PAZAR
Yaklaşık 12 milyon hanenin
hazır çorba tükettiği Türkiye’de,
hazır çorba pazarı her yıl büyümesini
sürdürüyor. Sektör, 2015’te yüzde 7,3
büyüyerek 204 milyon TL’lik bir hacme
ulaştı. Geçtiğimiz yıl Türkiye’de 13 bin
500 ton kuru çorba tüketildi. Yıllık 7
bin tonluk ihracatı olan sektörün en
büyük pazarları ise Suudi Arabistan,
Birleşik Arap Emirlikleri, Kuveyt, İran,
Kuzey Afrika ve Orta Asya ülkeleri...
BİLGİ KİRLİLİĞİ
Sektördeki
olumsuzlukların başında hazır
çorbaların sağlıksız olduğu yönündeki
bilgi kirliliği geliyor. Hâlbuki en etkin
koruma yöntemi olan “kurutma”
metoduyla hazırlandıkları için
ürünlere herhangi bir koruyucu katkı
maddesi eklenmiyor ve ürünler hava,
nem ve ışığa karşı koruyan üç katlı
ambalajlara doldurularak 2 yıla kadar
dayanıklılığını koruyor.
BÜYÜME
Önümüzdeki 5 yıl içinde
gıdanın Türkiye’nin en büyük sektörü
olması bekleniyor. Bu büyümeden
payını alacağı düşünülen hazır
çorba sektörünün de 2016
sonunda yaklaşık yüzde 8’lik
büyümeyle 220 milyon TL’lik hacme
ulaşması öngörülüyor. MÜMSAD
Başkanı Metin Yurdagül, “Çalışan
kesimin artması, evlerde mutfakta
geçen zamanın giderek azalması
sonucunda hazır çorba gibi pratik
ve hazır gıdaların kullanımını
artıracaktır” diyor.
MAKARNA
SIKINTILAR SÜRÜYOR
İHRACAT
Makarna sektörü, 2015’te
iç pazardaki durgunluğa ek olarak
dış pazarda da ciddi kayıplar yaşadı.
2015’te sektörün ihracatı hacim olarak
yaklaşık yüzde 10, değer olarak ise
yüzde 25’e yakın daraldı. İhracattaki
değer kaybına uluslararası pazarda
yaşanan fiyat rekabeti ve bazı sektör
oyuncularının makarna üretiminde
ekmeklik buğday kullanarak yarattıkları
maliyet avantajını fiyat indirimlerinde
kullanması neden oldu.
TÜKETİM
Makarnanın sağlıklı beslenme
diyetleri içinde daha fazla kendine yer
bulması ve makarnanın ana yemek
olarak tüketiminin artmaya başlaması
sektörün artıları arasında. Çizgi üstü
pazarlama çalışmalarına yapılan
yatırımın yetersizliği, bazı markalardaki
kalite problemleri ve gıda kodeksine
uygunsuzluk ise sektörü rahatsız eden
sorunlar.
BEKLENTİ
TL’de yaşanan değer düşüşü
devam ederse makarna ihracatının
ancak 2014 yılı seviyelerini (742 bin
ton) yakalaması bekleniyor. Sektörün
2016 sonunda ise hacim olarak yüzde
2 küçülmesi, değer olarak yüzde
3 büyümesi öngörülüyor. İç pazar
değer büyüklüğünün de 1,5 milyar TL
seviyesinde olması bekleniyor. Barilla
Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Güneş
Karababa, “Mevcut koşulları iyileştirecek
yatırımlar yapılamazsa sıkıntıları aşmamız
kolay olmaz. Değer algısını yükseltmemiz
gerekiyor” diyor.
KAMP
HIZLA GELİŞİYOR
HACİM Kampçılık sektörünün en
gelişmiş olduğu ülkelerden biri olan
ABD’de, sadece okulların kapandığı
2,5 aylık sürede sektör 24 milyar
dolarlık bir büyüklüğe ulaşıyor.
Türkiye’de ise okul çağındaki 18
milyon çocuğun yaklaşık yüzde 7’si
kamp imkânlarından yararlanıyor.
Yine de özel okulların ve buralarda
eğitim gören öğrenci sayısının
artmasıyla birlikte sektör, son 4 yılda
yüzde 70’in üzerinde büyüdü.
İSTİHDAM Sayıları 10 bini bulan
kampların yüzde 90’ı devlet
tarafından organize ediliyor. Sektör
ekonomiye katkısının yanında
istihdam da yaratıyor. Katılımcıların
gıda, konaklama, ulaşım
sektörlerinde ek istihdam yaratıcı
etkileri görüldüğü gibi sektörün
büyümesi üniversite öğrencilerine
ve eğitimcilere yazın çalışma imkânı
sağlıyor. Tüm bunların sonucunda
sektörün bu yıl 1 milyar 100 milyon
lira civarında bir ekonomi yaratması
bekleniyor.
HEDEFLER Sektörde bundan sonraki
genişleme alanının okul dışı eğitim
olması bekleniyor. Geleceğin
Yıldızları Genel Müdürü Osman
Gözet, “Çocuklar, eğitmenler ve
ailelerle ihtiyaçlar ve global trendler
üzerinde çalışmalar yaparak
oluşturacağımız yeni içeriklerle farkı
kitlelere ulaşmayı hedefliyoruz”
diyor.~MEYVE SUYU HAZIR
“SAĞLIKLA”
BÜYÜYECEK
DARALMA
Meyve suyu pazarı,
2015’te cirosal olarak yüzde 3’lük
bir artış kaydetmekle birlikte volüm
bazında yüzde 4’lük daralma yaşadı.
Sektör yaklaşık 150 ülkeye ihracat
yapıyor. İhracat son 5 yılda yaklaşık
2 kat artarak 200 milyon dolar
seviyelerine yükseldi.
OTO KONTROL
Türkiye Meyve Suyu
Endüstrisi Derneği (MEYED) Genel
Sekreteri Ebru Akdağ, sektörün
önündeki en önemli eksileri meyve
üretimi ve tedarikinin gelişmesinin
önündeki yapısal sorunlarla meyve
suyunun sağlıklı beslenmedeki
bütünleyici yerinin yeterince
anlaşılmaması olduğunu söylüyor.
MEYED tarafından yapılan oto kontrol
sistemi kapsamında kalitenin ve
tüketicinin korunması ise sektörün
artıları artısı.
TREND
Türkiye’de kişi başına düşen
ortalama yıllık meyve suyu tüketimi
(9 lt.) henüz AB ortalamasından
(22 lt.) oldukça düşük olsa da uzun
dönemde pazarı büyümesi bekleniyor.
Dimes Genel Müdürü Ozan Diren,
“Bu büyümenin ana motoru, sağlıklı
içecek grupları olacak. Markaya
ve dağıtım ağına yatırım yapan ve
portföyüne tüketicilerin beklentisi
doğrultusunda çeşitlilik katan,
tüketicilerin sağlığı ve beslenmesini
gerçekten düşünen büyük üreticiler
ayakta kalacak” diyor.
HAZIR BETON
HAREKETLİLİK
BEKLENİYOR
LİDER
107 milyon metreküp hazır
beton üretimiyle Avrupa’daki ülkeler
arasında lider konumuna gelen
Türkiye, dünyada ise üçüncü en büyük
hazır beton üreticisi konumunda.
Bugün 800’den fazla üreticisi ve 38
bini aşan istihdam hacmiyle inşaat
sektörünün en temel kolu olan hazır
beton pazarının cirosu, son 4 yılda
yaklaşık yüzde 56 artarak 12 milyar
TL’ye ulaştı.
DENETİM
Sektörün en önemli sorunu
bir kısım üreticinin denetim dışı, kalitesiz
üretim yapması. Beton kamyonlarının
trafiğe çıkış saatleriyle belediyelerin
hazır beton tesisleri için şehir içinde
yer göstermemesi de diğer sorunlar
arasında. Üretiminden sonra iki
saat içinde yerine yerleştirilmesi
gerektiğinden hazır betonun şehir
dışındaki alanlarda değil, özellikle şehir
içinde ruhsatlandırılması gerekiyor.
UMUTLU
Hükümetin bu yıl
uygulamaya koyacağı yeni
finansman modelleri ve TC Merkez
Bankası’nın indirim kararlarının
etkisini göstermesiyle birlikte inşaat
sektöründe önümüzdeki 5 yılda
ciddi bir hareketliliğin yaşanması
öngörülüyor. Türkiye Hazır Beton
Birliği (THBB) Başkanı Yavuz Işık, “Tüm
bu unsurlar hazır beton sektöründe
de önemli bir canlanmanın ortaya
çıkacağına işaret ediyor. Önümüzdeki
5 yılda miktar bazında yıllık yüzde 5
büyüme hedefliyoruz” diyor.
PİRİNÇ
YERLİ ÜRÜN
PEŞİNDE
ÜRETİM
Türkiye’de çeltik ekimi ve
üretimi son yıllarda artarak devam
ediyor. 2000 yılında 58 bin hektar ekim
alanında 350 bin ton üretim ve 6,04
ton/ha verim elde edilmişken 2012’de
120 bin hektar ekim alanında 880 bin
ton üretim ve 7,35 ton/ha verim elde
edildi. 2015 yılında ise 116 bin hektarlık
alanda 820 bin ton çeltik üretimi
gerçekleşti.
İTHALAT
Türkiye 1984 yılından beri
çeltik ve pirinç ithalatçısı bir ülke.
Ancak son yıllarda verilen destekler
ve yurtdışı fiyatların yüksek seyretmesi,
lokal üreticiyi teşvik etti ve alınan ilave
tedbirlerle birlikte yerli üretim sürekli
yükseldi. 2014 yılında pirinç ithalatı
192 bin 768 ton olurken 2015’te pirinç
ithalatı bir önceki yıla göre yüzde 60
azalarak 119 bin 835 ton oldu.
İHTİYAÇ
2016 sonunda Türkiye’de
850 bin ton çeltik üretimi karşılığı
olarak 510 bin ton pirinç üretimi
gerçekleşeceği tahmin ediliyor.
Pirinç tüketimin yüzde 25-30 oranında
ithalata dayandığını vurgulayan
Pirinç Değirmencileri Derneği (PDD)
Başkanı Birol Kocaman, “Ciddi şekilde
üretim artışına ihtiyacımız var. Üretim
artışı hem dışarıya döviz ödenmesini
engelleyecek hem halkımızın daha
kaliteli ve sağlıklı pirinç tüketimini
sağlayacak” diyor.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?