“Türkiye Krizi Çabuk Atlatacak”

Daniel Bernard / Carrefour Grup Başkanı Fransız Carrefour, dünyanın en büyük perakende şirketlerinden... Türkiye’ye, Sabancı ile ortak kurduğu CarrefourSa ile girdi. Son dönemde yaptığı dev yatır...

1.08.2001 03:00:000
Paylaş Tweet Paylaş

Daniel Bernard / Carrefour Grup Başkanı

Fransız Carrefour, dünyanın en büyük perakende şirketlerinden... Türkiye’ye, Sabancı ile ortak kurduğu CarrefourSa ile girdi. Son dönemde yaptığı dev yatırımlarla dikkati çekiyor. Şirketin dünya başkanı Daniel Bernard, yatırıma devam edeceklerini, 6 milyar franklık planlarının olduğunu söylüyor. “Dinamizmi ve gençliği ile büyük potansiyel oluşturan Türkiye’ye yatırım yapmamak şaşırtıcı olurdu “diyen Bernard, krizin kolay atlatılacağına da dikkat çekiyor ve devam ediyor: “Yatırımlarımız, Türkiye’ye güvenimizin bir göstergesi. Bu ekonomik krizin beklenenden çok daha önce atlatılacağını düşünüyoruz”…

Dünya perakende sektörünün dev oyuncusu Fransız Carrefour’un Sabancı Grubu ile ortaklığından doğan CarrefourSa, Türkiye’ye yatırım yapmayı sürdürüyor. Hipermarket konusunda dünyanın en büyük zincirlerinden biri olan Carrefour, son olarak ChampionSa ile “süper market” ve  DiaSa ile “indirim market” alanlarındaki yatırımlarıyla, Türkiye’deki varlığını güçlendiriyor. Market pazarında yelpazenin her alanında bulunmak isteyen grup, aynı zamanda Türkiye’ye gelen yabancı şirketler arasında, en büyük direkt sermaye yatırım yapanlar listesinde ilk sırada yer alıyor.

Capital, Carrefour Grup Başkanı (President of Carrefour Group Worldwide) Daniel Bernard ile özel bir söyleşi gerçekleştirdi. Türkiye’deki yatırımlarını beş yıl içinde 1 milyar dolar gibi bir rakama ulaştırmayı amaçladıklarını belirten Daniel Bernard, perakende sektöründeki ağırlıklarını artırıcı girişimlerini sürdüreceklerini söylüyor.

Daniel Bernard’ın ısrarla üzerinde durduğu ve en büyük potansiyel olarak vurguladığı konu ise Türk toplumunun genç yapısı ve dinamizmi. Bernard, “Bu kadar genç ve modern bir topluma yatırım yapmamak garip olurdu. Birkaç sene içinde 6 milyar franklık yatırım daha yapacağız” diyor. Carrefour Başkanı Bernard, şu ana kadar yaptıkları 4 milyar franklık yatırımın sadece bir başlangıç olduğunu vurguluyor.

Daniel Bernard, 2004 yılına kadar 50 süper market daha açacaklarını söyleyen Bernard, krize rağmen Türkiye ile ilgili çok iyimser bir tablo çiziyor. Bernard, Capital’in Türk pazarı, ekonomisi ve perakende sektörü ile ilgili sorularını yanıtladı:

Carrefour, Türkiye'nin en büyük perakendeci şirketlerinden biri. Siz burada olmaktan memnun musunuz? Aradığınızı bulabildiniz mi?

Türkiye’ye sık sık geliyorum. Burası her zaman  beni şaşırtan bir ülke oldu. Biz, Carrefour, ChampionSa ve DiaSa gibi üç büyük yatırımımızla ve büyük gelişme projeleriyle buradayız. Bütün dünyada gelişmek istiyoruz ve Türkiye’yi de iyi tanıdığımız için çok önem veriyoruz. Burada şu ana kadar 4 milyar franktan fazla yatırım yaptık. Yakın gelecekte de 6 milyar franklık yatırım planımız var. Bunların Türkiye’deki ilk yatırımlar olduğunu düşünürseniz, çok iyi bir rakam.

Burada yatırım yaptığınız dönemde beklenmedik, sürpriz gelişmelerle karşılaştınız mı?

Ben Türkiye’ye geldiğimde her zaman şaşırıyorum. Özellikle toplumun modern yapısı her zaman ilgimi çekti. Türk  toplumuyla ilgili beni pozitif yönde etkileyen şeylerin başında gençliğin dinamizmi geliyor.Üniversitelerin yapısının çok yüksek seviyede olması, Türklerin işleri çok ciddiye alarak yoğun bir tempo ile çalışmaları, şirketlerin ve ürünlerinin kaliteleri ve değişen dünyaya hızla ayak uydurabilmeleri gerçekten çok etkileyici ve önemli bir özellik bizim için.

Bunu sokakta gezerken, mağazalarda, vitrinlerde kullanılan teknolojiden anlayabiliyoruz. Çok modern bir ülke. Ancak, bunun yanında, sürekli enflasyon sorunu yaşıyor. Bu da, ülkenin finansal konularda biraz daha temkinli olması gerektiğini gösteriyor.

İstanbul’dan sonra yatırım yapmayı düşündüğünüz başka iller var mı?

Adana, İzmit ve İzmir’deki mevcut CarrefourSA’lar dışında Bursa ve Ankara CarrefourSA  2001’de açılmak üzere, 2004 yılı sonuna kadar Türkiye genelinde 25 hiper market ve 50 süper market açmayı hedefliyoruz.

Peki krizden nasıl etkilendiniz?

Tabii ki krizin olmaması tercih edilirdi. Enflasyon Türkiye’de her zaman çok yüksek seviyelerdeydi. Ama buna eşlik eden büyüme oranı yüksek olurdu. Şu ana kadar, belki bu sene hariç, ekonomik anlamda gerileme hiç yaşanmadı. Ben ekonominin temel taşlarının ve ekonomik tepki hızının Türkiye için olumlu bir durumda olduğunu düşünüyorum. Şu an daha fazla, daha istekli çalışma zamanı gibi görünüyor.

Fransız Casino Grubu'nun da Tansaş ile Türkiye'ye geleceği söyleniyor. Fransızların ilgisi nereden kaynaklanıyor?

Bu konuda bir fikrim yok. Ama burada kendini göstermeye hazır birçok şirket olduğunu biliyorum. Biz burada özellikle Sabancı gibi dinamik bir partnerle olmaktan çok memnunuz.

Türkiye'deki ortağınız Sabancı Holding'le ilişkileriniz nasıl? Sabancı'yı nasıl buluyorsunuz?

Dünyanın her yanında her sektöre girebilecek kadar güçlü ve dinamik bir partnerimiz var. Otomotiv sektörü, lastik sektörü, Danone ile gıda ortaklıkları, tekstil, banka ve Carrefour ile yaptıkları çalışmalar holdingin gücünü gösteriyor.

Dinamik, kendi kültürlerini oluşturabilmiş güçlü bir grup. Bunların yanında, ülkenin ve toplumun yapısını çok yakından ve derinden tanımaları da bizim için avantaj. Bu sayede biz de iş yaptığımız ülkeyi anlıyoruz, halkın tercihlerini daha rahat kavrayabiliyoruz.

Türkiye’ye yatırımlarınız devam edecek mi?

Artarak devam edecek. Kesin bir rakam veremesek de, daha birçok hiper market ve süper market kurmayı düşünüyoruz. Henüz burada sadece iki ChampionSa ve sekiz Carrefour var.

Peki yatırımlarınızla ilgili bir rakam verebilir misiniz? Carrefour, Renault’dan bile daha büyük yatırım yapıyor son dönemde sanıyorum...

Evet, biz Türkiye’ye yapılan yatırımlar açısından ilk sıradayız. Şu an için rakam veremem ama 5 sene içinde 1 milyar dolarlık bir rakama ulaşacağımız çok kesin. Bu da, Türkiye’ye uzun vadede güvendiğimizi gösteren bir miktar.

Türkiye'de şu anda irili ufaklı birçok market zinciri var. Özellikle krizle birlikte bunların bazıları zorda. Bunları göz önünde bulundurursanız, gelecekte bu pazarın görünümü ne olabilir? Siz de bu tür zincirleri satın almayı düşünür müsünüz?

Biz Carrefour olarak Türkiye’ye ve Türkiye ekonomisine güveniyoruz, yatırımlarımız da bunun bir göstergesi. Bu ekonomik krizin beklenenden çok daha önce atlatılacağını düşünüyoruz.  Şu an için planlanan bir satın alma stratejisi bulunmamakla birlikte, Carrefour mağaza zincirini genişletmek için çalışmalarına kriz öncesinde olduğu gibi devam ediyor. İstanbul-Maltepe ChampionSA,  İstanbul-Gaziosmanpaşa ChampionSA, Bursa, Ankara ve İstanbul-Bayrampaşa CarrefourSA  2001’de açılmak üzere, 2004 yılı sonuna kadar Türkiye genelinde 25 hiper market ve 50 süper market açmayı hedefliyoruz.

Avrupa'daki perakende devlerinin yeni büyüme coğrafyası ne olacak? Rekabet haritasında Türkiye yerini alabilecek mi?

Onların stratejilerini bilmiyorum. Ama yine Sabancı gibi dinamik bir holding olan Koç, Metro, Migros gibi ciddi büyüklükte yatırım yapan şirketler var. Türkiye’nin modern yapısının, yatırımlara ivme kazandıracağını düşünüyorum.

Türkiye’de büyük üç-dört perakendeci var. Bu sayı az mı sizce?

Ama birçok ülkede böyle. Birçok ülkede üç ya da dört tane perakendeci görüyoruz. Ama önemli olan yatırımın büyüklüğü. Perakendeciler, potansiyel gördükleri ülkelere yatırım yapmaya ve bu ülkelerde büyümeye meyilliler.

Dünyada perakende pazarında son trendler ve etkileyici gelişmeler neler?

Tüketiciler rahat alışveriş edebildikleri, aradıkları her ürünü bulabildikleri ve iyi hizmet alabilecekleri alışveriş mekanlarını tercih ediyorlar. Tüketici alışveriş yaptığı mağazada en kısa sürede en taze, en ucuz, en çeşitli ve en güvenilir ürünü bulmak istiyor. 

Türkiye pazarı dışarıdan nasıl görünüyor? Hala perakendeciler için yatırım yapılabilir bir alan mı?

En başta Türkiye’nin toplumun dinamizmini iyi tanıtması gerekiyor. Bu konuda hiç çaba harcanmıyor. Dışarıdan Türkiye’nin ciddi boyutlarda gelişmiş ve modern bir ülke olduğu görülmüyor. Yatırımları çekmek için özellikle gençliğin yapısının dışarıya anlatılması gerek. İmajın iyileştirilmesi şart.

Hipermarket tipi mağazacılığın yanı sıra, küçük mağazalar da açacak mısınız?

Biz zaten Carrefour’u hiper marketler zinciri olarak düşündük. Şu anda Türkiye’de 8 tane Carrefour var. Diğer perakendecilerin yaptığını biz ChampionSa ve DiaSa ile yapıyoruz. 300-400 metrekarelik küçük marketler bunlar. Bu yapıyı değiştirmeyi düşünmüyoruz.

“REKABET GELİŞMEMİZE YARDIM EDİYOR”

Türkiye’deki rakipleriniz hakkında ne düşünüyorsunuz?
Migros ve Metro ile hoş bir rekabetimiz var. Bu rekabetin gelişmemize büyük yardımı olduğunu düşünüyorum.

İnternet ve elektronik ticaret perakendeciliği nasıl etkileyecek? Sizin bu konudaki stratejiniz nedir?

Hem sektör hem de toplum yapısı açısından önemli bir gelişme kaydettiğimiz söylenemez. İnternetin hayatımıza girmesi ve önemli bir yer tutarak katma değer vermesi çok güzel. Ancak, gıda sektörü biraz daha özel bir alan. Bu konuda özel projeler yapmak, bu projeleri hayata geçirmek lazım. Şu an için Türkiye’de böyle bir çalışma yok. Ama olmayacak da diyemeyiz.

“İŞİN SIRRI  DÜŞÜK FİYAT”

Türkiye’de zincir mağazalarda gıda dışı ürünler segmentinin performansı nasıl? Diğer ürünlerin toplam ciro içindeki payları yakın gelecekte artacak mı?

Gıda ürünleri toplamın yüzde 60’ını oluşturuyor. Bu çizgiyi değiştirmeyi düşünmüyoruz. Özellikle taze besinler konusundaki iddiamızı korumak amacındayız.
 
Türkiye'deki marketlerle dünyadaki marketler arasında, müşteri alışkanlıkları, tüketim biçimleri açısından ne gibi farklar var?

Hiç fark yok. Modern marketleri, modern ürünleri ve düşük fiyatı seven bir halk. Özellikle taze gıda maddeleri Türkiye’de çok seviliyor. Bizim için önemli bir kriter. 

Krizle birlikte gerileyen alım gücü alışkanlıkları değiştirir mi, farklı stratejilere uygulanabilir mi?

Bu tabii ki mümkün. Ama fiyatları düşük tutarsanız hiç bir sorun çıkmaz. Bir şekilde müşteri çekeceğimizi biliyoruz. İşin sırrı bu:Düşük fiyat

“TÜRKİYE’DE KİMSE TASARRUF ETMİYOR

Kriz sonrası Türkiye ekonomisi nasıl bir yapıya bürünecek, nelerin değişeceğini düşünüyorsunuz?

Ben krizlerin ekonomiye yenilik kazandırdığını düşünürüm. Krizler insanları düşünmeye başka yollar aramaya iter. Hızlanmayı provoke eder. Tüketimde de bu böyledir. Ucuz marketler gibi farklı stratejilerle müşterinin dikkatini çekebilirsiniz. Ben Türkiye için hiç karamsar düşünmüyorum.

Ekonominin liberalleşmesi ve modernleşmesi ilgili gereken bütün önlemler alınmalı ki, enflasyon bir düşüş trendine girebilsin. Ve tabii hükümetin açığı kapatmak için çalışması gerekiyor. Türk halkı ilginç bir şekilde gerçekten çok çalışıp, kazandığından daha fazla harcıyor. Buna da dikkat etmek gerek. Çok ilginç bir şekilde ne halk ne de hükümet tasarruf etmiyor.

 

 


 

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz