Kişisel Yatırım

FED: “Tam Düzelme 5-6 Yıl Alır”Piyasalar son günlerde özellikle ABD’den gelen verileri ve açıklamaları yakından izlemeye başladı. Toparlanmanın ne zaman olacağı yönünde gelen açıklamalar, özellikle...

1.06.2009 03:00:000
Paylaş Tweet Paylaş

hedFED: “Tam Düzelme 5-6 Yıl Alır”
Piyasalar son günlerde özellikle ABD’den gelen verileri ve açıklamaları yakından izlemeye başladı. Toparlanmanın ne zaman olacağı yönünde gelen açıklamalar, özellikle takip ediliyor. Geçen ay FED Açık Piyasa Kurulu’nun (FOMC) Nisan sonundaki toplantısının açıklanan tutanaklarında, üyelerin ekonominin bu yıl sonuna doğru büyümeye başlayacağını ancak bu büyümenin zayıf ve düzelmenin uzun süre alacağını söyledikleri ortaya çıktı.

Toparlanma Zaman Alacak
ABD’deki 12 FED Başkanı ile 6 FED Guvernörü’nden oluşan FOMC üyelerinin ekonominin FED’in amacı olan maksimum istihdam ve fiyat istikrarını birlikte yakalamak için 5-6 yıllık uzun bir yol alması gerektiğine işaret ettikleri belirtildi.

hedKısa Vadede Risk Arttı
Üyelerin ekonomide tam bir çöküş yaşanması yolunda az da olsa varolan riskin daha da azaldığını kaydettikleri, ancak ekonominin bu yıl ve önümüzdeki 2 yıl içindeki performansı konusundaki tahminlerini düşürdükleri görüldü. Üretim ve satışlarda bu yıl yavaş da olsa bir artış görülmesinin beklendiği, ancak işsizlik oranının artmaya devam edeceği ve yüksek kalacağı toplantıda konuşuldu.

İşsizlik Oranına Dikkat
Kurul üyelerinden biri işsizlik oranının bu yıl yüzde 10’u bulacağını, bir diğerinin de 2011’de işsizlik oranının yüzde 9 olacağını tahmin ettiği kaydedildi. Kurul üyelerinin ortak kanısı ise dördüncü çeyrekte işsizlik oranının sadece yüzde 9,2 ile 9,6 arasında olacağı yönünde.

VOB
Temkinli Olma Zamanı
İMKB 30 Endeks sözleşmesinin en yakın vadesindeki toplam açık pozisyon sayısında 22 Mayıs’ta 250 bin 492 sözleşme adedi ile yeni bir rekor kırıldı. Bir önceki rekor 247 bin 670 adet ile 21 Mayıs tarihinde kırılmıştı. Hisse senedi piyasasında hızlı yükselişin ardından artan risklerle birlikte yatırımcıların, temkinli olma adına VOB’da risklerini hedge ettikleri gözleniyor.

IMF ile ilgili gelişmeler yakından izleniyor. Son olarak anlaşmanın sonbahara kalabileceği yönündeki haberler, piyasada tepki buldu.
Analistler, piyasaların geldiği noktalar ve yurtiçinde ve yurtdışında artan riskler dikkate alındığında temkinli olma zamanı, olduğunu belirtiyor. Bununla birlikte spot piyasalardaki risklerin VOB’da hedge edilmesi tavsiye ediliyor.

hedBorsa
Primsiz Hisselere İlgi Arttı

Borsa mart ayı başından bu yana bankacılık hisseleri önderliğinde çıkışını devam ettiriyor. Kâr realizasyonu olacağı yönünde beklentiler güçlü. Ancak yazıyı hazırladığımız tarihe kadar ciddi bir realizasyon yaşanmadı. Gedik Yatırım Araştırma Uzmanı Yunus Kaya, ciddi bir olumsuzluk yaşanmadığı taktirde 38.000 sonrasında 40.000 seviyelerinin test edilebileceğini düşünüyor. Yükselişin banka hisselerinden diğer primsiz endeks hisselerine kaymaya başladığını söyleyen Kaya, sözlerine şöyle devam ediyor:

“Hisse senedi seçiminde primsiz hisselere doğru gelen alımlar önem kazanacak. Aşağı hareketlerde ise defansif yapıdaki hisseler tercih edilebilir. Yatırımcılar, hızlı yükseliş sonrası artan riskleri dikkate alarak hisse senedi yatırımı yapmalı.”

hedFaiz
IMF ve MB İzlenecek

Faiz piyasası, yurtdışı gelişmelerin yanında içeride IMF anlaşmasını ve TC Merkez Bankası’nın (MB) faiz politikasını takip ediyor. MB’nin kasım ayında başlayan faiz indirim süreci sonucunda yüzde 15,75 olan gösterge faiz, yüzde 9,25 seviyesine geriledi. Aradan geçen bu süreçte 750 baz puanlık bir indirim süreci yaşandı. Buna harelel olarak bono piyasasında bileşik faizler de yüzde 25 seviyesinden yüzde 11,50 seviyelerine kadar geriledi. Haziran ayından sonra ise MB’nin küresel ve yerel faktörler ve bu faktörlerin başta enflasyon ve büyüme olmak üzere makro göstergelere olası etkilerine göre hareket edeceği tahmin ediliyor.

IMF anlaşması konusunda ise sürecin eylül-ekim ayına uzayacağının işaretleri alınıyor.

Çapraz denetim ve nereden buldun gibi konular nedeniyle görüşmelerin uzadığı ifade ediliyor. IMF ile Türkiye arasındaki bir diğer anlaşmazlık konusu orta vadeli maliye politikaları. Türkiye’nin 2009 yılında ve hatta 2010 yılı başında genişleyici maliye politikası uygulamasına IMF’nin itirazı sınırlı. Asıl sorun 2010 yılı sonrasında IMF’nin maliye politikasının daraltılmasını istemesinden kaynaklanıyor. 2011 yılında genel seçimlerin olması hükümetin orta vadeli mali reformlar konusunda isteksiz olmasına yol açıyor.

Geçtiğimiz aylarda banka alımları ile desteklenen gösterge kıymetin oranının, gecelik borçlanma oranının 200–250 baz puan üzerinde işlem gördüğünü gördük. MB’nin Haziran ayında da faiz indirimine devam edeceği beklentisiyle gösterge kağıtta yüzde 12,50 seviyelerinin üzerinde alım öneriliyor. Analistler kısa vadeli DİBS’lerde ‘al’ tavsiyesini sürdürürken, orta ve uzun vadeli kıymetler için ‘sat’ tavsiyesi veriliyor. Risk almak istemeyen ve kısa vadeli pozisyonda kalmak isteyen yatırımcılar için mevduat ve repo öneriliyor.

hedEurobond
Kısa Vadede ‘Tut’

Gelişmekte olan ülke eurotahvil piyasaları yurtdışı piyasalardaki aşağı yönlü hareketin ardından satım ağırlıklı seyir izledi. Yurtdışında açıklanan verilerin beklenenden olumlu gelmesi üzerine bir miktar toparlanma oldu. Ancak S&P’nin İngiltere’nin görünümünü durağandan negatife çekmesi piyasalarda moralleri bozdu ve gelişmekte olan ülke eurotahvillerinde de sınırlı değer kayıpları görüldü. Türk eurotahvillerinde küresel piyasalardaki kararsız havanın etkisinde yatay bir seyir izlendi. Analistler, kısa vadeli eurotahviller için ‘tut’, orta ve uzun vadeli eurotahviller için ‘sat’ önerisi veriyor. Kısa vadeli tahvil getirilerinin Mayıs ayının üçüncü haftasında hızlı bir şekilde düşüş kaydetmesi ve alım-satım spreadinin genişlemiş olması nedeniyle kısa vadeli kıymetlerde ‘tut’ önerisi veriliyor.

Altın
Altın Yükseliyor

Mart ayı ortasından bu yana altının bir çıkış trendi içinde olduğu görülüyor. 860 dolar/ons seviyelerinden 950 dolar/ons seviyelerine doğru bir çıkış olduğu gözlendi. Dünyada risklerin arttığı sinyallerinin alınmasıyla birlikte altına olan talebin arttığı gözleniyor. Dünyanın en büyük fon yöneticilerinden biri olan John Paulson’un 5,5 milyar dolar gibi yüksek bir altın pozisyonu taşıdığını açıklaması, piyasalarda büyük yankı buldu. Bunun yanında Çin’in ve hedge fonların da altın pozisyonlarını artırdığı gözlendi. Yapılan bu altın alımları, “ABD’de toparlanma beklemeyin” mesajını veriyor. Altındaki yükseliş, dolardaki çöküşün başlangıcı olarak değerlendiriliyor.

Döviz
Belirsizlik Devam Edecek

Mart ayında belirsizliklerin zirve yaptığı süreçte 1.82 zirvesini gören dolar/TL kuru, bu seviyenin ardından yurt dışında olumlu görüşlerin artması ve içerde IMF beklentileriyle birlikte 1,53 seviyelerine kadar geriledi. Son aşağı harekette Euro/dolar paritesinin 1,40’a kadar yükselmesinin de etkileri gözlendi. Analistler, gelinen seviyelerde al yada sat demenin çok zor olduğunu, belirsizliklerin arttığı bir sürecin yaşandığını söylüyor. Piyasaların 1,5 yıldır IMF anlaşmasını beklediğini anlatan analistler, “Hükümet, yaz aylarında girecek döviz miktarını da dikkate alarak, anlaşmayı sonbahara ertelemeyi planlıyor. Anlaşmanın olmaması halinde 1,60-1,70 seviyelerini görebiliriz. Daha uzun vade içinse belirsizliklerin arttığı dönemde öngörüde bulunmak zor” diyor.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz