Yeni sistem ne getirecek?

Enver Yücel ile yeni sistemin neler getireceğini konuştuk.

1.05.2012 00:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
Yeni sistem ne getirecek?
Son günlerde gündemi en fazla meşgul eden konulardan biri, Türkiye'deki zorunlu eğitimi 12 yıla çıkaran yasal düzenleme oldu. Kamuoyunda "4+4+4 "sistemi" olarak bilinen yeni yasa, eğitim süresini 12 yıla çıkarmakla kalmıyor, uzun süredir kesintisiz olan ilköğretimi de kademeli hale getiriyor. Liseye geçiş sınavlarının kaldırılması ve ilköğretimin 1 yıl erkene alınması ise yeni sistemin en çok tartışılan noktaları. Bu ayki 10 Soru bölümümüzde, bu sıcak gündemi masaya yatırdık. Bahçeşehir Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı ENVER YÜCEL ile yeni sistemin neler getireceğini, ortaya çıkabilecek sorunları ve yapılan değişikliklerin özel eğitim sektörüne etkilerini konuştuk. Yücel, merak edilenleri yanıtladı.

1- 4+4+4 sistemi eğitim hayatına nasıl değişiklikler getiriyor?
4+4+4 formülüyle eğitim sistemimizde önemli değişikliklere gidildi. Birincisi bu yasayla Türkiye'de zorunlu eğitim 12 yıla çıkarılmış oldu. Sadece son 4 yılda bazı nedenlerle okula gidemeyenler olursa, açık lise ile eğitimlerini tamamlayacaklar. İkincisi; sistem 4 yıllık aralıklarla kademeli hale getirildi ve böylece sisteme elastikiyet kazandırıldı. Diğer önemli değişiklik ise eğitimin 1 yıl erken başlaması oldu. Ben sistemin iskeletini çok mantıklı ve gerekli buluyorum. Ama içeriği, müfredatı ve eğitimin nasıl verileceği çok önemli.

2- Eğitimin 5 yaşında başlaması çok tartışılıyor. Bir sıkıntı yaratır mı?
Bu konu bence bilimsellikten uzak tartışılıyor. Burada önemli olan hangi yaş aralığına nasıl bir yöntemle, nasıl bir içerikle eğitim vereceğinizi bilmenizdir. Yani "5 yaşında çocuk eğitilmez" diye bir anlayış kesinlikle doğru değil. Ama mutlaka eğitimin içeriğini 5 yaşa göre değiştirmek veya 5 yaşa uygun yeni bir müfredat geliştirmek şart. Çünkü beynin asıl gelişimi 3-6 yaş arasıdır. 3-6 yaş arası üniversiteden de liseden de önemlidir. Orada bir hata yaparsak o bireyi kaybederiz. Doğru bir içerikle, doğru bir eğitim verilmesi lazım.

3- Peki 1. sınıfların müfredatı 5 yaşa göre tekrar düzenlenecek mi? Nasıl olacak?
Milli Eğitim Bakanlığı'nın şu anda bir 1. sınıf müfredatı var. O müfredatta bir değişiklik olmayacak. Ben gerekli değişiklerin yapılması gerektiğini söylüyorum. Ama MEB neyi, nasıl yapacak bilmiyorum.

4- Gelecek yıl 1. sınıf derslerine kim girecek? Anasınıfı öğretmenleri mi ilkokul 1. sınıf öğretmenleri mi?
- Bu konu da net değil. Bunların kesiştiği bir ortak nokta bulmak lazım. Ben kendi okullarımda uygulamak üzere, New York Üniversitesi'nden bilim insanlarını buraya getireceğim. 5 yaş grubu eğitiminin nasıl olması gerektiğiyle ilgili bir çalıştay düzenleyeceğim. Ama devlet de çalışmalara bir an önce başlamalı. 5 yaş grubunu eğitecek öğretmenlerin hizmet içi eğitimine hemen başlanmalı. Bu öğretmenler 3 aylık oryantasyondan geçirilmeli. Müfredatlar değiştirilmeli. Gerekirse yeni müfredat hazırlanmalı.~

5- Yeni sisteme geçilince derslik ve öğretmen sayısı yetecek mi?
- Zorunlu eğitimin 12 yıla çıkarılması demek, lisede 150 bin yeni öğrenci daha okutacaksınız demektir. Yüzde 15 ilave öğrenci olacaktır. MEB'in elindeki kaynakları bilmiyorum. Yani sınıf sayısını, okul sayısını, öğretmen sayısını bilmiyorum. Eğer elde yeterli imkan yoksa zaten bu işe hiç başlanmamalıdır. Derslik sıkıntısı varsa da devletin bunu çözmekten başka çaresi yok. Aksi halde karmaşa olur. Ama hazır değil diye de bu işi ertelemek anlamlı değil. Değişimler süratli biçimde hazırlanmalıdır. Ben olsam şu anda özel okulların, dershanelerin derslik kapasitesini belirlerim ve geçiş döneminde özel sektörden derslik kiralarım.

6- Peki ortaokul ve lisede neler değişiyor?
- Tüm ortaokullar düz ortaokul olacak. Ancak ikinci 4 yıllık dönemde seçmeli şekilde "Kuran" ve "Peygamberin hayatı" dersleri olacak. Daha teknik detay olarak çıkmadı ama benim beklentim şu yönde: Dini eğitim seçmeli ders olarak verilebilir. Bir sakıncası yoktur. Ama din eğitimi meslek eğitimi değildir. İmam Hatipler, yoğun dini eğitim veren genel liselerdir. Lisedeki en önemli değişim ise üçüncü 4 yıllık döneme "açık öğretim" olanağı sağlanması. Açık lise olmalıdır çünkü gereklidir. Artık teknoloji her alanımıza girdi. Uzaktan eğitimin yolları daha da açılmalı. Kız öğrencilerin eğitimini artırmak için gerekiyorsa açık lise yapılmalı. Yeter ki kızlarımızın eğitim seviyesini, okullaşma oranını artıralım.

7- Yeni sistemde liseye geçişte sınav yok. Bu uygulama nasıl olacak?

Sınav ve seçme dünyanın her yerinde vardır. Ya yazılı, ya sözlü, ya mülakatla, ya diploma notuna göre ama her şekilde bir eleme yapılır. Aksi mümkün değil. Dolasıyla sınav olmalıdır. Ama bizdeki sınav sistemi yanlış. Bizim sınavlarımız sıralama sınavları. Basit sınavlar. Neyi ne kadar bildiğimizi değil, neyi bilmediğimizi ölçüyoruz.

8- Peki sınavların kalkması özel dershanecilik sektörünü nasıl etkiler?
Artık 150 bin yeni öğrenci daha liseyi bitirecek. Bugün 1 milyon 750 bin civarında olan üniversiteye giriş sayısı 2 milyona kadar çıkacak. Türkiye'nin üniversite kapasitesi ortada. Şu anda 160 üniversite var. Hal böyleyken mutlaka bir seçim yapılmalı. İster her okul kendi sınavını yapsın, ister merkezi bir sınav olsun... Seçim olduğu sürece dershane sektörü devam edecektir.

9- Özel eğitim sektörünün geleceğini nasıl görüyorsunuz?

Artık dünyanın gözü daha çok Türkiye'nin üzerinde. Yurtdışındaki şirketler, yatırımcılar Türkiye'yi çok daha yakından takip ediyor. Demek ki Türkiye eğitimini daha çok yükseltmeli, gençlerini daha iyi eğitebilmeli. Zaten son yıllarda iş dünyası da eğitimin ne kadar önemli olduğunun farkına vardı.

10- Mesleki eğitime ilişkin düzenlemeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
Mesleki eğitim kesinlikle erken yaşta verilmemelidir. Hatta lise sonrasına bırakılmalıdır. Gelişmiş ülkelerde de artık mesleki eğitim mümkün olduğu kadar ileri yaşlara atılıyor. Mesleki eğitimin dünyada en güçlü olduğu ülkeler Almanya ve Avusturya'dır. Bu ülkeler bile artık değişme kararı aldı. Almanya, lise düzeyine kadar mesleki eğitim verilmesini kaldırdı. Avusturya 2015 itibarıyla lise sonrasına bırakacak. Neden? Çünkü erken verilen mesleki -teknik eğitimin pratikte hiçbir anlamı olmuyor. Siz 3-4 yıl boyunca bu eğitimi verirken o mesleğe ait teknoloji değişmiş oluyor. Bizim yeni sistemde ise ikinci 4 yılda, yani ortaokulda bazı mesleki dersleri koyacaklar. Bence kesinlikle olmamalı. Bütün gelişmiş ekonomilerin vazgeçtiği şeyi biz yapmamalıyız.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz