Vizyon Brokerlık CEO’su Hasan Ekmen, “‘Tamamlayıcı BES’ veya ‘tamamlayıcı emeklik’, belki de önümüzdeki 50 yılı kurtaracak” diye konuştu.
Özlem Aydın Ayvacı - CAPİTAL
2025 yılının, sigorta sektöründe fiyat istikrarı ve hasar yönetimi süreçlerinin yeniden değerlendirileceği, aynı zamanda vatandaşların sigorta ürünlerine olan güveninin sınanacağı bir yıl olacağına da dikkat çeken Vizyon Brokerlık CEO’su Hasan Ekmen, “Bu nedenle, hem sigorta şirketlerinin hem de sigortalıların bilinçli adımlar atması büyük önem taşıyor. ‘Tamamlayıcı BES’ veya ‘tamamlayıcı emeklik’, belki de önümüzdeki 50 yılı kurtaracak” diyor.
2024 yılı, sigorta sektörü açısından küresel ve yerel ölçekte önemli gelişmelerin yaşandığı bir yıl oldu. Makroekonomik dalgalanmalar, iklim değişikliği kaynaklı afetlerin artışı, siber risklerdeki yükseliş ve yapay zeka destekli teknolojilerin sektördeki etkinliği, sigortacılık ekosistemini yeniden şekillendirdi. Türkiye özelinde ise, enflasyonist baskılar, kur dalgalanmaları ve regülasyon değişiklikleri, sektörün dinamiklerini doğrudan etkiledi. Özellikle ABD’de yaşanan kasırgalar, sigorta sektörüne yaklaşık 50 milyar dolarlık zarar verdi. Türkiye’de ise deprem, sel ve yangın gibi afetlerin, sigorta poliçelerinin önemini daha fazla gündeme taşıdığını bunun da reasürans fiyatlarının yükselmesine ve sigortalının daha fazla prim ödemesine sebep olduğunu belirten Vizyon Brokerlık CEO’su Hasan Ekmen, “Türkiye’deki enflasyon oranlarının yüksek seyretmesi, sigorta primlerinin artmasına neden oldu” diyor.
SİGORTA ŞİRKETLERİNİN ODAĞINDA NE VAR?
Bu durum, 2024 yılında özellikle oto sigortaları ve kasko ürünlerinde maliyetleri artırırken, sigortalıların primlerini düzenli ödeyebilme kapasitesini zorladı. Sağlık sigortalarında büyüme devam etti. Pandemi sonrası artan sağlık bilinci, tamamlayıcı sağlık sigortalarına olan ilgiyi artırdı. Ayrıca, çalışan yan hakları içinde sağlık sigortalarının payı arttı ve grup poliçeleri genişlemeye devam etti. Ancak sağlık enflasyonun yüksek olmasının sağlık sigortalarının fiyatlarını çok yükselttiğine dikkat çeken Ekmen, “Sağlık harcamalarının yüksekliği fiyatları da aynı derecede etkiledi. Sigorta primleri artarken sigortalı sayısı ve sigorta poliçesi azaldı. 2025 yılında ise sigorta şirketlerinin odağında, teknolojik yenilikler, risk yönetimi ve müşteri odaklı çözümlerin yanı sıra enflasyon ve teknik karlılık, sermaye yeterliliği en önemli konular olacak. Bu değişimler, vatandaşların sigorta deneyimlerini doğrudan etkileyecek” diye anlatıyor.
“ZORUNLU AFET SİGORTALARI YAYGINLAŞABİLİR”
2025 yılında sigorta şirketlerinin, artan iklim değişikliği risklerine karşı daha kapsamlı poliçeler geliştireceklerini söyleyen Ekmen, sektöre ilişkin şu öngörülerde bulunuyor: “Doğal afet sigortalarına olan talebin 2025 yılında artmasını ve zorunlu afet sigortalarının yaygınlaşmasını bekliyorum. İklim değişikliklerinin etkisiyle ortaya çıkan kasırga, sel ve kuraklık gibi olaylar, sigorta şirketlerinin büyük tazminatlar ödemesine neden oldu. Bunun bir sonucu olarak prim fiyatlarında artış yaşanabilir. Daha kapsamlı teminatlar ve risk azaltıcı önlemler sunulması bekleniyor. 2024 yılında bu süreci yakından gözlemledik. Özellikle, daha önce sigortası yapılan tesislere yönelik yangın ve diğer hasarların önlenmesi için ek güvenlik tedbirleri talep edildi. Bu önlemleri yerine getirmeyen tesislerin sigortaları yenilenmedi.”
“SİBER SİGORTALARA OLAN İHTİYAÇ ARTACAK”
Bunun yanı sıra, bazı sigorta şirketlerinin reasürans bulamadığı risklerden çekileceğini ve piyasada teminat sağlanamayan risklerin ortaya çıkabileceğini de öngören Ekmen, bu durumun, hem sigorta şirketlerini hem de sigortalıları zorlayabileceğini belirtiyor ve şunları ekliyor: “Yapay zekanın hızla yaygınlaşması, siber riskleri artırarak siber sigortalara olan ihtiyacı artıracak. Dolandırıcılık ve veri ihlalleri gibi tehditler, vatandaşlarda ve işletmelerde sigorta güvencesine olan talebi yükseltecek. Özellikle bankaların bu ürünlerin satışında etkili bir rol oynayacağını düşünüyorum. Bankalar, kredi ve finansal ürün paketlerine entegre edilerek siber sigortaları daha geniş kitlelere ulaştırabilir.”
“SAĞLIK SİGORTASINDA BÜYÜME POTANSİYLİ VAR”
Sağlık sigortaları açısından ise 2025 yılının, enflasyon baskısı ve özel hastane tedavi maliyetlerinin artışı nedeniyle önemli bir büyüme potansiyeli taşıdığına değinen Ekmen, şunları anlatıyor: “Türk toplumunun sağlık hizmetlerine olan ilgisi, hastane ve doktorlara sık başvurması ile ilaç kullanımının yaygın olması, sağlık giderlerini artırıyor. Bu nedenle özel sağlık sigortalarına olan talebin yoğun olacağını öngörüyorum. Kurumsal sağlık sigortaları, çalışan yan hakları açısından öne çıkan bir gelişim alanı olarak dikkat çekiyor. Çalışanlara aylık 500 TL gibi bir ek ücret verilmesi önemli bir motivasyon yaratmazken, aynı maliyetle sunulacak bir sağlık sigortası, çalışan bağlılığını ve memnuniyetini önemli ölçüde artırıyor.”
2025 yılının, sigorta sektöründe fiyat istikrarı ve hasar yönetimi süreçlerinin yeniden değerlendirileceği, aynı zamanda vatandaşların sigorta ürünlerine olan güveninin sınanacağı bir yıl olacağına da dikkat çeken Ekmen, “Bu nedenle, hem sigorta şirketlerinin hem de sigortalıların bilinçli adımlar atması büyük önem taşıyor. ‘Tamamlayıcı BES’ ve ya ‘tamamlayıcı emeklik’, belki de önümüzdeki 50 yılı kurtaracak” diye ekliyor.
BU YIL SEKTÖRÜ NELER BEKLİYOR?
Hasan Ekmen’in bu yıl sektöre ilişkin diğer beklentileri ise şöyle:
✓ “Finansal sigortalar alanında büyük fırsatlar olduğunu düşünüyorum. Özellikle bankalar tarafından verilen teminat mektuplarına alternatif olarak kullanılan kefalet senetleri, işletmeler için önemli bir avantaj sağlıyor. Bankalardaki limitleri etkilemeden kullanılabilen kefalet senetleri, ihale süreçlerinde, maliye ile ilişkilerde (KDV iadesi gibi) ve diğer alanlarda işletmelere büyük kolaylık sağlıyor. Bu ürünler, işletmelerin krediye erişimini kolaylaştırarak finansal rahatlama yaratıyor ve piyasa dinamizmini destekliyor.”
✓”Toplumdaki sorumluluk bilincinin artması da sorumluluk sigortaları, emniyeti suistimal ve yönetici sorumluluk sigortaları da çok daha fazla ihtiyaç duyulacağını görüyorum ki bu sigortalar vatandaşlık bilincinin ve hak aramanın geliştiği ülkelerde vazgeçilmez poliçelerdir.”
✓”2025 yılında trafik sigortalarının vatandaşları en çok etkileyecek alanlardan biri olmasını bekliyorum. Özellikle enflasyonun etkisiyle prim fiyatlarının artması kaçınılmaz görünüyor.
Bu artışın temel nedenlerinden biri, trafik kazalarında karşı tarafa verilen bedeni zararların uzun vadeli hukuki sorumluluklarıdır. Sigorta şirketleri, bu zararlar için 10 yıl boyunca sorumlu tutulmaktadır. Ayrıca, bazı sürücülerin dikkatsiz ve agresif sürüş tarzları, adeta lunaparkta çarpışan araba kullanır gibi kazalara sebebiyet vermesi, hasar maliyetlerini artırıyor. Bu durum, trafik sigortası primlerinin gerçek seviyelerine ulaşmasına yol açacaktır.”
✓”Kasko sigortalarında ise 2024 yılında yoğun bir rekabet yaşandı. 2025 yılında da bazı sigorta şirketlerinin fiyatlarını düşürerek rekabeti sürdüreceğini öngörüyorum. Bu rekabetin vatandaşa kısa vadede fiyat indirimleri şeklinde olumlu yansıması bekleniyor. Ancak bu fiyat politikalarının ne kadar sürdürülebilir olduğu konusunda soru işaretlerim var. Özellikle düşük fiyatların, hasar süreçlerinin yönetiminde aksamalara yol açabileceğinden endişeliyim.”
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?