Hindistan Nasıl Başardı

Artık işin içinde olmayanlar, uzaktan izleyenler de biliyor. Yazılım sektöründe dünya çapında bir Hindistan örneği var. Son dönemde Türkiye’de bu alandaki hareket nedeniyle gündeme gelen Hindistan,...

1.02.2002 02:00:000
Paylaş Tweet Paylaş

Artık işin içinde olmayanlar, uzaktan izleyenler de biliyor. Yazılım sektöründe dünya çapında bir Hindistan örneği var. Son dönemde Türkiye’de bu alandaki hareket nedeniyle gündeme gelen Hindistan, tam bir başarı örneği... Bu ülkenin kısa zamanda aldığı mesafe, ihracatta yakaladığı başarı, üniversitelerde bile inceleniyor. Zaten 1996 yılında 734 milyon dolar olan yazılım ihracatının, 2001’de 6 milyar dolara ulaşması da bunu ortaya koyuyor. Üstelik ihracatta en büyük alıcı ise başta ABD olmak üzere Batı ülkeleri...

 

Çok dinli, çok kültürlü ve çok dilli... Bu üç unsur bundan üç-beş yıl öncesine kadar  Hindistan’ı tanımlamak için yeterliydi. Ama artık bu toplumsal olguların yanına bir ek daha yapmak gerekiyor. Hem de kolay kolay kimsenin aklına gelmeyecek yeni bir ek bu “Yazılım”.... Gelişmiş ülkeler tarafından geliştirilen teknoloji, yine bu ülkelerin yönlendirmesiyle sektör haline geldi. Bu ülkelerin teknolojinin gelişimde aldığı aktif rol, bu işin de neredeyse tekelleşmesine yol açtı. Doğal olarak bilgi teknolojileri, daha çok gelişmiş ülkelerin yeni işi olarak kabul edildi. 

 

Ancak, ne var ki ekonomi ve sanayi yatırımlarının yanı sıra, refah düzeyiyle pek de ön sıralarda olmayan Hindistan, bu ülkelerin arasından sıyrılarak özellikle yazılımda bir dev haline gelmeyi başardı. Öyle ki Hint şirketleri yaptıkları cirolarla dikkat çekiyor. Başta Amerika olmak üzere bir çok teknoloji ülkesine ihracat yapıyor. Dünyanın önde gelen iş ve ekonomi dergilerinin yanı sıra üniversiteler, bu ülkenin başarısını analiz eden çalışmalar yapıyorlar... Türkiye gibi bazı ülkeler de Hindistan’ın yazılım endüstrisindeki çıkışını, kendisine örnek almaya çalışıyor.

 

Bu başarı rakamlarda da kendini gösteriyor. Örneğin son 5 yılda Hindistan’da IT endüstrisi neredeyse 6 kat büyüdü. IT endüstrisinin 1995 yılında toplam büyüklüğü 2 milyar dolar civarında iken, 2001 yılı sonunda 12 milyar doları geçti. Yazılım ihracatı ise 1996’da 734 milyon dolardı. 2001 yılı sonunda ise 6 milyar 200 milyon dolara ulaştı.

 

Hindistan Büyükelçiliği Ticari Ateşesi Tarsem Singh, Hindistan’ın yazılımdaki başarısında ilginç bir noktaya dikkat çekiyor. Toplam 102 ülkeye yazılım ihracatı yaptıklarına dikkat çeken Singh “Altı OECD ülkesi, dünyadaki yazılım pazarının yüzde 71’ini oluşturuyor. Hindistan ise yazılım ihracatının yüzde 80’ni bu ülkelere yapıyor” diyor. 

 

Yerel yazılımlarla başladı

 

Hindistan’da yazılım sektörünün aslında uzun sayılabilecek bir geçmişi var. İlk tohumlar 1970'lerde, ülkeye ithal edilen donanımlar için yerel yazılımlar üretilmesiyle atıldı. O yıllarda küçük çaplı yerel şirketler, uluslararası şirketlerin Hindistan’a ihraç ettiği ürünler için bir takım yazılım programları hazırlıyordu.

 

Batılı şirketlerin dikkati ise 1980'lerle çekildi. Ucuz işgücünün de yardımıyla Hindistan'da yazılım geliştirmenin, ABD'dekinden yarı yarıya ucuza mal olduğu görüldü. Bu tablo karşısında başta ABD’liler olmak üzere, Batılı şirketler yazılımlarını Hintli bilgisayar programcılarına yaptırmaya başladılar. O tarihlerde Hintli bir BT elemanı yılda sadece 3 bin dolar kazanıyordu. ABD’deki meslektaşının kazancı ise 80 bin ile 100 bin dolar arasında değişiyordu.

 

Sektörün gelişimiyle birlikte Hint yazılım şirketleri özel amaçlı yazılımlar üretmeye ve bunları ülke dışında da pazarlamaya yöneldiler. Rekabet güçleri bir hayli fazlaydı. Öyle ki, iletişim, altyapı ve donanım gibi ilave masraflar eklendiğinde bile, aynı yazılımı Hindistan’da geliştirmek, ABD’de geliştirmekten çok daha ucuzdu.

 

İşgücünün yanı sıra, yüksek öğrenim ve bilgisayar mühendisi yetiştirilmesine verilen önem, büyük Amerikan firmalarında çalışan Hintlilerin sayıca fazlalığı ve yazılım hizmetleri için büyük sermayeye gerek olmaması gibi unsurlar da bu ülkenin yazılım sektörünün hızlı gelişmesinde önemli roller oynadı.

 

90’larla iki kat büyüdü

 

İç pazarın çok dar olması ve devletin donanım konusunda uyguladığı yanlış tutum, yazılım sektörünün gelişmesini yavaşlatan öğeler arasında sayılsa da, sektör 90’ların başında yıllık yüzde 50’lik bir büyüme hızı yakaladı. 2001 yılına gelindiğinde IT endüstrisinin toplam büyüklüğü 12  milyar doları geçerken, yazılım ihracatı 6.2 milyar doları buldu. Ancak, bu hızlı büyümenin devamı için önümüzdeki 3 yılda, 400 milyon dolarlık yatırım yapılması gerektiği öngörülüyor. 

 

Hindistan’da çok sıkı yasal düzenlemeler olduğunu belirten Business Software Alliance Genel Koordinatörü Erol Özkür şöyle devam ediyor: “Hint yazılım sektörünün gelişmesinde, e-devlet uygulamalarının yaygınlaşmasının yanında, korsanlıkla mücadele anlamında çok sıkı yasal düzenlemeler getirilmesi, yazılım üzerindeki ithalat vergilerinin kaldırılması ve devletin BT sektörüne yönelik harcamalarının artması da, belirgin itici güçler arasına yer alıyor.”

 

Hindistan’ın yazılım ürünleri ve marka geliştiremediğini belirten Vestelnet Genel Müdürü Cem Soysal ise şöyle konuşuyor: “Özellikle yazılım hizmeti üzerine yoğunlaştılar. Yazılım geliştirmenin ‘imalatı’ olarak görülen programlama, kodlama aşamalarında görev aldılar. Sistemlerini daha çok yurtdışı kaynaklı sözleşmeli işlere en kısa surede insan kaynağı yetiştirmek ya da bulmaya göre kurdular.”

 

Beş yılda 6 kat büyüdü

 

Son 5 yılda Hindistan’daki IT endüstrisi neredeyse 6 kat büyüdü. 1995 yılı sonunda toplam büyüklüğü 2 milyar dolar civarında iken bu rakam 2001 yılı sonunda 12 milyar doları geçti. IT’nin Hindistan’da bir çok gelişmiş ülkeye göre çok daha hızlı büyüdüğünü belirten Hindistan Büyükelçiliği Ticari Ateşesi Tarsem Singh şöyle devam ediyor:

 

“Hindistan’da IT endüstrisi yılda ortalama yüzde 42.4 oranında büyüyor. İhracattaki oldukça etkileyici büyüme de devam ediyor. İhracat son 5 yıla bakıldığında, yılda ortalama yüzde 62.3 oranında arttı. 1996 yılı sonunda yazılım ihracatı 734 milyon dolardı. 2001 yılı sonunda ise 6 milyar doları geçti.”

 

Singh, Hindistan’dan toplam 102 ülkeye yazılım ihracatı yapıldığına dikkat çekerek şöyle konuşuyor: “ İhracatın yüzde 62’si Kuzey Amerika’ya gerçekleştiriyoruz. En büyük pazarımız olan Amerika, bu alandaki liderliğinden dolayı, önümüzdeki yıllarda da Hindistan’ın önemli bir pazarı olmaya devam edecek. Avrupa’nın yazılım ihracatındaki payı ise yüzde 24 civarında. Arkasında da Japonya, Güney Amerika, Kanada, Avusturalya ve Batı Asya ülkeleri geliyor. Enteresan bir durum da 6 OECD ülkesi dünyadaki yazılım pazarının yüzde 71’ini oluşturuyor. Hindistan ise yazılım ihracatının yüzde 80’ni bu ülkelere yapıyor.”

 

Hindistan’ın IT devleri

 

Her yıl katlanarak büyüyen bir endüstri de şirketlerde yüksek ciroları ile ön plana çıkıyor.  Hint yazılım şirketlerin in en büyüğü olan Tata Consultancy Service’in 2001 yılı cirosu 650 milyon doları aşıyor. Tata Consultancy’nin ardından ise Wipro Technologies 409 milyon dolarlık cirosuyla geliyor. 

 

Hindistan’ın yazılım şirketlerinden biri olan Tata Infotech’in Yönetim Direktörü Dr. Nirmal Jain, 50’nin üzerinde ülkeye yazılım ihracatı yaptıklarını söylüyor. Jain şöyle devam ediyor:

 

“Finans, telekomünikasyon, üretim başta olmak üzere birçok sektör için yazılım yapıyoruz.  ERP, SCM, CRM, doküman yönetimi, konferans teknolojisi, bilgisayar teknolojisi ve bilgi sistemleri gibi alanlarda yazılım üretiyoruz. Amerika, İngiltere, Almanya, Belçika, Hollanda, Japonya, Güney Amerika ve Avusturalya güçlü pazarlarımız arasında yer alıyor. McKinsey, Anderson Consulting, PricewaterhouseCoopers, Citibank, Bank of America gibi şirketlerle de Hint yazılım şirketleriyle çalışıyorlar.”

 

Dr. Jain, Nasscom ve Mackinsey’nin çalışmasına göre, 2008 yılında Hindistan’ın ihracatının 25 milyar dolara çıkacağını belirterek “  1995’den sonraki veriler ciddi bir değişimin olduğunu gösteriyor. 1995’den 2000 yılına kadar Hindistan’da yazılım sektörü yüzde 56, ihracatı ise yüzde 62 oranında büyüdü” diyor.

 

PAZARIN HACMİ 5 YILDA 55 MİLYAR DOLARA ULAŞACAK

 

Hindistan’ın yazılımda 21. yüzyılın süper gücü olmayı hedeflediğini belirten Business Software Alliance Genel Koordinatörü Erol Özkür bu konuda şu bilgileri veriyor:

 

“Ancak, bunu yapabilmesi için devlete büyük iş düşüyor. Hint yazılımı şu anda ciddi bir geçiş süreci yaşıyor. Sektörün ileri gelen otoriteleri, Hint yazılımının, 21. yüzyılda dünya devi olması için, devletin hem eğitime ve internet altyapısına daha fazla önem vermesi, hem de donanım geliştirilmesini teşvik etmesi gerektiğini ifade ediyorlar.

 

Yazılım ihracatı, Hindistan’ın toplam ihracatının yaklaşık yüzde 14’ünü teşkil ediyor. Hint yazılım firmaları, ihracatlarının yüzde 60'ını Kuzey Amerika'ya gerçekleştiriyor. Fortune 500 şirketlerinin 185’i yazılım işlerini dış kaynak kullanımı şeklinde Hint yazılım şirketlerine yaptırıyor.

 

1999-2000 döneminde yazılım ve hizmetler sektörünün net kazancı 5,7 milyar dolar, 2000 yılındaki ihracat 6,2 milyar dolar düzeyinde. 2000-2001 döneminde Hint yazılım sektörünün büyüklüğü 8,26 milyar dolar olarak gerçekleşti. Pazarın 5 yıl içinde 55 milyar dolar düzeyine geleceği tahmin ediliyor.

 

Hint yazılımının en büyük şirketleri arasında Infosys, Satyam, Silverline, Tata ilk akla gelenler. Büyüklü küçüklü şirketlerde çalışan kişi sayısı 2000 sonu itibariyle 410 bini buluyor.”

 

DIŞARIDA ÇALIŞMA TALEBİ AZALIYOR

 

Hindistan’da yazılım sektörünün gelişmesine paralel olarak yetişen insan gücü, 1990’larla beraber batılı ülkelerdeki şirketlerde çalışmaya başladı. Hindistan standartlarına göre iyi para kazanan Hintli mühendisler, daha sonra ülkelerine dönmeyi tercih ettiler. Bunda en büyük etken ise kültürel farklılık olarak kaşımıza çıkıyor. VestelNet Genel Müdürü Cem Soysal şöyle konuşuyor:

 

“Çoğunlukla ABD’ye iş yapıldığı için, 2000 yılı sonrası gelen krizlerle vize sorunlarından dolayı sözleşmeli işlerin alınması oldukça zorlaştı. Bununla birlikte kültürel farklılıklar ve Hindistan'da hayat standartlarının yükselmesi de dışarı da çalışmaya olan talebi azalttı. Yapılan iş görünür elle tutulur bir ürün olmadığı ve alıcıya güven vermek önemli olduğu için sektör bir elin parmakları kadar büyük firma tarafından kontrol ediliyor.”

 

HER YIL 80 BİN KİŞİ SEKTÖRE GİRMEYE HAZIRLANIYOR

 

Hindistan’ın yazılımdaki başarısının arkasında iyi eğitimli mühendislerin de büyük bir rolü var. 410 bin kişinin bu alanda çalıştığını belirten Hindistan Büyükelçiliği Ticari Ateşesi Tarsem Singh şu bilgileri veriyor:

 

“Hindistan’ın ikinci büyük iş alanı olan yazılım sektörü için 160 üniversite ve 500 enstitütüde, mühendislik başta olmak üzere profesyonel  çalışan yetiştiriliyor. Her yıl 178 bin mühendis mezun oluyor. Bunlar da çok iyi İngilizce biliyorlar, bilgisayarı iyi kullanıyorlar.

 

Ayrıca, her yıl 73 bin ile 85 bin profesyonel bu endüstriye girmeye hazır. 2008’de 2 milyonun üzerinde çalışan olması bekleniyor. Hindistan hükümeti IT endüstrisinin ülkede gelişmesi için çalışmalar yapıyor. Üniversite ve enstitülerde yazılım sektöründe çalışacak insanlar yetiştiriliyor. IT ve Telekomünikasyon Bakanlığı, bu sektörü her zaman gündemde tutuyor. Bir çok durumda vergi indirimi uygulanıyor. Yazılım, Hindistan için oldukça önemli bir sektör ve geliştirmek için elimizden geleni yapıyoruz.”

 

 “HİNDİSTAN DEĞİL, İSRAİL’İ ÖRNEK ALALIM”

 

Hindistan’ın hardware yapacak durumda olmadığını belirten Link Bilgisayar Genel Müdürü Murat Kasaroğlu, bu ülkenin Türkiye için örnek bir model olmadığını söylüyor. Ülkelerin bu alanda farklı rollere sahip olduğuna dikkat çeken Kasaroğlu şöyle devam ediyor:

 

“Hindistan proje yapacak durumda değil. Lego’nun bir parçasıyla hiçbir şey yapamazsınız. Büyük şirketler var. İşgücünü kullanıyorlar. Ancak, Çin gibi ucuz iş gücü olan ülkeler de Hindistan’ın önüne geçebilir. Amerikalı yazılım şirketi gidip orada kendi şirketini kuruyor. Oradaki yazılımcıları istihdam ediyor.

 

Yazılım ihracatında çok ileri bir ülkenin İsrail olduğunu düşünüyorum. İsrail, Türkiye’ye örnek olabilir. Çünkü, ürün yapılıyor. Bir başka model İrlanda olabilir. Tam bir vergi cenneti olduğu için Microsoft’un, Oracle’ın  İrlanda da tesisleri var. Bu ülke üzerinden muazzam bir ciro yapıyorlar. Bir çok teknolojik ürün İrlanda’dan dünyaya sunuluyor.

 

İsrail’deki firmalar kendi ürünlerini yapıyorlar. Amerikan şirketleri de Microsoft gibi markayı oluşturuyorlar. Belki ürünü Hindistan’da yaptırıp İrlanda üzerinden dünya pazarına sunuyorlar. Bu işin nerede üretildiği ve nereden dünya pazarına sunulduğu belli olmaz. Sonuçta vergi olmayan yerlere gidiyor. Türkiye bu işin önünü açmıyor. İsviçre şimdi güvenin simgesi ‘made in Swiss’ damgasını pazarlamaya çalıyor.”

 

 

 

 




 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz