Online

Online pazarda AB’ye girdik    Türkiye çeşitli kriterlere göre AB’ne henüz hazır kabul edilmemesine karşın internet kullanıcı sayısıyla birçok AB ülkesinin önünde yer alıyor. eMarketer ta...

1.04.2004 03:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
Online pazarda AB’ye girdik  
 
Türkiye çeşitli kriterlere göre AB’ne henüz hazır kabul edilmemesine karşın internet kullanıcı sayısıyla birçok AB ülkesinin önünde yer alıyor. eMarketer tarafından gerçekleştirilen “Europe Online” araştırması, henüz AB içinde olmamasına rağmen Türkiye’nin online pazarda ilk 10 ülke arasında yer aldığını ortaya koyuyor... Araştırmaya göre, Avrupa’daki internet pazarının yüzde 79’unu kapsayan bu 10 ülkenin toplam hacmi 165 milyon kullanıcıya denk geliyor. İlk sırada 37 milyon 800 bin kullanıcıyla Almanya var. Onu 30 milyonu aşkın internet kullanıcısıyla İngiltere izliyor.  
 
Batı Avrupa’nın dışında kalan Polanya, Rusya ve Türkiye’nin ise ilk 10’a girmesi özellikle dikkat çekici... İspanya’yla benzer nüfusa sahip Polanya’nın beşinci sırada ve İspanya’nın önünde yer alması eski Doğu Bloku ülkelerinin belli alanlarda çok hızlı yol aldığının diğer bir göstergesi. 7 milyonu aşkın internet kullanıcısıyla 9’uncu sıradan ilk 10’a girmeyi başaran Türkiye internet pazarında önemli potansiyele sahip bir ülke olarak gösteriliyor.  
 
Bu araştırma bilişim ve iletişim teknolojileri, internet altyapısı, internet kullanıcıları ve erişim, genişbant, wi-fi, mobile internet, en popüler Web siteleri gibi geniş bir alanı kapsıyor. Araştırmaya, Kıbrıs, Çek Cumhuriyeti, Macaristan, Malta, Polonya ve Slovak Cumhuriyeti gibi ülkelerin yanı sıra, bu süreçte olduğu düşünülen Türkiye ve Doğu Avrupa’nın önemli bir bölümünü temsil etmesi açısından Rusya da dahil edilmiş.  
 
International Telecommunication Union’ın verilerini baz alan eMarketer, 2003 sonu itibariyle Avrupa genelinde 208 milyon 200 bin internet kullanıcısı olduğunu tahmin ediyor. Bu rakam Morgan Stanley’in Batı Avrupa için 164 milyon 700 bin, geriye kalan Doğu Avrupa için 43 milyon 500 tahminiyle de paralel. 2000 ila 2003 yılları arasında internet kullanıcısı sayısındaki artış yıllık ortalama yüzde 24.5 iken, Güney, Orta ve Doğu Avrupa’da artış oranının yüzde 46.7 düzeyinde olması ayrıca dikkat çekici.  
 
“Dotcom”lar tekrar yükselişe geçti...  
 
Hürriyet Medya Towers binasında ilk internet bağlantısının yapıldığı günü hala çok net hatırlıyorum. Çok kısa bir süre sonra Capital dergisi olarak da internet bağlantısına kavuşmuştuk. İnternetle ilgili her şeyi keşfetmeye can atıyorduk. Nasıl Web sitesi yapıldığını öğrenmekten, henüz satın alınmamış domain adreslerini bulmaya kadar birçok alana dalmıştık. O dönemde, en az 10 tane domain adresi satın aldığımı hatırlıyorum. İnternet furyasından bir fırsat yakalama heyecanı içindeydik. O dönemde satın aldığım adreslerden şu anda sadece biri duruyor. Onu da artık bir parça nostalji taşıdığı için tutuyorum, yoksa kullandığımdan değil. O dönemde domain ismi satışlarından milyon dolar ile ifade edilen paralar kazananlar oldu. Bu tür yüklü tutarlara konu olan domain isim satışları hemen gazetelere haber olarak yansırdı.  
 
İnternetin hızlı yükseliş döneminin ardından hızlı bir çöküşün yaşanması domain pazarına da darbe vurdu. Şimdi ise domain satışlarında yeni bir hareketlenmenin başladığı gözleniyor. Özellikle de, .com uzantılı domain isimlerine olan talep te artış var. Bu talep .com uzantılı domain’lerin fiyatlarının da artmasına yol açtı. Uzmanlar .com uzantılı adreslere olan talebin artmasının ve bu uzantılı adreslere sahip olmak için müşterilerin daha fazla para ödemeye razı olmasının bir nedeni olarak .biz, .info ve .web gibi adreslerin pek tutulmamasını gösteriyor. Dünya çapında 60 milyon kayıtlı domain arasında sadece 1 milyonun .biz ve .info uzantılı olması da bu ilgisizliğin bir göstergesi.  
 
