Kişisel Yatırım

Yeni enstrümanlar gelecekCari açığı nedeniyle, dünya piyasalarındaki dalgalanmalardan daha fazla etkilenen Türkiye için, yabancı sermaye girişi önemli. SPK Başkanı Turan Erol, Türkiye'de yabancı se...

1.02.2008 02:00:000
Paylaş Tweet Paylaş


Yeni enstrümanlar gelecek
Cari açığı nedeniyle, dünya piyasalarındaki dalgalanmalardan daha fazla etkilenen Türkiye için, yabancı sermaye girişi önemli. SPK Başkanı Turan Erol, Türkiye'de yabancı sermayenin uzun vadede kalıcı hale gelmesi için yeni enstrümanlar üzerinde çalıştıklarını söyledi. Erol’ın gayrimenkul piyasasına yönelik yatırım ortaklığı ve yatırım fonuyla KOBİ Borsası’yla ilgili değerlendirmeleri şöyle:

Gayrimenkul Sektörü
 Daha başlangıç aşamasında olan mortgage sektörü ve altyapı yatırımlarının sermaye piyasalarında finansmanı, başta Körfez ülkeleri olmak üzere yatırımcıların gözdesi. Dünyada, geçen yıldan altyapı için ayrılan ve kullanılmayan 300 milyar dolarlık fon var. Uzun vadede yabancı sermayeyi kalıcı hale getirmek için çalışmalar yapıyoruz. Buna yönelik olarak yatırım ortaklığı veya yatırım fonu üzerinde çalışıyoruz. Bu enstrümanlar, sermaye piyasalarının derinleşmesine katkıda bulunacak. Altyapı yatırımlarının bir özelliği de ekonomi durgunluk aşamasına girildiği dönemde yatırımcılar için koruyucu olması ve adeta bir kalkan görevi görmesi.

Kamuya İlave Yük Gelmeyecek
Altyapı yatırımlarının finansman modeli, kamuya ilave bir borç yükü getirmeden işleyecek. Örneğin, fizibilitesi ve değerlemesi yapılmış bir metro projeniz varsa, bu maliyeti ve getirisi dikkate alınarak belirlenecek değer üzerinde altyapı yatırım ortaklığı ya da yatırım fonu olarak halka arz edilebilecek. Ayrıca ilk aşamada halka arzdan önce nitelikli yatırımcılara satışı da olabilecek.

Kobi Borsası
Küçük ve Orta Boy İşletmeler'e (KOBİ) yabancı yatırımın çekilmesi için çalışmalar yapılıyor. Bu amaçla bir borsa oluşturulacak. Borsanın ayrı bir yerde mi, yoksa İMKB bünyesinde mi oluşturulması konusu henüz netleşmedi. Amaç, KOBİ'leri yönetim ve finansal olarak kurumsallaştırmak, dünya standartlarında bir yapıya kavuşturmak. KOBİ'lerin oluşturulacak borsaya açılmalarını kolaylaştıracak ilke ve koşulları belirleyeceğiz. Bunları sağlayanlar borsaya girebilecek. İMKB şirketlerine göre farklılıklar olacak sisteme yönelik çalışmalar, yıl sonuna kadar tamamlanacak.

VOB

Hisse kontratlar bekleniyor
Spot piyasalarda yaşanan belirsizlik ve dalgalanmalar, VOB’da etkisini gösteriyor. Spot piyasalardaki riskini azaltmak isteyen yatırımcılar, VOB’u kullanıyor. A Yatırım VOB

Müdürü Nuri Sevgen
VOB’daki enstrümanların yetersizliğine dikkat çekiyor. Sadece Endeks 30 ve dolar kontratlarda işlem hacminin döndüğünü ifade eden Sevgen, “İşlem hacmi en yüksek 10 hissenin sözleşmesinin bir an önce çıkması bekleniyor. Bu hisselerin de kontratlarının çıkması, VOB’un derinliğini iyice artıracak” diyor.

Borsa

Beklentili sektör ve hisseler alınabilir
İMKB, 2008 yılına kötü bir başlangıç yaptı. Resesyon endişelerinden en fazla nasibini alan borsa olan İMKB, 23 Ocak itibariyle yüzde 23 değer yitirdi. Satışların öncelikle bankacılık ve diğer endeks hisselerinde olduğu görüldü.“Borsa gelen satış dalgası sonrasında 43.000-47.000 bandına oturdu gibi. Bir süre bu aralıkta hareket edeceğimizi tahmin ediyorum” diyen Global Menkul Değerler Stratejisti

Arzu Odabaşı
Teknik olarak 47.000 seviyesi kıramadığı sürece, yurt dışına bağlı satış dalgasının devam edeceği yorumunu yapıyor. İkinci bir satış dalgasında 39.000 seviyelerine kadar geri çekilme olabileceği uyarısında bulunan Odabaşı, hisse senedi piyasasında yeni alımın şu aşamada çok riskli olduğunun altını çiziyor. Odabaşı, “Ancak riski sevenler, büyüme beklentisi olan sektör ve hisselerde alım yapabilir” diyerek sözlerini tamamlıyor.

Faiz

MB daha temkinli olacak
Piyasalarda yaşanan gelişmeler, faizleri de etkiliyor. FED'in yaptığı 75 baz puanlık indirim, sıkıntıları kısa vadede çözdü. Ancak piyasalarda orta, uzun vadeli yön tayini için net yorumlar yapılamıyor. FED’in 22 Ocak’taki 75 baz puanlık faiz indiriminin ardından 31 Ocak’taki toplantısının sonuçları izlenecek. Piyasalarda risklerin devam ettiği, riskten kaçınma trendinin yeni başladığı düşüncesinde olan Ak Yatırım Sabit Getirili Menkul Kıymetler Grup Yöneticisi Murat Salar, bu nedenle sabit ve yüksek getiri vaad eden YTL’nin cazip olduğunu söylüyor.

Piyasalardaki risklerin bir-iki çeyrek daha devam edeceğini ifade eden Salar, bu nedenle MB’nin de faiz politikasında daha temkinli olacağını belirtiyor. “Büyük yabancı MB’ler faiz indirse bile riskler dikkate alındığında MB, durulma olacağına ikna olana kadar beklemede olacak” diyen Salar, uygun yerlerden döviz bozarak YTL yatırımı yapılabileceğini anlatarak sözlerini tamamlıyor.

Eurobond

Eurobond yatırım için cazip
ABD’de 10 yıllık gösterge faiz ciddi bir düşüş trendine girerek 3.30 seviyesine düştü. Dolayısıyla Türk Eurobond’larının fiyatlarında ciddi bir düşüş veya yükseliş yok. 155-156 dolar seviyelerinde hareket ediyor. Ancak ABD kağıdı faiziyle Türk Eurobond faizini arasında fark açıldı. 30 yıllık gösterge kağıtta 308’ler görüldü. Bir bankanın Eurobond Masası Yetkilisi, “ABD’de faizler düştüğü için iki kağıdın faizi arasındaki fark yükseliyor. Bu da fiyatların değişmemesini sağlıyor” diyor. ABD’de resesyon ihtimalinin yüksekliğine dikkat çeken yetkili, FED faiz politikaların izlenmesini tavsiye ediyor. Yetkili, faiz farkı yüksek kaldığı sürece Türk Eurobondlarının cazibesini koruyacağını kaydediyor.

Altın

Bin dolar konuşuluyor
Dünyada altın fiyatları, petrol ve dolara göre şekillenmeye devam ediyor. Geçen ay itibariyle dolar kurundaki dalgalanmanın da etkisiyle 1 ons altın iki defa 900 dolar seviyesinin üzerini test etti. İlk test etmenin ardından 850 dolara kadar satış yiyen altın, ayın son günlerinde yeni bir yukarı dağla hareketiyle 900 doların üzerine çıktı. Yapılan değerlendirmeler, yurt dışı piyasalarda dalgalanma sürmeye devam ettiği sürece, altının yüksek seyrini koruyacağı şeklinde. Hedef olarak 1000 dolar rakamları telaffuz edilmeye başlandı. Hedge fonlar ve emeklilik fonlarının piyasalardaki risklerini azaltmak için başta petrol ve altın olarak emtia piyasalarında spekülatif işleme devam edeceği belirtiliyor.

Döviz

Dolarda dalga sürecek
Ocak ayında ABD ekonomisinin resesyona gireceği kaygılarının yarattığı sert satışlar sonrasında ABD Merkez Bankası'nın 75 baz puanlık faiz indirimi geldi. Ocak ayında 1.1501 seviyesine kadar inen dolar kuru, global risklerin artmasıyla birlikte bir ara 1.23 seviyelerini gördü. Ancak sonrasında FED’in kararı, YTL’nin yeniden güç kazanmasını sağladı.

Anadobank Döviz Masası Deaları Selçuk Yılmaz
30 Ocak’ta yapılan FED toplantısından çıkan faiz kararının şubat ayı başında piyasada etkili olacağını söylüyor. Yılmaz yine Şubat ayı içinde yapılacak büyük Merkez Bankalarının toplantılarına dikkat çekiyor. Yılmaz, “Piyasalarda resesyon tehlikesinin azalması YTL’yi güçlendirecek. Ancak uzun vadeli düşünen yatırımcılar, 1.20’nin altından dolar alabilir” diyerek sözlerini tamamlıyor.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz