Kişisel Yatırım

Merrill Lynch’ten 2009 alım önerileri

Merrill Lynch, yayınladığı bir raporda Türk hisse senetlerini değerlendirdi. Rapora göre,   Türkiye'nin hisse senetleri orta-vadeli görünümde olumlu. Bu paralelde 2009 için pozisyon alınması tavsiye ediliyor. Merrill Lynch’in senaryosuna göre, yüksek faiz oranları ve hisse başına kazançlardaki düşüşler, Türkiye hisse senetleri için alım fırsatı yaratabilir ve para birimi, 2008 boyunca hala ucuz kalabilir. Raporda özetle şu konulara değiniliyor:

Hikayesi Olanlar İzlenmeli
Türk hisselerde doyurucu getiri için şunların gerektiğini düşünüyoruz:
Faiz artırımlarının normal seyrini izleyeceğine dair piyasa inancı lazım. AKP kapatma davasına ilişkin siyasi açıklık ve daha fazla küresel iyimserlik gerekiyor. Üçüncü çeyreğe kadar bir ilerleme olacağından şüpheliyiz. Bu yüzden değerinin altındaki hisse odaklı hikayelerin izlenmesini tavsiye ediyoruz. Bankalar ve holdingler gibi.

“Al” Tavsiyeli Hisseler
Akçansa, Anadolu Efes, Anadolu Hayat, BİM, Ford Otosan, Garanti Bankası, Halkbank, Hürriyet, İş Bankası, Selçuk Ecza, Simpaş, Şişecam, TAV, Tofaş, Trakya Cam, Turkcell, THY.

Nötr Puanlı Hisseler
Akbank, Aksigorta, Arçelik, Enka, Erdemir, İş GYO, Koç Holding, Sabancı Holding, Vakıfbank, Vestel, YKB.

YKB’nin Notu Yükseldi
Yapı Kredi Bankası’nı en az tercih edilenler listemizden çıkarıp en çok tercih edilenler listemize koyuyoruz. Koç Holding'in hala piyasa için iyi bir hisse senedi olduğunu düşünüyoruz. Fakat Yapı Kredi'yi kattığımızdan Koç'u çıkarıyoruz. Keskin satışlara rağmen Turkcell'i en çok tercih edilenler listemizde tutmaya devam ediyoruz. Aksigorta'yı da en az tercih edilenler listemize dahil ediyoruz.

VOB

Petrol baskısı VOB’u da etkiliyor
Artan petrol fiyatları, geçen aylarda enerji sektöründeki kârlılığın etkisiyle, bağlı olduğu hisse senetlerine sürekli alım getirirken borsalara da destek oluyordu. Mayıs ayı ortasından itibaren yaşanan süreçte ise petrol fiyatlarının tahminlerin üzerinde yükselmesi, bu sefer ters etki yaparak artan enflasyon baskıları sebebiyle borsalara köstek olmaya başladı. Yurtdışına paralel bir seyir izleyen haziran vadeli Endeks-30 kontratlarında satışlar yaşandı. Bu kontratlarda 48.300 seviyeleri görülebilir. Döviz kontratlarda ise rekor seviyelerdeki petrol fiyatları ile artan enflasyon baskısı nedeniyle Avrupa Merkez Bankası’nın faiz indirme olasılığı bitti. Yaz aylarında döviz kontratlarda daha sakin bir seyir izlenebilir.

Borsa

Yaz ayları sıkıntılı geçecek
ABD’de enflasyon beklentilerinin yukarı yönlü, büyüme beklentilerinin aşağı yönlü revize edilmesi, emtia fiyatlarında yaşanan yükselişler ve son olarak AKP kapatma davasıyla ilgili yaşanan gerginlikler, İMKB üzerindeki baskıyı artırıyor. A Yatırım Yurtiçi Piyasalar Müdürü Murat Gürcan, “Yaz aylarında çok olumlu bir piyasa beklemiyoruz. İMKB, yaz ayları içerisinde daha çok içerideki gelişmelerin etkisinde olacaktır. Yurtdışı ile ciddi bir ayrışmamız söz konusu ve bu devam edecek gibi duruyor” diyor.

Endeksin ekim sonu kasım ayı başına kadar 38.000-48.000 puan aralığında hareket etmesini bekleyen Gürcan, özellikle ABD’den gelecek enflasyon verileri ile emtia fiyatlarının yakından izleneceğini söylüyor. Gürcan içerde ise Anayasa Mahkemesi’nin türban ve kapatma davasıyla ilgili vereceği kararların izleneceğini sözlerine ekliyor.

Faiz

Aşağı hareketler sınırlı olur
ABD Merkez Bankası (FED), 29-30 Nisan'da yaptığı para politikası toplantısının tutanaklarını yayımladı. Buna göre FED, 2008 yılı için ABD'nin ekonomik büyüme tahminini yüzde 0,3 ve yüzde 1,2 aralığına çekti. Banka üç ay önce ABD'nin ekonomisinin yüzde 1,3 ila yüzde 2 büyüyeceğini tahmin etmişti. FED, enflasyon beklentilerini ise 2008 yılı için yüzde 3,1-3,4 aralığına yerleştirdi. Bankanın ocak ayında yaptığı enflasyon tahmini ise yüzde 2,1-2,4 aralığında bulunuyordu. Bu gelişmelerin ardından 24-25 Haziran toplantılarında yeniden faiz indirimine gidebileceği yönündeki beklenti büyük ölçüde son buldu.

Türkiye Merkez Bankası’na (MB) bakıldığında ise mayıs ayı içinde beklentiler dahilinde 22 ay sonra gecelik faizi 15,25’ten 15,75 seviyesine yükseltildi. Artan gıda ve petrol fiyatları sonrasında yükselen enflasyon baskısı sonrasında MB’nin haziran ayında ve temmuz ayında 50’şer baz puanlık artırımla faizi yüzde 16,75 seviyesine çıkarabileceğini söyleyen Akbank Sabit Getirili Menkul Kıymetler Müdür Yardımcısı Burak Süren, bu beklentinin de 13.01.2010 vade gösterge kağıda yansıdığını ifade ediyor. Gösterge faiz geçen ay en yüksek 20 puan seviyesini gördü. Yani, enflasyon kaygılarıyla birlikte faizlerin 2-2,5 puan arttığını kaydeden Süren, “Yaz aylarında faizlerde ciddi bir düşüş beklemiyoruz. Çünkü Hazine’nin temmuz ve ağustos aylarında büyük itfaları var. Bu ihalelerde yabancı talebi olmazsa, petrol ve gıda fiyatlarına dayalı enflasyon kaygısı devam ederse, faizlerde düşüş olmaz” diyor.
Yaz aylarında MB’nin faiz artırım kararlarının ve yurtdışı piyasaların izleneceğini söyleyen Süren, risk sevmeyen yatırımcılar için faizin iyi bir yatırım aracı olduğunu belirtiyor.

Eurobond

Düşüş devam edebilir
Türk Eurobond’ları sakin bir dönem geçiriyordu. FED’in toplantısında büyüme rakamının revize edilmesi ve enflasyon hedefinin yükseltilmesi sonucunda, gelişmekte olan ülke Eurobond’larına satışların geldiği gözlendi. Bir bankanın Eurobond Masası yetkilisi, bunun sonucunda 2003 gösterge Eurobond’ta 1-1,5 puanlık düşüşle, 151.5 seviyelerine kadar geri çekilmenin yaşandığını ifade ediyor.

Artan enflasyon kaygıları ve büyüme endişelerine yüksek petrol fiyatları ve ABD’nin faiz indiriminde sona geldiğinin işaretleri de eklenince Türk Eurobond’larında satış baskısının devam edeceğini söyleyen yetkili, kapatma davasıyla ilgili gelişmelerin de izlendiğini belirtiyor.

Altın

Ekonomik göstergelerin etkisinde
Bin doların üzerinde seyreden ons başına altın fiyatı, mayıs ayı başında yaşadığı düşüşle 850 dolar seviyesine kadar geriledi. Ancak, mayıs ayı ortasından itibaren petrol fiyatının 135 dolara doğru tırmanışıyla birlikte 930 dolar seviyesinin üzerine çıktı.

“Altın fiyatı, dünya piyasalarındaki enflasyon endişesi, petrol fiyatlarının rekor kırması ve güçsüz dolar karşısında Euro/dolar paritesindeki artış gibi sebeplerden dolayı yükseliş eğilimi sergiliyor” diyen Goldaş Kıymetli Madenler Hazine Birim Yöneticisi Gökhan Aksu,
altın fiyatların mevcut arz ve talep dengesinden değil, diğer ekonomik faktörlerden etkilendiğini, bu nedenle parite ve petrol hareketlerinin izlenmesi gerektiğini sözlerine ekliyor.

Döviz

Beklenti aşağı yönlü
Ekonomideki dalgalanmayla birlikte bir ara 1.35 YTL’ye kadar yükselen dolar kuru sonrasında gelen kâr satışlarıyla geriledi. Mayıs ayı sonunda AKP davasıyla ilgili gerginlikler dolar kurunda hareketliliğe neden oldu. Ancak, Anadolubank Döviz Masası’ndan Selçuk Yılmaz, yüksek MB faizleri nedeniyle bu hareketlerin sınırlı olduğunu söylüyor. Kısa vadede AKP kapatma davasıyla ilgili polemiklerin atlatılması ve yüksek faizin devam etmesiyle birlikte YTL’nin dolar karşısında değer kazanmaya devam etmesini bekleyen Yılmaz, “Yaz aylarında genel olarak durgun, aşağı yönlü bir piyasa bekliyoruz” diyor. Yılmaz, dolar/Euro paritesinin de 1.53-1.58 arasında dalgalanmasını beklediğini sözlerine ekliyor.