Luanda’yı yeniden kablolamak

Siemens, Luanda enerji şebekesindeki zayıf noktaları keşfetmek ve büyümenin önünde engel olarak duran kapıları açmak için bu şebekenin simülasyonunu yapıyor.

16.11.2014 15:32:370
Paylaş Tweet Paylaş
Luanda’yı yeniden kablolamak
Angola'nın artan petrol üretimi sayesinde onun başkenti Luanda da hızlı bir büyüme süreci içinde. Ancak elektrik kesintileri, elektrik hırsızlıkları ve aşırı inşaat faaliyetleri yüzünden elektrik kablolarına verilen zararlar, bu şehirde sık sık görülen sıradan olaylar.

Siemens, bu şehrin enerji şebekesindeki zayıf noktaları keşfetmek ve büyümenin önünde engel olarak duran kapıları açmak için bu şebekenin simülasyonunu yapıyor.Hızla gelişen şehir Luanda. Angola'nın kalbi olan Luanda'da resmi rakamlara göre 6 veya 7 milyon insan yaşıyor.

Ancak gerçekte bu rakam muhtemelen çok daha yüksek. Angola'nın başkenti, tıpkı bir mıknatıs gibi ülkenin dört bir yanındaki insanları kendi Atlantik sahillerine çekiyor. Onların hepsi de aslında bu ülkedeki devasa petrol üretimi artışından kendi paylarına düşeni almak için bir şans yakalamak istiyor.

Her gün bu Atlantik sahillerinde 2 milyon ham petrol varili dolduruluyor ve bu durum Angola'nın Nijerya'nın önüne geçerek Afrika'nın en büyük petrol üreticisi olmasını sağlıyor. Angola ekonomisindeki bu dramatik büyüme sayesinde ulusal bütçesine oluk oluk para akıyor, ancak bu para acilen genişletilmesi gereken altyapılara harcanmak zorunda.

Çünkü Luanda'da her şey her an çökebilir durumda. Luanda'nın enerji şirketi Empresa de Distribuiçâo de Electricidade de Luanda'nın (EDEL) başkanı Helder Adao, "Evlerin sadece yüzde 40 ile 50'sinde elektrik var.

Şehre yeni gelenlerin akın ettiği varoşlardaki kırsal gecekondu semtlerinde ise plansız şekilde yeni yerleşim birimleri türediğinden onlara hiç elektrik verilemiyor. Bunun dışında elektrik hırsızlıkları, kesintiler ve inşaatlar yüzünden elektrik kablolarına hasar verilmesi gibi sorunlarla uğraşmak zorundayız. İşte biz zaten bu yüzden Siemens ile görüşüyoruz. Sie-mens'in bize yeni yöntemler ve teknolojiler sunarak şebekemizin istikrarının artırılmasına yardımcı olabileceğini ümit ediyoruz" diyor.~

Şebeke istikrarına yönelik çok önemli bir ilk adım artık atılmış durumda. Siemens Angola'dan Andre Jorge, "Siemens burada EDEL adına çok kapsamlı bir araştırma yaptı ve Luanda'nın elektrik tedarik şebekesinin ilk defa eksiksiz bir modelini çıkarttı.

Biz bu süreçte sadece gerekli verileri kaydetmekle kalmadık ama aynı zamanda bu şebekenin korunması için de bir araştırma yaptık. Çünkü yetersiz korunan şebekeler yüzünden kısa devre olması durumunda cihazlar korkunç derecede hasar görebilir. Bu aynı zamanda kontrol birimlerinde çalışan insanların sağlığı açısından da büyük bir tehdit oluşturabilir" diyor.

Zayıf noktaların tanımlanması. Bu araştırmanın başında ele alınan ilk konu, kaostan çıkılıp bir düzen kurulmasıyla ilgiliydi. Sahada yapılacak araştırma işinin sorumlu teknik müdürlük görevi, Siemens Portekiz'den Jose Damasio'ya verildi. Damasio, "Bugüne kadar Luanda'daki şebeke hiçbir master plan olmaksızın kaotik bir şekilde kendiliğinden büyümüştü.

Örneğin şebekenin bazı kısımları genel merkezde belgelenmemişti bile ve ayrıca verilerin bazıları da ya eksik ya da birbirleriyle çelişir haldeydi. Bizim şebeke planlarındaki boşlukları doldurmamız çok vaktimizi aldı" diyor.

Damasio tarafından toplanan veriler, onun Portekizli meslektaşları ve çok sayıda EDEL saha çalışanı Almanya Erlangen'e gönderildi. Orada Siemens'in altyapı ve şehirler sektörünün akıllı şebekeler bölümünden Christian Blug yönetimindeki bir proje grubu, Luanda'nın enerji tedarik ağını her yönüyle inceledi.

Blug, "Bu şehrin orta gerilim dağıtım şebekesinde iki voltaj seviyesi var: 60 kV ve 15 kV. 60 kV seviyesi, enerji santralleriyle genel nakil ağı tarafından besleniyor. Bu şebekede sayıları 18'i bulan, 60/15 kV trafo istasyonları bulunuyor. Yerel şebeke istasyonları da düşük voltajlı tüketici cihazlarına enerji veren 15 kV'luk ağa bağlı" diyor.

Siemens uzmanları bu şebekedeki zayıf noktaları tespit etmeyi çok kısa bir sürede başarabildi. Blug, "Eskiden çok uzun süreler boyunca devam edebilen sık elektrik kesintileri olurdu ve koca koca alanlar elektriksiz kalırdı ve bazı vakalarda özel mülklere büyük zararlar verilirdi. Bu vakalar, aslında bakım ve onarım sistemindeki zayıf noktalar tarafından
tetikleniyordu. Ancak çoğu kifayetsiz şebekenin birer sonucuydu" diyor.

Örneğin kablo diferansiyel koruması gibi önemli koruyucu işlevler ya hiç yoktu ya da büyük ölçüde aktif durumda değildi. Bazı durumlarda bunun sonuçları felaket olabiliyordu. Geçmişte bir trafo istasyonu sırf bu yüzden baştan aşağıya yandı.~

Güvenilir veriler. Yetersiz şebeke koruma konsepti Erlangen'de sistematik bir analize tabi tutuldu. Siemens uzmanları bunu yapabilmek için PSS SINCAL adındaki bir şebeke hesaplama programından faydalandı ve Luanda'da kaydedilen verilerden dijital bir şebeke modeli çıkarıldı.

Blug, "Bu model sayesinde biz sorunlu vakalara yol açabilen kısa devre akımlarını hesaplayabildik. Ardından ondan yeni bir şebeke koruma konsepti geliştirmek için faydalandık ve hepsini birlikte devasa büyüklükte genel bir paketin içine koyduk" diyor.

Bu paketin içinde ekstra koruyucu devrelerin nerelere kurulması gerektiği ve Angola için kapsamlı bir teknoloji transferi paketi gibi konularla ilgili fikirlerin olduğu iyileştirmeye yönelik çok sayıda öneri vardı. Siemens, bu müşterisine eksiksiz bir şebeke hesaplama modeli verdi.

PSS SINCAL programını kurdu ve EDEL çalışanlarına onu kullanabilmeleri için eğitimler verdi. Blug, "Atılan tüm bu adımlar sonunda EDEL, artık kendi veritabanını kendisi güncelleyebiliyor ve gelecekteki kendi şebekesi için güvenilir verilere sahip olabiliyor" diyor. Siemens Luanda ile ilgilenmeye devam edecek. 2014 yılı içinde yeni bir trafo istasyonunu bitirmeyi planlıyor ve diğer üç trafo istasyonu için de servis sözleşmesi imzalamış durumda.

Gelecekte Luanda için Angola'nın bir kalp krizi geçirmesine eşdeğer bir vakanın yaşanmaması amacıyla kendi altyapılarını büyütecek adımlar atması çok önemli olacak. Ancak bu teknoloji transferinin başarılı olup olmayacağını sadece Angolalı otoriteler belirleyebilir.

Damasio, "Bu şebeke modelinin parçası olarak oluşturulan veritabanı şimdiden güncelliğini kaybetmiş durumda. EDEL'in bu bilgi açığını mümkün olduğunca çabuk kapatması gerekir ki bu şebekenin kontrollü şekilde büyümesi mümkün olsun" diyor. Çünkü Angola'nın merkezindeki 40 MW'lık bu yeni enerji, onun enerji gereksinimlerini ancak 8 ay boyunca karşılayabilecek. Bu noktada şehirdeki toplam enerji arzının yeniden artırılması gerekecek.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz