"Teşvik sistemi işlevsiz"

Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen, Şehre yatırım çekmek, yeni fırsat sunmak gibi konularda kullanabilecekleri enstrümanlarının olmadığını ifade etti.

1.09.2010 00:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
"Teşvik sistemi işlevsiz"
Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı… Anadolu Üniversitesi’nin kuruluşu ve gelişmesine ön ayak olan isim… Akademisyen olan Büyükerşen, üç dönemdir belediye başkanlığını yüzde 50’ye yakın bir oy ile kazanıyor. Eskişehir ziyaretimiz sırasında halkın “Hocam” diye hitap ettiği Yılmaz Büyükerşen, yaptıklarıyla yapmadıklarıyla hep eleştirildi. Capital olarak Büyükerşen ile siyasetten uzak bir şöyleşi gerçekleştirdik. Prof. Dr Yılmaz Büyükerşen Eskişehir’in ekonomisiyle ilgili sorduğumuz soruları şöyle yanıtladı:

Es­ki­şe­hir eko­no­mi­si­nin Tür­ki­ye açIsIn­dan öne­mi ne­dir? Es­ki­şe­hir’in lo­ko­mo­tif sek­tör­le­ri ve bu sek­tör­ler­de gös­ter­di­ği per­for­mans­tan bah­se­der mi­si­niz?

Eskişehir ticaret yollarının kavşağında yer alır. Bu yüzden, Porsuk’un su­la­dığı top­rak­lar­da ya­pılan zi­raa­tın ya­nın­da ti­ca­ret,şe­hir­de hep önem­li bir işti­gal ala­nı ol­muş. An­cak 19’un­cu yüz­yıl bo­yun­ca Ana­do­lu eko­no­mi­si ve do­la­yısıy­la ti­ca­re­ti ge­ri­le­yin­ce, Es­ki­şe­hir de ge­ri­le­miş. Es­ki­şe­hir’i ye­ni­den önem­li bir mer­kez ha­li­ne ge­ti­ren, Bağdat De­mir­yo­lu in­şaa­tı sıra­sın­da ku­ru­lan Cer Atöl­ye­si’dir. Ana­do­lu’nun ilk sa­na­yi ku­ru­luşla­rın­dan bi­ri olan bu kü­çük atöl­ye, za­man­la de­va­sa bir ağır sa­na­yi te­si­si­ne dö­nüştü. Öte yan­dan, şeh­rin de­mir­yol­la­rının kav­şağın­da yer al­ma­sı, ham­mad­de ve ürün ta­şıma ma­li­yet­le­ri açısın­dan avan­taj sağla­dı. Cum­hu­ri­ye­tin ilk yıl­la­rın­da, peş pe­şe ka­mu ya­tırım­la­rı ya­pıl­dı. Es­ki­şe­hir kısa sü­re­de Ana­do­lu’nun, hat­ta ül­ke­nin en önem­li sa­na­yi mer­ke­zi ha­li­ne gel­di. 1950’ler­den son­ra ka­ra­yol­la­rı de­mir­yol­la­rının, özel te­şeb­büs ka­mu ya­tırım­la­rının ye­ri­ni alın­ca, Es­ki­şe­hir par­lak­lığını kay­bet­me­ye başla­dı Üç bü­yük şe­hir dışın­da öğren­ci alan ilk yük­sek öğre­tim ku­ru­mu olan Aka­de­mi, şeh­re ye­ni­den ha­yat ver­di. 1980 son­ra­sın­da şe­hir­de­ki yük­sek öğre­tim ku­rum­la­rı Ana­do­lu Üni­ver­si­te­si ça­tısı al­tın­da top­lan­dık­tan son­ra, yük­sek öğre­tim şeh­rin te­mel sek­tör­le­rin­den bi­ri ha­li­ne gel­di. Uzun­ca bir sü­re bo­yun­ca Es­ki­şe­hir, eği­tim, sağlık gi­bi sos­yal ge­lişmişlik gös­ter­ge­le­ri­nin he­men hep­sin­de ül­ke­nin ön­cü şe­hir­le­rin­den bi­ri ola­rak kal­dı. şeh­rin çok sa­yıda önem­li sek­tö­rü ol­sa da, lo­ko­mo­tif ve mo­tor, ha­va­cılık gi­bi sek­tör­ler­de Es­ki­şe­hir ül­ke­nin en önem­li mer­ke­zi­dir.

Son yıl­lar­da il eko­no­mi­sin­de ye­ni açılım­lar ol­du mu? Önü­müz­de­ki bir­kaç yıl­da ata­ğa ge­çe­cek sek­tör­ler han­gi­le­ri, bu sek­tör­ler­de şu an­da na­sıl bir ha­re­ket­li­lik ya­şa­nıyor?

İçinde yaşadığımız krizin sanayinin son krizi olduğunu düşünüyorum. Sanayi eskisi kadar katma değer de, istihdam da üretemiyor. Bu eğilim uzun süredir devam ediyor ve ivmelenerek devam edecek gibi görünüyor. Biz de bu tespitin ışığında, şehrin sektörlerini çeşitlendirmeyi hedefledik. Öncelikli hedefimiz turizmdir. Eskişehir arkeolojik kaynaklar açısından zengindir ama bu açıdan Eskişehir kadar zengin olan pek çok bölgemiz var. İnanç turizmi açısından Yunus Emre gibi bir kıymetimiz var, değerlendirebilmek için uzun süredir çaba harcıyorum. Ancak daha kısa sürede netice alabileceğimiz, sürdürülebilir iki turizm alanı hedefimiz var: Sağlık turizmi ve kongre turizmi. Frigya bölgesi termal kaynaklar açısından zengindir. Ancak Eskişehir’in sıcak sularının farklı özellikleri vardır. Bizans imparatoriçelerinin Eskişehir’in termal kaynaklarından faydalanmak için Eskişehir’de bir saray yaptırdıkları biliniyor. Kongre turizmi konusunda Türkiye’nin birçok şehrinin iddialı olduğunu, ciddi rakiplerimiz olduğunu biliyoruz. Ancak Eskişehir’in çok önemli avantajları var. Birinci olarak, iki devlet üniversitemiz var ve uzaktan öğretim, iletişim, sivil havacılık gibi birçok alanda rakipsizler. Ayrıca Türkiye’nin en önemli iki bilim merkezi İstanbul ve Ankara Eskişehir’e çok yakın. Üstelik Eskişehir, bu iki merkeze göre çok daha derli toplu, kentiçi ulaşım problemi olmayan, bilimsel çalışma için uygun atmosfere sahip bir şehir. Ancak, hem sağlık turizmi, hem de kongre turizmi konusunda farklı önceliklerimiz de var. Şehirdeki turistik tesislere misafirler gelsin, tesisten çıkmadan işlerini görüp gitsinler istemiyoruz. Bu şekilde yapılanan turizmin şehre ne ekonomik ne de sosyal anlamda ciddi bir katkısı olmayacağını düşünüyoruz. Dolayısıyla önce şehri, şehre sağlık veya kongre amacıyla gelen turistleri tatmin edecek bir yapıya kavuşturmamız lazımdı.~
 On yıl boyunca bütün önceliğimizi bu işe verdik. Kültür ve sanat konusunda Eskişehir’i Anadolu’nun en önemli merkezi haline getirdik. Yeşil alanlarımız, şehrin merkezi, turistler için birer cazibe merkezi haline geldi. O kadar ki, henüz sağlık ve kongre turizmi alanında yatırımlarımızı tamamlamadan, Eskişehir’de oluşturduğumuz altyapı turist çekmeye başladı. Türkiye’de ilk defa bir şehir, sadece şehircilik anlayışı sebebiyle turist çekiyor. Turizm dışında, yüksek öğretim konusunda da Eskişehir’in potansiyelinin bütünüyle kullanılmadığı görülüyor. ÖSS’ye girecek olan öğrencilerin kendi aralarındaki haberleşme ağlarındaki mesajlardan, Eskişehir’in öğrenciler için çok cazip bir şehir olduğu anlaşılıyor. Eskişehir elbette önemli bir sanayi ve ticaret merkezi olmayı sürdürecektir. Ama şehrin taşıyıcı ayaklarının yüksek öğretim ve turizme kayacağını güvenle söyleyebilirim.

Es­ki­şe­hir’in ya­tırım­cıya sun­du­ğu ola­nak­lar ne­ler? İl han­gi açılar­dan ya­tırım­cı için ca­zip?

Eskişehir’in çevresindeki Bilecik, Afyon ve Kütahya çeşitli teşviklerle destekleniyor. Bildiğim kadarıyla kamunun Eskişehir’de desteklediği tek alan, termal kaynaklar. Ancak teşvik yoluyla olmasa da, potansiyeli marifetiyle Eskişehir otelcilik konusunda önemli fırsatlar sağlıyor. Şehrin son derece yetersiz olan konaklama kapasitesi, son dönemde, hemen her iki yılda ikiye katlandığı halde halen yetersiz. Öte yandan Eskişehir, vakıf üniversitesi kurmak için bence en cazip yer. Eskişehir ekonomisinin rotası nedir? Eskişehir Türkiye ekonomisinde gerçek potansiyelini ortaya koymak için nelere odaklanıyor, daha çok yatırım çekmek için neler yapılıyor? Türkiye’de yerel yönetimlerin, ister valilik olsun ister belediyeler, şehre yatırım çekmek, girişimcilere fırsat sunmak gibi konularda kullanabilecekleri enstrümanlar yoktur. Varmış gibi davrananlar, sizi aldatıyordur. Şehirlerin sanayi ve ticaret odalarının da bu konularda yapabilecekleri, faydasız bir lobicilikten öteye gitmez. Türkiye’de işlevsizliği çoktan ispatlanmış, anlamsız bir teşvik sistemi var ve yatırımlara yön verebildiği ölçüde bu sistem de bütünüyle Ankara’nın tekelindedir. Ankara bu tekeli, genellikle, siyasi mülahazalarla değerlendirir. Şehirlerin potansiyeli ve rekabet avantajları bu mülahazaların arasında yer almaz. Türkiye’de öncelikle yapılması gereken, teşvikleri sektörel ve bölgesel olarak uzmanlaştırmaktır. Bir bölgede ağır sanayiye, bir başkasında tarıma, bir başkasında eğitime destek sağlarsanız, teşviklerden fayda sağlamanız kolaylaşır. Ancak bu yetmez. Mahalli idarelere, kendi bölgelerindeki yatırımları yönlendirebilecek güçte enstrümanlar devretmeniz gerekir. Ankara ne yazık ki böyle bir yerelleşmeye hazır ve niyetli görünmüyor. Biz, Büyükşehir Belediyesi olarak, elimizdeki son derece kısıtlı imkânlarla bir yandan şehrin temel ihtiyaçlarını karşılamaya çalışırken, bir yandan da şehrin ekonomik geleceğini etkileyebilecek müdahaleleri yapmaya çalışıyoruz. Yukarıda da belirttiğim gibi, şehrin turistik bir cazibe merkezi olması için çok büyük fedakârlıklarda bulunduk. Beklemediğimiz kadar kısa süre içinde çok önemli neticeler aldık. Ancak her yerel yönetim bizim kadar şanslı olmayabilir.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz