Haziran, Temmuz ve Ağustos... Yılın en sıcak ayları... Ancak, ekonomi ve iş dünyası için genelde sakin geçer. Para piyasaları durgundur. İzinler, bakım çalışmaları nedeniyle üretimde gerileme olur....
Ekonomide “döngülerin” (cycle) önemli bir yeri vardır. “Mevsimsel döngüler” (Seasonal cycles) ya da “Mevsimsellik etkisi” (Seasonal effects), en çok kabul gören, ekonominin kendisi tarafından test edilmiş olandır. Buna göre, her mevsimin kendine özgü bir ritmi vardır. Üretimden enflasyona, satışlardan faiz oranına, ekonominin neredeyse her göstergesi bu ritmden etkilenir.
Bütün dünyada olduğu gibi, Türkiye’de de “mevsimsellik” etkisi kendisini açıkça gösterir. Üstelik, içine girdiğimiz yaz mevsimi en çok hissettiğimiz dönemdir. Örneğin, normal koşullarda, bu aylarda para piyasaları sakinleşir, döviz üzerindeki baskı azalır. Okulların tatile girmesi ve insanların yazlık beldelere akması nedeniyle, büyük kentlerin nüfusu azalır, bazı sektörlerde durgunluk başlar. Özellikle temmuz ve ağustos aylarında fabrikalar ya toplu tatiller ya da bakım nedeniyle, üretimlerini durdururlar. Dolayısıyla, bu aylarda sanayi üretiminde bir gerileme de gözlenebilir. Kısacası, ekonominin önemli bölümünde “yaz” baskısını kendini açıkça hissettirir.
Ancak, bu tablo, normal koşullarda yaşanıyor. 2002 yılının yaz mevsiminin, kriz nedeniyle bir ölçüde farklı geçeceğine yönelik tahminler var. Uzmanlar, “Ekonomideki canlanma işaretleri, ertelenen alımların hayata geçmesini sağlayabilir ve yaz ayları, geçmiş yıllardan farklı şekilde hareketli geçebilir” yorumunu yapıyorlar. Dolayısıyla, “Bu yaz farklı olacak” beklentisi çok yüksek. Çeşitli sektör ya da ürünlerde, satış ve üretim, normal seyrinin üzerinde gerçekleşebilir, hareketli bir Haziran-Ağustos süreci yaşanabilir tahmini yapılıyor. Capital, bu beklentileri, sektör yetkilileri ve rakamlar eşliğinde analiz etti...
İnşaatta canlılık, diğer sektörlerin aksine yaz aylarında başlıyor. Kış koşullarının ortadan kalkmasıyla birlikte hızlanan yıllık aktiviteler, yaz mevsiminde zirveye çıkıyor. İnşaatın krizden en çok etkilenen sektörlerden biri olduğuna dikkat çeken Türkiye Müteahhitler Birliği Başkanı Nihat Özdemir, 2001 yılında resmi rakamlarla yüzde 5.9 olduğu belirtilen küçülmenin, aslında yüzde 10’lara ulaştığını söylüyor. Özdemir, “Göstergeler 2002 yazına doğru büyümenin başlayacağına işaret ediyor. Ancak, bunun inşaat sektörünü hemen canlandıracağını beklememek lazım”diyor.
Bu yaz sektörde yeni kamu yatırımları beklenmiyor. Tahminler, hareketliliğin ağırlıklı olarak özel sektör ve konut piyasasında olacağı yönünde... Yerli sermayenin henüz istenilen çapta yatırım yapacak durumda olmadığını belirten Nihat Özdemir şöyle devam ediyor:
“Yabancı sermeye de gelmek için ekonominin tam düzelmesini bekliyor. Bu nedenle faaliyetlerde bir kıpırdanma başlasa da bu yetersiz olacak ve sektör bu yaz da küçülme halinde kalmaya devam edecek”.
Havaların ısınmasıyla birlikte boya sektöründe de canlılık başlıyor. Nisan ve Mayıs aylarında başlanan bahar temizliği, boya satışlarını önemli ölçüde artırıyor. Sektörde hareketlilik en çok mayıs, haziran, temmuz ve eylülde yaşanıyor.
Sektörün lider firmalarından Marshall, satışlarının yüzde 12’sini Mayıs, yüzde 13’ünü Haziran, yine yüzde 13’ünü Temmuz ve yüzde 11’ini Eylül aylarında gerçekleştiriyor.
Marshall yetkilileri, geri kalan aylarda satışların yüzde 7’nin altında kaldığını belirtiyor.
Boya sektöründe bu yazın, geçtiğimiz yıl ertelenen taleplerle birlikte daha fazla hareketlilik olması bekleniyor. Ancak, inşaat sektöründe olduğu gibi boyada da bu yaz olağanüstü bir canlanma beklenmiyor.
Bu sektörde satışlar ve hareketlilik, mevsimsel taleplere göre şekilleniyor. Örneğin şarküteri ürünlerinde Eylül, Ekim ve Kasım aylarında satışlar artarken, yaz mevsiminde hareketlilik azalıyor.
Maret yetkilileri, et ürünleri satışlarının 2000’den 2001’e yüzde 5 oranında gerilediğine dikkat çekiyorlar. Ancak, ilk 4 aya ait rakamlar olumlu mesajlar içeriyor. Buna göre, yılın ilk 4 ayında et satışlarında yüzde 29, et ürünlerinde ise yüzde 14 oranında artış yaşandı.Yetkililere göre, bu artış, et ve et ürünleri için bu yazın iyi geçeceğine işaret ediyor.
Sektörün son 3 yılına ait “yaz performansı” incelendiğinde, haziran ve temmuzda satışların aynı düzeylerini koruduğu, ancak ağustosta artış yaşandığı görülüyor. Yetkililer, bu yazın da aynı şekilde geçmesini bekliyorlar. Haziran ve Temmuz aylarında satışların Mayıs düzeyinde olması beklenirken, ağustosta yaklaşık yüzde 5 oranında bir artış beklentisi var.
Sorunlu bir dönemden geçen beyaz et sektörü, 2002 yazına olumlu bakıyor. Beyaz Et Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Doç. Dr. Erol Şengör, üretimin, 2002 yazında, geçen yılın aynı dönemine göre artacağını tahmin ettiklerini söylüyor. Şengör, “Yaz aylarındaki performansla birlikte, yılın ilk yarısındaki artışın yüzde 10-15 düzeyine yükseleceğini umuyoruz” diyor.
Yılın ikinci yarısında daha az artış beklendiğini belirten Şengör’e göre, 2002’de yıl ortalamasına göre artış yüzde 2,5 civarında olacak. Beyaz et üreticisi Banvit’in tahminleri ise bu yazın geçen yazlarda çok farklı olmayacağı yönünde. Banvit yetkilileri, yalnız Dolar/ton bazında bu yaz fiyatların daha yukarıda olacağına dikkat çekiyorlar.
Yaz aylarıyla birlikte satışların en çok arttığı sektörlerden biri içecek... Meşrubatçılar Derneği’nin 2001 yılı verilerine göre, bu sektörde, Haziran-Ağustos döneminde, satışların yüzde 21’i gerçekleştirildi. Bu oranın, 2002 yazında daha yüksek bir düzeye, örneğin yüzde 25’e ulaşması bekleniyor. Ayrıca, meyveli içeceklerde de 2001’de yüzde 4 olan oranın, bu yaz yüzde 7’ye çıkabileceği tahmin ediliyor.
Meyve suyu nektarında ise Haziran-Ağustos döneminde satışlarının, yıllık satışlara oranı 2001 yılında yüzde 7 olarak gerçekleşti. Bu oranın, 2002 yazında yüzde 8’e ulaşması bekleniyor.
Meyveli içecek sektöründe bu yıl plastik ambalajlardaki benzonatlı içeceklerin piyasaya çıkmasının, pastörize meyve sularının satışlarını olumsuz etkilediğini belirten Ersu Satış ve Pazarlama Müdürü Yurdal Kökbudak, “Tarım Bakanlığı’ndan benzonatlı içecekler konusunda tüketiciye uyarı gelmediği sürece bu yaz iç piyasada satışlarda gerileme olabilir”diyor.
Demir Çelik Üreticileri Derneği (DCU) verilerine göre, son 3 yıl içerisinde demir-çelik üretiminde ekonomik kriz nedeniyle iç talep yüzde 34 oranında geriledi. Ancak, 2001 yılı yaz ayları hariç Mayıs-Ağustos döneminde, son 3 yılda sektörde gözle görülür bir üretim artışı kaydedildi. İç talepte henüz yeterli canlanma oluşmadığını belirten DCU Genel Sekreteri Veysel Yayan, “Bu yaz geçtiğimiz yıl yatırımların neredeyse tümüyle durması üzerine önemli ölçüde gerilemiş olan iç talep üzerinde bir taleple karşılaşabileceğiz” diyor. Yayan, yaz beklentilerine şöyle devam ediyor:
“ABD hükümeti ve AB Komisyonu tarafından alınan korumacı tedbirler, Mayıs ve Haziran aylarında, Çin’in kütük talebindeki artışla dengelenecek. Temmuz ayından itibaren ise, AB ülkelerine yönelik ihracat kontenjanının etkisi görülecek. 2002 yılının yaz aylarında, üretimde, 2001 yılına kıyasla, iç talepteki canlanmanın da etkisiyle artış sağlanacak”
Yetkililere göre, makarna satışları için en durgun dönemi, Haziran-Ağustos arasındaki 3 ay oluşturuyor. Sektör yetkilileri, bu yaz da aynı durgunluğun yaşanacağı kanısında. Buna gerekçe olarak da, makarnada “talep ertelemesi” gibi bir faktörün olmaması gösteriliyor. Doğal olarak da makarna, sektöre özel trendini bu yaz aylarında da koruyacak.
2002 yazı için yapılan projeksiyonlarda geçmiş yıllara göre önemli bir farklılık olmadığını belirten Pastavilla Pazarlama Müdürü Volkan Çaylan, “Yaz ayları, makarna satışlarının en durgun olduğu dönemdir. Bu yaz da geçen seneye göre farklı bir canlanma beklemiyoruz”diyor.
Makarna satışlarının arttığı Eylül ve Ekim aylarında da bu yıl, geçen yıllara oranla pek fazla değişim beklenmiyor. Bu yıl da sektör her zaman olduğu gibi Ağustos sonunda canlanmaya başlayacak. Hareketlilik, Mayıs ayına kadar devam edecek.
Tüm dayanıklı tüketim grubu ürünleri, ekonomideki krizden önemli ölçüde etkilendi. Fırın pazarında 2001 yılında yaşanan yüzde 35 düzeyindeki daralma da bunun sonucu idi. Ancak, yurt içi satışlardaki düşüş, ihracata yansımadı ve yurtdışı satışın payı yüzde 42’ye yükseldi. Sonuçta, üretim artışı, 2001 yılında yüzde 6 oranında gerçekleşti.
2001’de fırın ihracatlarının yüzde 38 düzeyinde artış gösterdiğini belirten Teba yetkilileri, bu hareketin 2002’nin ilk 3 ayında da sürdüğünü söylüyor. Buna göre, ilk 3 ayda toplam yurtiçi satışları yüzde 2, ihracat da yüzde 36 civarında artış gösterdi.
Yılın ilk 3 ayında iç talebin ertelenmeye devam ettiğini kaydeden yetkililere göre, yaz aylarında, ekonomideki iyimser beklentiler ve ihracat olanaklarıyla birlikte, tüketici alımları hız kazanacak, fırın üretimi de artık gösterecek.
<b>Cep telefonunda yaz heyecanı
Son yılların en hızlı gelişen ürünlerinde biri olan cep telefonu, krizden sınırlı bir şekilde etkilendi. Ancak, satışlarda bir daralma olduğu da gerçek. Tekofaks GSM Ürün Müdürü Serhat Tatlı, ekonomik sıkıntıların, telekomünikasyon sektörünü 2001 Ekim itibariyle yaklaşık yüzde 60-70 oranında daralttığını söylüyor. Tatlı, “Buna bağlı aktive olan mobil hat sayısında da bir artış olmadığı gibi, belirli ölçülerde azalmalar meydana geldi” diyor.
Telekomünikasyon endüstrisinde 2002 yılı için yapılan ilk tahminler çok iç açıcı değildi. Ancak, 2002’nin ilk çeyreğinde cihaz satışlarındaki daralma yarı yarıya azaldı ve pazar yeniden genişlemeye başladı. Sektörün yükselme trendi içine girdiğini belirten Serhat Tatlı, genel ekonomik konjonktür ile birlikte sektörde Temmuz ayından itibaren beklenen açılma sürecinin daha da öne çekildiğini söylüyor. Tatlı şöyle diyor:
“Özellikle Euro bazında ithalatta, Euro’nun şu andaki durağan seyri, gösterdiği iniş trendi, gerek dağıtım kanalları gerekse tüketicide bir güven yarattı. Beklentilerin çok ötesindeki yaklaşık 1 milyon yeni mobil hat aktivasyonları da bunu doğruluyor. Bu aşamada Temmuz ve Ağustos aylarında yeni teknolojilerin uygulanmaya başlaması, sektördeki hareketliliği destekleyecek”.
<b>Tekstilde “erteleme” sendromu
Tekstil, bu yaza en umutsuz bakan sektörlerden biri. Zorlu Tekstil Ürünleri A.Ş yetkilileri, iç piyasadaki durgunluğun yaz aylarında da devam edeceği, hatta küçük bir oranda gerileme de olabileceği görüşünde.
Tekstilde talebin ertelenmeye devam edeceğini belirten yetkililer, “Tüketicide taze ve ilave nakit yok. Bu nedenle talepte artış beklemiyoruz. Yaz aylarında da umudumuz ancak ihracattan yana olacak”diyor.
Tekstilde yaz ayları üretimin en yoğun olduğu dönem... Üretimde Nisan ayında başlayan yoğunluk, eylülde zirveye ulaşıyor. Bu yaz iç piyasadaki durgunluk nedeniyle üretimin ağırlıklı olarak yurtdışı pazarlar için gerçekleşmesi bekleniyor.
<b>Hazır giyime turizm dopingi
Beyaz eşya pazarı mevsimsellik nedeniyle Temmuz ve Ağustos aylarında durgun geçiyor. Yetkililer, bu yaz da aynı durgunluğun devam etmesini bekliyor. Diğer yandan Şubat ayından itibaren iç piyasada başlayan hareketlenmenin, Temmuz ayına kadar süreceği tahmin ediliyor.
2002 yazının, geçen yazdan çok farklı olmayacağını söyleyen Merloni yetkilileri, canlanmanın Eylül ayından itibaren başlayacağı kanısında.
Arçelik yetkilileri ise beyaz eşyada son 4 aydaki trendin, sürekli yükselme eğiliminde olduğuna dikkat çekiyor. Nisan sonu itibariyle Ocak ayına göre satışların yüzde 40 oranında arttığını belirten Arçelik yetkilileri, Haziran-Ağustos döneminde, özellikle klima ve buzdolabında artış bekliyor. Sektörün geneli için Ocak-Mayıs arasındaki satışlara göre, yaz aylarında klimada yüzde 100, buzdolabında ise yüzde 30 civarında artış tahmin ediliyor.
Televizyonda talepler geri dönüyor
Elektronik sektöründe satışların yüzde 75’i sonbahar ve kış aylarında gerçekleşiyor. Haziran, temmuz ve ağustos ayları, kısa dönemli hareketlenmeler dışında, çoğunlukla durgun geçiyor. Ancak, bu yılınyaz aylarında pazarda önemli bir hareketlilik bekleniyor.
Kriz nedeniyle ertelenen taleplerin bu yaz geri dönmeye başlayacağına inanan sektörlerin başında elektronik geliyor. Televizyon pazarında kriz nedeniyle ertelenen taleplerin şimdiden geri dönmeye başlamış durumda. Özellikle son bir buçuk aydır görülen canlanmanın, yaz aylarında da devam edeceği yönünde güçlü tahminler var. Haziran ayında başlayan Dünya Kupası da televizyon satışlarını artırıyor.
Profilo Telra Elektronik yetkilileri, Türkiye’de de özellikle Nisan ve Mayıs aylarında büyük ekran TV satışlarında yüzde 30’a varan bir artış kaydedildiğini belirtiyorlar.
Konserve ve salçanın yarını
Sebze ve meyve konserve çeşitlerinde mevsimsellik yoğun biçimde hissediliyor. Üretim, tarıma dayalı olduğu için yaz aylarında yoğunlaşıyor. Tamek Pazarlama Müdürü Fikret Yıldırıcı, taze meyve ve sebze nedeniyle, bu dönemde konserve satışlarının azaldığını söylüyor. Yıldırıcı, “Konserve satışlarındaki artış genel olarak kış ve bahar aylarında gerçekleşiyor” diyor.
Salçada üretim yaz aylarında artarken, satışlar, yaz ayları boyunca yemeklerde taze domatesin tercih edilmesiyle düşüyor. Domates ve biber salçasının yoğun olarak tüketildiği kış aylarında satış rakamları da yükseliyor.
Tukaş Genel Müdürü Ahmet Uysal, 2002 yılında, 2001 yılına oranla hasatta verimlilik görüldüğünü belirtiyor ve “Geçtiğimiz yıl, domatesteki verim düşüklüğü, domates salçası üretim miktarını da düşürdü. 2002 yılında hasatta verimlilik nedeniyle domates salçası ve sebze konservelerinde üretim artacaktır”diyor. Bu artışın, sonbahar ve kış aylarında domates salçası ve sebze konservelerinin satış miktarlarını da artırması bekleniyor.
Global olarak ekonomi, otomobil pazarının büyümesine yönelik olumlu sinyaller veriyor. Ancak, sektör yetkilileri, bunun için hala zamana ihtiyaç olduğu görüşünde birleşiyor. 2002 yılında, toplam otomobil pazarının, geçen yıla oranla yüzde 10 seviyesinde bir büyümesi bekleniyor. Bu olumlu beklentiye rağmen, krizden sonra gelir ve pazar hacminin 90’lı yıllarda olduğu gibi olmayacağı söyleniyor.
Yaz aylarına ilişkin beklentiler de bu yönde. Renault yetkililerine göre, faiz oranlarındaki düşüş, ekonominin düzelmeye başladığının bir göstergesi. Ancak, bu, otomotivin hız kazanması için henüz yeterli değil. Sonuçta müşteriler kendilerini daha güvende hissetme gereksinimi duyuyorlar ve hala para harcamak konusunda hala tereddüt yaşıyorlar. Bu nedenle tüm sektörde kararsızlığın bu yaz da devam etmesi bekleniyor.
Küçük ev aletleri büyüyecek
Küçük ev aletleri satışlarında genel olarak mevsimsellik görülmüyor. Sadece Yılbaşı ve Anneler Günü gibi özel günler öncesinde satışların belirli şekilde artıyor. Bunun dışında her üründe satışların en düşük olduğu aylarda bile, belirgin adetlerde satışlar gerçekleşiyor.
2002 yılının yaz döneminde, geçen yıla göre yüzde 5 ile başlayan belirgin bir artış olduğunu söyleyen BSH Profilo Ev Gereçleri Pazarlama Direktörü Arif Sankur, bu artışın çeşitli kategoriler bazında, yaz aylarında yüzde 10' lara doğru ilerleyeceğini söylüyor. Sankur, “Genel ekonomik durumun bu şeklini koruyacağını ya da gelişeceğini öngörürsek, bu yaz geçen yaza göre küçük ev aletleri pazarında bir büyüme öngörülebilir” diyor.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?