Yeni büyük oyun

31.10.2017 12:02:000
Paylaş Tweet Paylaş
Yeni büyük oyun

Dış dünya ile siyasi, güvenlik, ekonomik, teknolojik, finansal ilişkiler bizim için başka ülkeler için olduğundan daha önemli. Çok hassas ilişkiler yürütülmesi gereken Güneydoğu Avrupa, Karadeniz, Kafkasya, Orta Doğu ve Doğu Akdeniz’de 12 ülkeyle karadan ve denizden sınır paylaşıyoruz. Doğal gazımızın yüzde 98’i, petrolümüzün yüzde 93’ü dış dünyadan geliyor. Teknolojide dışa bağımlıyız. Turizmde de öyle... Dünya ticaret, finans ve yatırım akımları azıcık kesilse ekonomimiz zatürre olabilir. Dünyadaki yerimizi de ne küçümseyelim ne de abartalım. Elbette ki stratejik önemimize paha biçilmez. Ama objektif kıstaslarla cüssemiz, yüzde 1. Dünya nüfusunun, GSMH’sinin, ticaret ve yatırımlarının sadece yüzde 1’ine tekabül ediyoruz. Yüzde 1’liğiz ama Çin’den Almanya’ya, Rusya’dan Suudi Arabistan’a uzanan coğrafyanın en güçlü ekonomisi, silahlı kuvvetleri, en zengin insan sermayesi ve kültürel hinterlandı bizde. Bölgemize ilişkin hiçbir kurgu ve plan, bizsiz şekillenemiyor. Böyle bir ülke, dış ilişkilerinde herkese meydan okuyarak, düşmanlıkları çoğaltarak, yeni cepheler açarak, tarihi acıları hatırlatarak değil yumuşak ama kararlı bir güç olarak konumunu sağlamlaştırabilir. 

ÇÖZÜM BEKLEYEN KONULAR 

Önümüzdeki dönemde üzerinde çalışmamız, çözümler üretmemiz gereken çetin meseleler var. Bu meseleler ve onları çözebilmek için sorulması gereken sorulardan bazıları şöyle sıralanabilir: 

  •  Yeni oluşmakta olan küresel oyun düzeninde Rusya, ABD, AB, Çin ve İran düzleminde nasıl kazankazan prensibine dayanan bir ilişkiler manzumesi ve dengesi kurmalıyız? 
  •  NATO’nun güvenlik şemsiyesi tek başına çok boyutlu ve asimetrik güvenlik riskleriyle baş etmemize imkan sağlıyor mu? Güvenlikte ilaveten ne gibi adımlar atmamız gerekiyor, özellikle bölgesel temelde neler yapmalıyız? 
  •  Enerjide satranç oyununun su ve gıdada olduğu gibi kaynak rekabetine, hatta sıcak çatışmalara dönüştüğü bir dünyada enerji ikmal güvenliği için Rusya, İran, Hazar, Doğu Akdeniz, Irak denklemi en optimum şekilde nasıl kurulabilir? Aşırı bağımlılık nasıl önlenebilir, rekabet gücümüzü ve tüketicileri korumak için fiyatlar daha makul düzeylere çekilebilir mi? 
  •  Suriye ve Irak üzerinde kurulması için yoğun çaba sarf edilen bağımsız Kürt devleti nasıl önlenebilir? Buralarda bize dost ve müttefik yapılar kurulması için ne gibi girişimler yapılmalı? 
  •  Milli İstihbarat Teşkilatı’nın terör, diğer güvenlik riskleri, mali suçlar, fikri mülkiyet haklarının korunması, karşı istihbarat alanlarında önemli bir dünya gücü haline gelmesi nasıl sağlanabilir? 
  •  Çin’in yeni ekonomik süper güç konumuna yükselmesi, dünyanın en büyük pazarlarına, hammadde ve enerji kaynaklarına uzanan yüz milyarlarca dolarlık “Tek Kuşak-Tek Yol” adındaki girişimini devreye sokması karşısında Asya-Avrupa ekonomik koridorunda Türkiye için nasıl bir rol biçmeliyiz? 


İŞ BİRLİĞİ GEREKİYOR 

Unutmayalım, insanlık tarihi boyunca hiç oyunsuz dönem geçmedi. Devlet liderleri de askeri stratejistler de istihbaratçılar da farklı şekillerde hep oyun kurguladı. Hatta finans dünyasının devleri, enerji şirketlerinin başkanları ve tüccarlar da… Yeni oyuna uygun esnek, yaratıcı politikalar geliştirmeyenler oyun dışında kalıyor, böyle davrananlar eski düzenin etkisiz oyuncuları olmaya mahkum oluyor. Oyunu doğru okuyabilen, kurgulanmasına katkı sağlayabilen, doğru kararları alabilenler ise küresel sistemde etkin olarak sivriliyorlar. İçinde bulunduğumuz dönemde ancak ve ancak muazzam kalite ve sofistikasyonda cevval bir dışişleri (ve de milli istihbarat) örgütü ve ekibi “Yeni Büyük Oyun”un şifrelerini okuyabilir, atılması gereken adımları, karşı önlemleri, yaratıcı çözümleri geliştirip siyasi liderliğe karar için sunabilir. Şayet akıllı bir liderlik, kıvrak diplomasi, sağlam istihbarat, ekonomi yönetimi varsa yüzde 1 iken yüzde 3 gibi hareket edebiliriz. Var olan gücümüzün çok ötesinde maceralara atılırsak ayağına bastığımız oyuncular bizi baltalamaya, ayağımızı kaydırmaya çalışırlar. Dünyadaki gücümüz, ekonomik rekabet gücü, askeri kapasite, istihbarat, teknolojik üstünlük, inovasyon, enerji güvenliği gibi “olmazsa olmazlar”ın yanı sıra akıllı liderliğe ve kıvrak, sabırlı, stratejik, öngörülü diplomasiye bağlı. Ve bu yönde dış ilişkilerde etkili dönüşümü gecikmeksizin gerçekleştirmeye...

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


YAZARIN DİĞER YAZILARI TÜMÜNÜ GÖRÜNTÜLE

Yorum Yaz