İş dünyasının sanat ajandası

İş dünyasının sanat tutkunu isimleri, 2018’de sanatın tüm dallarını ilgiyle takip etti. Müzik, tiyatro, sinema, resim gibi farklı alanlardaki festivalleri kaçırmadılar...

11.03.2019 11:32:000
Paylaş Tweet Paylaş
İş dünyasının sanat ajandası

Özlem Aydın Ayvacı

[email protected]

Sabancı Ailesi’nde sanata olan ilgi birkaç jenerasyondur devam ediyor. 1966 yılında vefat eden Hacı Ömer Sabancı, 1951 yılında Emirgan’daki aile evini aldığında aynı yıl gidip Louis Doumas’nın 1864 yapımı at heykelini alıp evin önüne yerleştirmiş. Bugün o ev Sabancı Müzesi ve o at heykelinden ötürü yıllardır Atlı Köşk olarak anılıyor. Rahmetli Sakıp Sabancı’nın sanata olan ilgisi de keza üst düzeydi. Şevket Sabancı da sanata büyük ilgi duyan Sabancı fertlerinden biri. Sabancı Ailesi’nin yeni kuşağı ise içine doğdukları bu ortamın etkisi altında yetişti. İşte bu isimlerden biri de Kerem Sabancı Kamışlı. Son 2 yıldır aktif şekilde sanat koleksiyonerliğine soyunan Kamışlı, Londra’da yaşadığı için bu alanda daha aktif. Kamışlı’nın 2019’da merakla beklediği organizasyon ise Art Basel Hong Kong. Mart sonunda Art Basel Hong Kong’a gitmeyi düşünen Kamışlı, “Art Basel etkinliklerini hep severek takip ediyorum. Eğer martta kendimi organize edip Hong Kong’dakine gidebilirsem bu benim Asya’da katıldığım ilk Art Basel olacak” diyor. Sabancı Ailesi’nin yeni neslinden bir diğer isim, Hacı Sabancı da Art Basel hayranlarından. Sabancı, son 1 yılda kendisine en fazla haz veren sanatsal aktivitenin Coachella Arts&Music Festivali olduğunu söylüyor. Bu festivalde sevdiği birçok sanatçıyı aynı hafta sonunda dinleme fırsatını yakalayan Sabancı, yaşadığı tecrübeyi “Unutulmaz ve keyifliydi” diyerek anlatıyor. Sabancı Ailesi yalnız değil… İş dünyasından pek çok isim son yıllarda sanatın peşinde dünyayı ve Türkiye’yi dolaşıyor. Bu sayede yoğun iş gündeminden bir nebze de olsa uzaklaşmayı hedefliyorlar. 

KAMIŞLI MASTERPIECE’İ UNUTAMADI

Peki bu isimlerin 2019 yılında merakla beklediği etkinlikler hangileri? Kerem Sabancı Kamışlı’yı son dönemde en çok etkileyen sanat etkinliği Masterpiece London Art Fair olmuş. Fuarlar ve etkinlikler sayesinde çok sayıda önemli isimle tanıştığını söyleyen Kamışlı, “Bu isimlerden biri de Art Basel’in CEO’su Marc Spiegler. Geçtiğimiz günlerde UBS ile birlikte harika bir sanat raporu yayımladılar” diyor. Kamışlı, şöyle devam ediyor: “Masterpiece, bir çatı altında onlarca başyapıtı bir arada görebildiğiniz nadir organizasyonlardan. Özellikle açılış günü sadece 100-200 kişilik bir koleksiyoner kitlesi davet ediliyor. Bu kitlenin içinde yer almak ve diğer koleksiyonerlerin zevklerini, düşüncelerini ve stratejilerini öğrenmek cok kıymetliydi.” 2019 Mart sonunda Art Basel Hong Kong’a gitmeyi düşünen Kamışlı, “Art Basel etkinliklerini hep severek takip ediyorum. Eğer martta kendimi organize edip Hong Kong’dakine gidebilirsem bu benim Asya’da katıldığım ilk Art Basel olacak” diyor. 

“YILLARIN VE YOLLARIN HİKAYESİ”

Otokoç Genel Müdürü Görgün Özdemir, daha önce kendi fotoğraf sergisiyle CEOLife’ta sanatçı kimliğiyle yer almıştı. Sanatsal aktivitelerin yaşamında her zaman önemli yer tuttuğunu söyleyen Özdemir, “Caz ve müzik festivalleri, fotoğraf sergileri ve Broadway başta olmak üzere müzikaller favorilerim. Ancak bu yıl benim için yılın sanat olayı Otokoç Otomotiv’in 90’ıncı yılı için yapılan albümün icra edildiği ‘Yılların ve Yolların Hikayesi’ konseriydi” diyor. Özdemir, bu etkinliği şöyle anlatıyor: “Neredeyse Cumhuriyetimizle yaşıt bu çok önemli kuruluş yıldönümümüzde, özel bir eser ile gurur ve coşkumuzu paylaşmak, 90 yıllık hikayemizi müziğin evrensel gücüyle anlatmak istedik. İTÜ Devlet Konservatuarı Kompozisyon Bölüm Başkanı Sayın Oğuzhan Balcı, Otokoç Otomotiv’in Anadolu’nun çorak topraklarında başlayıp, dünya yollarına yayılan 90 yıllık hikayesi için ‘Düşten Gerçeğe’ isimli bir senfonik eser besteledi. Ayrıca ulusal müziğimizin seçkin örneklerini senfonik orkestra için düzenledi.” Özdemir yeni yılda da bol bol konser izlemeyi ve hobi olarak da ilgilendiği fotoğrafçılıkla ilgili sergilere katılmayı umduğunu söylüyor. 

MEKSİKA’DA SANAT ŞÖLENİ

NG Hotels&Resort İcra Kurulu Başkanı Hediye Güral Gür, sanatla yakından ilgili iş insanlarından biri. Çocukluğundan beri müzikallere, dans, bale ve tiyatro gösterilerine gitmeyi çok seven Gür, “2018 yılı içinde çocuklarımla birlikte Alaaddin, Lion King, Matilda müzikallerine gittik. Mexico City’de Güzel Sanatlar Sarayı’nda sergilenen folklorik bale gösterisini izledik. Müze gezmeyi çok seviyoruz. Bu yılki tatilimiz sırasında gittiğimiz Frida Kahlo’nun şu anda müze olan evi de en çok sevdiğimiz müzeler arasına girdi” diyor. Gür, bu gösterilerden nasıl etkilendiğini şöyle anlatıyor: “Alaaddin’de oyunculuklar, müzik, dekor çok güzeldi. Çok güldük ve eğlendik. Bu nedenle çok sevdik. Meksika’da izlediğimiz gösteride de hem salondan hem danslardan hem de kostümlerden etkilendik. Müzik de çok güzeldi. Yabancısı olduğumuz bir kültürün içine 1,5 saatliğine girdik.” Gür, Frida Kahlo’nun yaşamından da çok etkilendiğini anlatırken şu ifadeleri kullanıyor: “Sadece Meksika’nın değil tüm dünya sanatının gelmiş geçmiş en farklı, en önemli ressamlarından biri belki de. Kısacık yaşamına pek çok şey sığdırmış. Evine gittiğinizde de bunu çok net hissediyorsunuz.” Gür’ün 2019’da merakla beklediği sanat etkinlikleri ise şöyle: Devlet Opera ve Balesi’nin sahnelediği Troya Destanı. İkincisi Tenor Murat Karahan ile Zeki Müren Şarkıları. Üçüncüsü ise Contemporary Istanbul. 

MOMA VE MAMMA MIA

Zen Pırlanta Yönetim Kurulu Başkanı Emil Güzeliş, sanat tutkunu iş insanlarından biri. Güzeliş, geçen yıl çocuklarının sömestr tatilinde gittikleri Amerika seyahatinde San Francisco Museum of Modern Art’ı unutamıyor. Güzeliş, “Müzeyi gezerken çağdaş sanatseverleri tatmin edecek bir modern sanat müzesi olduğunu düşündüm. 33 bin eser, 16 bin metrekarelik olağanüstü bir yapıda sergileniyor. Andy Warhol’un self-portrait’lerini ve Louise Bourgeois’in dev örümceklerini diğer kıymetli eserlerle birlikte görmek çok keyifliydi” diyor. Güzeliş, müzede eşi, oğulları İlyas Ata ve Emil Ata ile çok güzel birkaç saat geçirdiklerini söylerken, “Ülkemize değer katan İstanbul Bienali ve Contemporary Istanbul gibi etkinlikleri de 2019’da görmeyi arzu ederim” diyor. Sarkuysan Yönetim Kurulu Başkanı Hayrettin Çaycı ise 2018’de izlediği Mamma Mia müzikalini çok beğenmiş. Çaycı, “Hem oyuncuların çok başarılı olması hem müzikal olarak dolu dolu bir programı vardı. Yeni yılda da beni heyecanlandıracak bir müzikal veya tiyatro oyunu izlemeyi çok istiyorum” diyor. 

CONTEMPORARY TUTKUNLARI

Contemporary Istanbul, son dönemde iş insanları tarafından en etkileyici bulunan sanat etkinliklerinin başında geliyor. Borusan Otomotiv Grubu İcra Kurulu Üyesi ve BMW, MINI ve BMW Motorrad’ın eski genel müdürü Uğur Sakarya da 2018’de en çok Contemporary Istanbul’dan keyif aldığını söylüyor. Çağdaş sanatın farklı alanlarında sergilenen koleksiyonları sanatın sonsuzluğunu ve insanoğlunun yaratıcılığını göstermesi açısından çok etkileyici bulan Sakarya, “Son yıllarda dijital sanat alanında da çok farklı ve yaratıcı eserler görüyoruz” diyor. Gülman Group Yönetim Kurulu Başkanı Polat Gülman da başladığından bu yana sabırsızlıkla beklediği en güzel sanatsal aktivitenin Contemporary Istanbul olduğunu düşünüyor. Gülman, “Dünyanın her yerinden galeriler ve bizim yerel galerilerimizin en güzel, en çeşitli eserlerini bir arada görme fırsatı buluyoruz. Öte yandan henüz gitme fırsatım olmayan Gala Modern’i çok beğeniyorum. Açık artırmayla alınan eserlerin gelirleri ve bilet satışları bağış olarak kullanıldığı için çok saygım var” diyor. Gülman, 2019’da yeni keşfettiği Bodrum’da bulunan Zai Kütüphanesi ve Casa Del’artenin sahibi ailenin yapmış olduğu Lizbon’daki Casa Del’arte oteline gitmek istiyor. 

EN ETKİLEYİCİ HANGİSİYDİ?

Öztürk Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Öztürk, 2018’de en çok Münih Paule Klee Construction of Mystery Sergisi’nden etkilenmiş. Öztürk bu serginin kendisine kattıklarını şöyle anlatıyor: “Bauhaus ustası olarak Klee, mantığın öne çıkmasını sorgulaması ve eserlerinde anlama, hissetme, inşa ve sezgiye eşit yer vermesi ile tanınıyor. Sergi, bu eserler aracılığıyla mantık ve modern kurgu arasındaki çatışmayı gözler önüne seriyor. İtalya’ya yaptığı seyahatlerde gördüklerinden ilham aldığı kadar eserlerindeki özgün tarzında Tunus ziyaretinden izler taşıyan ve fonda muzip semboller kullanan Klee, o dönem için seçtiği renk paletiyle de diğer ressamlara öncülük ederek, tercih ettiği küçük ebatlı eserlerde yeni müzikal ses ve görüntüler yaratması ile hatırlanıyor.” Öztürk, 2019’daysa Mart-Nisan aylarında Hollanda’daki Mauritshuis Galerisi’ni ziyaret edeceğini söylüyor. Philips Türkiye CEO’su Haluk Karabatak, 25 yıldır Caz ve Müzik Festivali’ni takip ediyor. 2018’de de festivale izleyici olarak katılan Karabatak, müziği çok seviyor ve bu sevgisini şöyle anlatıyor: “Canlı performansın getirdiği heyecan, ritim, sanatçı, dinleyici ve atmosferin yarattığı sinerji bence çok değerli ve etkileyici. Yeni yılda da müzik festivallerini heyecanla bekliyorum.“ 

ÇAĞDAŞ SANAT BİLSART’TA

Bilsar Yönetim Kurulu Başkanı Selman Bilal, 2018’de video odaklı çağdaş sanat mekanı Bilsart’ı hayata geçirdi. Bilsar’ın ofis binasının garajının dönüştürülmesiyle hayata geçen Bilsart, Bilal’in gurur duyduğu bir iş. Bilal, “Burada, sanatçıların tek bir işini gösterdiğimiz solo sergilere ve açılış günleri sanatçı konuşmalarına ev sahipliği yapıyoruz. Bilsart’ın ilk sergisi 2018 Ocak ayı’nda Murat Germen’in ‘Emerging Talent’ isimli yeni video işiyle başlamıştı. Arkasından Begüm Yamanlar, Nevin Aladağ, Neslihan Koyuncu, Pınar Öğrenci gibi birçok sanatçılarla devam etti. 15 günde bir gerçekleştirdiğimiz sergiler dışında, İpek Yeğinsü, Fırat Arapoğlu ve en son çalıştığımız Fatih Özgüven gibi isimlerle küratöryel sergiler yaptık. Çeşitli sanat etkinlikleriyle iş birliklerimiz oldu. Örneğin mayıs ayı 4. Uluslararası Mardin Bienali’nin İstanbul ayağı olarak bienal sanatçılarından John Gerrard ve Senem Gökçe Oğultekin’in işlerini eş zamanlı Bilsart’a taşıdık” diyor. Bilsart’ta 2019’da sergilerin sürekli devam edeceğini belirten Bilal, 2018’de en beğendiği diğer sanat etkinliklerini şöyle anlatıyor: “DOT Tiyatro’nun en son izlediğim ve hala devam eden ‘Prudencia Hart ve Bir Tuhaf Dibe Vurma Öyküsü’ isimli oyunundan çok etkilendim. Yeni yılda en çok Bilsart’ın 2019 gelecek sergi programını ve yapacağımız etkinlikleri düşünmek beni heyecanlandırıyor. Bir de İstanbul ve Venedik Bienal’lerini büyük bir ilgiyle takip ediyorum.” 

FOTOĞRAF TUTKUSU 

Mete Group Genel Müdürü Suat Atalay, tam bir fotoğraf tutkunu. Atalay, UNICEF yararına gerçekleştirilen ve bir parçası olduğu iki sanat projesinden çok keyif aldığını söylüyor. Yaklaşık 20 yıldır fotoğraf çeken Atalay, 2 yıldır fotoğraf gezginleri olarak yürüttükleri iki fotoğraf sanatı projesinden şöyle bahsediyor: “İlki ‘Ben İstanbul 2016’. Liderliğini fotoğraf sanatçısı Niko Guido’nun yaptığı fotoğraf gezginleri kulübümüzün gerçekleştirdiği fotoğraf projesinde 2016 yılında merkezini İstanbul olarak aldığımız Ben İstanbul Fotoğraf projemizin sergisini 6 Ağustos 2017 tarihinde Midilli Aadası’nda gerçekleştirdik. Ayrıca merkezinde insan olan 2017 yılı süresince İstanbul’un 365 gününü projeye katılan değişik meslek gruplarından 26 gönüllü fotoğrafçının çektiği fotoğraflarla belgesel niteliğindeki çalışmamızı kitap olarak hazırladık. Belgeselimiz İz TV’de yayınlandı. Sergimizi 6 Mart 2018 ile 8 Nisan 2018 tarihleri arasında Fransız Kültür Merkezi’nde gerçekleştirdik. Bu etkinlikler unutulmazdı.”


ZÜLEYHA ÖZGÜL / ÖZGÜL HOLDİNG YÖNETİM KURULU BAŞKAN YARDIMCISI
“ÖLÜMSÜZLÜK ODASI ÇOK ETKİLEYİCİYDİ”

CONTEMPORARY ISTANBUL AYRI
İş yaşantımın yoğunluğundan dolayı elimden geldiğince kültür-sanat etkinliklerine katılmaya çalışıyorum. Uzun yıllardır keyifle takip ettiğim Contemporary Istanbul’un benim için yeri ayrı. Bir arada pek çok çağdaş sanatçının eserlerini görmek, galerileri incelemek ve ortamın havasını solumak etkileyici bir deneyim… Özellikle bu etkinliğin, yurt dışında Türkiye’ye pozitif bir şekilde katkı sağladığını düşünüyorum.
ATATÜRK ETKİSİ Atatürk’ün ‘Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir’ sözü benim gibi pek çok kişiye de bu anlamda bir ışık olmuştur. Yıllar önce dünyanın önde gelen sanat müzelerinden biri olan Louvre Müzesi’ni ilk kez gezdiğimde ülkemde neden bu kadar sanata önem gösterilmiyor diye çok üzülüyordum. Son yıllarda ülkemizin kültür-sanat faaliyetlerinde büyük ve emin adımlar attığını görüyorum.
GÜNEŞTEKİN’İ BEKLİYORUM Contemporary Istanbul etkinliğini hem yabancı hem Türk sanatçıların eserlerine ve galerilerine aynı anda yer verdiğinden dolayı keyifle takip ediyorum. Yeni yılda ajandama çocuklarımla da beraber gidebileceğim ve keşfedebileceğim birbirinden farklı ve kültür-sanat etkinlikleri ekledim. Bu yıl Ahmet Güneştekin’in ‘Ölümsüzlük Odası’ adlı enstalasyonu gerçekten etkileyiciydi. Kendisinin yeni eserlerini heyecanla bekliyorum.



SAFA BAYAR YAVUZ / ASAŞ ALÜMİNYUM YÖNETİM KURULU ÜYESİ
“İLK SERGİMİZİ AÇACAĞIZ”

FABRİKADA SANAT

2015 yılında hayata geçirdiğimiz ASAŞSANAT ile alüminyum sektöründe bir ilki gerçekleştirdiğimize inanıyorum. Fabrika bünyemizdeki atölyede sanat ve tasarım öğrencileri, akademisyenler ve sanatçılar için profesyonel atölye ve artizan desteği veriyoruz.
ALÜMİNYUM HEYKEL YARIŞMASI Geçtiğimiz aylarda atölyemizde güzel sanatlar eğitimi veren kurumların mezunlarının katılabildiği “Alüminyum Heykel Yarışması” düzenledik. Sanatçıların alüminyumu yakından tanımalarını, malzemenin sahip olduğu çok çeşitli üretim olanakları ile ilgili farkındalıklarını artırmayı ve başarılı sanatçılara ASAŞSANAT atölyelerinde eserleri için üretim desteği sağlamayı amaçladık. Yarışmamız hem yurt içi hem yurt dışındaki sanatçılardan büyük ilgi gördü.
FOTOĞRAFLA İLGİLİYİM Uzunca bir zamandır fotoğraf sanatı ile ilgileniyorum. Yoğun iş temposu içinde fotoğrafa özel zaman ayırmaya çalışıyorum. Üretimimizde kullandığımız alüminyum da benim için bir tutku. Kolay şekillenebilmesi, yüzeyinin renklendirilebilmesi, farklı yüzey efektlerinin uygulanabilmesi, başka malzemelerle uyumu alüminyumu sanat ve tasarım için ayrıcalıklı kılıyor.
EN ÇOK HEYECANLADIRAN Ülkemize gelen tüm sanatsal aktiviteleri merakla takip ediyor ve katılmaya çalışıyorum. Sakarya’daki fabrika arazimizde yer alan ASAŞSANAT atölyemize ek olarak hayata geçireceğimiz galeri bölümünün açılışını yapmak ve ilk sergimizi açmak yeni yılda beni en çok heyecanlandıran etkinlikler arasında yer alıyor.



MEHMET T. NANE / PEGASUS HAVA YOLLARI GENEL MÜDÜRÜ
“İSTANBUL KOMEDİ FESTİVALİ BÜYÜK HAZ VERDİ”

KOMEDİDE KALİTE
Son birkaç yıldır BKM’nin İstanbul Komedi Festivali’ni büyük bir keyifle takip ediyorum. Özellikle bu yıl gerçekleştirdikleri ilklerle, bu festival bana büyük haz veren sanatsal bir aktivite oldu. Komedinin böyle kaliteli organizasyonlarla desteklenmesi mutluluk ve umut verici…
İŞİN KOMİĞİ Öncelikle gerçekten çok kaliteli bir iş ve 3 yıldır büyük bir özveriyle her yıl üzerine eklenerek başarıyla sürdürülüyor. Ayrıca bizzat içinde yer aldığım “İş’in Komiği” projesi de çok ilginç bir deneyim oldu benim için. Bu kadar etkilenmemde bu proje de etkili oldu. BKM ile uzun yıllardır süren başarılı bir iş birliğimiz var. Bu sebeple BKM böyle bir öneriyle geldiğinde o güvenle gözüm kapalı projeye “Evet” dedim.
DAMDAKİ KEMANCI’YI BEKLİYORUM Espri yapmayı severim, sıcak bir mizacım vardır. Bu sebeple zorlanacağımı düşünmemiştim, beklediğim gibi de oldu. Gayet keyifli, eğlenceli ve ilginç bir deneyim oldu. Bu şekilde sahneye çıkmak benim için bir ilkti. 2019’da ise Damdaki Kemancı müzikaline gitmeyi sabırsızlıkla bekliyorum.


Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz