TEOG ve YGS sınavları toplumun her kesimi gibi ebeveyn CEO’lar için de çok önemli...
Özlem Aydın Ayvacı
oaydincapital.com.tr
cEO’ların pek çoğunun iş dışı yaşamının odağında son dönemde TEOG ve üniversite sınavı var. Eğitime büyük önem veren, Türkiye’nin en iyi okullarından mezun olan CEO’lar için çocuklarının geleceğini belirleyen bu sınavlar çok önemli. Koray Varol Akademi Yayınları Kurucusu ve eğitimci Koray Varol, TEOG ya da üniversiteye girmeye hazırlanan çocukları olan CEO’ların çok yoğun iş yaşamları olduğuna dikkat çekiyor. CEO’ların bu nedenle çocuklarıyla geçirdikleri kısıtlı zamanı olabildiğince kaliteli geçirmeleri gerektiğini söylüyor. CEO’ların çocuklarının da kendileri gibi başarılı olmalarını çok istediklerini gözlemleyen Varol, “CEO’lar genellikle okul seçenekleri arasında tavsiyelerde bulunarak destek sistemi kuruyorlar. Normal hayatlarında işleri delege ederek yaşadıkları için çocuklarının eğitimlerini de profesyonellere devrederek tamamlamaya çalışanlar da oluyor. Birçok CEO yoğun olmasına rağmen çocuğunu iyi takip ediyor, bir kısmı ise bunu minik takip sistemleriyle yapmaya çalışıyor” diye konuşuyor. Varol, veli CEO’lara tavsiyelerini ise şöyle açıklıyor: “Çocuklarıyla kaliteli zaman geçirmeleri çok önemli. Çocuklarının okullarına mutlaka giderek yılda 2-3 kez aktif bilgi almaları, öğretmenleriyle iletişim kurmaları gerekli. Çocuklarına güven verip desteklemeleri de şart.” CEOLife, iş dışı yaşamının büyük kısmını ailelerine ayıran CEO’ların TEOG ve YGS sınavlarına hazırlanan çocuklarını nasıl desteklediklerini araştırdı.
ROTA 6’NCI SINIFTA ÇİZİLDİ
Logos Portföy Yönetim Kurulu Üyesi Berrin Önder’in iki çocuğu var. 15 ve 13 yaşındalar. Önder’in kızı Yaprak,geçen yıl her anne babanın hayali olan Robert Kolej’e TEOG sınavı ile girdi. Ve bu yıl hazırlık okuyor. Oğlu Eren ise Bilfen Çamlıca’da okuyor ve bir sonraki yıl TEOG sınavına girecek. Önder, TEOG sınavlarına hazırlanmak için 6’ncı sınıftan itibaren yol haritası çizdiklerini söylüyor. Öncelikle çocukların istek durumu, akademik kabiliyetleri ve aile içinde bu strese hazır olup olmadıklarını tartıştıklarını belirten Önder, şöyle devam ediyor: “Aile olarak denemeye karar verdik. Ortaokul için TEOG sınavına hazırlayan ve bu anlamda başarılı olan bir okul seçtik. Sonrasında çocuğa sürekli takip, moral takviyesi ve eksik olduğu noktalarda ekstra destek gerekiyor. Sınav süreci çok yıpratıcı ve stresli bir dönem. Şansa ve çocuğun rahat olmasına çok bağlı. Yapabildiğim tek şey çocuğa nefes aldıracak ortam yaratmak, ders sonrası güzel bir yemek, bir yıllığına bütün diğer aktivitelere ara vermek ile oldu. Ailecek sosyal aktivitelerimize ve seyahatlere ara verdik. Amaçlarına ulaşırlarsa rahatlayacak, istedikleri okulda okuyacaklardı. Kızım bu zor süreçte hedefine kavuştu. Oğlumla çalışmaya başladık. Sınavlar hep moralli olmayı, disiplin ve istek gerektiriyor.”
BİRLİKTE SORU ÇÖZÜYORUZ
Verifone Güney Doğu Avrupa, Türkiye ve Türki Cumhuriyetler’den Sorumlu Başkan Yardımcısı ve Genel Müdürü Onur Altınbaş’ın 13,5 yaşında bir oğlu ve 4 yaşında bir kızı var. Oğlu Fatih, Özel Üsküdar SEV Ortaokulu’nda 8’inci sınıfta okuyor. Oğlunun TEOG sınavına hazırlandığını anlatan Altınbaş, “Hafta içi 2-3 gün okul sonrası, hafta sonu cumartesi ve pazar özel dersleri devam ediyor. Yoğun bir tempoyla çalışıyor ama az kaldı, hepimiz gün sayıyoruz” diyor. Altınbaş, bu süreçte çocuğun yoğun ve stresli bir dönemden geçtiğini bildiklerini ve onu anlamaya çalıştıklarını ifade ediyor. Neler yaptıklarını ise şöyle anlatıyor: “Kendi hobileri ile ilgilenebileceği, arkadaşları ve ailesi ile geçireceği zamanlar yaratıyoruz. Sınava hazırlanma sürecini hem çalışıp hem eğlenerek geçirmesi önemli. Öğrenciyi rahatlığa sürüklediği düşünülse de sınav kaygısını azaltmak adına sınavı tek ve en önemli dönüm noktası gibi algılamaması için hangi alternatiflerin olabileceğini üstü kapalı da olsa belirtiyoruz. Eşim dersleriyle yakından ilgileniyor. Zaman zaman bazı dersleri birlikte çalışıyoruz ya da yapamadığı, anlamadığı konu veya soruları birlikte çözüyoruz. Genelde cuma akşamlarına program yapıyoruz. Cuma akşamları ailece yemek sonrası gitmek istediği sinema varsa onu kaçırmamaya özen gösteriyoruz.” Altınbaş, sınav sonrası uzun bir tatil vaadi verdiğini de belirtiyor.
HER ŞEY TEOG’A GÖRE AYARLANDI
SBN Sigorta Genel Müdürü Recep Duray’ın da iki çocuğu var. 13 yaşındaki Uraz, 8’inci, 8 yaşındaki Duru ise 3’üncü sınıf öğrencisi. Her ikisi de Çekmeköy’deki Modafen’e gidiyor. Büyük çocuğu Uraz’ın bu yıl TEOG’a hazırlandığını söyleyen Duray, neler yaptıklarını şöyle anlatıyor: “Okul dışında ayrıca ek ders alıyor. Ailenin tüm bireyleri olarak onun ders programına uymaya çalışıyoruz. Eve misafir kabul etme, hafta sonu ve uzun tatilleri planlamada sınav ve okul kayıt tarihlerine göre planlama yaptık. Bu yıla kadar böyle bir çalışma temposu yoktu. Uraz sorumluluklarının bilincinde bir çocuk olduğu için kolayca adapte oldu ve elinden gelen gayreti gösteriyor. Bu uzun bir süreç. İnişler ve çıkışlar son derece normal. Derslerini ve sınavlarını yakından izliyoruz, öğretmenleriyle yakın ilişki halindeyiz. Eğer bir konuda bir gözlemimiz varsa bunu öğretmenleriyle de paylaşıp ortak bir aksiyon alıyoruz.” Sınav kaygısını azaltmak da çok önemli bir konu. Duray, Uraz’a sınavın önemli olduğunu ama her şey olmadığını sürekli belirttiklerini söylüyor. Duray, “Potansiyelinin farkında olması ve bunu açığa çıkarması için sohbetler ediyoruz. Açıkçası bu süreçte sadece bir kere birinci sınav sonrası kısa bir tatil yaptık. İkinci sınavın sonrasında ise büyük bir tatil planladık, o bizi motive ediyor” diyor.
AİLEYLE KISA TATİLLER
Orka Group Genel Koordinatörü Osman Arar’ın iki kızı var. Büyük kızı Ayşe Selin 26, küçük kızı Su Hira 12 yaşında. Ayşe Selin, hukuk yüksek lisansını tamamladı ve şu anda New York Barosu sınavlarına hazırlanıyor. Hira ise şu anda 6’ncı sınıfta olduğundan yavaş yavaş TEOG sınavı hazırlığını yapıyor. Arar, sınav süreçlerinde çocuklarına hiç baskı kurmadığını söylüyor ve “Zamana yayarak, severek ve isteyerek sınava hazırlanmalarını sağlamaya çalışıyorum. Zaten kişisel felsefem de ezberletmek değil nasıl öğreneceğini öğretebilmektir” diyor. Arar, son yıllarda hem okul hem sınav stresini en aza indirmek adına, tüm ailesiyle beraber kısa tatiller yapıyor. Ayrıca beraber yemekler yemeye ve hatta yeri geldiğinde iş seyahatlerine de beraber çıkmaya özen gösterdiklerini ifade ediyor. Çocuklarına sınav sonrası için herhangi bir vaatte bulunmadığını söyleyen Arar, şöyle açıklıyor: “Özel bir vaadim yok. Kızlarım, bu sınavlardaki başarılarının öncelikle kendi hayatları için çok önemli olduğunu biliyor ve bu bilinçle sınavlara hazırlanıyorlar.”
SPOR STRESİ AZALTIYOR
Orge Enerji Elektrik Taahhüt CEO’su ve Yönetim Kurulu Başkanı Nevhan Gündüz’ün Uras adında 11 yaşında TEOG sınavına hazırlanan bir oğlu var. Uras aynı zamanda okul takımında basketbol ve futbol oynuyor. Sınav kaygısını azaltmanın en iyi yolunun, kaygı duyulan konuyla yüzleşmek olduğunu söyleyen Gündüz şöyle açıklıyor: “Çocuklarımın kaygı duyduğu konuyu iyi kavrayıp, kaygısını azaltmak için, kendisine çıkış yolu bulabileceği önerilerde bulunuyorum. Her insanın öğrencilik yaşamında bu tip kaygılarla, zaman zaman zorluklarla karşılaşacağı muhakkak. Önemli olan büyük resme bakmayı unutmamayı öğretmek ve bu çaba ve gayretleri niye gösterdiğini çocuğa iyi anlatmak. Ayrıca çocukların hayatında disiplin ve sağlıklı yaşam için onları sporla ilgili faaliyetlere yönlendiriyoruz. Sporun çocuklar üstündeki stresi azalttığını gördük. Onları rahatlatıyor ve mutlu ediyor.”
“SORUMLULUKLARI PAYLAŞTIK”
Arzum Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kolbaşı, TEOG stresini atlatmış olsa da şimdi de önlerinde YGS sınavı var. Kolbaşı’nın çocukları 15 ve 17 yaşında. Her ikisi de Üsküdar Amerikan Lisesi’nde 1’inci ve 2’nci sınıfa devam ediyor. Ancak Kolbaşı, TEOG’u atlatmanın mutluluğu içinde deneyimlerini paylaşmaktan çekinmiyor.Kolbaşı, oğlunun TEOG stresi yaşadığı sınav dönemini evde eşiyle birlikte birbirlerine destek olarak ve sorumluluklarını paylaşarak yönettiklerini söylüyor. Kolbaşı , TEOG döneminde neler yaptıklarını şöyle anlatıyor: “Eşim, sınava girecek olan oğlum ile özellikle bu dönemde yoğun olarak ilgilenirken, ben diğer oğlumla ilgilendim. Bununla birlikte sınava hazırlık sürecinde anne ve baba olarak hem çocuklara hem birbirimize destek vereceğimiz yerlerde de ortak hareket ettik. Her daim desteğimizle çocuklarımızın arkalarında durduk.”
MOTİVE EDİYOR
Makromarket Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Songör’ün 3 çocuğu var. Kızı 24 yaşında, hukuk fakültesini bitirdi. Büyük oğlu 22 yaşında. O da ablası gibi hukuk fakültesinden mezun oldu. Küçük oğlu ise fen lisesinde 2’nci sınıf öğrencisi. Küçük oğlunun şimdiden üniversite sınavına hazırlandığını söyleyen Songör, “Oğlum, hazırlık sürecinde okulunun uyguladığı plan program çerçevesinde çalışmalarını devam ettiriyor. Ben de takipçisi oluyorum” diyor. Aynı zamanda bir eğitimci olan Songör, bu süreçte oğluyla yakından ilgilendiğini ve onu elinden geldiğince motive etmeye çalıştığını belirtiyor. Songör, şöyle devam ediyor: “Bu süreçte rahatlatıcı ve cesaret verici bir rol oynamaya çalışıyorum. Daha az sınav stresi için mümkün mertebe birlikte vakit geçirmeye ve sosyal etkinliklerde bulunmaya çalışıyorum. İlgi duyduğu konularda paylaşımda bulunuyorum.”
“SINAV BAŞARISI ÖNEMLİ DEĞİL”
Jolly Tur Yönetim Kurulu Başkanı Mete Vardar’ın da iki çocuğu var. Kızı Ceylan, 7 yaşında ve 1’inci sınıfta okuyor. Koç Okulu’na gidiyor. Oğlu Sinan ise 14 yaşında, 8’inci sınıfta TED Koleji’ne gidiyor. Oğlunun bu yıl TEOG sınavına hazırlandığını söyleyen Vardar, yaşadıklarını şöyle anlatıyor: “Sınav için evde özel dersle takviye alıyor. Aslında sınav stresi yaşamasını doğru bulmuyorum. Gerekli donanıma sahip olduktan sonra elinden geleni yapacaktır. Bu süreçte çocuğun üzerinde baskı kurmanın onu daha strese sokacağına inanıyorum. İlk sınavında annesiyle birlikte Sinan’ı okula bıraktık. Arabada keyifli sohbet ederek hatta şakalaşarak sınav stresini yenmesine yardımcı olduk. Sınavda başarılı olup olmaması çok önemli değil. Ayakları yere sağlam basan, kendini ifade eden, vatanına milletine sahip çıkacak karakterde bir birey olarak yetişmesi önceliğimiz.”
“OLUMLU MOTİVASYONA ÖNEM VERDİK” MEHMET T. NANE PEGASUS HAVAYOLLARI CEO’SU ZORLU BİR SÜREÇTİ Bir kızım, bir oğlum var. Kızım üniversite 1’de, oğlum henüz 6’ncı sınıfta. Kızım geçtiğimiz yıl üniversite sınavına girdi. Hem onun hem bizim için zorlu bir süreçti ancak bundan dolayı evde olağanüstü bir durum yaratmamak adına da özen gösterdik. Halihazırda sorumluluklarını ve hedeflerini iyi bilen bir çocuk olduğu için ailesi olarak kendisinin sadece arkasında durduk. İhtiyaç duyduğu zamanlarda yönlendirme yaptık. KAYGI ETKİLİYOR Sınav öncesi hazırlık dönemi, çocuklar için olduğu kadar biz aileler için de yıpratıcı bir süreç. Sınav kaygısı, hem çocukların başarısını hem bizlerin çocuklarımızla olan ilişkimizi olumsuz etkiliyor. Bu nedenle olumlu motivasyona önem verdik. Kızımızı sorgulamadık ama ilgimizi de eksik etmedik. BASKI KURMADIK Kendisinden büyük beklentilerimiz olduğu baskısını yaratmadan sadece kendisine güven duyduğumuzu ve mutlak sevgimizi özellikle hissettirmeye çalıştık. Arzuladığı hayata adım atmak üzere istediği bölümü kazanmak kızım için en büyük hedefti. Bu nedenle bahsettiğim kaygı ve baskılara yol açacak başka vaatlerde bulunmadık. |
“ÇOCUKLARIMIZ ÇOK DAHA ÖNEMLİ” GÖKHAN BİLGİÇ / BAT TÜRKİYE VE KUZEY AFRİKA BÖLGE DİREKTÖRÜ EK DERS VE DERSHANE Oğlum 7 yaşında, Işık İlköğretim Okulu’nda okuyor ve bu yıl 2’nci sınıfa gidiyor. Kızım ise 12 yaşında, SEV Ortaokulu’nda okuyor, o da bu yıl 7’nci sınıfta. Kızım Cansu bir yıl sonra TEOG’a gireceği için çok yoğun bir şekilde sınava hazırlanıyor. Kızım, TEOG için dershaneye gidiyor. Çalışmasını özel ders ile de destekliyoruz. Sınav için matematik, fen ve Türkçe derslerine ağırlık veriyor. STRESE SOKMAMAYA ÇALIŞIYORUZ Kızıma mümkün olduğunce strese sokmadan ve motive etmeye çalışarak destek oluyorum. Sınavların dünyanın en önemli olayı gibi çocuklara gösterilmesinden yana değilim. Sınavlardaki başarı elbette önemli fakat çocuklarımızın çok daha önemli olduğunu unutmamak gerekiyor. KAZANIRSA İSTEDİĞİ HEDİYE Kızımla tatile, sinema ve yemeğe gitmekten büyük keyif alıyoruz. Kısacası bu dönemde stresini azaltmak için mümkün olduğunca kızımın keyif aldığı etkinlikleri birlikte yapmaya özen gösteriyoruz. Kızıma sınavı kazanması durumunda kendi istediği bir hediyeyi alacağıma dair söz verdim. |
“YÜKÜNÜ PAYLAŞMAYA ÇALIŞIYORUZ” TUNÇ BATUM HİLTON DALAMAN GENEL MÜDÜRÜ SÜREÇ 4. SINIFTA BAŞLIYOR İki oğlum var. Biri 7, diğeri 12 yaşında. TED Antalya Koleji’ne devam ediyorlar. Küçük olan ilkokul 1’e diğeri de 6’ncı sınıfa devam ediyor. Sınava hazırlanmak aslında neredeyse ilkokul 4’ten itibaren başlıyor. Şu anda büyük oğlum deneme sınavları ve TEOG heyecanıyla iç içe yaşıyor. Tabii ki bizler de aynı heyecanın içindeyiz. Bu konuda planı yapan ve stratejiyi kuran aslında ben değil, eşim. Düzenli çalışma, sağlıklı beslenme, iyi bir uyku, spor ve eğlence. Tüm bu unsurları çocuklarımızın hayatından eksik olmayacak şekilde dengelemeye çalışıyoruz. DİSİPLİN VERDİK Çocuğumuza belirli bir çalışma disiplini verdik. Her konuda yardım istediğinde yanında olmaya çalışıyoruz. Ancak yarış atı misali hayatını yalnızca bu sınavlar etrafında kurmasını da engelleyecek dengeli bir program oluşturmaya özen gösteriyoruz. Bu kadar yoğun, inanılmaz bir yarışa sokulan bu çocukların ileride sağlıklı düşünme veya tek başlarına kaldıklarında inisiyatif alıp kendi kararlarını vermekte zorlanabileceğini görüyoruz. Bu nedenle hayatta en önemli disiplinin denge olduğuna inanıyoruz. SPORLA RENKLENDİRİYORUZ Sınav stresini azaltmak için çalışma esnasında sürekli onun yanında olmaya, yükünü paylaşmaya çalışıyoruz. Çalışma dışında da tamamen farkı aktivitelerle hayatını renklendirmeye çalışıyoruz. Özellikle spor bu konuda vazgeçilmezimiz. Basketbol, yüzme, kayak ve tenis gibi birçok spor dalında çocuklarımızın ilgisi dahilinde faydalanmalarını sağlamaya çalışıyoruz. Tatillerimizi bile bu eksende planlıyoruz. Kışın kayak, yazın tenis ve yüzme gibi. Ara sıra karşımıza çıkan konser fırsatlarından da yararlanmasını sağlayıp görgüsünü renklendirmeye çalışıyoruz. |
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?