Arzuhan Doğan Yalçındağ Vodafone Dijital Dönüşüm Zirvesi'nde konuştu!
İş dünyasından bir çok ismin katıldığı Vodafone Dijital Dönüşüm Zirvesi'nde Arzuhan Doğan Yalçındağ da konuştu.
Vodafone Dijital Dönüşüm Zirvesi, Haliç Kongre Merkezi'nde gerçekleştirildi. Zirvede Doğan TV Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ da bir konuşma yaptı.
Yalçındağ, dijitalleşmenin Türkiye'deki medya sektörüne de bütün dünya ile aynı yansıdığını belirterek, "Genç nüfusumuz dijital dönüşümü çok iyi kullanıyor, çok hızlı kullanıyor; biraz da sabırsız. Sanki bire bir ilişki kuruyormuş hissiyatında gibi bizden de direk anında geri bildirim ve değişimi bekliyor" dedi.
İŞ DÜNYASINDA BİR ÇOK İSİM KATILDI
Zirveye Vodafone Türkiye Ceo'su Gökhan Öğüt, Doğan TV Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, TÜSİAD Başkanı Cansen Başaran Symes, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi'nin yanı sıra iş dünyasından bir çok isim katıldı. Programın açılışında Mercan Dede'nin hazırladığı hologram gösterisiyle başladı.
'YARATICILIK ÇOK ÖNEMLİ'
Zirvede yaptığı konuşmada dijital dönüşüme vurgu yapan Yalçındağ, "Genç nüfusumuz dijital dönüşümü çok iyi kullanıyor, çok hızlı kullanıyor; biraz da sabırsız. Sanki bire bir ilişki kuruyormuş hissiyatında gibi bizden de direk anında geri bildirim ve değişimi bekliyor. Aslında bu da bizim daha esnek, daha dinamik, dönüşüme çabuk ayak uydurabilir bir hale gelmemizi sağlıyor. Medyada yaratıcılık çok önemli biliyorsunuz, yaratıcılığı da zorluyor. Sadece kendi inandıklarını dayatmak değil, oradan geri bildirim alarak yaratıcılığı belirliyor. Biz de üretici olarak, dijital tüketiciyi yönlendiriyoruz" diye konuştu.
BIG DATA ÇOK DEĞERLİ BİR OLGU
Yalçındağ, konuşmasında Big Data'nın (Büyük Veri) önemine vurgu yaparak, "Big Data çok önemli hepimizin bildiği gibi. Çok değerli bir olgu" dedi ve şöyle anlattı: "Bunun en önemli ayaklarında biri neden medya? Çünkü medyada paylaşılanlar, medya tüketicisinin paylaştığı şeyler çok özel şeyler. Kendi kişiliğiyle, düşünce tarzıyla, tüketim alışkanlıklarıyla, sosyal hayata bakışlarıyla. Bir çok farklı bileşeni içinde barından bir bilgi birikimi. Aynı zamanda tüketim alışkanlıklarını da içinde barındırıyor. Bu bilgiyi isterseniz Boeing uçağı yaparken kullanabilirsiniz ve müthiş bir tasarruf ve güvenlik elde edebilirsiniz. Ama bu bilgiyi doğru analiz etmek de başka bir bilgi, beceri ve tecrübeyi gerektiriyor. Biz o konuda ne kadar ileriyiz, ciddi soru işaretlerim var. Kendimizi ne kadar geliştirebiliriz sektör olarak, şirket olarak ve ülke olarak. Burada da almamız gereken çok ciddi bir yol var."
'EKONOMİK DÖNÜŞÜMÜ DE ANCAK BUNUNLA SAĞLAYABİLİRİZ'
Türkiye'de bir fırsat penceresi bulunduğunu ifade eden Arzuhan Doğan Yalçındağ, "Bu 10 yıllık, 20 yıllık bütün gelişen ülkelerde yaşanan bir fırsat penceresi. Bu zamanı heba etmede, teknolojiye biraz daha yatırım yaprak devlet olarak, özel sektör olarak ve sivil toplum olarak bir rekabet avantajı sağlayabiliriz. Zaten ekonomik dönüşümü de ancak bununla sağlayabiliriz. İnovasyon yaratabilirsek ki, bu da, düşünce sistematiğimizi, eğitimimizi aslında serbestleştirip, özgürleştirip dijital ortamdan beslenerek yaratıcı bir toplum olmaktan geçiyor. Bu fırsatı, bu zaman dilimini heba etmeden kullanmalıyız diye düşünüyorum" dedi.
'ÇOK ZOR BİR ŞEY DEĞİL'
Yalçındağ, korsan yayınlar konusuna da değinerek, "Korsan konusu, Amerika'da ve Avrupa'da nasıl büyük miktarda önlendiğinin pratikleri var. Burada da gerekli düzenlemeyi ve zihinsel dönüşümü gerçekleştirebilirsek, çok zor bir şey değil. Geçtiğimiz 1 yılda çok ciddi ilerlemeler de kaydedildi; hem bilinçlenme anlamında, hem yasal düzenlemeler anlamında" diye konuştu ve şöyle devam etti:
'DEVAMLI KENDİNİ YENİLEYEN ESNEK İŞ MODELLERİ VE STRATEJİLERİ OLMALI'
"Strateji konusunda da bizler alışmışız şirketlerimizde birer yıllık bütçelere, üçer yıllık, beşer yıllık planlar yapmaya. Dijital stratejilerde bunun çok kolay olmadığını düşünüyorum. Çok daha esnek olmalıyız. Kendi deneyimlerimden de görüyorum. Dijital dönüşüm çok fazla, teknoloji çok hızlı değişiyor, insanların tüketim davranışları çok hızlı değişiyor. Dolayısıyla bir yıllık, iki, üç yıllık stratejiler yapıp devam edemeyiz. Devamlı kendini yenileyen esnek iş modelleri ve stratejileri olmalı."
'E-DEVLETİN DE GELİŞTİRİLMESİ LAZIM'
TÜSİAD Başkanı Symes, bilgi ve iletişim teknolojilerinin akıllı büyüme inisiyatifi etrafında odaklanması gerektiğine inandığını ifade ederek, "Biz TÜSİAD olarak da bu sene programımızı aslında kapsayıcı büyüme ve dijitali de ortasına koyarak akıllı büyüme. Matematik, fizik, bu bilgilerle donanan bir gençlik çok önemli. Bu da bizim bir çalışma alanımız. Böylece insan kaynağının yeteneklerinin geliştirilmesinde dijital çağda yolculuk yapabilecek bu vasıflara sahip insan kaynağına odaklanmamız gerektiğini düşünüyoruz. TÜSİAD'ın eğitim çalışmalarında bu fen, matematik ile ilgili Geçen sene yaptığımız çalışmaları bu sene daha kapsamlı olarak devam ettireceğiz" dedi ve ekledi:
"E-devletin de geliştirilmesi lazım. Bu konuda da bizim geçmişte yaptığımız, Bilişim Vakfı ile beraber kamu kurumları ve belediyelerin, başarılı E-devlet projelerine 'e-Türkiye' ödülleri veriyoruz. Bunu da bu sene geliştireceğiz. Dolayısıyla devleti de içine alan kapsayıcı büyüme, dijital ajanda etrafında, kentle beraber bu büyük datanın etrafında rekabet avantajı yaratacak bilgiler üzerinden yeni teknolojilerle rekabetçi bir Türkiye diyorum."
Yalçındağ, dijitalleşmenin Türkiye'deki medya sektörüne de bütün dünya ile aynı yansıdığını belirterek, "Genç nüfusumuz dijital dönüşümü çok iyi kullanıyor, çok hızlı kullanıyor; biraz da sabırsız. Sanki bire bir ilişki kuruyormuş hissiyatında gibi bizden de direk anında geri bildirim ve değişimi bekliyor" dedi.
İŞ DÜNYASINDA BİR ÇOK İSİM KATILDI
Zirveye Vodafone Türkiye Ceo'su Gökhan Öğüt, Doğan TV Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, TÜSİAD Başkanı Cansen Başaran Symes, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi'nin yanı sıra iş dünyasından bir çok isim katıldı. Programın açılışında Mercan Dede'nin hazırladığı hologram gösterisiyle başladı.
'YARATICILIK ÇOK ÖNEMLİ'
Zirvede yaptığı konuşmada dijital dönüşüme vurgu yapan Yalçındağ, "Genç nüfusumuz dijital dönüşümü çok iyi kullanıyor, çok hızlı kullanıyor; biraz da sabırsız. Sanki bire bir ilişki kuruyormuş hissiyatında gibi bizden de direk anında geri bildirim ve değişimi bekliyor. Aslında bu da bizim daha esnek, daha dinamik, dönüşüme çabuk ayak uydurabilir bir hale gelmemizi sağlıyor. Medyada yaratıcılık çok önemli biliyorsunuz, yaratıcılığı da zorluyor. Sadece kendi inandıklarını dayatmak değil, oradan geri bildirim alarak yaratıcılığı belirliyor. Biz de üretici olarak, dijital tüketiciyi yönlendiriyoruz" diye konuştu.
BIG DATA ÇOK DEĞERLİ BİR OLGU
Yalçındağ, konuşmasında Big Data'nın (Büyük Veri) önemine vurgu yaparak, "Big Data çok önemli hepimizin bildiği gibi. Çok değerli bir olgu" dedi ve şöyle anlattı: "Bunun en önemli ayaklarında biri neden medya? Çünkü medyada paylaşılanlar, medya tüketicisinin paylaştığı şeyler çok özel şeyler. Kendi kişiliğiyle, düşünce tarzıyla, tüketim alışkanlıklarıyla, sosyal hayata bakışlarıyla. Bir çok farklı bileşeni içinde barından bir bilgi birikimi. Aynı zamanda tüketim alışkanlıklarını da içinde barındırıyor. Bu bilgiyi isterseniz Boeing uçağı yaparken kullanabilirsiniz ve müthiş bir tasarruf ve güvenlik elde edebilirsiniz. Ama bu bilgiyi doğru analiz etmek de başka bir bilgi, beceri ve tecrübeyi gerektiriyor. Biz o konuda ne kadar ileriyiz, ciddi soru işaretlerim var. Kendimizi ne kadar geliştirebiliriz sektör olarak, şirket olarak ve ülke olarak. Burada da almamız gereken çok ciddi bir yol var."
'EKONOMİK DÖNÜŞÜMÜ DE ANCAK BUNUNLA SAĞLAYABİLİRİZ'
Türkiye'de bir fırsat penceresi bulunduğunu ifade eden Arzuhan Doğan Yalçındağ, "Bu 10 yıllık, 20 yıllık bütün gelişen ülkelerde yaşanan bir fırsat penceresi. Bu zamanı heba etmede, teknolojiye biraz daha yatırım yaprak devlet olarak, özel sektör olarak ve sivil toplum olarak bir rekabet avantajı sağlayabiliriz. Zaten ekonomik dönüşümü de ancak bununla sağlayabiliriz. İnovasyon yaratabilirsek ki, bu da, düşünce sistematiğimizi, eğitimimizi aslında serbestleştirip, özgürleştirip dijital ortamdan beslenerek yaratıcı bir toplum olmaktan geçiyor. Bu fırsatı, bu zaman dilimini heba etmeden kullanmalıyız diye düşünüyorum" dedi.
'ÇOK ZOR BİR ŞEY DEĞİL'
Yalçındağ, korsan yayınlar konusuna da değinerek, "Korsan konusu, Amerika'da ve Avrupa'da nasıl büyük miktarda önlendiğinin pratikleri var. Burada da gerekli düzenlemeyi ve zihinsel dönüşümü gerçekleştirebilirsek, çok zor bir şey değil. Geçtiğimiz 1 yılda çok ciddi ilerlemeler de kaydedildi; hem bilinçlenme anlamında, hem yasal düzenlemeler anlamında" diye konuştu ve şöyle devam etti:
'DEVAMLI KENDİNİ YENİLEYEN ESNEK İŞ MODELLERİ VE STRATEJİLERİ OLMALI'
"Strateji konusunda da bizler alışmışız şirketlerimizde birer yıllık bütçelere, üçer yıllık, beşer yıllık planlar yapmaya. Dijital stratejilerde bunun çok kolay olmadığını düşünüyorum. Çok daha esnek olmalıyız. Kendi deneyimlerimden de görüyorum. Dijital dönüşüm çok fazla, teknoloji çok hızlı değişiyor, insanların tüketim davranışları çok hızlı değişiyor. Dolayısıyla bir yıllık, iki, üç yıllık stratejiler yapıp devam edemeyiz. Devamlı kendini yenileyen esnek iş modelleri ve stratejileri olmalı."
'E-DEVLETİN DE GELİŞTİRİLMESİ LAZIM'
TÜSİAD Başkanı Symes, bilgi ve iletişim teknolojilerinin akıllı büyüme inisiyatifi etrafında odaklanması gerektiğine inandığını ifade ederek, "Biz TÜSİAD olarak da bu sene programımızı aslında kapsayıcı büyüme ve dijitali de ortasına koyarak akıllı büyüme. Matematik, fizik, bu bilgilerle donanan bir gençlik çok önemli. Bu da bizim bir çalışma alanımız. Böylece insan kaynağının yeteneklerinin geliştirilmesinde dijital çağda yolculuk yapabilecek bu vasıflara sahip insan kaynağına odaklanmamız gerektiğini düşünüyoruz. TÜSİAD'ın eğitim çalışmalarında bu fen, matematik ile ilgili Geçen sene yaptığımız çalışmaları bu sene daha kapsamlı olarak devam ettireceğiz" dedi ve ekledi:
"E-devletin de geliştirilmesi lazım. Bu konuda da bizim geçmişte yaptığımız, Bilişim Vakfı ile beraber kamu kurumları ve belediyelerin, başarılı E-devlet projelerine 'e-Türkiye' ödülleri veriyoruz. Bunu da bu sene geliştireceğiz. Dolayısıyla devleti de içine alan kapsayıcı büyüme, dijital ajanda etrafında, kentle beraber bu büyük datanın etrafında rekabet avantajı yaratacak bilgiler üzerinden yeni teknolojilerle rekabetçi bir Türkiye diyorum."
