3 stratejik pazara yoğunlaşacağız

4 yıl önce İtalyan markası Isvea’yı satın alan Ece Holding Yönetim Kurulu Başkanı Erdem Çenesiz, yeni dönemde stratejik olarak belirledikleri İngiltere, Hindistan ve İtalya pazarlarına yoğunlaşacaklarını söylüyor. 

Türkiye, seramik sanayinde dünyada kaplama malzemelerinde 8’inci, sağlık gereçlerinde ise 4’üncü en büyük üretici. Çorumlu Çenesiz Ailesi de sektördeki önemli oyuncular arasında. Ailenin ikinci kuşağı Erdem Çenesiz’in Çorum’da kiremit üretimi yapan ailesini ikna ederek seramik sektörüne sokmasıyla başlayan süreç, İtalya pazarında ilk 10 üretici arasında yer alan Isvea’nın satın alınmasıyla ivme kazandı. Bugün bin kişinin çalıştığı, 14 şirketli büyük bir sanayi grubuna dönüştüklerini söyleyen Ece Holding Yönetim Kurulu Başkanı Erdem Çenesiz, yeni dönemde odaklanacakları stratejik pazarlarını şöyle anlatıyor:

“HAREKETLENME BEKLİYORUZ”

“4 yıl önce satın aldığımız Isvea, mevcut ihracat kapasitemizi büyütme olanağı sağlarken İtalya’daki satışlarımızı hızla artırdı. Grubun ihracatında Isvea’nın payı yaklaşık yüzde 50’ye yükselirken Isvea markalı ürünlerimizin yüzde 65’ini ihraç etmeye başladık.

Önümüzdeki dönemde Isvea olarak İngiltere, İtalya ve Hindistan pazarlarına daha fazla yoğunlaşacağız. Rusya’ya ihracatın da yeni dönemde artacağını düşünüyoruz. İç pazarda ise yeni inşaat projeleri ve yeni ürün teknolojileriyle hareketlenme bekliyoruz.

“AR-GE MERKEZİ KURDUK”

AR-GE’ye daha fazla yatırım yapıyoruz ve bu alanda büyüyoruz. Son dönemde beni en çok heyecanlandıran yatırımımız, 2 yıl önce Çorum’da kurduğumuz AR-GE merkezi oldu. Türkiye’nin en başarılı 21’inci AR-GE merkezi seçilen tesisimizde 40 mühendis çalışıyor. Sadece seramikte değil kiremit tuğla üretiminde de AR-GE çalışmalarımız sayesinde birçok sürdürülebilir ürün geliştirdik.”

 ANAYASAYI İMZALAMAK ŞART

4’üncü kuşağın görev yaptığı Ece Holding’de en önemli kurallardan biri 18 yaşına gelen aile üyelerinin aile anayasasını imzalamak zorunda olması. Yazılı bir aile anayasalarının olduğunu söyleyen Erdem Çenesiz, “Tüm aile fertlerinin ve 18 yaşını aşan varislerin imzaladığı ortaklık anlaşmamız var. Bu sayede aile üyeleri, aile ferdi değil de bir ortakmışçasına hukuki bağla çalışmalarını yürütüyor” diyor.

 YÖNETİCİ BULMAK NEDEN ZOR?

İHTİYAÇ FAZLA Yıllardan beri büyük şirketler İstanbul dışında çalışacak yönetici bulamamaktan şikayet eder. Son dönemde bu şikayetler iyice arttı. İstanbul’un yanı sıra Anadolu’da yönetici seçimi ve yerleştirmesi yapan Amerikan merkezli insan kaynakları şirketi Manpower’ın Türkiye genel müdürü Reha Hatipoğlu, “Anadolu’da yönetici ihtiyacı oldukça fazla” diyor.

TALEP NEREDE? Hatipoğlu, özellikle inşaat, enerji ve madencilik sektörlerindeki yönetici ihtiyacının adayların şehir değiştirmeyi kabul etmemesi nedeniyle bir türlü karşılanamadığını belirtiyor. Hatipoğlu, pozisyon bazında ise Anadolu’da en fazla saha ve operasyon yöneticilerine talep olduğunu belirtiyor.

OKUL KAYGISI YÜKSEK Hatipoğlu’na göre İstanbul gibi büyük şehirlerde çalışan yöneticilerin yer değiştirmek istememesinin temelinde ise eğitim sorunu yatıyor. Hatipoğlu, “Özellikle evli ve çocuklu yöneticilerin şehir değiştirmesi için gerekli koşulların oluşması gerekiyor. Bu koşulların başında da çocukların eğitim olanakları başı çekiyor. Bu ihtiyaçlar tam olarak karşılanamadıkça Anadolu şehirlerine yönelik önemli bir beyin göçü olacağını düşünmüyorum” diyor.

 BAŞKAN’IN AJANDASINDA NE VAR?

 “TARIM SANAYİNİ GELİŞTİRMELİZ”

Dünyanın üç önemli ovasından birine sahip olan Adana için tarım vazgeçilmez. Her ne kadar Adana’da sanayi gelişmiş olsa da yeni trendlerden biri de tarıma dayalı sanayinin geliştirilmesi yönünde. Adana Sanayici ve İşadamları Derneği (ADSİAD) Başkanı Süleyman Sönmez, katma değeri yüksek tarım ürünleri üretimine odaklanılması gerektiğini belirtiyor. Adanalı sanayiciler olarak ajandalarındaki en önemli konunun tarıma dayalı organize sanayi bölgelerinin kurulması olduğunu söyleyen Sönmez, Yumurtalık’ta da serbest ticaret bölgesi kurulmasının önemli bir fırsat yaratacağı görüşünde. Sönmez, 2018 ajandasını şöyle konuşuyor:

FIRSAT NEREDE?

“Adana’da sanayi olarak ileriyiz, ancak bizim ana büyüklüğümüz tarım sektöründe. Tarıma dayalı organize sanayi bölgelerinin kurulması Adana için önemli bir fırsat yaratabilir. İçinde seraların yer alacağı bu bölgeler sayesinde katma değeri yüksek, sanayiye yönelik tarım ürünleri üretebiliriz. Tarıma dayalı sanayinin geliştirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Eğer tarıma dayalı sanayi bölgeleri kurulursa Adana’nın ihracatı 5 milyar doları geçer.

İHRACATTA DURUM?

İhracatta Adana potansiyelinin altında kalıyor. 1,7 milyar dolar tutarındaki ihracatımızın bu yıl sonunda 2 milyar doları geçeceğini öngörüyoruz. Eğer Irak’la ilişkilerimiz düzelirse ihracatımız çok daha fazla artar. Ayrıca Adana için Yumurtalık bölgesinde serbest ticaret bölgesinin kurulması büyük bir avantaj sağlayabilir.”

 “İKİNCİ FABRİKAMIZI KURACAĞIZ”

Eser Mumcular, Türkiye’nin en büyük holdinglerinden Polimeks’te 21 yıl üst düzey yöneticilik yaptı. Yönetim kurulu üyesiyken istifa edip İzmir’e yerleşti ve kendisi gibi profesyonel hayattan gelen iki arkadaşıyla keçi sütünden bebek maması üretmek için İzmir’de keçi çiftliği kurdu. Mumcular, 2 bin keçiden elde ettikleri sütle ürettikleri bebek maması markaları Keçicik Baby Goat’u ve hayatını değiştiren dönüm noktasını şöyle anlatıyor:

“DOĞAYA YAKIN OLMAK İSTEDİM”

“Uzun yıllar Türkmenistan’da yaşayınca, içimde doğaya ve toprağa daha yakın olmak isteği oluştu. Özellikle son 10 yılda tarım ve hayvancılıkta uğraşma arzusu çok arttı. Bu düşünceler içindeyken ortaklarım Metin Secim ve Engin Yiğit ile keçi sütünden bebek maması yapalım konusu ortaya çıktı ve Türkiye’nin ilk ve tek bebek mamasını üretmeye başladık. 6 yılın sonunda geliştirdiğimiz bebek maması markamızla sektörde kalıcı olabilmek adına gerekli her adımı atıyoruz. Son 6 ayda gördüğümüz ilgi ve yakınlık nedeniyle yatırımımızı büyütmeye karar verdik. Aydın’da ikinci bir fabrika için düğmeye bastık 2018’de hedefimiz, 250 bin kutu olan yıllık satış miktarımızı 1,5 milyon kutuya çıkarmak.”