Diğer yandan .com uzantılı adresler daha prestijli gösteriliyor. Bir bakıma 0532 ile başlayan cep telefonu numaralara olan talebin ikinci el numara satışına hareket getirmesi gibi, .com uzantıları da daha itibarlı kabul ediliyor. Beef.com ve Truck.com adreslerinin 100 bin doların üzerinde bir fiyatla satılması, flört sitesi Men.com ve porno sitesi Whitehouse.com için milyon dolarlık rakamların konuşuluyor olması artan talebin sinyalleri olarak gösteriliyor. Dun & Bradstreet’in tahminlerine göre dünya çapında 83 milyon şirketin Web’de henüz bir mevcudiyeti olmadığı dikkate alınırsa, ellerinde aranan .com uzantılı domain adresleri bulunan kişilerin hala para kazanma şansı bulunuyor.        
 
Şimdi “metroseksüel” değil “teknoseksüel” erkek “olmak moda  
 
Gerçi bundan iki-üç ay önceki bir yazımda, 2003 yılına damgasını vuran trendler arasında  metroseksüellik eğilimine değindiysem de, bu yeni erkek modeli üzerine medyada çok sayıda yer alan haberlerden ve kavramın her yerde tüketilmeye başlamasından sıkıldım. Artık hepimiz metroseksüel erkek tipine aşinayız. Tekrar metroseksüelden söz etmeyeceğim, isimlendirme anlamında onun bir türevi olan “teknoseksüel” erkek modeline değineceğim. Dijital çağın erkek modeli olan bu tipler İngilizce’de “Geeks” olarak bilinen teknolojiye meraklı ve teknolojiden anlayan erkek tipinin günümüzdeki versiyonu olarak tanımlanıyor. ABD’deki versiyonları Neiman Marcus ve Best Buy’dan alışveriş eden teknoseksüellere Türkiye’de muhtemelen Genpa ve Teknosa gibi yerlerde rastlayabilirsiniz. Ama ilk tercihleri mümkünse online alışveriş yapmak. Bu tiplerin masasında birden fazla bilgisayara rastlayabilirsiniz. Son teknoloji harikası cep telefonu ve databanklarini yanlarından eksik etmezler. Onları otel lobilerinde, metrolarda kablosuz laptop’ları ile internette dalmış bir vaziyette görebilirsiniz.  
 
Geçen ay Hannover’de CeBIT fuarında onları toplu halde görmek mümkündü.   Peki nasıl giyinirler, ne içerler, ne yerler. İşte, teknoseksüeller ile ilgili sitelerden http://www.technosexual.org bazı ipuçları. Bu siteye göre eğer gerçek bir teknoseksüel iseniz asla kısa kollu gömlekle kravat takmamalısınız. Takım elbiseyle bağcıklı ayakkabı giymeniz öneriliyor. Çoraplar tabii ki çok önemli, pantolonla uyumlu ve uzun konçlu olmalı. Pileli pantolonlar rahat olması nedeniyle özellikle tercih ediliyor. Teknoseksüel erkek aynı anda kemer ve pantolon askısı kullanmıyor, ikisini aynı anda kullanmak kendine güvensizlik göstergesi olarak kabul ediliyor. Eğer takılıyorsa kravatın boyu kemer hizasında bitiyor, düğümlemeyle ilgili tanımlamalar ise beni aştığı için burada detaylarını veremiyorum.  
 
“Ağ”lı ev nüfusu çoğalıyor  
 
Kablosuz ağ kurumunun çok kolay olması ve dijital fotoğraf ve online müzik içeriğinde patlama yaşanmasıyla birlikte “networking” (ağ kurulu) evlerin sayısı giderek artıyor. Öncelikle birden fazla bilgisayarın bulunduğu evlerde ihtiyaç duyulan ağ kurulumunun önümüzdeki yıllarda farklı etkenlerle hızla yayılacağı tahmin ediliyor. Geniş bant bu artışta rol oynayan en önemli etkenlerden biri olacak. PC’lerin TV içeriği sunması ise diğer bir etken. Wi-Fi teknolojisi ise evlerde ağ kurulumunu kolaylaştırdığı için, ağlar artık şirkete özel bir yapı olmaktan çıkarak evlere de giriyor. Bugün sadece ABD’de 8 milyona yakın evde ağ bulunuyor. 2004 yılı itibariyle bu sayının 10 milyonu aşması bekleniyor.  
 
Evlerde birden fazla bilgisayarın bulunmasının yanı sıra ağ kurulumunu destekleyen en önemli etkenlerden biri olan geniş bant kullanımına ilişkin projeksiyonlar bu pazarın hızla gelişeceğine işaret ediyor. Şu anda dünya çapında 90 milyon düzeyinde olan geniş bant erişime sahip evlerin sayısının,  2005 yılı itibariyle 150 milyona çıkacağı öngörülüyor. Bu evlerin yaklaşık 70 milyonu Asya-Pasifik bölgesinde yer alırken 40 milyonunun ise Kuzey Amerika bölgesinde olması bekleniyor. Bu gelişmeye paralel olarak, evlerinde ağ kurulmasını tercih eden kişilerin sayısı da hızla artacak.  
 
 

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz