Bir ailenin hikayesi...

Müthiş bir patlama eli kulağında bekliyordu.

1.02.2012 00:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
Bir ailenin hikayesi...
Evimin yakınlarındaki "Floyd's Crossing" merhum büyükbaba Floyd ile eşi June tarafından kurulmuş yerel bir şirket. Bu şirketin 1920'lerde satın alındığında aile çiftçilik yapıyor ve tarım ve hayvancılıkla uğraşıyordu. Arazilerinin içinde ana yol üzerinde trafiği sürekli artan kavşakta bir benzin istasyonu ve küçük bir market açmışlardı. Bunu bir alışveriş merkezi ile karavanlar için bir otopark izlemişti. Aslında tüm bunlar, hiçbir plan dahilinde gerçekleşmemişti. Floyd ile June göçeli çok oldu, ancak bugün işlerin başında onların 4 çocuğu ile 9 torunu duruyor. Yıllar boyunca her şey bir komite aracılığıyla yürütülüyordu. Hiç kimsenin belirli bir iş tanımı yoktu ve hangi işten kimin sorumlu olduğu ve kimin hesap vereceği belli değildi. Bir "icra kurulu" vardı, ancak orası aslında bütün ailenin bir araya gelip her konuda tartıştığı bir yerdi. Kızlardan biri, kendisiyle, iş hayatı bilgisiyle ve zekasıyla aşırı böbürlenen Alvin adında bir adamla evliydi. Floyd ile June'un şirkette yüzde 25 hissesi olan kız çocuklarından birisi uzakta yaşıyor ve Alvin'in kendisine vekalet etmesine izin veriyordu. Floyd ile June'un torunu olan Alvin'in eşi Betty, kendi ailesinin tüm vekaletini elinde tuttuğundan Alvin ile Betty tüm şirketin yüzde 50'lik hissesini kontrol ediyordu. Üstelik işyerinden 400 kilometre uzakta yaşıyorlardı ve "şirkette neler olup bittiğinden haberdar olmak için" bu alışveriş merkezine bir video sistemi kurmuşlardı. Müthiş bir patlama eli kulağında bekliyordu.

VİZYONDA UZLAŞMA

Betty'nin erkek kardeşi Will, bana gelmiş ve yardımcı olup olamayacağımı sormuştu. Floyd's Crossing'in hayatımda önemli bir yeri vardır. Aklıma bu danışmanlığı bir tür hayır işi olarak yapmak ve yaşadığım toplumun sağlığına bir katkıda bulunmak için işleri yoluna koymak fikri gelmişti. Ayrıntılardan edindiğim ilk izlenimlere göre bu aile şirketinde hareketli aksam sayısı çok fazlaydı. Müteahhitlik yapıyorlardı, kiralık mülk sahibiydiler ve her şeyden ötesi aile üyelerinin her birinin şirkette neler yapılması gerektiği konusunda kendine has fikirleri vardı. Öncelikle aileyi, bir kısmı Floyd ile June'dan gerisi ise kendi yaşam deneyimlerinden gelen kendi değerlerini netleştirecek bir süreçten geçirdim. Ardından paylaştıkları ortak çekirdek değerlerden faydalanarak şirket için bir vizyon üzerinde uzlaştık. Alvin'in canını çok sıksa da aile gayrimenkullerini uzun vadede elinde tutmaya karar vermişti. Bu çevrede Latin ve Meksikalı sayısı çoktu ve içinde Meksika ve Orta Amerika tarzı restoranların olacağı etnik etkinliklere yer verilecek La Zocalo adında bir alışveriş merkezi açacaklardı. Floyd ile June'un erkek torunları Robert, çok yetenekli bir işadamıydı ve kuzeni Finansal İşlerden Sorumlu Başkan Yardımcısı Salvatore ile birlikte başkan seçilmişti. Birlikte 7 üyesi olan gerçek bir direktörler kurulu oluşturduk. 4 farklı aileyi temsilen 4 aile üyesi ve dışarıdan da 3 direktör vardı. Aile üyelerinden oluşan bir alt komitede dışarıdan direktörler için birtakım kriterler belirlenmişti; ardından adayların tanımlanmasına gidilmiş ve seçim yapılmıştı. Temel kriterler şunlardı:

- Şirketimize uygun düşecek deneyime sahip yetenekli profesyoneller
- Bu endüstride en az 20 yıllık deneyim
- Bu bölgedeki bir şirkette icra kurulu üyeliği yapmış olmak
- Objektif ve bağımsız kalabilme yeteneğiyle birlikte tutarlı bir tavır sergileme becerisi.
- Şirkete gerçek değer katacak kadar gerekli zamanı ayırmaya adanmışlık isteği.~

ÇOK BÜYÜK BİR ADIM
Bu yeni kurulun ilk toplantısı geçen hafta yapıldı. Ro-bert'ın erkek kardeşinden aşağıdaki notu aldım: "Geçen cuma eskisinin yarı maliyetine olmasına rağmen ondan 10 kat daha iyi olan yeni bir faaliyet sözleşmesini imzaladığımızı bilmek istersin diye düşündüm. Aynı gün içinde dışarıdan direktörlerimizin olduğu ilk icra kurulu toplantımızı yaptık. Robert ve Sal, kurula sundukları bilgiler ve toplantı boyunca yaptıkları sunumlarla inanılmaz derecede başarılı bir iş çıkarttı. Alvin... Bildiğin Alvin... Ancak endişelenecek bir durum yok, çünkü bu çok güçlü bir kurul ve müthiş ilerlemelerin eli kulağında. Dışarıdan direktörler önce onu nazikçe dinledi ve ardından söylediklerini çürüten gerçeklere ve rakamlara dikkat çektiler. En önemlisi ise gerçeklerle birlikte kendi pazarında faaliyet gösteren bir şirketin yüzlerce kilometre öteden yönetilemeyeceğini vurgulamalarıydı." Dışarıdan direktörlere sahip olmanın ilk etkisi Alvin'i devre dışı bırakmak olmuştu. Artık aile üyelerinin gözünü korkutup onları sindiremiyordu. Karar verme süreci daha önceki "fikir" seviyesinden "sorun" seviyesine yükseltilmişti.
Bu aile artık profesyonelleşme yolunda hızla ilerliyor. Artık herkes bir araya gelip olup olmadık her konuda kendi fikrini söylemiyor. Sırf bu bile çok büyük bir adım. Bu şirket bana ödeyeceği ücret karşılığında bir hayırseverlik kuruluşuna yüklü bir miktarda yardım yaptı. Anlayacağınız herkes için bir kazan-kazan durumu oluştu.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz