“Seçimlere Kadar 48 Bin Test Edilebilir”

Seçimlere kadar volatilitesi yüksek bir piyasa bekleniyor. Bu dönemde hisse portföyünde likiditesi yüksek ve endekse paralel getirili hisselerin tercih edilmesini tavsiye eden Yücel Aysoy, seçimler...

1.06.2007 03:00:000
Paylaş Tweet Paylaş


Seçimlere kadar volatilitesi yüksek bir piyasa bekleniyor. Bu dönemde hisse portföyünde likiditesi yüksek ve endekse paralel getirili hisselerin tercih edilmesini tavsiye eden Yücel Aysoy, seçimlere kadar 48.000 zirvesinin görüleceğini düşünüyor. Yine faizi iyi bir yatırım aracı olarak görüyor. Aysoy, dövizin ise yatırım aracı niteliğini kaybettiğinin, yukarı hareketlerin satış fırsatı olarak değerlendirildiğinin altını çiziyor.

Türkiye siyasi açıdan oldukça stresli bir süreç geçiriyor. Öncelikle 27 Nisan’da yapılan Genel Kurmay açıklaması ve ardından cumhurbaşkanlığı seçimleri konusunda Anayasa Mahkemesi’nin aldığı kararın ardından 22 Temmuz’da yapılmak üzere erken genel seçim kararı alındı. Ancak piyasaların bu duruma tepkisinin sınırlı kaldığını ve beklenenden daha temkinli bir seyir izlediğini gördük. Özellikle döviz tarafında yükselişler satış fırsatı olarak değerlendirilmeye devam etti. Faiz tarafında ise yüksek reel faiz cazibesini korudu. Ancak hisse senedi piyasasında daha sert bir düzelme yaşandı, ardından ise toparlanma geldi. Bundan sonra piyasalar artık yapılacak erken genel seçimlere ve seçimlerden çıkacak sonuçlara odaklanmış durumda. Yine piyasalarımız açısından temel belirleyici nitelikte olan global likidite konusunda yaşanacak olası gelişmeler analiz edilmeye çalışılıyor.

 İşte bu önümüzdeki kritik dönemi Fortis Yatırım Genel Müdürü Yücel Aysoy’a yorumlattık. Aysoy, genel olarak borsada 48.000 düzeyinin test edilmesini beklerken, dolarda yukarı hareketleri satış fırsatı olarak görüyor. Faizde aşağı hareketi sınırlı görüyor. Aysoy’un piyasa beklentileri ve yatırımcılara tavsiyeleri ve Fortis Yatırım’ın hedefleri şöyle:

Seçim kararının alınmasının ardından 22 Temmuz’a kadar, borsa, döviz ve faiz cephesinde beklentiniz nedir?
Hisse senedi piyasasında yurt dışı piyasalara bağlı olarak, ancak bilançolara göre seçici hareketler görülebilir. Özellikle yurt dışı piyasalarda sert bir düzeltme yaşanma olasılığı gerçekleşmezse, endekste 46.500 seviyesinin üzerinde 48.400 düzeyine doğru bir atak yaşanabilir.

Merkez Bankası’nın (MB) enflasyona ilişkin kaygıları tam olarak azalmadan gösterge faizini değiştirmeyecek olması sebebiyle, faiz tarafında gelen haberlere paralel seyir izlenebilir. Ancak döviz tarafında, yükselişlerin satış fırsatı olarak değerlendirildiği seyrin devamını bekliyoruz.

Bu süreçte piyasaları etkileyebilecek gelişmeler neler olur? Yatırımcı neleri takip etmeli?
Siyasi risklerin arttığı bu dönemde, sürecin başında da olduğu gibi, yurt içi yerleşik yatırımcıların temkinli seyrini koruyacağını tahmin ediyoruz. Yurt dışı piyasalarda Merkez Bankalarının faiz kararları, ABD konut sektörüne ilişkin yansımalar ve Çin borsasındaki spekülatif hareket takip listemizde olacak.

Yurt içi seçim takviminde, 4 Haziran tarihi, seçim listeleri ve kadro belirlemeleri açısından önemli. Partilerin gerek tabanlarına, gerek seçmenlere verecekleri değişim sinyalleri, bu dönemde netleşecek. Ekonomiye ilişkin süreçleri, kimlerin yöneteceği belirlenecek.
Ayrıca son haftalarda seçim anketleri, röportajlar ve olasılık hesaplamalarına ışık tutacak haberler izlenmeli.

22 Temmuz’a kadar yatırım araçlarında nasıl bir strateji izlenmeli?
Yatırımcının risk tercihine bağlı olarak, ilgili dönemde volatilitenin yüksek olacağı düşünülürse, hisse portföyünde likiditesi yüksek ve endekse paralel getirili hisselerin tercih edilmesi mantıklı olur. Portföyde çeşitlendirmeye gitmek amacıyla sabit getirili enstrümanlar ya da O/N mevduat bulundurulmalı.
Döviz yatırımlarının uzun süredir yatırım niteliği taşıyan konumdan çıkmış olması sebebiyle, ancak portföyde az ve gerekiyorsa tercih edilmesi gerektiğini düşünüyorum. Bu süreci daha riskli olarak yönetmek isteyen ya da kendilerini hedge etmek isteyen yatırımcılar ise vadeli işlemler piyasasını tercih edebilir.

22 Temmuz genel seçimleri sonrasında döviz, faiz, borsa üçgeninde olası Meclis senaryolarına göre nasıl bir tablo ortaya çıkar? Yatırımcı seçimler sonrasında nasıl bir strateji izlemeli?
Seçim sonuçlarına ilişkin AKP hükümetinin tekrar iktidar olması ile birlikte koalisyon hükümeti olasılığı da gündemde. Meclise girecek parti sayısının yanı sıra, bağımsız milletvekillerinin de durumu önemli. Genel beklenti 3 partili bir meclis içerisinden çıkacak bir koalisyon hükümeti. AKP’nin tekrar tek başına yeter oy alması durumu ise politik istikrar ve ekonomik reformların devamı açısından olumlu gözükmekle birlikte, cumhurbaşkanlığı seçimleri ile Anayasa değişikliğine ilişkin daha önce yaşanan siyasi gerginlikler, toplumdaki kutuplaşmayı artırarak siyasi riskin artmasına neden olabilir. Bu nedenle politik güç ve uyuma ilişkin sonuçlar yakından takip edilmeli.

Seçim sonrasında ise piyasalarda bundan önceki seçimlerde yaşananlar göz önüne alındığında, siyasi yapının ve hükümetin oluşmasına paralel iyimser algılamanın arttığı görülmekte. Hareketin gücü ve süresi, yeni hükümete ilişkin beklentiler ve yurt dışı piyasaların o dönemdeki seyrine paralel olacak.

Türkiye seçim sürecine giriyor olmasına rağmen, yapılan halka arzlara gelen yabancı yatırımcıların yüksek talebini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Yabancı yatırımcıların yüzde 70 seviyesini aşan İMKB payının, seçim süreci öncesinde de devam ettiğini ve pozisyonların korunduğunu görüyoruz. Bu dönemde yapılan halka arzlara özellikle daha önceden piyasaya girme şansını yakalayamamış yabancı yatırımcıların ve Türkiye’ye dair belirli bir yatırım politikası öngören yatımcıların ilgi gösterdiğini görüyoruz. Özellikle belirli hisselerde ortalamanın üzerine taşınan yabancı yatırımcı payı, rakamların artması yönünde bir aksiyon alınması gerektiğinde, yeni halka arzlarda likiditesi yüksek hisselere beklenenden daha fazla ağırlık verilmesini beraberinde getiriyor.

Dünyada global likiditenin yönünü değiştirebilecek sinyaller var mı? Böyle bir durumdan Türkiye nasıl etkilenir?
Likidite fazlası, dünyada risk alma iştahının çok fazla artmasına ve tehlikeli denebilecek seviyelere gelinmesi neden oldu. Bu olumlu süreçten Türkiye gerek seçimlere ilişkin siyasi riskler, gerek cari açık sorunu nedeniyle üstüne düşen payı alamadı.

Dünyadaki global likidite açısından ekonomilerin büyümesi, ortaya çıkan enflasyon riski ve bunun faiz artırım politikalarına dönüşmesi, ana sorun olacak. Böyle bir durumun ortaya çıkması, kırılganlıklardan eskisi kadar olmasa da Türkiye'nin daha fazla etkilenmesine neden olabilir.

Fortis Yatırım, Türk piyasasına girdikten sonra bu güne kadar neler yaptı?
2005 yılı sonunda Fortis’in Dışbank’ı satın almasından sonra Fortis, çok yaygın bir reklam kampanyası düzenledi. Bu kampanyalar neticesinde Fortis ismi çok ciddi anlamda tüm Türkiye”de duyulmaya başladı. Bu süreçte başta Fortis şubelerinde bulunan acentelerimiz olmak üzere Fortis Yatırım olarak yürüttüğümüz tüm pazarlama faaliyetleri sonucunda müşteri sayılarımızda kayda değer artışlar yakaladık. Ayrıca Fortis’in uluslararası tecrübesi ve yaygın ürün ağından faydalanmak için banka ile beraber ortak çalışmalarımız devam ediyor.

Bundan sonraki hedefler nelerdir? Hangi alanlarda büyüyeceksiniz?
Öncelikli hedeflerimiz arasında hisse senedi ve VOB’da müşteri tabanını genişletmek, bu piyasalara yönelik müşteri memnuniyeti sağlayacak, işlem maliyetlerini düşürecek proje ve hizmetlere hız vermek yer alıyor. Fortis, 2007 sonuna kadar şube sayısını 250’ye çıkarmayı hedefliyor. Fortis’in büyümesine parelel olarak Fortis Yatırım olarak biz de müşteri bazında bu büyümeden pay almayı hedefliyoruz. Bu kapsamda Fortis’in bize sağladığı tüm imkanları ve fırsatları kullanıyoruz.

Mayıs sonunda internet şubesinden kredili hisse alım–satımı fonksiyonu ile müşterilerimizin hesaplarında nakit olmadan (hesabındaki hisse senetleri karşılığında) gün içerisinde alım imkanı tanıyacağız. Önümüzdeki dönemde VOB’un çok hızlı büyüyeceğini öngörüyoruz. Bu nedenle Fortis Yatırım olarak bu piyasaya yönelik yeni proje ve kampanyaları önümüzdeki dönemde müşterilerimizin hizmetine sunmayı planlıyoruz.

Siyasi arenada yaşanan gerginlikleri yerli ve yabancı yatırımcılar açısından değerlendirir misiniz?
Yurt içi yerleşiklerin seçim süreci öncesinde dolarizasyon eğilimlerinin arttığını ve risk alma iştahlarının azaldığını gördük. Yabancı yatırımcılar, bu süreçte temkinli iyimserliklerini korudu ve yurt dışına bağımlı seyre göre hareket etti. Yine yabancı yatırımcıların, özellikle hisse senedindeki pozisyonlarının likiditasyonunun da zorluğu nedeniyle, belirsizlik sürecinin genel görüntüyü bozma eğilimi taşıma noktasına gelmemesi sonucu, Türk piyasalarına olan ilgileri ve güvenleri devam etti.

Yabancı İştahı Devam Edecek
Türkiye’de yaşanan belirsizliklere rağmen, yabancılar dalgalanmaları alım fırsatı olarak değerlendirmeye devam ediyor. Bu paralelde yabancı yatırımcıların İMKB’deki payı yüzde 70 seviyelerinin de üzerine çıktı. Yine giren sıcak para ile birlikte faiz ve dövizde aşağı hareket devam ediyor. Bunun yanında doğrudan yatırımların da arttığını görülüyor. Yücel Aysoy bu durumu şöyle değerlendiriyor:

Potansiyel Yüksek
 Petrol fiyatlarının yükselişi ve Japonya'nın devam eden düşük faiz politikasıyla güçlenen yurt dışındaki likidite fazlası,Türkiye'deki tek parti hükümeti ile AB cephesinde atılan olumlu adımlar ile birleşti. Bu süreçten yabancı yatırımcıların Türkiye'ye bakış açısı ve risk alma iştahı da olumlu etkilendi. Bu durumda AB tetikleyici olmakla birlikte, Türkiye'nin büyüme potansiyeli ve genç nüfusu da iştah kabarttı.

Vadeler Uzuyor
 Yabancı sermayenin ilk etapta kısa vadeli borçlanma olarak geldiği ülkemizde, giderek vadesi uzayan yatırımların yapıldığını ve şirket satın almalarının yanı sıra yeni doğrudan yatırımlara başlandığını görüyoruz. Önümüzdeki dönemde yapısal reformlara yönelik adımlar atılmaya devam ederse, özellikle mali sektöre yönelen yatırımların daha farklı sektörlere yaygınlaşmasını ve artarak devam etmesini beklemek doğru olacaktır.

Hizmet ve Kampanyalar Sürüyor

Finansal Portal (www.yatirimyap.com)
Müşterilerimizin yatırım kararlarını sağlıklı bir şekilde verebilmelerini sağlamak amacıyla www.yatirimyap.com finansal portalımızı oluşturduk. Bu portal aracılığıyla, piyasa veri, haber ve analizlerine, on-Line hisse senedi verilerine, 3 dakika gecikmeli VOB verilerine, Fortis, Fortis Yatırım ve Fortis Portföy uzmanlarının araştırma rapor ve analizlerine, piyasa haberlerine, İMKB’deki şirketler hakkındaki son gelişmelere, teknik analiz yapma imkanına yatırımcı okulu, finans sözlüğü ve daha birçok finansal data/bilgiye ulaşılabilmekte.

E-Broker
İnternet şubesinden küçük ve orta ölçekli müşterilerimize kaliteli hizmet sunarken daha profesyonel yatırımcılarımız için, yine internet şubesi mantığıyla çalışan ancak sadece hisse senedi işlemlerini gerçekleştirmeye yarayan e-broker projesini geliştirdik. İnternet şubemizde olduğu gibi şifre ve parola sistemiyle çalışan bu uygulamanın en önemli avantajı, sadece hisse senedi alım/satım fonksiyonu sayesinde daha pratik ve hızlı olması.

Gl Trade
 Fransız kökenli uluslararası elektronik emir iletim platformudur. Yurt dışında yaygın olarak kullanılan sistem, profesyonel yatırımcılara aynı ekran üzerinden birden fazla piyasaya erişebilme imkanı tanıyor. Fortis Yatırım olarak biz de GL Trade üzerinden müşterilerimize Türkiye piyasaları için DMA (Direkt Piyasa Erişimi) hizmeti sağlıyoruz. GL platformunu kullanan müşterilerimiz anlık piyasa verilerini ekranlarında izleyebilmekte ve emirlerini aracı kullanmadan piyasaya elektronik ortamda iletebilmekte. Emir gönderiminde ve geri bildirimde hız avantajı sunan elektronik platformlar sayesinde müşteriler tam profesyonel hizmet alıyor.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz