İnternetin doğduğu yer olan ABD’de onlara “E-fluentials” deniyor. Dilimize “E-etkinler” diye çevirmek mümkün... Tam ifadesiyle internetin fikir liderleri olarak çalışıyorlar. Tipik bir internet kul...
İnternetin doğduğu yer olan ABD’de onlara “E-fluentials” deniyor. Dilimize “E-etkinler” diye çevirmek mümkün... Tam ifadesiyle internetin fikir liderleri olarak çalışıyorlar. Tipik bir internet kullanıcısına oranla daha etkinler... Öncü ve teknolojide yenilikçi rolleri var. Önerileri, geniş toplum kesimi tarafından kabul görüyor. Çok sayıda insan onlara akıl soruyor, izledikleri yoldan gidiyor. Tüketim, eğlence, eğitim ve benzeri konularda “izlenen” durumundalar. Üstelik sadece sanal dünyada değil....
İngilizce “fluential” kelimesinin karşılığını Türkçe’de “etkin” konseptiyle açıklamak mümkün. Son dönemde yaygın bir trend olan “E” (Elektronik) harfi de başına eklenince, “E-fluentials” kavramı ortaya çıkıyor. Türkçeye “E-etkinler” gibi pek de kulağa hoş gelmeyen bir şekilde çevrilebilecek deyim, internet dünyasında çok önemli bir tüketici topluluğunu anlatmayı amaçlıyor.
ABD’deki pazarlama yöneticileri ve şirketler tarafından kullanılan, internetteki çok önemli bir topluluğu analiz etmeyi amaçlayan bu kavram, son dönemde daha fazla öne çıkmaya başladı. Onlara, yaşadığımız toplumdaki “fikir liderleri”nin benzer rolleri biçiliyor. Bazı uzmanlar ise öncü ve yenilikçi yaklaşımları nedeniyle, onlara, “İnternetin Jön Türkleri” tanımlamasını da yapıyor.
Tanımlama çok önemli değil... “E-fluentials”, “E-etkinler”, “Fikir liderleri” ya da “İnternetin Jön Türkleri”... İş dünyası bu grubu yakından izliyor, davranışlarını, satın alma şekillerini ve iletişim yaklaşımlarını ciddi biçimde analiz ediyor. Bu grubu farklı kılan ise teknolojiyi kullanma ve iletişim becerileri açısından diğerlerinden daha aktif olmaları... Ayrıca, mesajlarını iletmek ve yaşamlarını devam ettirmek için internetin bütün olanaklarından yararlanmayı da iyi biliyorlar.
Üstelik, etkinlikleri elektronik ortamla da sınırlı kalmıyor. Sanal alemde etkin oldukları kadar gerçek dünyada da başkaları üzerinde etkin olan bu grup, fikirlerini sadece internet üzerinde değil, toplum içerisinde de çeşitli kanallardan etkin biçimde yaymayı başarıyor.
Etkin grubun anatomisi
Dünyaca ünlü danışmanlık şirketi Burson Marsteller’ın, internet topluluklarının fikir ve davranışları üzerinde etkin olan “e-fluentials” grubu üzerine kapsamlı bir araştırması var. Öncelikle sanal dünyada etkin olan tüketicileri ortaya koyan bu çalışma, aynı zamanda “e-fluential” diye nitelendirilen grubun nüfusunu, geleneksel fikir liderleriyle benzer ve farklı oldukları yönleri, mesajlarını başkalarına nasıl ilettiklerini ve hangi açılardan etkin olduklarını da içeriyor.
Araştırmaya göre, “e-fluential” kapsamına girenler, öncelikle etkin birer teknoloji kullanıcıları olarak niteleniyorlar. Mesajlarını iletmek için internetin tüm olanaklarından yararlanıyor, emaili sık sık kullanıyor, haber gruplarına katılıyor ve online ilan panolarını okuyorlar.
E-fluentials grubu, bugün ABD’de toplam internet nüfusunun yüzde 10’unu oluşturuyor. Ancak, demografik açıdan diğer internet kullanıcılarından çok büyük farklılıklar göstermiyor. ABD’de her iki grubun da yaş ortalaması 42 civarında. Üstelik yıllık ortalama gelirleri de 53 bin dolar düzeyinde. İnternet kullanıcılarının tamamında olduğu gibi, “e-fluentials” grubunun da yaklaşık yüzde 50’si bir üniversite diploması sahibi.
Türkiye’de internet kullanıcıları arasında da “e-fluential” olarak adlandırılan bir grup dikkati çekiyor. Uzmanlara göre, bunlar, internet dünyasının güçlü, hatırı sayılır ve nüfuzlu tüketicilerinden oluşuyor. Superonline Kurumsal İletişim Müdürü Elif Duru, bu grubu, Referans Grubu olarak adlandırdıklarını söylüyor.
Ona göre, grubun profil, genel internet kullanıcılarıyla büyük benzerlik gösteriyor. Duru, “Genel internet kullanıcılarının profili yüzde 61 erkek, yaş ortalaması 38. Fakat e-fluentials grubunda bulunan kullanıcıların yüzde 85’i erkek, yaş ortalaması 25, yüzde 84 üniversite mezunu veya üniversite öğrencisi, yüzde 42 evli ve profesyonel olduğunu görüyoruz” diyor.
Sonuçta bu özel grupta yer alanlar, karakteristik özellikleri açısından diğer kullanıcılardan çok fazla ayrılmıyorlar. Ancak, Burson Marsteller’in araştırmasında, e-fluentials grubu ve diğer internet kullanıcıları arasında cinsiyet açısından ilgi çekici birkaç farklılık saptanmış.
Örneğin, e-fluentials grubunda, genel internet kullanıcıları arasında olduğu gibi çoğunluğu erkekler oluşturuyor. Farklı olarak, bu kimselerin yüzde 22’si bekar ya da hiç evlenmemiş. Ayrıca, e-fluential erkeklerin yüzde 54’ünün bir ya da birden fazla çocuk sahibi oldukları söyleniyor.
Tipik bir internet kullanıcısına oranla “e-fluential” grupuna girenlere üç kat daha fazla akıl danışılıyor. Güncel olaylar, kaliteli ürünler, eğlence, hobi, aile, eğitim ve sağlık gibi çok geniş bir yelpazede fikri sorulan bu kişilerin, özellikle yeni teknolojiler, iş hayatı ve kariyer konularındaki önerileri, diğerlerinden iki kat daha fazla prim yapıyor.
Üstelik, etkinlikleri daha çok internet üzerinde dikkat çekici olsa da, egemenlikleri sadece “sanal dünya” ile sınırlı değil. Güvenilirlik açısından “offline” dünyada da liderler. Günlük hayatta da arkadaşlarıyla değer yargılarını ve fikirlerini paylaşıyorlar. Aile ve komşuları içerisinde ise sağlıktan, aile sorunlarına; politikadan, restoranlardan kadar pek çok konuda danışmanlık yapıyorlar.
Toplum içinde “fikir liderleri” olarak tanımlanan bu tüketiciler, pek çok ülkede, sosyal ve politik sorunlarda, kültürel ve ticari trendlerin belirlenmesinde liderlik yaparlar. E-fluential grubu da, toplumun “değişim ajanları” olarak nitelendiriliyor. Bu nedenle de politik ve sosyal olaylarda, diğerlerinden üç ya da daha fazla kez aktif olarak yer alıyorlar.
Fikirleri diğerlerinden çok daha fazla önem taşıyan bu grubun üyeleri, pazarlamacılar için de en gözde müşteri kitlesini oluşturuyor. Sadece diğerleri bu kişilere danıştıkları için değil, bulundukları önerilerin dikkate alınması nedeniyle de önemli bir pazarlama çarpanı özelliği taşıyorlar.
Koç Üniversitesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Lerzan Aksoy, e-fuentials grubunun, diğer internet kullanıcıları üzerindeki etkinliğini, bu kişilerin teknolojiyi kullanabilme becerileri ile ürün ya da hizmetler konusundaki deneyimlerine bağlıyor. Aksoy şöyle devam ediyor:
“E-fluential adı verilen kimseler, hangi ürün ya da hizmetin daha iyi olduğu konusunda da iyi bir değerlendirme ve seçme kabiliyetine sahipler. Bu nedenle tavsiyeleri son derece önemli.
Bu kimseler yeni bir ürün konusunda daha kolay risk alabiliyorlar. Ayrıca, yeni bir ürünü daha kolay tanıyıp, kullanıyorlar. Ürünle ilgili izlenimlerini negatif ya da pozitif olmaksızın diğer kullanıcılarla paylaşmak konusunda da oldukça cesurlar”.
E-fluentials grubu sonuçta, sanal dünyada bir eko etkisi yaratıyor. Onların beğendiği ve kullandığı herhangi bir ürün ya da hizmet, diğer tüm kullanıcıların da dikkatini çekiyor.
Burson Marsteller’ın yaptığı araştırmanın sonuçlarına göre, bu tüketiciler, özellikle güncel olaylara ilişkin yılda yaklaşık 102 milyon fikir veriyorlar. 109 milyon Amerikalı’nın online olduğu düşünülürse, bu rakamın önemi daha iyi ortaya çıkıyor. Yine e-fluentials grubunda yer alan bu kişiler, bir yılda, yeni teknolojiler üzerine 96 milyon, iş ve kariyer konularında 88 milyon öneride bulunuyorlar.
“E-fluential” tüketici, internetin elit ve meraklı bir alt grubunda yer alıyor. İnsanlarla online iletişim kuruyor, diğerlerinden iki kat daha fazla e-mail iletişimine zaman ayırıyolar. Web sitelerini ise interaktif olarak kullanıyor, sık sık feed back de sağlıyorlar. İlan panolarını takip ediyorlar ve haber grupları içerisinde aktif olarak katılıyorlar.
Onlar için “diyalog”, karşılıklı alışverişe dayalı bir iletişim biçimi. Diğerlerine bir şeyler öğretirken, onlardan bir şeyler öğrenmek için de çaba gösteriyorlar. Marsteller’ın araştırmasına göre, “e-fluential” tüketicilerin yüzde 84’ü, fikirlerini paylaşmak konusunda kendilerine son derece güveniyor. Yüzde 48’i konular üzerinde fikir yürütmekten ve bunları paylaşmaktan büyük keyif alıyor. İnternet kullanıcıları arasında bunu söyleyenlerin oranı yüzde 33 düzeyinde.
Aynı zamanda bu gruptaki tüketicilerin büyük çoğunluğu iyi birer “dinleyici”... Başkalarının fikirlerini dikkatle dinliyor ve değerlendiriyorlar. İletişime ve bilgi alışverişine önem veren bu grup, mesajlarını iletmek için genellikle en iyi kanalın internet olduğunu düşünüyor. Ayrıca, yüzde 65’i, interneti “Fikirlerimi başkalarıyla paylaşmamı sağlayan muhteşem bir araç” olarak tanımlıyor.
Bazı uzmanları, internet üzerinden daha fazla bilgiye erişmeleri nedeniyle, onları, “bilgi süngeri” olarak nitelendiriyor. Bu ilgilerinden kurumsal siteler, özellikle de şirket siteleri de nasibini alıyor. Araştırmaya göre, E-fluentials grubunun yüzde 72’si şirketlerin web sitelerini ziyaret ediyor. Yüzde 35’i non-profit denilen, kâr amaçlı olmayan siteleri izliyor. Aralarından yüzde 26’lık bölüm de kamu sitelerinden sık sık yararlanıyor.
E-fluential tüketici, daha çok interaktif siteleri seviyor. İzledikleri sitenin içeriğinde etkin olabilmeyi talep ediyorlar. Yüzde 56’sı kişisel web sitelerine giriyor, yüzde 51’i arama motorlarının ilan panolarını takip ediyor, yüzde 47’si de haber gruplarına katılıyor.
Bu grup bilgiye erişim için sadece interneti kullanmakla yetinmiyor. . İnternetin yanı sıra, gazete, televizyon ve radyo gibi kitle iletişim araçlarını da yakından izliyorlar. Online dünyada olduğu gibi, “offline” dünyada da etkin olan e-fluentials grubu, kitle iletişim araçlarının kullanımı konusunda da öncü bir rol üstleniyor.
Marsteller’ın araştırmasına göre, ABD’de e-fluentials grubu en çok CNN ana haberlerini izliyor, Ulusal Radyo kanalını dinliyor. En çok okudukları gazete ve dergiler ise Wired ve Wall Street Journal.
Birer teknoloji uzmanı olarak da nitelendirilen bu gruptakilerin büyük bölümü günde en az bir kez internete bağlanıyor. Yarısı, her gün en az 2 saatini internette geçiriyor. Ayrıca, çok önemli bir bölümü, internetle, diğer kullanıcılardan en az 1.5 yıl önce tanışmış.
Yeniliklere ve teknolojiye olan ilgileri, onların satın alma eğilimleri üzerinde de etkili oluyor. Bu nedenle, yeni ürünlere, diğerler tüketicilerden çok daha kolay adapte oluyorlar. Klasik internet kullanıcıları ile karşılaştırdığımızda, yüzde 61’i yeni ürünleri her zaman çevrelerindekilerden daha önce deniyorlar. Yüzde 68’i, yeni çıkan ürünlerin başkalarınca satın alınmasında da etkin oluyor.
Superonline Kurumsal İletişim Müdürü Elif Duru, internet kullanıcıları arasında diğerlerinden etkin(fluential) olduğu düşünülen bir grubun varlığını dikkate aldıklarını söylüyor. “Yenilikçi ve teknoloji tutkunu” olarak nitelendirilen bu grubu yakından izlediklerini ve bunlardan bir Referans Grubu oluşturduklarını belirten Duru şöyle devam ediyor:
“Bu kişiler internet'i sadece e-posta ile iletişim amaçlı kullanmıyorlar. Bunun dışında detaylı araştırmalar, interaktif uygulamalar, arama motorlarının etkin kullanımı, sohbet programları, yeni yazılımların takibi ve indirilmesi, bilgi ve kaynakların paylaşımı gibi amaçlarla da yoğun olarak internetten faydalanıyorlar. Genellikle mevcut teknolojiler ve olanaklar ile yetinmeyip, hep bir sonraki adımın takibindeler”.
Genel internet kullanıcıları arasında diğerlerinden etkin (fluential) bir grup olduğunu belirten Superonline Kurumsal İletişim Müdürü Elif Duru, bunların, yenilikçi ve yeni teknolojileri kolaylıkları adapte edebilme becerisine sahip kimseler olduğunu söylüyor. Bu kapsamda internet kullanıcıları arasından, Superonline abonesi olsun olmasın, “Superonline Referans Grubu” oluşturduklarını belirten Elif Duru, bu grubun özelliklerini şöyle anlatıyor:
<b>TÜRKİYE’DEKİ PROFİL
“Superonline Referans Grubu bu öncü kimliği taşıyan kişilerden oluşuyor. Bunlar, bizlere yeni ürünlerimiz, hizmetlerimiz, hedeflerimiz anlamında önemli ölçüde yol gösteriyorlar.
Superonline Referans Grubu'nda yaş, cinsiyet ve eğitim durumu değerlendirmesi yaptığımızda, genel Türkiye internet kullanıcıları profilinin paralelinde bir fotoğraf ile karşılaşıyoruz. Bayanlar arasında internet kullanımının hızla artmasına rağmen, ne yazık ki halen erkek yoğun... 18-30 yaş aralığında, eğitimi durumunun ise genellikle lise ve üniversite olduğunu görüyoruz. Bunun sebebinin ise internet kullanıcısı olabilmek için gerekli donanıma sahip olabilmenin bedelinin, ülkemizde hala yaklaşık bin dolar civarında olmasına bağlıyoruz.
İNTERNETİ NASIL KULLANIYORLAR?
Bu kişiler interneti sadece e-posta ile iletişim amaçlı değil, detaylı araştırmalar, interaktif uygulamalar, arama motorları, sohbet programları, yeni yazılımların takibi ve indirilmesi, bilgi ve kaynakların paylaşımı gibi amaçlarla da yoğun olarak kullanıyorlar. Genellikle mevcut teknolojiler ve olanaklar ile yetinmeyip, hep bir sonraki adımın takibindeler.
Bizler de bunu bildiğimiz için Superonline Referans Grubu ile sürekli interaktif iletişim içerisindeyiz. Fikirleri bizler için çok önemli çünkü etkin ve yetişkin kullanıcı olduklarından sunulan hizmetleri bilinçli ve objektif olarak değerlendirebiliyor, bizlere de tüm çalışmalarımızda yorumları ile yeni bir görüş ve boyut kazandırıyorlar”.
Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Lerzan Aksoy, mesajlarını iletirken kendilerine özgü bir dil ve terminoloji kullandıklarını belirten e-fluentials grubunu şöyle değerlendiriyor:
<b>ÖNERİLERİ ÖNEMLİ
Pazarlamacıların her zaman en gözde hedef kitlesi, toplum içerisinde fikir liderleri olarak adlandırılan grup olmuştur. Bu grupta yer alan kimselerin söz ve davranışları, diğerleri üzerinde etkin rol oynamaktadır. Bu nedenle de pazarlamacılar için büyük önem taşırlar.
Elektronik ortamdaki etkin kişiler açısından da durum böyle. E-fluentials dediğimiz kimselerin diğer internet kullanıcıları üzerinde etkin olmaları birkaç önemli nedene dayanıyor. Bunların başında, bu kişilerin teknolojiyi kullanabilme becerileri, ürün ya da hizmetler konusundaki deneyimleri geliyor. E-fluential grubu, ayrıca, hangi ürün ya da hizmetin daha iyi olduğu konusunda da iyi bir değerlendirme ve seçme kabiliyetine sahipler. Bu nedenle tavsiyeleri son derece önemli.
FARKLI GÜVEN KRİTERLERİ VAR
Online dünya ile offline dünya arasındaki en temel fark, insanların, etkin olarak adlandırılan kimselerin güvenilirliklerini tespit etme yöntemlerinde karşımıza çıkıyor. Offline dünyada yüz yüze iletişim son derece önemli. Bir insanın hal ve hareketleri, duruşu bakışı onun etkinliği üzerinde doğrudan etkili oluyor. Oysa online dünyada yüz yüze iletişimin kuralları işlemiyor.
Florida Üniversitesi’nde Yardımcı Doçent Dr. Kiersten Elliott chat odalarında, “message board”larda konuşan kimselerin güvenilirliği ve etkinliği konusunda bir çalışma yaptı. İnternette “fikir liderleri” diyebileceğimiz kişilerin karakteristikleri, nasıl etkin olduklarını araştırdı. Elliott’ın tezinden çıkan sonuçlara göre, bu kimseler değişik bir terminoloji kullanıyorlar. Örneğin belirli anahtar sözcükler kullanıyorlar. Bu kelimeleri kullanmalarının sebebi chat odasındaki diğer kişilerin fluential olan kimsenin kim olduğunu anlamalarını sağlıyor. Bu kelimeler etkin olan kişiye, chat odasına ya da herhangi bir ürüne özgü olabiliyor”.
“YENİ ÜRÜNLERİN TANITILMASINDA ETKİNLER”
Turk Nokta Net Pazarlama Müdürü Miriam Dinç, sanal dünyada “e-fluential” olarak anılan kimselerin önemli birer pazarlama çarpanı olabileceğine dikkat çekiyor ve şu değerlendirmeyi yapıyor:
İKNA KABİLİYETLERİ YÜKSEK
İnternet kullanıcıları, genellikle bir konudaki bilgi ve görgülerini, yine internet ortamından edindikleri bilgilerle oluşturuyorlar. Öyle ki, en basit Explorer kullanımından etkin virüs tarayıcı programlarının konuşlandırılmasına kadar birçok bilgi, öncelikle en yakındakilerden, sonra sırasıyla, ortak posta grupları ve "denk gelen" kullanıcı listesinden sağlanıyor. Bu anlamda özellikle 1998 yılından önce internet dünyasına girmiş kullanıcıların, diğerlerinin kullanım alışkanlıklarını belirlemesi ve ihtiyaçların ortaya konması anlamında etkin (fluential) olduklarını söyleyebiliriz. Bu kişiler sadece eksiklik ve hataları gidermekte değil, günümüz internet dünyasında çok fazla kullanımlarından dolayı insanları "neye ihtiyacı olduğuna ikna etmekte" de etkin rol üsleniyorlar.
KIDEMLİ KULLANICILAR
İnternette etkin diye belirleyebileceğimiz bu grup, büyük çoğunlukla en az üç senesini internette geçirmiş, günde 100 rakamının üstünde mektup alan, e-groups gibi oluşumlarda, en az birinin 50 kişiden büyük olduğu, en az iki grup yöneten kullanıcılardan oluşuyor. Bu kişiler, internet bağlantılarında başta kablolu olmak üzere ISDN'e kadar uzanan hızlı hatları tercih ediyorlar. Bu kişiler ayrıca, bilgisayar seçimi başta olmak üzere, internet bağlantılarının edinilmesi, başta televizyon olmak üzere beyaz eşyanın alımı, bilgisayara yüklenecek programlar ve kullanıcıların gideceği siteler konusunda diğer kullanıcılar üzerinde son derece etkinler.
SAYILARI ARTIYOR
E-fluentials dediğimiz kullanıcıların sayısı, reklam ya da benzeri faaliyetlerle çekilemeyecek kadar çok. Demografik açıdan da bir o kadar dağınık. Bu anlamda tek bir kampanya ile o kişilere ulaşmanın mümkün değil. Bunun için, hayata geçirilecek ürünün iyi tanımlanması, deneme kitlesinin doğru bir kesimden seçmesi gerekiyor.
Turk.Net, örneğin en son hayata geçirdiği Anında Mesaj uygulaması için en eski ve deneyimli kullanıcılarından 10 biniyle detaylı bir anket yaptı. Bu anketin sonucu olarak da ilk onların bu uygulamayı kullanmasını hedefledi. Ürün en iyi kulaktan kulağa mekanizması ve tabii ki sözü edilen etkin kişilerin kullanılmasıyla tanıtıldı. Yaygınlığının bu anlamda hızla arttığını da söyleyebiliriz”.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?