Mobil Proje Fabrikası
Crea-World Ericsson tarafından beş ay önce kuruldu. Bu şirketin tek amacı, gerçekten işe yarayacak, değer yaratabilecek her türlü fikri yaşama geçirmek. Tek şart fikrinizin mobil ortamda uygulanabi...
Crea-World Ericsson tarafından beş ay önce kuruldu. Bu şirketin tek amacı, gerçekten işe yarayacak, değer yaratabilecek her türlü fikri yaşama geçirmek. Tek şart fikrinizin mobil ortamda uygulanabilir olması. Merkez, bu alanda yaratıcı uygulamaları desteklemeyi amaçlıyor. Başvuran projeler arasından, geliştirilmeye değer bulunanlar, yaratıcıları tarafından bu merkezde hazırlanan gelişmiş alt yapı ve uzman desteği ile geliştiriliyor.
Digital, Crea-World’ü ve oradan çıkan yaratıcı fikirleri inceledi, “yaratıcı dünyayı” size tanıtmaya çalıştı.
Aslında her şey bir hayalle başladı... Bill Gates, bir gün herkesin evinde PC (Personal Computer) olacağını ve bunu kolayca kullanabileceğini söylüyordu. Ona çoğu kimse inanmadı. Dev gibi bilgisayarlar, karmaşık sistemleriyle evlerde nasıl kullanılacaktı? Fakat Gates haklı çıktı ve kurduğu Microsoft şirketiyle, cesaretinin ve ileri görüşlülüğünün karşılığını aldı.
“Yeni ekonomi” kavramını ortaya atan, hayatımızı değiştiren yeni teknolojileri yaratanlar da hep Gates gibi düşünenler oldu. Onlara “start up”(girişimci) dendi. Birkaç kişinin bir araya gelip hayallerini ve yaratıcılıklarını birleştirmesiyle oluşan yeni projeler, teknolojide dev adımlara, küçük şirketler de dev birer şirket haline dönüştü.
Şimdi günümüz dünyasında artık her şey yaratıcılıkla eş değer. Teknoloji, size yaratabilmeniz için tüm olanakları sunuyor. Önemli olan sizin o “fikri” yakalayabilmeniz. Ve “ufak” ya da “bundan ne olur?” denen düşünceler, tüm dünyada yaygınlaşan, milyonları ilgilendiren oluşumlara neden oluyor; tıpkı Digital’in sayfalarda öyküsünü okuduğunuz ICQ gibi....
ICQ düşüncesini İsrailli dört genç yarattı. Belki Türkiye’den de çıkabilirdi... Çünkü, yaratıcılığın milliyeti ya da bir vatanı yok. Onu nerede yakalayabileceğiniz pek belli değil. İşte bu düşünceden hareket eden Ericsson, 5 ay önce Türkiye’de bir oluşuma, şirkete öncülük etti. Bu şirketin tek amacı, gerçekten işe yarayacak, değer yaratabilecek her türlü fikri yaşama geçirmek. Tek şart fikrinizin mobil ortamda uygulanabilir olması.
Crea-World adını taşıyan bu merkez, bu alanda yaratıcı uygulamaları desteklemeyi amaçlıyor. Başvuran projeler arasından, geliştirilmeye değer bulunanlar, yaratıcıları tarafından bu merkezde hazırlanan gelişmiş alt yapı ve uzman desteği ile geliştiriliyor.
Farklı bir dünya
Crea-World’ün farklılığı, kapısından adım atmanızla sizi etkisi altına alıyor. Gerçekten şaşırtıcı ve etkileyici bir mekan... Alışılmış ofis tarzının dışında, yaratıcılığı teşvik edebilmek için, “yaratıcı” bir şekilde hazırlanmış... Maslak’da, bir plazada, 2 bin 500 metrekarelik bir alanda hizmet sunuyor.
Crea-World’ün hem mimarisi hem de ortamı açısından geleceğin ofis anlayışını sergiliyor. Spor salonundan bilardo masasına, sinema gösterimlerinden piyano dinletisine, bir işyerinde karşılaşmayı kolay kolay hayal edemeyeceğiniz bir çok unsuru burada bulabilmeniz mümkün. Hele bir de her çarşamba profesyonel bir masörün hizmet verdiğini düşünürseniz...
Türkiye’de mobil uygulamalar konusunda çalışmalar yapmak, şirketlere bu uygulamalar konusunda bilgi vermek ve özellikle de genç beyinlerin akıllıca fikirlerini uygulamaya sokmak amacıyla Ericsson tarafından kurulmuş olan Crea-World, dünyada da benzer uygulamalar arasında önemli bir yere sahip.
Neden Crea-World?
Crea-World adeta bir laboratuar... Sizin yaratıcı bir fikriniz var, fakat bunu geliştiremiyorsunuz. İşte Crea-World size bir “teknoloji laboratuarı” ortamında projenizi geliştirmeniz için olanak sağlıyor. En büyük misyonu da bu; projeniz için gerekli teknolojik altyapıyı sunmak...
Tabii sunulan hizmet sadece teknolojik alt yapı değil. Ericsson ve Crea-World uzmanlarının sunduğu rehberlik de, onun kadar önemli. Tıkandığınız anda, soracaklarınız olduğunda, hemen yardıma koşuyorlar. Böylece, iş planınızdaki eksikleri size gösterip, onları tamamlamanıza yardımcı oluyor.
Projenizi, Microsoft, HP ve IBM gibi büyük şirketlerin ve Ericsson’un kendisinin düzenlediği seminerlerle yönlendiriliyorsunuz, onlardan akıl alıp bir sonraki adımınızı belirleyebiliyorsunuz. Projenizin her adımını gerçekleştirebilmeniz için, sunduğu ortam ve avantajlar karşılığında Crea-World sizden hiçbir şey istemiyor. Onlar sadece kendilerinin de kullanacağı geleceğin teknolojilerine yatırım yapıyor.
Örneğin, Crea-World’te proje geliştiren kuruluşlardan biri olan Parkyeri A.Ş.’nin yöneticisi Murat Avcı bu konuda şunları söylüyor: “Birileri size destek verdiğinde finansal beklentisi olur. Ancak, burada böyle bir şey yok. Yalnızca sizin projenizi gerçekleştirmenizi sağlıyorlar ve sizden bir şey istemiyorlar. Türkiye için çok alışılmış bir şey değil, ben arkadaşlarıma anlattığımda çok şaşırıyorlar, “niye bunu yapıyorlar, sizden karşılığında ne istiyorlar?” gibi sorularla karşılaşıyorum. Tabii ki Crea-World’ün de kazandığı bir şeyler var. Sonuçta, dünyada mobil pazar büyüdükçe, Ericsson ürünlerinin pazar payının da büyümesi gerekiyor, en basit böyle anlatabiliriz”...
“Bizi dünya pazarına açacak”
Bu ortamı paylaşan girişimciler, Crea-World’ün, Türkiye’de pazar yaratacak güce sahip olduğuna dikkat çekiyorlar. Done şirketinden Özgür Zan bu durumu şöyle açıklıyor: “Crea-World’ün buradaki bütün şirketler için en büyük avantajlarından biri de, Türkiye’de henüz oluşmamış bir pazarı yaratabilecek olması. Daha da önemlisi, ikinci aşamada dünya pazarına açılmamızı sağlayacak bir ortam hazırlaması”.
Burada çalışan kişiler ve şirketler, iç pazarda teknoloji ürünleri açısından sıkıntı olduğu görüşünde. Geliştirilen projelerin pazar bulma şansının zor olduğunu, o nedenle dünyayı hedeflediklerini söylüyorlar. Tikle firmasından Bora Şahin, sorunun teknolojinin anlaşılamamış olmasından kaynaklandığını söylüyor ve “Örneğin insanlar Wap’ın ne gibi bir fayda sağlayabileceğini bilmiyorlar, insanlara çok anlamlı gelmiyor. Bunu sadece bir teknoloji olarak görüyorlar, uygulamaya çekiniyorlar. Mobil internet işlemleri var ama uygulama alanları yok” diyor.
Ericsson’un global bir ağa sahip olması da burada önemli bir faktör. Çünkü, dünyadaki operatörlerin ve ISP’lerin büyük bölümü Ericsson’un müşterisi... Buradaki çalışanlar, Ericsson’un bu gücünü büyük bir fırsat olarak değerlendiriyorlar.
Crea-World Pazarlama Müdürü Cenk Kırbaş bu konuda oldukça iddialı: “Yeni teknoloji ve chiplerle ilgili bir şey arayanların ilk gidip baktıkları yer nasıl Silicon Vadisi ise, burasının da benzer bir gelişme göstereceğini biliyoruz. Bunun ilk örneklerini görmeye başladıkça, buradan çıkan projelerin faydaları görüldükçe durumun böyle olması kaçınılmaz. Açılışının bir senesini tamamladığında burada birçok ulusal ve uluslararası başarı göreceğiz.”
Crea-World Pazarlama Müdürü Cenk Kırbaş, yıl sonuna kadar hedefledikleri 20 projeyi çoktan aştıklarını, bu dönemde 100 projenin tamamlanacağını söylüyor.
MINDS VENTURE
SAHADA ÇALIŞAN FİRMALAR ÖZEL PROJE
Minds Venture 9 aylık bir şirket. Alper Küçükural ve Demet Yanar, şirketin kurucularından. Biri 24, diğeri 23 yaşında. Minds Venture’ü, kafalarındaki projeyi gerçekleştirmek için kurmuşlar. Aslında projeyi önce internet ortamı için tasarlamışlar. Crea-World ile görüştükten sonra mobil ortama taşımanın daha iyi olacağına karar vermişler. Ekipte hepsi proje ortağı olan 18 kişi çalışıyor
“Para kazanmak için değil, değer üretmek için çalışıyoruz. Çünkü, sadece Türkiye’yi değil, tüm dünyayı hedefliyoruz. Türkiye’nin teknoloji ihraç etmesi gerekiyor, biz de bu konuda öncü olmak istiyoruz” diyorlar..
Mind Venture’ün üzerinde çalıştığı FieldBack adlı proje ilaç sektörüyle ilgili. Projenin internet ve Wap ayağına 6 ay önce başlanmış. Eksiksiz bir B2B projesi olan FieldBack, saha ekibi olan kurumlar için yeni bir dönem başlatacak gibi gözüküyor. Projeyi şöyle açıklamak mümkün: Diyelim ki bir ilaç firmasınız. Saha ekibiniz ve merkez arasında sürekli bir iletişim kurmanız gerekiyor. FieldBack ile merkezde belirlenen makro pazarlama hedefleri, doğrudan sahaya aktarılabiliyor. Sahada elde edilen veriler ise otomatik olarak analiz ediliyor, sonuçları doğrultusunda gerekli mesajlar yine otomatik olarak merkeze ve sahaya iletiliyor.
Bu işin iletişim kısmını FieldBack Communication gerçekleştiriyor. Sipariş kısmında FieldBack Order Processing devreye giriyor ve stok durumunu kontrol ediyor. Saha ekibinin satış stratejisini, en uygun şekilde güncellemesini ve verilen siparişlerin tahsil edildiği noktaya kadar takip edilmesini sağlıyor. Ve de bütün bu işlemler cep telefonuyla yapılıyor. Ekip, bundan sonrası için kozmetik, sigorta, lojistik, tüketim malları ve beyaz eşya gibi sektörleri hedefliyor.
DONE
“YAPTIĞIMIZ PROJELER DÜNYADA İLKLERDEN”
Done, oldukça yeni bir girişim. 2000 yılının ocak ayında, iki ortak tarafından kurulmuş. Ekipte 7 kişi çalışıyor. Boğaziçi Üniversitesi Bilgisayar Bölümü’nden mezun olan Özgür Zan, 24 yaşında ve şirketin ortaklarından biri. Crea-World ile cep telefonlarına yaptıkları melodi programı için Ericsson’la görüşürken tanışıyorlar. Başka projeler de ortaya çıkınca, mobil internetin yayılması ile ilgili çalışmalarını burada geliştirmeye başlıyorlar. Özgür Zan, “Crea-World bir birleştirme mekanı gibi” diyor ve devam ediyor: “İş planındaki bölümler birleştiriliyor, eksik parçaları tamamlanıyor, böylece açık nokta kalmıyor ve en önemlisi fikirler burada daha çabuk bir şekilde hayata geçiyor.”
Done’nin bir çok projesi var. Mobil Sözlük, Mobil Portal, Mobil Eğlence, Mobil Rehber ve Mobil Çözümler, bunlardan birkaç tanesi... wap.donetr.com adresindeki WAP portalından finans, hava durumu, önemli telefonlar, kültür-sanat, mail servisi, WAP linkleri gibi hizmetlerden yararlanmak mümkün. Ayrıca, şirketlere, istekleri doğrultusunda Wap çözümleri hazırlıyorlar. Özgür Zan da yaptıkları bu çalışmalardan oldukça memnun:
“Chat ve melodi uygulamalarını yaptığımızda dünyada çok fazla örneği yoktu. Şu anda üzerinde çalıştığımız mobil organizer projesinin bir benzeri Brezilya’da, o da demo halinde. Projenin her adımını biz yaptığımız için bir bütün olarak dışarı çıkmak çok daha kolay olacak diye düşünüyorum.”
TIKLE
“YARATABİLECEĞİMİZE İNANMAK ÇOK ÖNEMLİ”
Mobil internetle ilgili uygulama geliştiren ilk şirketlerden biri olan Tikle, 1999 yılında, New York kökenli Bluetip Inc. ortaklığıyla kurulmuş. Şirketin, mobil internetle ilgili çalışmalar yapan firmalarla çeşitli ortaklıkları da var.
Tikle’nin projeleri çok yönlü. Şu anda mobil alışveriş ve mobil bankacılık gibi mobil ticaret çözümleri üzerinde çalışıyorlar. Bütün borsa işlemlerinin yapılabileceği, mobil borsa projesi ise eylülde piyasaya çıkacak. Bunun yanı sıra, cepport adında bir şehir portalları da var. Restoran, eczane, tiyatro, sinema, çiçekçi, ulaşım ve son dakika haberleri gibi, birçok bilgiye cep telefonunuzdan ulaşıp, bu portalden bilgi almanız mümkün.
Tikle’nin projeleri arasında yer alan “org2go”, sürekli hareket halinde olan insanlar için oldukça iyi bir çözüm sunuyor. Org2go, MS Outlook’ta tutulan e-mail, ajanda, takvim ve yapılacak işler listesi gibi kişisel bilgilerine diledikleri yerden, WAP telefonlarını kullanarak ulaşabilmelerine olanak veren bir uygulama. Bu sistem, aynı zamanda PC’ler ile de kullanılabiliyor.
Tikle yurtdışı ile ilişkileri yoğun olan bir şirket. Şirketin yöneticilerinden Bora Şahinoğlu bu konuda şu bilgileri veriyor:
“Yurt dışında bir çok firmayla çalışıyoruz ve buradaki arkadaşlarımızın çok daha zeki, çalışkan, bilgili olduğunu görüyoruz. Avrupa’da bile buradaki dinamizmi yakalayamıyorsunuz. Sorun insanların buna inanmakta güçlük çekmesi. Türkiye’de, özellikle genç nesil işin yaratıcı kısmını, katma değerini, düşüncesini, geliştirilmesini hazırlayacak güçte. Ama bir bakıyorsunuz, Hindistan bizden daha iyi durumda gözüküyor. Oysa orada bu sektörde çalışanlar sadece kod yazan robotlar gibiler. Galatasaray’ın başarısında olduğu gibi, bir kere başarırsak arkası gelecektir. İnanmak çok önemli”.
PARK YERİ
“İŞ PLANI HAZIRLAMAK ÇOK ÖNEMLİ”
Çalışmalarına 11 ay önce, Superonline’ın altında, büyük projelere açık olarak başlayan Parkyeri, henüz çok yeni bir şirket. Genel müdürü Murat Avcı ise 24 yaşında. İstanbul Teknik Üniversitesi Makine Bölümü’nü bitirdikten sonra şimdi Koç Üniversitesi’nde işletme masterı yapıyor. İş yaşamına önce internetle başlamış, ardından da mobil ortama yönelmiş. Amaçları, e-ticareti cep telefonlarına taşımak, mobil ticareti uygulamaya geçirmek.
“Dünyada elektronik ortamda yapılan uygulamalar açısından bir gerileme dikkati çekiyor. Bunun birçok nedeni var. Bizim yapmaya çalıştığımız, insanların gerçekten ihtiyacı olan şeyleri, ihtiyaç duydukları zamanda ve yerde onlara ulaştırmak. Türkiye bu açıdan çok yeni bir pazar” diyen Murat Avcı, Crea-World’ün, fikirlerin uygulanabilirliğini göstermesi açısından çok önemli bir yer olduğunu düşünüyor. Avcı şöyle devam ediyor:
“Bunu şöyle örneklendirebiliriz: Diyelim ki, fikrimi hayata geçirmek için bir kaleme ihtiyacım var. Bu kalemi bulmak ya da bu kalemi yapmak için, zaman ve para gerekiyor. Biz burada, o kalemi zaten yapmış birilerinden, onun nasıl kullanılacağını öğrenerek çalışıyoruz. Ama işin en önemli kısımlarından biri de iş planını yapmak. Fikir üretmek tek başına yeterli değil. Ona inanmak ve onu projelendirmek, uygulanabilirliğinden emin olmak da çok önemli. Neyi hedeflediğinizi ve müşteri kitlenizi çok iyi biliyor olmanız lazım.”
Parkyeri’nin çok yakın gelecekle ilgili bir projesi de dijital televizyonlarla ilgili. İnternet üzerinde ulaşılabilen her yere aynı zamanda televizyondan da ulaşılmasını sağlayan bir proje bu. Televizyondan üzerinden alışveriş yapabilecek, internet sayfalarını televizyonda gezecek, iş yerinde oynadığınız oyuna, evdeki televizyonunuz aracılığıyla kaldığınız yerden devam edebileceksiniz.
CEPTEKİ HAFIZA
Hatırlatalım.com
Crea-World’de yalnızca şirketler çalışmıyor. Gürhan Özdemir ve arkadaşları, kendileri için internet, SMS ve WAP üzerinden çalışan bir portal üzerinde çalışıyorlar. Portalın amacı, insanların unutmamasını sağlamak. Mobil ajanda-databank özelliğindeki bu site, insanların sonradan hatırlayıp üzüldükleri ya da bir türlü hatırlayamadıkları şeyleri yanlarında taşımalarını sağlıyor. Gürhan Özdemir, projelerini ve işlevini şöyle anlatıyor:
“Lise mail grubumuzdaki bir arkadaşımız, bir gün, ‘artık lisedeki suratları ben unuttum ben’ demişti. Fark ettik ki, unutuyoruz. Ve kendimiz için bu projeye başladık. İnsanların özel ya da önemli günlerini hatırlatacak mobil bir hatırlatıcı yapalım dedik. Kişilerin hep unutup sonra üzüldükleri, belki azarlandıkları, doğum günü, arabanın bakım günü, evcil hayvanın aşı günü gibi önemli günleri hatırlatan mobil hatırlatıcı sitesi.
Benim en çok sevdiğim kısmı ise ajandanın, cep telefonundan SMS atarak ve alarak da çalışabiliyor olması. Mesela Ankara’ya gittiniz ve oradaki bir arkadaşınıza ulaşmak istiyorsunuz. Ama telefon defteriniz yanınızda değil. Hatirlatalim.com sitesine bir SMS atarak, mesela ‘ara murat’ diyerek, arkadaşınıza ulaşabileceksiniz. Site arkadaşınızla ilgili her türlü bilgiyi size mesajla gönderecek.
Yanınızda kalem kağıt yoksa, kişi ile ilgili bilgileri ve hatta o an ki düşüncelerinizi bile SMS atarak kayıt edebileceksiniz. Yani sadece cep telefonunuzu taşıyarak her türlü bilgiye ulaşabileceksiniz. Dediğim gibi, bu siteyi kendimiz için yaptık. Sanırım kimse kullanmasa bile biz kullanacağız.”
CREA-WORLD’DE NELER VAR?
Yazılımcıların ihtiyaçları düşünülerek hazırlanmış 110 m2 sistem odası
Aynı anda 36 kişinin kullanabileceği uygulama geliştirme alanı
Bir tane 18 kişilik, bir tane 10 kişilik toplantı odası
60 kişilik çok amaçlı konferans salonu
6'şar kişilik iki adet proje odası
3 adet test odası
Özel olarak tasarlanmış ofis ekipmanları
Özel olarak tasarlanmış ses ve ısı yalıtım sistemleri
"Business Corner" ile her türlü iletişim ve ofis imkanı
Tanıtım ve organizasyon amaçlı standlar
Dinlenme mekânları ve 36 kişilik kafeterya
Spor merkezi, soyunma odaları ve duş imkanı
