olduğu gibi dönem dönem bazı sorunlar yaşanabilir. Fakat sektörün genelinde bir sorundan bahsetmek mümkün değil. Bazı markaların yönetmekte zorlandığı süreçleri olabilir.
4 Pek çok ünlü marka sektöre geçtiğimiz 2 yıl içinde veda etmek zorunda kaldı. Bunun sizce nedenleri nelerdi?
Ayakkabı sektörü için hiç de hak etmediği bir algı oluştu. Sektör gerek üretim ve tasarım gerekse de ihracat potansiyeli olarak dünyada önemli bir konuma sahip. Son dönemde bazı şirketlerin yaşadığı sıkıntıları üzülerek takip ediyoruz ve en kısa zamanda eskisinden de güçlü olarak sektöre dönmelerini temenni ediyoruz. Sektörümüzün bazı yapısal sorunları var. Vadelerin kısalması ve kredilerle alakalı bazı sıkıntılar nedeniyle bir yavaşlama oldu. Bazı şirketler bu süreci doğru yönetemedi ancak bunu tüm sektöre mal etmemek gerekiyor. Vurgulamak isterim ki konkordato ilan eden şirketlerin satışlarının toplamdan aldığı pay oldukça düşük. Bildiğiniz gibi biz FLO Mağazacılık olarak, sektörde adeta bir lokomotif görevi üstleniyoruz. Sektör adına yaratılan bu negatif havayı birlikte dağıtacağız.
5 Bu büyük markaların yarattığı boşluğu sizce kimler, nasıl dolduracak?
Bu süreci yaşayan markalar elbette önemli markalar. Ancak sektörümüz oldukça büyük ve dinamik bir sektör. Temennimiz markaların sıkıntılı süreçleri atlatarak tekrar sektörde yer almaları şeklinde. Ancak bu gerçekleşmezse de Türk ayakkabı sektörü pek çok ulusal ve uluslararası marka yaratacak güçtedir.
6 Konkordato ilanları sektörün diğer paydaşlarını (üreticiler, tedarikçiler) nasıl etkiledi?
Öncelikle vurgulamak isterim ki üreticinin ayakkabı ekosistemi içinde kalabilmesi ve üretime devam edebilmesi çok önemli.noktada markaların özellikle tedarikçilerinin ödemeleri noktasında çok hassas olması gerekiyor. Örneğin biz FLO olarak, tedarikçilerimize gerektiğinde vadesinden bile önce ödeme yaparak onların da kendi çarklarını döndürmelerini sağlıyoruz. Çünkü onlar da bu paraları hammadde aldıkları yerlere veriyorlar. Yaşananlar bütün bir sektör için geçerli değil ancak bazı markaların bu tarz sıkıntılar yaşadığını hepimiz biliyoruz.
7 Sektörde yeni konkordato ilanları bekliyor musunuz?
Sektördeki oyuncu sayısına baktığımız zaman konkordato ilan eden firmaların kapladığı alanın büyüklüğünün sanılandan küçük olduğunu bir kez daha vurgulamak isterim. Bu noktada, çok spekülatif olmasa da kendi süreçlerini yönetmede ve planlamada istediği noktaya gelemeyen markalarda benzer sorunlar yaşayabilir. Fakat sektörün genelini etkileyecek olumsuz bir durum olmayacaktır.
8 Özellikle iç pazarda görülen bu daralmadan ana çıkış yolları sizce neler?
Satışlar ve kârlılık ne zaman ve nasıl tekrar artar? Türkiye, ayakkabıda gerek tasarım gerek kalite ve işçilik gerekse de lojistik anlamda çok önemli bir ülke haline geldi. Dünyanın her yerinden talep gören bir sektörümüz var. Bu noktada ihracat en önemli gelişme kalemlerinden biri. Sektörümüz dünya arenasında güçlü bir üretici ve ihracatçı olmaya devam edecektir. Biz de FLO mağazacılık olarak 2023 yılında Türkiye’den çıkacak global 10 markadan biri olma hedefimiz doğrultusunda tüm dünyada büyümeyi hedefliyoruz.
9 AVM’lerde kiraların döviz yerine TL olarak düzenlenmesi kararının sektöre ne kadar faydası oldu?
Bu karar sektörümüz için elbette faydalı oldu. Sonuçta farklı döviz türleri konuşuluyor ama bizler Türk Lirası ile satış yapıyoruz. Artan döviz maliyetleriyle kontrol edilemeyen kira giderleri tüm sektörler için sorundu, bu çözülmüş oldu.
10 İhracatın Türk ayakkabı sektörü için kritik anlamı nedir?
İhracat, her sektörde olduğu gibi ayakkabı sektöründe de büyümenin önemli bir dinamiği. Sektörümüz bu anlamda da hızla büyüyor ancak tam olarak potansiyeline ulaşmış değil. Tasarım, kalite ve lojistik avantajlarımızı kullanarak dünyanın dört bir yanında Türk ayakkabısını tüketicilerle buluşturabiliriz. Ben inanıyorum ki bugün Türk ayakkabı sektörü, yurt dışında tüm ülkelerle rekabet edebilecek güçte. İhracat, sektörün büyümesi için en önemli yol. Örneğin, biz FLO olarak ihracat odaklı uzun vadeli hedefler belirliyoruz. 2023 yılı yurt dışı hedefimiz Türkiye’den 300 milyon dolarlık ihracat sağlamak.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?