2011
yılında akıllı şebekeler ve rüzgar başta olmak üzere yenilenebilir
enerji alanındaki projelere odaklanan siemens, önümüzdeki yıl da bu iki
alanda yeni projeler geliştirmeyi planlıyor. Siemens Enerji Üretim
Başkanı Sinan Bubik, “Türkiye’nin enerji altyapısında en fazla payı
bulunan şirketlerden biriyiz. Bu konumumuzu geliştirerek sürdürmeyi
hedefliyoruz” diyor. Türkiye’deki AR-GE faaliyetlerini de artırmayı
düşündüklerini vurguluyor. Enerjinin tüm alanlarında faaliyet gösteren
Siemens, proje portföyünü genişleterek yatırımlarına devam ediyor. 2012
yılında enerji portföyünden elde ettiği geliri yüzde 10 artırarak 33
milyar Euro’ya çıkaran Siemens, önümüzdeki dönem de yatırımlarını
sürdürecek. Gelecek yıl yapacakları enerji projelerini konuştuğumuz
Siemens Enerji Üretim Başkanı Sinan Bubik, özellikle akıllı şebekeler ve
rüzgar enerjisine odaklandıklarını ifade ediyor ve “2013’te değil ama
daha sonrasında akıllı şebekelerin devreye girmesiyle tüketicilerin de
birer enerji üreticisi olduğu günlerle karşılaşacağız” diyor. Sinan
Bubik’in sorularımıza verdiği yanıtlar şöyle;
Enerji alanında gündeminizde şu an en güncel olarak neler bulunuyor?
2012
ve sonrasında iki ana konuda Siemens adını daha fazla göreceksiniz.
Birincisi, yalnızca elektrik değil, su ve gaz dağıtım şirketlerine
yönelik çözümleri de içeren akıllı şebekeler; ikincisi ise rüzgar başta
olmak üzere yenilenebilir enerji. Bu iki alanda 2012’de çeşitli
projelere imza attık. Türkiye’nin enerji altyapısında en fazla payı
bulunan şirketlerden biriyiz. Bu konumumuzu geliştirerek sürdürmeyi
hedefliyoruz. Farklı sektörlere yönelik çevreci ürün portföyümüzü
sürekli geliştiriyoruz. 2012 mali yılımızda bu portföyümüzden elde
ettiğimiz geliri yüzde 10 artırarak 33 milyar Euro’ya çıkardık. Aynı
dönem içinde gerçekleştirdiğimiz projelerle dünya çapındaki
karbondioksit salımını 332 milyon ton azaltmayı başardık. 2012 mali
yılımızda ulaştığımız 332 milyon tonluk miktar ise Almanya’nın yıllık
karbondioksit salımının yüzde 40’ına eşit.~
Şu anda portföyünüzdeki enerji projeleriniz neler?
2012
yılı içinde yenilenebilir enerjide rüzgarda iki önemli projeye
başladık. Bunlardan ilki Güriş Grubu için Afyon’da gerçekleştirdiğimiz
Dinar Rüzgar Enerjisi Santrali. Bu santral 2012’nin son ayında üretime
başladı. İkinci proje ise Tekirdağ’da çalışmaları süren ve Borusan EnBW
Enerji için kurduğumuz Balabanlı Rüzgar Enerjisi Santrali. Her iki
santral de Türkiye’nin sürdürülebilir yenilenebilir enerji
yatırımlarında önemli bir paya sahip. Bu iki proje haricinde petrol ve
gaz sektörü ile farklı sektörlere yönelik akıllı şebekeler ve enerji
verimliliği projeleri gerçekleştirdik. Ayrıca, sahip olduğumuz deneyim
ve uzmanlığımızla Siemens’in bölgedeki yetkinlik merkezi olarak çevre
ülkelere yönelik büyük enerji projelerinde de aktif olarak rol aldık.
“YENİLENEBİLİR ENERJİDE ÖNCELİĞİMİZ RÜZGAR”
BULUT BİLİŞİMİN GELECEĞİ
Rüzgar
enerjisinde Türkiye’de devam eden projelerin tamamlanmasıyla 200 MW’lık
bir kurulu güçte imzamız bulunacak. Bu da sektörde yüzde 20’lik bir
pazar payına sahip olduğumuzu gösteriyor. İster yenilenebilir, ister
fosil kaynaklı enerji üretimi olsun, konuyu yalnızca üretim anlamında
değerlendirmemek gerekiyor. Bir santral inşa ettiğinizde bunu iletim
hatları, orta gerilim panoları, kayıp kaçak oranlarını düşürerek
verimliliği artıracak iletişim sistemleri ve elbette şehirlerimizdeki
dağıtım şirketleri olmak üzere bir bütün olarak ele almak gerekiyor.
Yenilenebilir enerjide önceliğimizi rüzgar enerjisi oluşturuyor
Bu yıl içinde enerjiye ne kadar yatırım yaptınız, önümüzdeki yıl için hedef nedir?
Enerji
alanındaki yatırımlarımızı aralıksız sürdürüyoruz. Gebze ve Kartal
tesislerimizde orta gerilim panolar ve yüksek gerilim ayırıcıları
üretiyor, bunları beş kıtada 100 kadar ülkeye ihraç ediyoruz. Son
dönemde yaptığımız en önemli yatırımlardan birini ise Gebze’de faaliyete
geçirdiğimiz yeni Ar-Ge merkezimiz oluşturuyor. Enerji ve bilişim
teknolojileri sektörlerini bir araya getiren akıllı şebekelerin ihtiyaç
duyduğu enerji optimizasyonuna yönelik çözümler geliştirdiğimiz bu
merkezimiz, dünyanın farklı noktalarındaki 6 Ar-Ge merkezimizle birlikte
hareket ediyor. Türk mühendisler tarafından geliştirilen bu çözümler,
Siemens’in faaliyette bulunduğu 200’e yakın ülkede kullanılacak
olmasıyla önem kazanıyor. Önümüzdeki dönemde, buradaki Ar-Ge mühendisi
sayımızı daha da artırmayı hedefliyoruz.
Enerji projelerinde 2013 yılında neler olacak?
Enerji
sektörünün gündemi geçmişe oranla hiç olmadığı kadar yoğun.
Yenilenebilir enerji üretimi burada başrolü oynuyor. Bugüne kadar
rüzgarın ön planda olduğu bu alanda güneş, jeotermal ve hidroelektrik
projelerinin oranı artacak. 2013 Haziran ayında güneş, yani fotovoltaik
enerjiyle ilgili lisansların dağıtımı planlanıyor. Bu alandaki
projelerin 2013’ten ziyade 2014 ve sonrasında devreye gireceğini
öngörüyoruz. Diğer taraftan enerji verimliliğine yönelik projelerle daha
sık karşılaşılacak.~
Geçmişte yapılan önemli enerji yatırımlarının
modernizasyonuyla ilgili çalışmaların da gerçekleşmesini bekliyoruz. Tüm
bunlar sırasında iletim hatlarına yönelik yatırımlar da paralel olarak
artacak. Gerek özelleştirilen dağıtım şirketlerinin uymaları gereken
kayıp kaçak oranlarına yönelik yatırımları, gerekse mevcut altyapının
verimliliğine yönelik projelerin sektör gündemine yerleştiğini
görebileceksiniz.
Ürünlerde çeşitlilik artacak mı?
Bugün
her alanda olduğu gibi enerji sektörü de BT yatırımları ile mevcut
verimliliğini artırmayı hedefliyor. Bu noktada, bizim gelişimine küresel
ölçekte öncülük ettiğimiz akıllı şebekeler önemli bir rol oynuyor.
Sayaç yönetim sistemleri, akıllı sayaçlar, gelişmiş abone takip
çözümleri bu sınıfta yer alıyor. Ayrıca 2013’te değil ama daha
sonrasında akıllı şebekelerin devreye girmesiyle tüketicilerin de birer
enerji üreticisi olduğu günlerle karşılaşacağız. Abonenin elektriği ucuz
olduğu saatlerde şebekeden alması, ürettiği elektriği ise daha pahalı
olduğu saatlerde şebekeye sattığı bir geleceğe doğru gidiyoruz. Burada,
daha küçük ölçekte yenilenebilir enerji kullanımı önemli bir rol
oynayacak. Binanızda, tesisinizde ürettiğiniz enerjiyi ister kendi
ihtiyaçlarınız için kullanabilecek, isterseniz de şebekeye geri
kazandırabileceksiniz.
Bununla ilgili yasal düzenlemeler sektörün bir süredir gündeminde. Başka ne gibi projeler olacak?
Diğer
taraftan yollarda görmeye başladığımız elektrikli otomobillere yönelik
enerji altyapısı çözümlerimiz de bulunuyor. Bu birikimimizi,
Türkiye’deki altyapı hazırlıklarında da sunmayı amaçlıyoruz. Bunların
haricinde iletim hatlarına yönelik sunduğumuz HVDC teknolojisi,
kullanıldığı yerlerde yüksek verimlilik sunuyor. Geçtiğimiz yıl Çin’de
gerçekleştirdiğimiz bir projede, 800kV iletim sisteminde, 500kV DC
sistemlere oranla iletimdeki kayıpları yüzde 60’a kadar azaltmayı
başardık. AC ve DC sistemlerdeki kayıplar karşılaştırıldığında, aynı
gerilim seviyesindeki DC hatlarda, AC hatlara oranla yüzde 40’a varan
düşük kayıp oranlarına erişilmesini sağlayan bu teknolojiyi, 2013
ortalarında Türkiye’de de görebileceksiniz.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?