Ceo’ların 2007 Ajandası

İlk kez geçen yıl gerçekleştirilen, “CEO Profil” araştırmasının ikincisi Koç Bilgi Grubu’nun desteğiyle tamamlandı. CEO Club üyelerinin katıldığı araştırma, iş dünyasının 2007 ajandasına ilişkin önemli sonuçlar ortaya çıkardı. Araştırmaya göre, iş dünyası Çin’i tehdit, Rusya’yı ise fırsat olarak görüyor. CEO’lara göre, teknolojideki değişimler, artan rekabet, önümüzdeki dönemde dünya piyasalarını etkileyecek iki önemli unsur olacak. Türkiye’de ise işler iyi gidecek. Enerji, bankacılık, telekomünikasyon yıldız sektörler olurken, İstanbul, Gaziantep, İzmir, Bursa yükselişini sürdürecek. Araştırmaya katılan CEO’ların yarısının ajandasında satın alma ve birleşme de bulunuyor. Bunların bir bölümü yabancılarla görüşmesini sürdürürken diğer bölümü ise satın alacak marka ve şirket arıyor.

Alman Metro Group’un CEO’su Hans Joachim Körber, Türkiye’ye geldiğinde, “Yatırım ajandamızda her zaman Türkiye var. Ne kadar hızlı arsa sağlamamıza yardım ederseniz, her yıl 3 milyar Euro’luk yatırım bütçemizden o kadar fazla pay alırsınız" diye konuşmuştu.

Hans Joachim Körber’in ajandasında olduğu gibi bir CEO’unun gündemi, yatırımdan büyümeye teknolojiden insan kaynaklarına birçok konuda şirketinin izleyeceği strateji ve hedefleri içeriyor. Bu nedenle CEO’ların ajandası her zaman ilgi ve merak uyandırıyor. Sadece ajandası mı? CEO’lar, dünyaya bakışından risk algılamasına yönetim stilinden ekonomik gelişmeler hakkında ne düşündüğüne kadar hemen her konuda takip ediliyor. Bu ilgi tuttuğu takıma, daha önce hangi alanlarda çalıştığına, hatta hobilerine kadar uzanıyor.

2005 yılında CEO’lara yönelik bu ilgiyi fark eden Capital ve Ekonomist dergileri CEO Club’ı kurmuştu. CEO Club’ın ilk çalışması olarak “CEO Profil” araştırması ise ilk olarak 2006 yılında yapılmıştı.

Her yıl gelenekselleştirerek sürdürmeyi planladığımız araştırmanın bu yıl ikincisi gerçekleştirildi. Çalışmayı Koç Bilgi Grubu destekledi.
 “CEO Profil 2007” araştırmasına kulübün 261 üyesinden 152’si katıldı. Araştırma için üyelere internet ortamında 23 soruluk bir anket formu iletildi. CEO’lar şifrelerini kullanarak bu formu doldurup bize iletti. Anket formları araştırma ekibimiz tarafından analiz edildi, ortaya çok önemli mesajlar çıktı. Bu mesajlar liderlerin risk algılamalarından önceliklerine, teknolojiye bakışlarından şirket satın alma ve birleşme yaklaşımlarına kadar birçok konuyu kapsıyor, iş dünyasının 2007 gündemine açıklık getiriyor.

Üyelerin profili nasıl?
*Araştırmaya katılan liderlerin yüzde 28’i, 50-100 milyon dolar büyüklüğündeki şirketleri yönetiyor. 100-200 milyon dolar büyüklüğündeki şirketlerde tepe yöneticisi olanların oranı ise yüzde 20,4. Katılımcıların yüzde 13’ü ise 1 milyar dolar ve üstünde büyüklüğe sahip şirketleri yönetiyor.

*Liderlerin sektörel dağılımlarına baktığımızda finansçıların ağırlığını görüyoruz. Liderlerin yüzde 18,2’si finans alanında çalışıyor. Bilişim-telekom alanındakiler ise yüzde 16,1 ile ikinci sırada yer alıyor. Çoğunluğu oluşturan üçüncü grup olan otomotivcilerin oranı yüzde 13,9.

*Yöneticilerin yüzde 24’ünün sorumlu olduğu çalışan sayısı bin ve üzerinde. Liderlerin yüzde 21,9’u 500-1000 ve yüzde 42,7’si ise 5-500 çalışanı yönetiyor.
*Katılımcı yöneticilerin yüzde 55,4’ü pazarlama/satış kökenli. Finans kökenli olanların oranı yüzde 27,2 seviyesinde. Üretimden gelenlerin oranı ise sadece yüzde 8,7.

*Liderlerin yüzde 41,3’ü CEO olmadan önce 15-19 yıllık bir iş kariyerine geride bırakmış.Yüzde 21,9’u, 20-25 yıl, yüzde 8,8’i 26 yıl ve üstü bir kariyerden sonra CEO’luk koltuğuna oturmuş.

*Liderlerin neredeyse tamamının iş dışında boş vakitlerini geçirebilecekleri bir hobileri bulunuyor. CEO’lar arasında en popüler futbol takımları ise Fenerbahçe ve Galatasaray.

Dünyaya nasıl bakıyorlar?
*Araştırmada liderlerin dünyaya nasıl baktıklarını anlamak için çeşitli sorular sorduk. Bunlardan biri de şirketleri için hangi ülkeleri risk olarak gördükleri şeklindeydi. Yanıtları değerlendirdiğimizde yüzde 39’unun tehlikenin Çin’den geleceğini düşündüğünü gördük. Bu oran geçen yıl 40,8 seviyesindeydi. Dolayısıyla, Çin algısının tehlike olarak yerini koruduğunu görüyoruz. Tehlikeli bulunan ülkeler sıralamasında Irak, bu yıl ikinci sıraya yerleşmiş durumda. Irak’ta son bir yılda yaşanan olaylar, bu ülkeye yönelik risk algısını yükseltmiş görünüyor.

*Liderler fırsat vaat eden ülkeler listesinde ise en çok oyu Rusya’ya verdi. Rusya geçen yılda liderlerin gözde ülkesiydi. AB ülkeleri 2006’daki ikinciliğini bu yıl da korudu. Bu iki ülkenin takipçisi Romanya ve İran’ın puanlarının ise yükseldiği izleniyor.

*Dünya piyasalarını değiştirecek en önemli üç unsur ne olacak? CEO’lara göre ilk sırayı teknolojideki değişimler alacak. Piyasaları derinden etkileyecek ikinci unsur ise gün geçtikçe dozu artan rekabet olacak. Bilinçli tüketiciden gelen baskılar da piyasaları etkileyecek.

*CEO’lar, şirketlerini bekleyen üç global risk sorusuna ise global istikrarsızlık yanıtını verdi. Geçen yıl global istikrarsızlık ilk 10 içinde arkalarda yer alırken bu yıl ilk sıraya yerleşti. Bölgesel istikrarsızlık ve savaşlar da CEO’lar tarafından önemli bir risk olarak görülüyor. Bu endişenin kökenini Ortadoğu’ya yönelik korkular oluşturuyor.

Ajandalarda öne çıkanlar
*Önümüzdeki bir yıl içinde CEO’ların ajandalarında yer alacak üç stratejik öncelikten ilki yenilikçiliği zorlamak olacak. Bunu müşteri tatminin artırma ve operasyonel etkinliği yukarılara taşımak izleyecek.

*CEO’ların yüzde 31,9’u verimlilik ve performans artışı için geçen yıl olduğu gibi bu yıl da bazı işleri outsource etmeyi düşünüyor. 2006’da üçüncü sırada yer alan eleman sayısını azaltma eğilimi bu yıl artmış görünüyor.

*Liderler, şirketlerinin önümüzdeki bir yıl içindeki sermaye ihtiyacını ağırlıklı olarak yeni ürün ve hizmet geliştirme ile sağlamayı planlıyor. İkinci sırada yeni müşteri pazarları yaratma var. Mevcut müşteriyle iyi ilişkiler kurma, yeni ülke ve bölge pazarlarına girme de alternatifler arasında.

*CEO’lar büyümek için hangi unsurlara öncelik verecek? Araştırmaya katılanların yüzde 24,9’u strateji oluşturmaya öncelik vereceğini söylüyor. Yenilikçiliği teşvik etme, insan ve şirket kültürü yönetimi de CEO’ların öncelikleri arasında yer alıyor.

*CEO’ların yüzde 47,9’unun ajandasında satın alma ve birleşme konusu var. Bunların yüzde 23,4’ü şirketlerine yabancılardan teklif geldiğini ve görüştüklerini söyledi. Yüzde 21,9’u ise şirket satın almak için çeşitli görüşmeler yaptığını açıkladı. Yüzde 20,3’ü yabancı yatırımcılarla görüşmeleri sürdüreceklerini ve yüzde 15,6’sı ise marka veya şirket satın almak için arayışlarının devam ettiğini belirtti.

Hüsnü Akhan/Doğuş Holding Ceo
“Risk Yönetimini Grup Seviyesine Taşıyacağız”

Ekonomi Çalkantıları Aşar
2007’ye dönük değerlendirme ve beklentilerimizde olumlu yaklaşımımızı sürdürüyoruz. Yapılacak seçimlere paralel olarak, gündelik çalkantılar oluşsa da, ekonominin kırılganlık düzeyinin bu çalkantıları rahatlıkla aşacak konumda olduğunu düşünüyoruz. Ekonominin siyasi dalgalardan etkilenmeyecek bir gelişmişlik ve olgunluk düzeyine ulaştığını görüyoruz.

Daha Risk Odaklı Yaklaşım
 Dünyanın ve yaşadığımız coğrafyanın ekonomik, siyasi ve birçok alanda risk faktörleri ile çevrili olduğunu biliyoruz. Kurumsal risk yönetimi ile şirketler bazında mevcut risk yönetimi uygulamalarımızı grup seviyesine çıkartmayı, hissedarlarımızın ve yatırımcılarımızın değerlerini koruma ve yükseltme çabalarımızı daha risk odaklı bir yaklaşıma dönüştürmeyi hedefliyoruz.

Bölgesel Yayılma Stratejisi
 2007 ajandamıza baktığımızda, temel faaliyet alanlarımız olarak belirlediğimiz finans, otomotiv, inşaat, gayrimenkul, turizm ve medya alanlarında bölgesel olarak yayılma, yatırımlarımızı sürdürme hedeflerimiz için çalışıyoruz. Risk yönetimi konuları dışında marka yönetimi ve müşteri ilişkileri yönetimi konuları da, 2007 ajandamızın önemli başlıkları arasında yer alıyor.

Maliyeti Düşürecek Projeler
 Otomotivde, inşaatta ve bankacılıkta, verimlilik, işi daha iyi yapma anlamında bugüne kadar alışılagelmiş iş yapma özelliklerinin dışında müşteriye değer katmayan, müşterinin değer vermediği süreçleri yok edip, değer verdiği, zaman ve parasal olarak maliyetlerimizi aşağı çekecek, yaptığımız işi daha da çabuklaştıracak projeler üzerinde çalışıyoruz.

Dr. M. Sani Şener/Tav Yatırım Holding Ceo
“Ajandamı Planlarken Önceliklere Dikkat Ederim”

Aileme Vakit Ayıramıyorum
Ajandamı planlarken dikkat ettiğim tek şey önceliklerdir. Sonra da ajandama giren bu konuların ajandamdan çıkış hızına dikkat ederim. Kendime ve aileme ayırdığım zamanda bir değişiklik yok, maalesef zaman ayıramıyorum. Hep ajandamızdan uzaklaştırmamız gereken işler oluyorlar.

Hayatımıza Sürati Getirdi
Teknolojinin iş ve özel hayatımıza getirdiği en önemli değişim sürattir. Yaşamınızda her şey hızlanıyor. Bilgi akışı, üretim, seyahat, her şey hızlanıyor. Böylece pazarlar genişliyor, yeni fırsatlar doğuyor. Teknolojiyi basitleştirerek kullanıyorum. Hem kendi özel yaşamımda hem işle ilgili olaylarda pratikleştiriyorum.

Teknoloji Seçiminde Dikkatliyiz
 Örneğin en gelişmiş bilgi teknolojilerinin hep pratik uygulamaya en yatkın olanlarını kullanıyoruz. Karmaşık teknolojilerin bazen insanı ve işi yavaşlattığını bile fark edemezsiniz. Teknoloji seçiminde çok dikkatliyiz. Planlamamızı zaten kullanılacak en yeni teknolojilere göre kurduğumuz için bilinmedik etkileri olmuyor.

Sinan Sahinbaş/Finansbank Genel Müdürü
“Ajandamın En Önemli Parçası Payımızı Artırmaktır”

Bireyselde Büyüyeceğiz
 2007 yılı Finansbank için büyüme trendimizi önemli noktalara taşıyacağımız bir yıl olacak. Büyüme potansiyelimizi son yıllarda olduğu gibi bireysel bankacılık ürün ve hizmetlerimizde ağırlıklı olarak devam ettireceğiz. Krediler, üzerinde çalışacağımız başlıca ürünümüz olacak. KOBİ'lere verdiğimiz hizmeti, portföyümüze yeni ürünler katarak geliştirmeyi düşünüyoruz.

Şubeleşme Sürecek
Banka ve müşteri ikilisini bir araya getirmede en önemli araç banka şubeleri olarak karşımıza çıktığı için şubeleşme, perakende segmente önem veren bankaların en önem verdiği konulardan bir tanesi haline gelmiştir. Biz de bu mantık çerçevesinde geçen yıl 101 adet şube attık. Şubeleşme atağını 2007’de de sürdüreceğiz.

Güncel Olmak Gerekiyor
 Pazara ve gelişmelere yukarıdan bakmak, kurumunun koşullar içinde nerede olduğunu irdeleyebilmek bir CEO için en önemli başarı kaynağı. Yönetsel kararları almanızda güncel olmanız sizi ileriye götüren unsurların başında geliyor. Bağlı olduğum kurumun dinamiklerini pazara göre yönlendirmek ve payımızı geliştirmek için yapılacak faaliyetlere karar vermek ajandamın en önemli parçasını oluşturuyor.

İzle Ve Karar Al
 Biz Finansbank olarak dinamik kalmaya ve pazarı yakından takip etmeye çok önem veririz. Tüm yönetim kadromuzun ve çalışanlarımızın da bu ivmeye ve hıza uygun hareket etmesini sağlayıcı faktörleri sağlarız. İnsan yönetimi işimizin başında gelir. Bunu sağladıktan sonra başarı "izle ve karar al" mekanizması ile sizin oluyor.

Mehmet Nalbantoğlu/Koç Bilgi Grubu Genel Müdürü
“Hayalleri Gerçeğe Dönüştüren Ceo’lara Hizmet Veriyoruz”

Ceo’nun Yoğun Gündemi
 Bir CEO'nun çözüm üretmek zorunda olduğu temel alanların başında satışların artırılması geliyor. Bununla birlikte, rekabetçi ürünleri sunmak için maliyetlerin ciddi bir şekilde düşürülerek anlamlı kâr marjlarını yakalamak, içerideki en büyük mücadelelerden biri. Satışların artırılması için müşterilerinize sunduğumuz değer zincirinin çok iyi tanımlanması gerekir. Bu değer zincirinin de aslında yeni iş modelleri olması gerektiğini tüm yöneticiler olarak biliyoruz. İşte bu iki nokta tüm üst düzey yöneticilerimizin yoğun gündeminin temelini oluşturuyor.

Bt’cilerin İşi Neden Zor?
CEO'larımızın küresel rekabette, kurumlarını rekabetçi yapabilmeleri için, yaratıcılık ekseninde yeni iş modelleri bulması gerekiyor. Daha sonra ise bu yaratıcı fikirleri hayata geçirmek ve bunları bilgi teknolojileri ekseninde uygulayabilmek için mücadele vermesi gerekiyor. BT yöneticilerinin ise işi herkesten zor. Çünkü biz, hayallerini gerçeğe dönüştüren onlarca CEO'ya eş zamanlı olarak bu hizmeti vermek zorundayız. Farklı sektörlerden şirketlere, süreçlerini verimli hale getiren çözüm ve hizmetleri, değişen ihtiyaçlara cevap olacak esnek çözümleri üretebilme mücadelesi içindeyiz.

Ajandada Ne Var?
Önümüzdeki günlerde ajandamızın önemli bir bölümü, değişime ve BT’nin yeni iş modellerini hayata geçirmedeki önemine inanan şirketlerin bilişim yöneticilerine, bu dönüşümde sunduğumuz hizmetlerle nasıl yardımcı olabileceğimizi aktarmak olacak. CEO'larımıza sunmuş olduğumuz dış kaynak iş modellerini kullanarak bu hedeflerine daha hızlı nasıl ulaşabileceklerini anlatmak da ajandamızdaki önemli işlerden biri.

Gürcan Karakaş/Bosch Türkiye Genel Müdürü
“Bulunduğumuz İş Kollarında Trendleri Belirleyeceğiz”

Hedef Çift Basamaklı Büyüme
 Bosch Grubu Türkiye'de çift basamaklı büyümeye odaklandı. Bu yıl ki ciromuzu 1,5 milyar, ihracatımızı da 1 milyar Euro’nun üzerine çıkarmayı hedefliyoruz. Pazar lideri olduğumuz sektörlerde yerimizi sağlamlaştırırken, otomotivde ve otomotiv teknolojilerinde büyümemizin ortalamanın üzerinde devam etmesini öngörüyoruz. Türkiye'de önemli gelişme potansiyeli olduğuna inandığımız bina güvenlik teknolojileri ve ısıtma teknolojileri konularında da pazar payımızı artırmayı hedefliyoruz.

Bosch’un Büyüme Planları
Küresel boyutta, organik büyümenin yanında satın almalar ile büyüyoruz. Türkiye'de ise organik büyüme ön planda. Buna paralel Türkiye'de üretim merkezlerimize yeni ürün geliştirip üretmek ve kapasitemizi artırmak için yatırımlar yapıyoruz. Satış dağıtım kanallarımıza yaptığımız yatırımlarla Türkiye ve çevre ülkelerdeki kapsama alanımızı bölge ve sektör olarak genişletiyoruz. Hizmet sektörüne yönelik ise Bosch Car Service konseptini yaygınlaştırıyoruz.

Uzun Vadeli Düşünüyoruz
Bosch' un tüm dünyadaki ve Türkiye’deki büyüme hedefleri hiç bir zaman kısa vadeli optimizasyona yönelik parametreler üzerine kurulmadı. Sektörümüzün ve toplumun ihtiyaçlarına daha fazla cevap vermeye, yerel değerlere saygılı olmaya devam edeceğiz. Reel sektörde yer alan bir kuruluş olarak, uzun vadeli hareket edecek ve bulunduğumuz iş kollarının trendlerini belirleyeceğiz. Ancak bu şekilde uzun vadeli ve başarılı büyüme elde edilebileceğine inanıyoruz.

Ebru Fırat
[email protected]