Rakamlar gerçeği daha açık ortaya koyuyor. Tesisler ve fabrikalar açısından da durum aynı... Türkiye’de tesis yaşı konusunda yapılan inceleme, bazı sektörlerde yenileme ve yeni yatırımın zamanının ...
Rakamlar gerçeği daha açık ortaya koyuyor. Tesisler ve fabrikalar açısından da durum aynı... Türkiye’de tesis yaşı konusunda yapılan inceleme, bazı sektörlerde yenileme ve yeni yatırımın zamanının geldiğin ortaya koyuyor. Bazı sektörlerde ise durum daha parlak. Onların rekabet gücü yüksek. Ancak, 20 ve üstü yaş tesisleri barındıranlar için uyarı sinyalleri geliyor. Bu alanlarda hızla modernizasyon ve yenilemeye ihtiyaç var.
İstanbul Meşrubat Sanayi, Puro-Fay ve daha çoğaltabileceğimiz bir çok şirket vardı. Güçleri, hacimleriyle ön planda olan. Ancak şu an adlarını hatta ne iş yaptıklarını hatırlamakta bile güçlük çekiyoruz. Peki ne oldu bu şirketlere? Bu sorunun cevabını yönetim guruları “hayatta kalma süresi” (lifespan) olgusuyla veriyorlar. Hayatta kalmanın yolunu ise şirketleri, “canlı varlık” olarak görmekle açıklıyorlar. Bir şirketi “canlı varlık” olarak görmek, beraberinde yaşanmışlığı tecrübeye dönüştürmek, modern dünyaya ayak uydurmayı getiriyor. Bir anlamda, yönetim ve stratejinin yanı sıra, teknolojiyi de şirket içine dahil edip, yatırımları güncelleştirmeyi ifade ediyor.
İşte bu noktada “Modernizasyon” kavramının önemi ortaya çıkıyor. Daha iyi tesis ve daha verimli üretim, şirketlerin ayakta kalabilmesi için olmazsa olmazlardan. Peki acaba Türkiye’deki tesisler bu olmazsa olmazlara ne kadar sahip? Rekabet gücü ve yarının iş dünyasına hazırlık açısından önem taşıyan “yenilik” ya da “yeni yatırım”, önemli bir faktör olarak öne çıkıyor. Bu nedenle, her sektördeki tesislerin “yaşı” çok önemli. Çünkü, Türkiye’de bazı sektörlerde tesis ya da fabrika yaşı oldukça yüksek. Bazılarında 1960, hatta 1970’lerde gerçekleştirildiği için, bu faktör daha da önem kazanıyor.
Capital, bu konuya dikkat çekmek için, sektörel bazda bir araştırma ortalama tesis yaşını tespit ettik.
Ev tekstili, içecek, dondurulmuş gıda da ortalama tesis yaşı 5, 10 aralığında değişiyor. Çimento, kimya gibi ağır sanayi gerektiren sektörlerde ise yaşlar artıyor. Bu sektörlerde tesisler ortalama 15-20 yaşında. Ağır sanayide teknoloji çok hızlı değişmediğinden, bu ölçüdeki “yaş” şimdilik kabul edilebilir bulunuyor.
Tekstilin en genç tesisler!
Beyaz eşya sektöründe tesis yaşı Avrupa'da 30, Türkiye'de ise 15 -20 yaş düzeyinde. Ancak, buna rağmen ürün ve üretim teknolojisine bağlı olarak 10 yıl içinde fabrika teçhizatlarının önemli bir kısmı yenilendi. Tesise iyi bakıldığında tehlike olmadığını belirten Arçelik yetkilileri şöyle devam ediyor:
“Dolayısıyla tesisin yaşı, bakımıyla paralel gidiyor. Ancak, bazı kalıplar belli bir dönem sonunda, mesela 1 milyon adet baskı yaptıktan sonra, ömrünü doldurur ve yenilenmesi gerekir. Ekipmanın diğer parçalarının ömrü, bakımı yapıldığı sürece oldukça uzun. Fakat ürün ve üretim teknolojisindeki gelişme hızı o kadar yüksek ki, önemli miktardaki kalıp ve teçhizat bu sürede zaten yenilenmek zorunda kalıyor.”
Elektronik sektöründe az miktarda ama sürekli yenilemeye ihtiyaç olduğuna dikkat çeken Beko Elektronik Genel Müdürü Uran Tiryakioğlu şöyle konuşuyor: “Ortalama olarak bir tesiste ürünler hariç, sadece tesise yönelik yıllık yapılması gerekebilecek yatırımlar, mevcut kurulu yatırımın yüzde 5’i boyutunda düşünülebilir. Elektronik sektöründe tesisler değişik fonksiyonlar gören birçok makina ve cihazlardan oluşur. Ürün teknolojisi, standartlar ve komponent teknoloji değiştikçe, sadece bu parçalara yönelik proses yapan makineler yenilenir, geri kalan makine ve cihazlar kullanılmaya devam eder. Elektronik sektöründeki her türlü devrenin yapımına yönelik uygun karışımda makine ve cihaz parkı Türkiye’de mevcut.”
İçecek sektöründeki tesisleri meşrubat ve maden suyuna göre ayrı ayrı değerlendirmek gerektiğini belirten Erbak Uludağ Meşrubat ve Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Erbak şöyle devam ediyor:
“ Meşrubat grubunda son 2 yılda yeni yapılan tesis yok. Ortalama 5 yaşındaki tesisler faaliyet gösteriyor. Tesislerin yaklaşık yüzde 20’si daha eski. Maden suyunda ise 10 yıllık tesisler var. Aslında iyi bakıldığı zaman, makine uzun yıllar çalışabiliyor. Yıpranma fazla olmuyor.
Ancak, ciddi bir bakım eksiği var. İyi randıman sağlayan makineler var ama gerekli bakımları görmedikleri için bir süre sonra verimli çalışamıyorlar. Karton ambalajlama yapan fabrikalar da var. Bizim tesisimiz üç vardiya çalışıyor. Makineler çok kullanıldığı için de zarar görüyor.
Bunu önlemek için, bünyemizde ciddi çalışmalar yapan bir bakım ekibi oluşturduk. Her yıl düzenli olarak bakım, onarım yapıyoruz. Bu sektörde yeni yatırıma gerek yok. Hatta kapasite fazlası olduğunu söyleyebiliriz. Maden suyunda da önümüzdeki 5 yıl için ek kapasiteye ihtiyaç yok. Çünkü, talep düştü.”
Dondurulmuş gıda sektöründe ortalama tesis yaşının 10 olduğuna değinen Kerevitaş Genel Müdürü Mustafa Köse ise “ Sektörde 20-25 yaşından sonra tesislerin yenilenmesi gerekir. Mevcut tesislerin kapasite kullanım oranlarının artması lazım” diyor.
“TEKSTİLDE TESİSLER 10 YILDA YENİLENMELİ”
“ARTIK BAZI TEKNOLOJİLER BİRKAÇ YILDA ESKİYOR”
TURİZMDE TESİSLERİN YARIDAN FAZLASI 10 YILIN ÜZERİNDE
ÇİMENTODA ÜRETİMDEKİ DEĞİŞİKLİKLE ADEPTE EDİLİYOR
Çimento gibi ağır sanayiye üretim yapan sektörlerde teknoloji baş döndürücü bir hızla ilerlemiyor. Değişim, daha çok üretim süreçlerinde bir takım iyileştirmelerle sınırlı kalıyor. Türkiye’deki çimento sektörüne yapılan yatırımlar 1920’li yıllara kadar gidiyor. Çimento işinde başı devlet çekti. Özel sektörün çimento sektörüne özelleştirmelerle girdiğini belirten Nuh çimento Genel Müdürü Atalay Şahinoğlu şöyle devam ediyor:
“Çimento sektöründeki fabrikaların büyük bir çoğunluğu devletten alındı. Bunu 1980’lerin sonu, 90’ların başı olarak değerlendirmek mümkün. Daha öncesinde de özel sektör yatırım yapmıştı. Özellikle 1960’larda bu tip yatırımlar vardı.
Çimentoda, ağır sanayi teknolojisi kullanılıyor. Ağır sanayide çok hızlı ilerlemiyor. Üretim süreçlerindeki değişiklikle tesislere ilave ediliyor. 1985-90 arasında çimento üretiminde teknoloji gelişti. Bu yeniliklerde Türkiye’deki tesislere yansıtıldı. Bugünkü teknolojinin 2005 yılına kadar devam edeceğini düşünüyoruz. Yeni yatırım yapılsa da aynı teknoloji kullanılacaktır. İç piyasa için yeni yatırıma ihtiyaç yok. Ancak, ihracat potansiyeli artıyor. Bunun için yeni yatırımlar gündeme gelebilir.”
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?