Bir süre öncesine kadar ABD Doları/Euro paritesinde çok ilginç ve dikkat çekici bir trend vardı. Parite, tüm tahminleri de alt üst ederek 1.36’ya ulaşmış, bazı uzmanların “daha da gider” şeklinde b...
Bir süre öncesine kadar ABD Doları/Euro paritesinde çok ilginç ve dikkat çekici bir trend vardı. Parite, tüm tahminleri de alt üst ederek 1.36’ya ulaşmış, bazı uzmanların “daha da gider” şeklinde beklentiye girmelerine neden olmuştu. Ancak, Avrupa Birliği’nde yaşanan sıkıntılarla bu eğilim tersine döndü. Yüksek kazançların realize edilmesinin de etkisiyle, parite birden 1.20 düzeylerine kadar geriledi. Şimdi bütün dünya paritenin yönünü konuşuyor.
Dünya piyasalarında yaşanan gelişmeler, Türkiye’yi birkaç açıdan etkiliyor. Birincisi, Yeni Türk Lirası’nın değeri, yurtdışı piyasalardan gelen dalgayla şekilleniyor. İkincisi, Euro ve Dolar’daki değişimler, ihracat ve ithalat yapanları yakından etkiliyor. Dolayısıyla, içinde bulunduğumuz dönemde gözler döviz piyasalarında…
Dünyanın bir numaralı yatırım bankalarından Morgan Stanley’in kıdemli kur stratejileri analisti Stephen Jen, bu durumu, “bir normalleşme süreci” olarak değerlendiriyor. Başta Euro ve ABD Doları olmak üzere bütün para birimlerini, yaşadıkları trendleri ve geleceklerini yakından izleyen Stephen Jen, sorularımızı yanıtlarken önemli ipuçları verdi.
Morgan Stanley Kıdemli Kur Stratejileri Analisti Stephen Jen’in, Capital’e yaptığı değerlendirmeler ana hatlarıyla şöyle oldu:
1. DÖVİZDE NELER OLUYOR?
Her şeyden önce bunun bir normalleşme süreci olduğunu belirtmeliyim. Geçtiğimiz yılın dördüncü çeyreğinde gerçekleşen şey, bana sorarsanız ABD Doları’nın hedefe isabet edememesiydi. Pazar ikili bütçe açığı tartışması ile yanlış yönlendirildi. İkili bütçe açığı ABD Doları için hala olumsuzluğunu koruyor.
Ama dünya bundan çok daha karmaşık. ABD’nin dışında ciddi büyüklükte bir tasarruf fazlası var. Bu benim 1 yıldan fazladır öne sürdüğüm bir düşünce. Bu tasarruflar pazarda ABD Doları’nın gerilemesini önlüyor. Öte yandan yine bana göre pazar halihazırda ABD Doları’ndaki bir toparlanmaya karşı kendisini konumlamış durumda değil. Pazar hala yapısal olarak düşmeye meyilli ABD Doları’na sıkı sıkıya tutunuyor ve piyasa hala dolarda açık pozisyonu taşımaya devam ediyor. Bu nedenle doların yeniden harekete geçmesi ve yükselmesi, Euro/ABD doları ve ABD doları/Yen paritelerinde daha şiddetli bir hareketi tetikleyebilir.
2. YATIRIMCI NE YAPMALI?
Bence mutlaka hedge etmeliler. Böyle bir ortamda hedge etmemek ciddi tehlikeler taşıyor. Ben bunu uzun bir süredir söylüyorum. Euro’nun kendisi zaten problemli bir birim. ABD Doları’ndan hoşlanmadığınız için Euro satın almak her zaman tehlikelidir.
Bana sorarsanız AB’de gerçekleşen referandumların sonuçlarının da sürpriz olarak görülmemesi gerekiyor. Çünkü, insanlar zaten tüm kamuoyu araştırmalarından sonucun “Hayır” olacağını biliyorlardı. Gerçekten de sonuç “Hayır” oldu ama insanlar buna hazır değillerdi. Ben bu anlamda da bir sorun olduğu kanısındayım.
3. DOLAR/EURO PARİTESİNİN YÖNÜ
Bu koşullar altında, bu yılın sonuna doğru 1.18-1.19 dolaylarında olacaktır. Bu oldukça sabit bir oran. Ama ben kısa dönemde, önümüzdeki yaklaşık 2 aylık dönemde 1.10-1.15 oranına ulaşma şansı olduğunu düşünüyorum. Çünkü, piyasa henüz bu seviyede değil ve mücadele etmeye devam ediyor.
4. DÜNYANIN EN HAREKETLİ PARALARI
Bence şu anda en hızlı hareket eden para birimi Euro. Geçmişte de yine en hızlı hareket eden birim Euro’ydu. Commodity currency’ler (Ekonomisi ağırlıklı olarak belirli hammaddelerin ihracatına bağımlı olan ülkelerin para birimleri. Döviz piyasalarında ise Avustralya doları, Kanada doları, Yeni Zelanda doları ve Güney Afrika Rand’ı için kullanılıyor) son dönemde şaşırtıcı bir biçimde iyi gidiyor. Kanada Doları son derece iyi durumda. Bana göre bu, doların güçlenmesi ve Euro’nun gerilemesine bağlı olarak gelişiyor.
Benim için bir başka şaşırtıcı gelişme de Asya para birimlerinin güç kaybediyor olması. Pek çok insan hala ABD Doları/Asya ve Euro/Asya’nın gerilemesi gerektiğine inanıyor. Ama biz bunun tam tersini görüyoruz. Asya para birimleri zayıflıyor.
5. GELİŞMEKTE OLANLARIN DURUMU
Gelişmekte olan bu ülkelerin para birimleri gerilemeye devam edecek. Bunun iki nedeni var. Birincisi, getirilerin farklılaşması. Dolar dün olduğu gibi gerilemeye devam edebilir. Ama buradaki fark, bu görüşü ifade edenlerin sayısının giderek artması. FED faiz oranlarını arttırmaya ve Asya Merkez Bankası da bu oranları reddetmeye devam ettiği sürece, borç ile ilgili sorun yaşamaya devam edilir. Bu en kötü noktadır ve daha da kötü bir hal alıyor. Çünkü, FED şu anda yapmakta olduğu şeye devam edecek.
İkincisi ise gerçekten de yeni bir gelişme. Global ticari döngünün yavaşlamaya başladığına dair sinyaller almaya devam ediyoruz ve bu durum petrol fiyatları ile uyumlu değil. Şartlar bu olduğunda petrol fiyatlarının gerilemesi gerekirdi. Eğer Asya’daki genel ihracat oranına bakarsanız, geçtiğimiz yılın üçüncü çeyreğinin başında tepe yaptığını görürsünüz. Dolayısıyla gerileme anlamında bir yıl içinde bir hareket yakın görünüyor. Baltık Endeks Oranı’na da baktığınızda o da global üretim ve ticaret döngüsünün yavaşladığı görüşünü destekliyor. İşte bu nedenlerle Asya para birimlerinin iyi bir performans göstermemesi bekleniyor.
6. YENİ DÖNEMİN ANALİZİ
Ben bu dönemin döviz piyasalarında yaşanan son derece önemli bir dönem olduğunun altını çizmek istiyorum. Çünkü piyasanın ABD Doları ile ilgili hatalı bir tezi vardı. Şimdi de piyasalar döviz piyasasında olan bitenle boğuşuyorlar. Ben bunun oldukça önemli olduğunu düşünüyorum çünkü piyasa, bakış açısını değiştiriyor ve bir önceki bakış açısıyla ilgili bazı şüphelere sahip oluyor. Döviz piyasasında büyük bir hareket yaşanabilir. Ben şu anda tam da o noktada olduğumuzu düşünüyorum. Oldukça kolay bir şekilde devrilebiliriz.
7. ABD DOLARI’NDAKİ HAREKETİN ETKİSİ NE OLUR?
Bence dolardaki aşırı hassasiyetin gelecekte üstesinden gelinecektir. Eğer şu anda büyük bütçe açığı duyuruları alırsanız, gelecekte bu duyurular piyasada daha az etkili olacaktır. Dolayısıyla, döviz piyasası daha önce atlattığımız döneme göre çok daha istikrarlı bir hal alacaktır.
Olumlu olacağını düşündüğüm bir diğer gelişme de politika belirleyici olan kişilerin kurlara daha az odaklanmaya başlamayacak olmalarıdır. Bunun yerine kendi ekonomilerini düzene sokmak için çalışacaklardır. Bu da mali politikalarla, para politikalarıyla ve yapısal reformlarla daha fazla ilgilenecekleri anlamına gelir. Politikaları döviz kuru politikalarına odaklamak neredeyse her zaman için yanıltıcı olmuştur.
ABD’ye bakın. Cari açık ile çok fazla ilgilendiler ancak biliyorlar ki şu andaki cari açık tasarruf oranının düşüklüğünden kaynaklanıyor. Tasarruf oranını arttırmak için ise faiz oranlarını yükseltmek zorunda kaldılar. Ancak, faiz oranlarını arttırma hareketi doların yükselmesine neden oldu. Dolayısıyla, aynı anda hem rekabetçi bir devalüasyon politikasına hem de yüksek faiz oranı politikasına sahip olamıyorlar. Bana göre asıl önemli olan doları yapay bir şekilde aşağı çekmek yerine faiz oranlarını normale döndürmektir.
8. ÇİN DÜNYAYI NASIL ETKİLER?
Eğer Çin gelir bakımından büyümeye devam ederse bu, Asya’daki pek çok ülke için olumlu olur. Çünkü Asya’daki çoğu ülke Çin ile rekabet içinde değil. Bu ülkeler Çin’in tedarikçileri hatta. Çin’in küresel bir talebi var ama Çin’in bu talebinin petrol fiyatları üzerinde de büyük etkisi bulunuyor. Eğer Çin büyümeye devam ederse petrol ve diğer enerji ürünleri fiyatlarının biraz yüksek olduğunu göreceksiniz. Bu da küresel ekonominin yavaşlamasına neden olacaktır.
Ortada iki şey var. Ama bizim asıl düşüncemiz Çin’in hızlı büyümeye devam edeceği yönünde değil. Biz bunun tam tersini düşünüyoruz. Çin’in ilerlemesi yavaşlayacak. Dolayısıyla eğer bu düşüncemiz gerçekleşirse az önce söylediklerimin tam tersi gerçekleşecektir.
DOLAR PARİTELERİNİN YILSONU ANALİZİ
EURO 1.19
JAPON YENİ 1.01
İNGİLİZ STERLİNİ 1.80
KANADA DOLARI 1.28
AVUSTRALYA DOLARI 0.73
İSVİÇRE FRANGI 1.24
DANİMARKA KRONU 7.46
İSVEÇ KRONU 8.95
YENİ ZELANDA DOLARI 0.64
RUS RUBLESİ 28.0
N. ASLI TEKİNAY
[email protected]
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?