"Hayatı Algılama Şeklim Değişti"

Ayşegül Sakarya

[email protected]

Türkiye’de wellness denilince ilk akla gelen isimlerden biri Belgin Aksoy. Babasından devraldığı Richmond’ı uluslararası bir otel markası haline getirirken Türkiye’nin en önemli spa otellerinden birini kurdu. Bugün dört otelin yönetimini üstlenen Aksoy, aynı zamanda Türkiye’de wellness kültürünü yaygınlaştırmaya çalışıyor. Bunun için 2012 yılında dünyada ilk kez Global Wellness Day’in kutlanmasına öncülük etti. Bugün Global Wellness Day’i 100 ülkede kutlanan bir organizasyon haline getiren Aksoy, wellness kavramını kendi hayatına da uygulamaya çalışıyor. Temiz besleniyor, bol su içiyor, uyku düzenine çok dikkat ediyor. Ayrıca tam anlamıyla bir spor tutkunu. Yoğun iş temposuna rağmen haftanın altı günü mutlaka spor yapıyor. Wellness kavramının hayata bakışını değiştirdiğini söyleyen Belgin Aksoy, spor tutkusunu ve Global Wellness Day’in ortaya çıkış öyküsünü CEOLife’a anlattı. 

• Spor tutkunuz nasıl ortaya çıktı? 

Aslında çocukluğumdan beri spor hayatımda hep vardı. Ancak düzenli sporu son yedi yıldır yapıyorum diyebilirim. Haftanın dört günü mutlaka spor salonuna gidiyorum, diğer altı gün de kardiyo yapıyorum. Bir günü ise dinlenmek için kendime ayırıyorum. 

• Hangi sporlara ilginiz var?

Aslında 3-4 yılda bir değişik şeyler deniyorum. Mesela kick box yaptım. Daha sonra bir sakatlık geçirdim. Doktorum yasakladığı için bu sporu bıraktım. Şu aralar ise pilatese başladım. Haftada iki gün pilates yapmayı planlıyorum. 

• Güne nasıl başlıyorsunuz? 

Sabahları günüm sporla başlıyor. Saat 5:00- 6:00 gibi kalkıp kardiyo yapıyorum. Ortalama 50 dakika eliptik bisikletle çalışıyorum. Öncesinde ve sonrasında esnemelerle sabah egzersizim bir saati buluyor. Ardından oğlumun kahvaltısını hazırlıyorum. O kahvaltısını yaparken kendiminkini hazırlıyorum. 8:30 gibi kahvaltı ve spor bitmiş oluyor. Hazırlandıktan sonra işe gidiyorum. 

• Spor için sabah saatlerini özellikle mi tercih ediyorsunuz? 

Sabahın o saatinde insanın kendine vakit ayırması çok motive edici ve güzel bir ödül. Güne kendinizi ödüllendirmiş olarak başlamanız vereceğiniz kararları bile etkiliyor. Akşamın 8:00’i olmuşsa ve hala kendiniz için bir şey yapamamışsanız o zaman hayatı sorgulamaya başlıyorsunuz. Bu nedenle sabahları kardiyo yapıp, kalbi hızlandırıp, adrenalini yükseltip, seratonin salgılayıp güne başlamak en güzeli...

• Spor yapmanın iş hayatınıza bir katkısı oluyor mu?

Sporun iş hayatına en büyük katkısı motivasyon. Ayrıca kendine verdiğin sözü tutabilmek çok önemli. Sporcu insanlarla iş yapmayı daha çok tercih etmişimdir. Çünkü daha güvenilir olurlar. İnsanlar en çabuk kendini kandırır. Ayrıca spor mukavemeti artırır. Fiziksel mukavemete erişebilmek için ruhen de bir şeyleri kısıtlamak gerekiyor. Spor yapan insanların hem fiziksel hem ruhsal anlamda daha dayanıklı olduğunu düşünüyorum. 

• Spor yapmak yeme içme konusunda da bir disiplin getiriyor. Sizin kurallarınız var mıdır?

Çok yakın bir zamana kadar yemeklerimi yanımda taşıyordum. Sonra baktım ki bu durum yadırganıyor. Ben kendi ellerimle pişirdiğim temiz bir şeyi yemekten çok keyif alıyorum. Çünkü restoranlarda tuz oranını ayarlamıyorsunuz, yemeğin içinde ne olduğunu bilemiyorsunuz. Fit bir vücudun arkasında yüzde 30 spor var. Geri kalan yüzde 70 ise beslenmeyle alakalı. Artık yemeğimi yanımda taşımıyorum ama gideceğim restoranları mümkün olduğunca dikkatli seçmeye çalışıyorum. 

• Akşamları neler yapıyorsunuz?

Akşamları oğlumla birlikte geçirmeyi seviyorum. En geç 7:00 gibi evde olmaya çalışıyorum. Çok fazla davete katılmıyorum. Her akşam bir yerde davet var. Eğer prensip edinmezseniz haftanın üç akşamı dışarıda oluyorsunuz. Zaten az görebiliyorum oğlumu. Bu nedenle haftada bir fazla dışarı çıkmamayı prensip haline getirdim. Zaten erken yatmamız gerekiyor. 10:30-11:00 gibi yatakta olmaya çalışıyoruz. 

• Evde nasıl vakit geçiriyorsunuz? 

Televizyon izlemeyi hiç sevmiyorum. Televizyonda dizi veya film izlemekten de hoşlanmıyorum. Bence film sinemada izlenmeli. Oğlum bile kendi odasında açıyor televizyonu. Çok sıkıcı olmamaya çalışıyorum ama bazı kurallar koymadan olmuyor. Onun dışında akşamları oğlumla birlikte vakit geçiriyoruz. 

• Sizin kesinlikle vazgeçmediğiniz özel kürleriniz var mı? 

Her sabah mutlaka ılık limonlu su içiyorum. Güne taze bir başlangıç yapmanızı sağlıyor. Onun dışında makyaj malzemeleri konusu çok önemli. Kullandığımız makyaj malzemelerinin içinde ne olduğunu bilmek azım. Makyaj dolabımda ciddi bir temizlik yaptım. Artık doğal içerikli malzemeler kullanıyorum. Her gün ne yaptığınız çok önemli. Her gün rimel sürüyoruz. Cildin bir organ olduğunu unutuyoruz. Çok su içiyorum. Kardiyo yaptığım günler 3,5-4 litreyi buluyor içtiğim su. Hangi su olduğunu da çok önemsiyorum. Su deyip de geçmemek lazım. Sağlık Bakanlığı’nın yayınladığı bir liste var, onu takip ediyorum. 

• Tatil için tercih ettiğiniz özel lokasyonlar var mı? 

Destinasyon spalarını işimin gereği olarak geziyorum. Hem işim için mutlaka takip etmem gerekiyor, hem de seviyorum. Yılda iki kere tek başıma tamamen zihnimle baş başa kalacağım bir tatil yapıp organlarımı dinlendirmek bana çok iyi geliyor. Onun haricinde yazın küçük, çok keşfedilmemiş yerlere gitmeyi tercih ediyorum. Doğal koylarda denize girmekten hoşlanıyorum. İş için yaptığım seyahatlerde zaten belli standardın üstünde yerlere gidiyorum. Özel tatillerde basit, doğayla iç içe, hareket etmemi sağlayacak tatilleri tercih ediyorum.

• Global Wellness Day fikri nasıl ortaya çıktı? 

Biz 11 yıl önce Richmond’la wellness işine girdik. Bu da benim bir rahatsızlık yaşadığım döneme denk geldi. Ben bu işe iyimser bakıp wellness işi bana hediyeydi diye düşündüm. O sektöre girdikten sonra işim dolayısıyla kendimi geliştirmek adına çok okumaya, konferanslara gitmeye başladım. Bütün bunları iş için yaptığımı zannederken kendime çok şey katmışım. Hayata, yiyeceğe, spora bakış açım değişti. Hayatı algılama şeklim değişti. Ben bu kadar değişikliği yapınca bütün bunların tesadüf olması mümkün değil diye düşünmeye başladım. Öğrendiklerimi kendime saklamamam gerektiğini düşündüm. Ne yapabilirim diye düşünürken dünyada wellness günü ne zaman diye araştırdım. Baktım ki bir iki deneme dışında sürdürülebilir bir organizasyon yok. Bunun üzerine Global Wellness Day’i başlatmaya karar verdik. 

• İlk organizasyon ne zaman yapıldı? 

2012 yılında kendi otelimizde ilk Global Wellness Day kutlamasını yaptık. 200 kişi davetimize katıldı. Hayatında hiç yoga yapmamış insanlar yoga yaptı. Orada insanlar hayatlarında farklılık yaratmak için geç olmadığını gördü. Yoga veya bir spor için mükemmel olmak gerekmiyor. İnsanlara bu bilinci aşılamak ve hayatlarında bir farkındalık yaratmak çok iyi geldi.

• Bugün hangi noktada Global Wellness Day? 

2016 yılında Global Wellness Day’e katılan ülke sayısı 100’e ulaştı. Her yıl haziran ayının ikinci cumartesi günü kutlanıyor. Bu sayede milyonlarca insanın hayatına dokunma şansına sahip olduk. Tanıma şansımın olmadığı insanların hayatlarında farklılık yaratmanın verdiği hazzı hiçbir şeye değişmem. “Bunu başkalarıyla da paylaşman lazım” fısıltısını yayabilmenin bir yolunu bulmuş oldum. Ülkelerin resmi makamlarından mektuplar alıyoruz. Örneğin Nijerya Enerji Bakanı bize mektup gönderdi. “Enerji de iyi yaşamdır, biz de desteklemek istiyoruz” diyerek. Bizim Nijerya’da elçimiz bile yok.