Sektörlerin Yeni Rotası

Hızlı değişen tüketici trendleri ve ihtiyaçları sektörlerin yatırım eğilimlerini de kökten etkiliyor. Sağlıklı yaşam trendi ile gıda sektöründe yatırımlar fonksiyonel ve doğal gıda ürünlerine hızla...

1.09.2007 03:00:000
Paylaş Tweet Paylaş

Hızlı değişen tüketici trendleri ve ihtiyaçları sektörlerin yatırım eğilimlerini de kökten etkiliyor. Sağlıklı yaşam trendi ile gıda sektöründe yatırımlar fonksiyonel ve doğal gıda ürünlerine hızla kayıyor. Yeni yapılarda balkon olmaması, beyaz eşya yatırımlarında kurutma makinesine yönelimi, enerji sıkıntısı ise A sınıfı ürünleri öne çıkarıyor. Kendi kendini temizleyen boya, terletmeyen kumaş, açılıp tekrar kapatılabilen ambalajlar derken sektörlerin çoğunda teknolojinin desteğiyle yatırımların yönü değişiyor. Uzmanlar önümüzdeki dönemde gelişen teknoloji ile birlikte inovatif ürünlerin sektörlerde yatırımların rotasını belirleyeceğini düşünüyor.

Turizm yatırımcıları uzun yıllar deniz kum güneş için yanıp tutuşan yabancı turistlere yönelik otellere yatırım yaptı. Bu otellerin yüzde 90’ı ise Antalya başta olmak üzere Akdeniz bölgesine inşa edildi. Son yıllarda dünyadaki turizm trendlerinin değişmesi doğrultusunda sezonu 12 aya yayacak değişik konaklama tipleri ortaya çıkmaya başladı ve turizm yatırımcıları da rotayı bu yöne çevirdi. Bugün butik oteller, termal oteller, şehir otelleri Türkiye’nin değişik bölgelerinde birbiri ardına yapılıyor.

Benzer şekilde çelik şirketleri yıllarca uzun çelik ürünlerine yatırım yaptı. Türkiye’nin yassı çelikte net ithalatçı olması ve yassı çelik ürünlerine olan talebin hızlı artmasıyla sektörün yatırım eğilimi değişti. Bugün 3 büyük çelik şirketi yassı çelik yatırımının tamamlanması için uğraşıyor.

Her iki sektörde de görüldüğü gibi trendler ve ihtiyaçlar sektörlerin yatırım rotasında köklü değişimlere neden oluyor. Capital olarak sektörlerdeki yatırımın yönünü ve önümüzdeki dönemde nereye yatırım yapılacağını araştırdık. Araştırmamız her sektörde tüketici trendlerinin ve teknolojinin belirleyici olacağını, özellikle inovatif ürünlerin sektörlerin geleceğine damgasını vuracağını ortaya koydu. Nano ürünler, akıllı ürünler, fonksiyonel ürünler ise yatırımlara damgasını vuracak örneklerden sadece birkaçı…

Beyaz Eşyada 3 Belirleyici
Son yıllarda beyaz eşyadaki yatırımların bulaşık makinesi alanında yoğunlaştığını görüyoruz. Bu eğilimin önümüzdeki dönemde de sürmesi bekleniyor. Çünkü, bulaşık makinesi doygunluk seviyesi düşük olan ürünlerden biri ve bu ürüne olan talep hala yoğun. BSH Ev Aletleri Satışlardan Sorumlu İcra Kurulu Üyesi Ronald Grünberg, bulaşık makinesine olan talebi uygun fiyatlara ve gelişen yaşam standartlarına bağlıyor, pazarın Türkiye’de ve

Avrupa’da hızla büyüdüğünü söylüyor.
Sektördeki yatırım eğiliminin gözlendiği bir diğer alan ise kurutma makinesi. Türkiye’nin ilk kurutma makinesi tesisi Arçelik tarafından bu yılın sonuna doğru açılacak. Dolayısıyla bu ürüne yönelik yeni yatırımlar da sektörden gelebilir. Ronald Grünberg, “Halen yılda 8-10 binlik çok küçük rakamlardan bahsediyoruz, ama önümüzdeki 5 yıl içerisinde kurutma makinesi rakamlarının 200 bin adede ulaşacağını öngörüyoruz” diye anlatıyor. Yeni yapılan konutların balkonunun olmaması, banyoların küçüklüğü ve yaşam tarzlarının değişmesinin kurutma makinesine olan talebi tetiklemesi bekleniyor. Ancak, bu üründe pazarın bulaşık makinesi kadar büyümesi beklenmiyor.

Önümüzdeki dönemde yatırım eğiliminin gözleneceği üçüncü başlık ise enerji tasarruflu ürünler olacak. Bu ürünlerin üretimine yönelik yatırımların da artması bekleniyor. BSH de A ve üstü enerji sınıfında ürünler üretilmesi konusunda yatırımlar yapacak.

Gıdada Sağlıklı Yaşam
Gıda şirketlerinin önümüzdeki dönemde de tüketicilerin yaşamını kolaylaştıran pratik ve sağlıklı yaşamı destekleyecek ürünlere yönelmesi bekleniyor. Sektördeki yatırımların da bu trend doğrultusunda şekilleneceği tahmin ediliyor.

Yaşar Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili İdil Yiğitbaşı, fonksiyonel ürünlere yönelme bekliyor. Yiğitbaşı, “Sağlık faydası taşıyan, artı değerli ürünlere yönelme olacak. Bunların dışında doğal, hormonsuz, ekolojik ürünlere de kayış yaşanacak” diye anlatıyor. Bilinçli beslenme ve sağlıklı gıdalara yönelme olacağını düşünen Yiğitbaşı, artan eğitim ve bilinç düzeyinin fast-food ve gazlı içecek gibi kategorilerden kaçışa neden olacağına inanıyor. Su, meyve suyu gibi kalori değeri düşük, katkısız, az yağlı ürünlere olan talep ise artacak.

Stres giderici, mutluluk verici ürünler de artış beklenen bir diğer alan. İdil Yiğitbaşı, etnik ürünlerde de artış bekliyor. Ona göre, köklerine sahip çıkma, geleneksel aile gibi değerlerin yükselişiyle birlikte etnik ürünler ve yerel tatlar önem kazanacak.

Bunun yanında hareket halinde tüketilebilecek ürün ve ambalajlara yönelme de gözlenecek. Bir seferde tüketilebilecek esnek, pratik ambalajlar artacak. İdil Yiğitbaşı’na göre, her gelir grubuna hitap edebilecek küçük ambalajlar, orta sınıfların markaları kullanabilmesini sağlayacak. Dolayısıyla ürünlerin deneme boyları da yapılacak. İşte bütün bu trendler gıda şirketlerinin önümüzdeki dönemde yatırım planlarında başrol oynayacak.

Boyada Hizmet Öne Çıkacak
Boya şirketleri son yıllarda ağırlıklı olarak inovatif ürünlere yatırım yapıyor. Bunun nedeni ise değişen tüketici. Geçmişte tüketiciler evlerinin duvarlarını temiz bir görünüm elde etmek için uzun aralıklarla boyatırdı. Bugün ise tüketiciler duvarlarında yaşadıkları temel sorunları çözmeye yönelik bir arayışa girdi. Polisan Boya Genel Müdürü İdris Onay, bu doğrultuda inşaat kalitelerinden kaynaklı küf, mantar, sıva çatlakları gibi sorunları çözücü ya da hava kirliliğinden kaynaklı yüzey kirlerini temizleme özelliğine sahip ürünlerin pazara sunulduğuna dikkat çekiyor.

İdris Onay, bundan sonra ise şirketlerin yatırım rotasının ürün bazlı değil, hizmet odaklı olacağını düşünüyor. Onay, “Tüketiciler kendilerini ifade edebilecekleri bir ortam yaratma peşinde olacak. Bu da beraberinde üründen çok hizmetin sağlandığı bir yapıyı ön plana çıkaracak” diye anlatıyor. Onay’ın tahminleri çıkarsa, tüketicinin ev dekorasyonunda uzmanlaşmış danışmanların hizmetlerinden faydalanma eğilimi artacak. Günün modasını, trendlerini takip edip bunu ev dekorasyonuna yansıtan profesyoneller istihdam edecek, şirketler bu yolla farklılaşmaya çalışacak.

Ayrıca şirketlerin önümüzdeki dönemde bölgesel bazda mikro üretim tesisleri kurması bekleniyor. Bu şekilde şirketler lojistik avantaj sağlayıp, pazardaki stok miktarını minimum düzeyde tutabilecek.

Temizlikte Fonksiyonellik Artacak
Ev temizlik ve kişisel bakım ürünlerinde rotayı Henkel Türkiye Genel Müdürü Erdem Koçak, yaşamı daha kolay, iyi ve güzel hale getirecek ürünlere ve özelliklere yönelme şeklinde gösteriyor.
Ev temizlik ürünlerinde ana kategorilerden birini deterjan oluşturuyor. Erdem Koçak, deterjan ürünlerinde çok köklü değişimler olmayacağını düşünüyor. Ancak ona göre, ev temizlik ürünlerinde daha çevre dostu ürünler, belki daha fazla fonksiyon içeren, insanların beğenilerine ve duygularına daha fazla seslenen ürünler şirketlerce tüketicilere sunulacak.

Kozmetik sektöründe ise ürünlerde doğallık temasının daha da öne çıkacağını düşünen Koçak, duyulara hitabın bu sektörün en büyük dürtüsü ve özelliği olacağına inanıyor. Dolayısıyla yatırımlarda bu eğilimler belirleyici olacak.

Erdem Koçak’ın bahsettiği bu değişim yavaş yavaş şirketlerin ürün portföyünde hissediliyor. Henkel de bu şirketlerden biri. Koçak, kendi ürünlerindeki değişimi şöyle anlatıyor:
“Çamaşır suyu, deterjan gibi temizlik ürünlerinde koku önem kazanıyor. Ek fonksiyon eklenmesi ile gerçekleştirilen inovasyonlar öne çıkıyor. İnsanların duyularına hitap eden ürünlere yapılan yatırımlar arttı. Farklılaşmak ve müşterinin ilgisini çekebilmek için fonksiyon ve dizayn önem kazandı. Dolayısıyla ürünün ambalajı ve tasarımına yapılan yatırımlar da arttı.”

Akıllı Ambalajlar Geliyor
Plastik sektörü çok geniş bir kapsama alanına sahip. Ambalaj ise bu sektörün ana kategorilerinden biri.

Türk Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Aksoy, sert ambalaj alanında PET’in kullanımının arttığını söylüyor. Talebin küçük, kolayca açılan veya açıldıktan sonra tekrar kapatılabilen ambalajlardaki pratik, zaman kazandıran hazır veya donmuş yemeklere yönelik olduğunu söyleyen Aksoy, bu ambalajlara olan talep nedeniyle yatırımların da artacağını düşünüyor.

Bunun dışında nano teknoloji ile üretilmiş akıllı ambalajlar da önümüzdeki dönemin önemli yatırım alanlarından biri olacak. Aksoy, “Nano teknolojik bariyer film ve kaplamalar, sert ve elastik ambalaj sektöründe önemli avantajlar sağlıyor. Üreticiler gıdayı daha uzun süre taze tutmak, tüketiciler ise tazeliğini paketi açmadan görmek istiyor. Çalışmalar bunların nano teknoloji ile mümkün olabileceğini gösteriyor” diyor.

Kahve sanayinin artık alüminyum katmansız ambalajlar talep ettiğini söyleyen Aksoy, gelecekte, plastiklerin yiyeceklerin ambalajlanmasında nefes alabilen paketler gibi katma değerli ürünlerin öne çıkacağını söylüyor. Sebze ve et gibi ürünler için yeniden kapatılabilir paketler, plastikten yapılması beklenen ürünler arasında yer alıyor. Dolayısıyla, ambalajda bu trendler yatırım eğilimlerinde belirleyici olacak. Ancak inovatif ürünlerin sektöre ağırlığını vuracağını söylemek yanlış olmaz.

Çelikte Sıcak Haddehane Zamanı
Türkiye demir çelik sektöründe yassı çelik üretimine yönelik yatırımlar son birkaç yılda arttı. Türkiye’de uzun yıllar teşvik ve koruma nedeniyle yatırımlar uzun çelik üretiminde yoğunlaşmıştı. Ancak, yassı çelik üretimi talebi karşılamadığı için Türkiye bu alanda net ithalatçı durumunda. Borçelik Müşteri Teknik Hizmetleri Yöneticisi Hamdi Erçelik, yassı çeliklerin endüstriyel hammadde konumunda olması ve otomotiv, beyaz eşya, radyatör, gemi inşası ve diğer her türlü makine imalatında ana girdi olarak kullanılmasının yatırımları buraya yönelttiğine dikkat çekiyor. Önümüzdeki dönemde de bu eğilimin sürmesi bekleniyor. Hamdi Erçelik, yassı çelik grubu içinde de yatırımların slab ve galvanizli yassı çelik üretiminde yoğunlaştığını söylüyor.

Hamdi Erçelik önümüzdeki dönemde yaşanacak gelişmeleri ise şöyle anlatıyor:
“10 yıllık projeksiyonda ise ara ürün olarak slab üretiminin daha katma değerli bir ürün olan ve çok sayıda nihai kullanım alanı bulunan sıcak haddelenmiş ürünlere çevrilmesi, sıcak haddehane yatırımlarının ön planda olması beklenmektedir. Slab üretimi için gerekli yatırımlarını tamamlayan üreticiler, bir sonraki adım olan sıcak haddehane yatırımlarına yöneleceklerdir.” Ayrıca, önümüzdeki dönemde sektörün inovatif bir yaklaşımla depreme dayanıklı inşaat çeliği ve yapısal çelik ürünlerine yönelik yatırımlarını da artırması bekleniyor

Tekstil Ve Hazır Giyim Akıllanacak
İMKB’de işlem gören tekstil ve hazır giyim şirketlerine baktığımız zaman çok azının kâr ettiğini görüyoruz. Kâr edenler arasında ise yer alan Yünsa ve Bossa inovatif yaklaşımlarla ürettiği fonksiyonel ürünlerle yükselişe geçti. Dolayısıyla, tekstil ve hazır giyimde esasında şirketleri farklı bir dönem bekliyor. Tekstil ve hazır giyimde yeni trendlerin teknik, fonksiyonel ve akıllı tekstile doğru kaydığını görüyoruz. TOBB Türkiye Konfeksiyon ve Hazır Giyim Meclis Başkanı Umut Oran, tekstil ve hazır giyimde yeni trendlerin teknik tekstiller, fonksiyonel, akıllı konfeksiyonlardan yana olduğuna dikkat çekiyor. Bu alanda yeni yatırımlar yapıldığını söyleyen Oran, bu alanların sermaye yoğun yatırımlar olduğunu ve az istihdam sağladığını belirtiyor.

Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Nakkaş ise hazır giyimde katma değeri yüksek üretim teknolojilerine yatırım eğilimi gözlendiğini ve şirketlerin özgün koleksiyonlar üreterek marka olma faaliyetlerini artırdığına dikkat çekiyor. Nakkaş’a göre, sektör tedarikçi evreden pazar yapıcı evreye yöneliyor. Bundan sonra sektörün rotasının üretim sisteminin Anadolu’daki ihtisas bölgelerinde kümelenmesi yönünde olacağına dikkat çeken Nakkaş, pazar yapıcı marka şirketlerin çevre ülkelerde yeni pazar fırsatları yaratmalarının buna neden olacağını belirtiyor.

Lojistikte Kapıdan Kapıya Hizmet
Lojistik sektörü hızlı değişen, çeşitlenen alanlardan biri. Lojistik konusunda danışmanlık veren Atilla Yıldıztekin, önümüzdeki dönemde şirketlerin ölçek büyütmeye ve hizmet yelpazelerini genişletmeye yönelik yatırım yapacaklarını söylüyor. Yıldıztekin, “Fiyata dönük rekabette başarılı olmanın şu anda maliyetleri azaltmak ve komple hizmet sunmak şeklinde iki şartı vardır. Bunu sağlamak için daha iyi yönetim, yani yazılım kullanımı ve ölçek büyütmek gerekir. Komple hizmet vermek için ise uluslararası kara ve deniz taşımacıları depolama işine ve dağıtımına giriyor. Gelecekte kapıdan kapıya hizmet vermek gerekecek ve bunu yapabilenler büyüyecek” diye anlatıyor. Yıldıztekin’e göre, tren taşıması, kombine taşıma iş olarak gelişecek ve soğuk zincir kârlı bir iş potansiyeli olarak ortaya çıkacak.

Borusan Lojistik Satış ve Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı İbrahim Dölen, son yıllarda yatırımların depolama hizmetlerinde yoğunlaştığını söylüyor. Özellikle İstanbul Anadolu yakasında depo yatırımlarının hızla arttığına dikkat çekiyor. Dölen, “Demiryolu taşımacılığı da özellikle son yıllarda giderek ön plana çıkıyor. Bu alandaki eksiklerin tamamlanması, gerekli yatırımların yapılması ile demiryolu taşımacılığı yoğunlaşacak. Limanlar da önemi giderek artan yatırım alanları arasında” diye anlatıyor. Dölen ayrıca önümüzdeki dönemde sektörel bazda uzmanlaşmanın ön plana çıkacağını tahmin ediyor.

Sarhan Keyder / Dedeman Hotelleri Satış Ve Pazarlama Direktörü

“Şehir Otelciliğine Yatırım Sürecek”
Yeni Turizm Tipleri Oluştu
Bugüne kadar yapılmış olan yatırımların önemli bir bölümünün çok benzer nitelikte ve benzer bölgelerde yapılan otel yatırımlarından oluştuğunu görüyoruz. Ancak bugün gelinen noktada farklılaşmanın başladığı görülüyor. Bu farklılaşma dünyadaki turizm talebinin değişmesiyle de bağlantılı gelişiyor. Ayrıca, Türkiye’deki mevcut yatırımlarla yatırımcının tatminkar olmaması da süreci etkiliyor. Dolayısıyla butik oteller, şehir otelciliği gibi değişik turizm örnekleri, yeni bölgeler ve turizm tipleri ortaya çıkıyor. Kış turizmi ile ilgili yeni yapılanmalar söz konusu. Termal turizme yapılan yatırımlar da yeni bölgeler yarattı.

Geleceği Trendler Belirleyecek
 Şehir otelciliğine yönelik yatırımlar önümüzdeki dönemde de sürecek. Değişik turizm tipleri ve konaklama tipleri bundan sonra da ortaya çıkacak. Ancak bunların neler olacağını belirleyecek olan, pazardaki trendler ve Türkiye’nin alacağı pozisyondur. Trendlere baktığımız zaman ise dünya turizm pazarında insanların kitleler halinde hareket etmekten sıkıldıkları görülüyor. Daha çok münferit, bireysel talepler ve tercihlerle hareket ediyorlar. Bu trend belirleyici olacak. Bu trende uygun turizm tipleri ve konaklama tipleri oluşacak ve yatırımlar buraya akacak.

Nuşin Oral / Ampd Başkanı
Perakendede Yatırımlar Nereye Akacak?

Marka Yatırımları Yapılıyor
Alışveriş merkezleri ve perakende sektörüne baktığımızda alışveriş merkezi yatırımlarının ve marka yatırımlarının ön plana çıktığını görüyoruz. Özellikle artan marka yatırımları, sektörün geleceğine yön veriyor. Türk markalarının organik büyümesi, yabancı markaların Türk firmaları tarafından bayilik sistemi ile temsil edilmesi ve yabancı markaların Türkiye’ye olan ilgilerinin artması ile sektörde hızlı bir büyüme trendi var.

Verimlilik Önem Kazanıyor
 Bütün bu gelişmelerin yanında diğer taraftan da Türkiye’deki şirketler hızla büyüyen sektörün rekabet ortamına ayak uydurabilmek için yatırım yapıyor. Bu şirketler imalat süreçlerini yeniden yapılandırıyor. Çünkü, yeniden şekillenen rekabet ortamında üretim süreçlerinde verimlilik önem kazanıyor.

Alışveriş Merkezlerine Dikkat!
Önümüzdeki dönemde yatırımların yine alışveriş merkezi ve marka alanında devam etmesini bekliyoruz. Özellikle artan alışveriş merkezi sayısı sektörün gelişimini tetikliyor. Türkiye’de halen 67 alışveriş merkezi inşaat halinde, 97 tane de proje bulunuyor. Bu oldukça hızlı bir gelişmeyi işaret ediyor. Alışveriş merkezlerinin gelişimi ile önümüzdeki 5 yılda 25 milyar dolarlık bir büyüme bekliyoruz.

Şemsi Kopuz / Türkiye Gıda Dernekleri Federasyonu Başkanı
“Fonsiyonel Ve Organik Gıdalara Kayış Artacak”

Meyve Sebze İşleme Parlayacak
Önümüzdeki dönem içinde gıda sektöründeki yatırımlar daha çok meyve, sebze işleme ve şekerleme sektörüne doğru kayacaktır. Çünkü, Türkiye içinde bulunduğu iklim kuşağı nedeniyle çok değişik meyve ve sebzeleri uzun dönemde yetiştirebilmektedir. Örneğin, patatesi mayıs ayından kasım ayına kadar yetiştirebilmektedir. Bu da bu işle uğraşan sektöre, uzun dönemde ucuz hammadde temini imkanı vermektedir.

Şekerlemeye Talep Artıyor
Türkiye nüfusunun genç olması şekerlemelere talebi artırmaktadır. Aynı zamanda gıda ticaretindeki liberalizasyon, bu sektörün esas hammaddesi olan şekerin ucuzlamasına sebep olacak. Bu da rekabet gücünü artıracağı için sektöre daha çok yatırımın yapılmasına imkan verecektir.

Beslenme Ve Sağlık Paralel
 Önümüzdeki dönemde insanların gelir ve bilgi seviyelerindeki artışa paralel olarak fonksiyonel ve organik gıdalara doğru kayış olacaktır. Çünkü dünyada, beslenme ve sağlık arasındaki ilişki giderek yoğunlaşmaktır. Tüketiciler, aldıkları gıdaların sağlık üzerindeki etkileri konusunda daha duyarlı hale gelmeye başlamaktadır.

Ebru Fırat
efirat@capital.com.tr

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz