Yeni Hedefimiz Kamu Projeleri

AMD, dünyanın önde gelen çip üreticilerinden. Bu alanla özdeşleşen Intel’in en büyük rakibi. Aradaki farkı son 2 yılda azalttı, 5 milyar dolarlık ciroya ulaştı. Global alandaki büyüme Türkiye’ye de yansıyor. Şirketin Avrupa, Ortadoğu ve Afrika Pazarlama Müdürü Jan Gutter, Yakın gelecekte Türkiye’de de piyasaya sunacağımız düşük fiyatlı mucize bir ürün ile 10 yıl içinde tüm dünyada internet kullanımını yüzde 50’ye çıkartmayı hedefliyoruz” diyor. Büyümeyi ise sadece birey alanında değil, kamu başta olmak üzere kurumsal cephede gerçekleştireceklerini söylüyor.

Dünyada bilgisayarlar için mikroişlemci üretim işi ilk kez 70’li yıllarda başladı. 80’li yıllara kadar Intel bu işin öncüsü oldu. Zamanla IBM, Texas Instruments gibi firmalar, onu takip etti. O yıllarda işin şekli de değişti. Intel’in ürettiği teknolojiyi üreten çok sayıda başka şirket ortaya çıktı. Rekabet  keskinleşti.

AMD de, diğerleri gibi ilk kez Intel’i taklit ederek pazara girdi. 90’lı yıllardan itibaren kendi teknolojisini geliştirmeye başladı. 2000’li yıllara gelindiğinde ise yeni ürünlerle pazardaki yerini sağlamlaştırdı.

Global pazarda Intel hala açık ara önde. Ancak, AMD’nin son yıllardaki hareketliliği, aradaki farkı  yavaş yavaş da olsa kapatıyor. Merkezi ABD olmasına rağmen, cirosunun yüzde 75’ini ABD dışındaki ülkelerden elde eden şirket, önümüzdeki dönem yeni ürünlerle farklı pazarlara açılmayı planlıyor. Türkiye’deki hedefi ise pazar payını farklı alanlarda, değişik ticari planlarla geliştirmek.

AMD’nin Avrupa, Ortadoğu ve Afrika’dan sorumlu pazarlama müdürü Jan Gütter geçtiğimiz ay Türkiye’deydi. Gütter ile AMD’nin son dönem yaşadığı hareketliliği, yeni teknolojileri ve şirketin Türkiye planlarını konuştuk. Gütter’in sorularımıza verdiği yanıtlar şöyle:

AMD global pazarda nasıl konumlanıyor? 2005 itibariyle cirosu, pazar payı ne boyuta ulaştı?

Biz son 30 yıldır mikroişlemci, elektronik devre ve flash bellek gibi ürünler üreten bir teknoloji şirketiyiz. ABD’de kurulduk ve merkezimiz hala orada. Buna rağmen, toplam ciromuzun yüzde 75’i ABD dışındaki ülkelerden geliyor. Dolayısıyla, globalleşme konusunda önemli bir aşama kaydetmiş bir şirket. Toplam 14 bin çalışanı var. 2004 cirosu 5 milyar dolar olarak gerçekleşti. Global masaüstü bilgisayar piyasasının yaklaşık yüzde 20’sine sahip durumda. 

AMD, teknoloji odaklı bir şirket. Bugüne kadar her zaman müşterilerinin ihtiyacını dinleyerek, onların ihtiyacı olan teknolojiyi üretmeyi amaçladı. Hiçbir zaman şov yapmak için teknoloji üretmedi. Tüm yatırımlarında ürün teknolojisini geliştirmeye odaklandı. Bugün dünyanın hemen her kıtasında, Japonya’dan Amerika’ya kadar birçok ülkede test, üretim, bakım, servis, satış ofislerimiz ve depolarımız var.

30 yıllık zaman diliminde, AMD için dönüm noktaları nelerdi?

Dünyada mikroişlemci üretim işi 1975 yılında başlıyor. 1980’li yıllara kadar ilk çıkan ürünler rakip firmanın ürettiği, IBM, Texas Instruments gibi diğer firmaların da ikinci kaynak olarak onu takip ettiği yıllar oluyor. 80’li yıllarda işin şekli değişiyor. Rakibin ürettiği teknolojiyi, ondan daha iyi ve daha hızlı üreten ve pazar payını kapan üreten birçok teknoloji şirketi ortaya çıkıyor.

90’lı yıllardan itibaren ise kendi teknolojimizi, kendi mimarimizi üretmeye ve geliştirmeye başladık. Zaman içerisinde bir ürün serisi ortaya çıktı. 386 platformu, 486 platformu, K5 platformu, daha sonra K6 platformu derken kendimize özgü mimarimizle kendi ürünlerimizi üretiyoruz.

Buraya kadar geçen zamanı AMD için hazırlanma ve teknoloji açısından özümsenme devresi olarak adlandırabiliriz. 1999 yılında Athlon ürününün çıkmasıyla beraber AMD bütün dünyada ismini duyurdu. 2001 yılında Athlon XP ürünü çıktı ve 2003 yılında tüm ürünler için 64 bit işlemcileri üretmeye başladık.

İşte bu bizim için dönüm noktası oldu. Dünyada pazar payımızı yüzde 20-25’lere, hatta bazı pazarlarda yüzde 30’un üzerine çıkarmamız da bu gelişmelerden sonra oldu. Açıkçası takipçilikten liderliğe ulaşmış durumdayız.

Pazarda Intel uzun süre açık ara farkla önde oldu. Son yıllarda aradaki yavaş da olsa farkın daraldığı görülüyor. Bunda sözünü ettiğiniz gelişmelerin nasıl etkisi oldu?

AMD’nin bugün teknoloji lideri olarak yükselişinde temel faktör, gelirinin önemli bir bölümünü araştırma ve geliştirmeye ayırıyor olmasıdır. Bugün Almanya’da işlemci ürettiğimiz fabrika, 3-3,5 milyar dolarlık bir yatırım. Gelirimizi hala pazarlama ve reklamdan çok teknoloji geliştirmeye yatırıyoruz.

AMD, kişisel bilgisayar endüstrisinde ilk 1GHz mikroişlemciyi piyasaya sürdü. Bugün kişisel bilgisayar ve sunucu bellekleri için standart olmuş DDR belleği de ilk öne çıkaran şirket.  Öncülük ettiğimiz bir başka konu, mikroişlemcilerin seri üretiminde enerji verimliliğini çok büyük ölçüde artıran bakır teknolojisinin kullanılması.  İlk X86 uyumlu 64-bit mikroişlemciyi de AMD tasarladı, üretti ve piyasaya sürdü.

Son olarak bu yılın nisan ayında ilk çift çekirdekli X86 sunucu mikroişlemcisi piyasaya sürüldü. Biz endüstriyi yüksek performanslı, ekonomik ve enerji verimliliği sağlayan bilgisayar çözümlerine yönlendiriyoruz. Bizim başarımızın ve piyasa dinamiklerine çabuk tepki verebilmemizin nedeni, yaptığımız her işte önce müşterilerimizi düşünmemiz. Bu yaklaşımı gelecekte de sürdürmeye kararlıyız.

Son dönemdeki yeni ürünlerinden kısaca bahseder misiniz?

AMD’nin ürün portföyünde, masaüstü bilgisayar sektöründeki en yüksek performanslı ürünler, AMD Athlon 64 mikroişlemci ve çok yakın zamanda eklenen AMD Athlon 64 X2 çift çekirdekli mikroişlemciler bulunuyor. Bunlar da piyasanın lideri konumunda.  Sunucu ve iş istasyonu alanında ise AMD’nin Opteron işlemcisi ve nisan ayından itibaren bunun çift çekirdekli seçeneği değişime öncülük ediyor.

Müşterilerimiz arasında HP, IBM ve Sun Microsystems gibi dev şirketler var.  Dizüstü bilgisayar alanında yeni çıkardığımız AMD Turion 64 Mobile teknolojisi, olağanüstü bir performans sağlarken pil ömrünün çok yüksek olmasına olanak tanıyor.

AMD her zaman fiyat avantajı ile öne çıktı. Yeni ürünlerde de bu devam ediyor mu?

Fiyat konusunda uzun süre çok ciddi avantajlarımız oldu. Ancak, teknoloji gelişiyor. Dolayısıyla, şu anda bizim fiyatımız rakibin yarı fiyatı gibi bir argümanımız yok. Müşterilerimizin ihtiyaçlarını, tam istediğini en uygun fiyatla sunmaya devam ediyoruz.

Son 3-4 yıl içerisinde iletişim konusuna ağırlık vermeye başladık. Bugün bizim çok iyi mühendislerimiz, çok iyi bir teknolojimiz olabilir ama bundan herkesin haberdar olması lazım. Bunun için sektörde, bu işi yönlendiren sistem üreticileri gibi kanaldaki iş ortaklarımız ve müşterilerimizle daha yakın çalışmaya başladık. Onlara kendi ürünlerimizin faydalarını anlattık. HP, Fujitsu-Siemens, Acer gibi büyük üreticiler tüketicilerine, AMD işlemcili bilgisayarlar aldıkları zaman neler kazanacaklarını anlatıyorlar. Biz son kullanıcıya gitmeyi doğru bulmuyoruz. Nihayetinde ürünümüz bir bitmiş ürün değil.

Bundan sonra planlanan yeni ürünler var mı; neler?

Biz müşterilerin gerçek taleplerine karşılık veren yeni ürünler tasarlamakta öncülümüzü korumaya kararlıyız. Sunucu alanında sağladığımız enerji verimliliği sağlayan ve ölçeklenebilir çözümler, büyük kurumların geniş alan ve yüksek güç gerektiren bilgisayar ihtiyaçlarını, ek maliyet getirmeden karşılıyor. AMD’nin aynı anda farklı hedeflere odaklanan stratejisi, bunun sürmesini sağlayacak.

AMD önümüzdeki dönem pazarda hangi alanlara yoğunlaşacak? Örneğin Intel son dönemde mobil teknolojilere odaklanmış durumda; AMD'nin gündemi nasıl?

Daha önce belirttiğim gibi, kısa ve orta vadedeki en büyük hedef, sunucu, iş istasyonu, masaüstü ve dizüstü bilgisayar piyasalarında giderek artan performans sağlayacak ürünler geliştirmek. 

AMD’nin üretim ve tasarımdaki başarısıyla, devamlı müşteriyi düşünen anlayışıyla bu hedefe ulaşmak için hazır olduğuna inanıyoruz. Yol haritamızın yapıtaşlarını AMD’nin çift çekirdek teknolojisiyle bütünleşen AMD64 mimarisi oluşturuyor.

Şirketinizin Türkiye’deki büyüklükleri nasıl? Cirosu, pazar  payı ne kadara ulaştı?

AMD kazançlarını ve diğer finansal verilerini bölgelere ayırarak duyurmuyor. Yıllık ciromuzu dağıtıcılarımız ve yerel sistem kurucularımız sağlıyorlar. Dolayısıyla bu soru daha çok onlara yönelik. Biz başarımızı pazar payına göre ölçüyoruz. Buna göre, Gartner’ın araştırmaları, Türkiye’de 2005’in birinci çeyreğindeki pazar payımızı yüzde 20,3 olarak gösteriyor.

Önümüzdeki dönem hedefi nasıl? Türkiye’ye yönelik yeni planlar neler?

Hedefimiz, pazar payımızı farklı alanlarda, değişik ticari planlarla geliştirmek. Tüketici piyasasıyla ilgili olarak, yakın zamanda Türkiye’nin önde gelen BT şirketlerinin katılımıyla gerçekleştirilecek bir “talep yaratma” kampanyasında rol alacağız.  Bunun yanında, Aidata, Exper, Pro2000 ve Vestel gibi büyük sistem kurucularıyla işbirliği içindeyiz. Bu şirketlerin ürün portföylerinde her seriden ürünlerimiz yer alıyor. 

Diğer yandan Ankara’da oluşturduğumuz bir ekip aracılığıyla gelecekte kamu ihalelerinde daha çok rol almayı ve sesimizi duyurmayı hedefliyoruz.  Ayrıca, yakın zamanda taşınabilir bilgisayar kategorisinde AMD Turion64 Mobile teknolojisi adı verilen çok güçlü bir ürün piyasaya sürdük. Dolayısıyla piyasaya yeni Turion64 tabanlı dizüstü bilgisayarlar sürmek için büyük markalarla birlikte çalışmayı planlıyoruz.

Dünya pazarları ile karşılaştırıldığında Türkiye pazarını nasıl görüyorsunuz; pazar bundan sonra nasıl gelişecek, siz hangi noktalara odaklanmayı planlıyorsunuz?

Gelişmiş piyasalarla karşılaştırıldığında Türkiye’de bilgisayar ve internet yaygınlığı henüz çok düşük. Bu bir yönden avantaj oluşturuyor. Çünkü, tüm BT şirketlerine geniş büyüme alanı bırakıyor.  Başka bir yönden bakıldığında, hem tüketici piyasası hem de ticari piyasa için eğitim ve talep yaratma etkinliklerinde daha girişken davranmamız gerekiyor.  Türkiye’nin BT piyasasının gelişmesi için en iyi ürün portföyü bizde.  Türkiye’nin “bilgisayar okuryazarlığını” artırma adına önde gelen sistem kurucularıyla, internet servis sağlayıcılarıyla ve bakanlıklarla işbirliği yapmayı planlıyoruz.  Bu tür bir işbirliği için gereken altyapıyı oluşturduğumuza inanıyoruz.

YENİ DÖNEME DAMGASINI VURACAK TEKNOLOJİLER

Önümüzdeki dönem pazara damgasını vuracak yeni teknolojiler neler olacak; global pazarda bugün nelere talep yoğun?

64 BIT YAYGINLAŞACAK Biz 2003 yılından bu yana yeni bir konsepti gündeme getiriyoruz. Mikroişlemci dünyasında artık 64 bit olgusunun kullanım zamanı geldi. Şu andaki mevcut bilgisayarlar, performans açısından bazı problemler yaşıyor. Bunların aşılması için 64 bit teknolojisinin yaygınlaşması gerektiğini savunuyoruz. Amacımız AMD 64 konseptini yaygınlaştırmak. Bunun altında her kullanıcı segmenti için ihtiyaca cevap verecek ürünlerimiz var. Bu konseptin artık bir standart haline geleceğini düşünüyoruz. Microsoft ,Windows işletim isteminde 64 bit desteğini sağladığını açıkladı. Yani artık çok daha hızlı yaygınlaşacak.

DAHA GÜÇLÜ NOTEBOOK’LAR Bugüne kadar dizüstü (notebook) bilgisayarlar masaüstü bilgisayarlar kadar güçlü değildi. O gücü sağladığınız zaman da pili çok hızlı tüketiyordunuz. AMD’nin Turion 64 işlemcisinin en önemli özelliği çok güçlü olması. Masaüstü performansını hiç sorunsuz, birebir aynen dizüstüne taşıyabiliyor. Bunu yaparken de pil ömrünü çok ciddi uzatıyor. İnsanlar dizüstü bilgisayarlarını artık 3 saatten 8 saate kadar kullanabiliyorlar. Düşük güç tüketimi sağlıyor. Sadece 25 watt tüketiyor ve pil ömrünü çok iyi ayarlıyor. Kablosuz iletişim özelliği var. Turion 64 teknolojisi AMD’nin mobil ürün ailesinin bir ferdi. Çok yakında dünyada HP, Acer, Fujitsu-Siemens, Türkiye’de Aidata ve Exper gibi yerli üreticilerin Turion 64 işlemcili çözümlerini piyasaya sunuyor olacağız.

ÇİFT ÇEKİRDEK TEKNOLOJİSİ İnsanlar artık bilgisayarlarında aynı anda birden fazla iş yapmak istiyorlar. Buna multicasting (çoklu işlem) diyoruz. Bugün örneğin evimde bilgisayarımda internete bağlanmak istiyorum, internet explorer’ı açıyorum. O sırada e-maillerimi kontrol etmek istiyorum. Aynı anda müzik dinlemek istiyorum. O sırada virüs programım çalışıyor. Sonuçta aynı anda birden çok program çalışıyor. Eskiden bunu yapmak için iki, dört işlemcili bilgisayarlar kullanılıyordu.

AMD 1999 yılından beri bunun için, çift çekirdek teknolojisine geçti. Tek işlemcinin içerisine iki tane ayrı çekirdeği koydu. Bu işlemci performans olarak iki işlemci gibi çalışıyor ve çoklu uygulamalarda yüzde yüz performans artışı sağlıyor. Güç tüketimini ise yarı yarıya azaltıyor. Sonuçta en yeni trend çift çekirdekli işlemciler. İnsanların bilgisayardan beklentileri arttıkça, bu teknoloji daha da öne çıkıyor.

2015’E KADAR DÜNYANIN YARISI İNTERNETLE TANIŞTIRACAĞIZ

HEDEF POPÜLASYONU ARTIRMAK Bugün dünyada bilgisayar ürünleri ve internetle tanışan popülasyon çok düşük. 50*15 sloganıyla 2015 yılına kadar dünyanın yüzde 50’sini internetle tanıştırmayı kendimize görev edindik. Bunun için de herkesin alabileceği çok ucuz bir cihaz geliştirdik. Bu cihazı internet servis sağlayıcıları ile birlikte destekleyip, özellikle de Hindistan, Çin, Brezilya, Arjantin, Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde kullanımını yaygınlaştırmak istiyoruz.

MUCİZE CİHAZ GELİYOR Bu cihaz bir bilgisayar değil. Ancak içindeki AMD teknolojisi sayesinde sıradan bir kullanıcının her türlü işini görebiliyor. Bu cihazı gencinden yaşlısına herkes çok kolayca kullanabiliyor. Üzerinde Word benzeri bir text programı ve Excel benzeri bir tablolama programı var. Şu anda üzerinde Microsoft’un geliştirmiş olduğu özel bir işletim sistemi kullanılıyor. Müzik dinleyebiliyor, film izleyebiliyor, bunları internetten download edebiliyorsunuz. Anlık mesajlaşma var. Kısacası günlük bilgisayar kullanımında ihtiyacınız olan her şeyi bu cihazla yapabiliyorsunuz ve fiyat olarak da bir PC kadar pahalı değil.

TÜRKİYE İÇİN İDEAL Yakında bu cihazın tanıtılması, yaygın biçimde kullanılması için Türkiye’de de işbirliklerimiz olacak. İnternet penetrasyonunun düşük olduğu Türkiye gibi pazarlar için, çok iyi bir fırsat diye düşünüyoruz. Bu nedenle bu ürünümüzle çok başarılı olacağımıza inanıyoruz.

HANDE D. SÜZER
hdemirel@capital.com.tr