İmkansız olan her şey hayatımızda olacak

JASON SMITH / SONY MOBILE ORTADOĞU VE AFRİKA BAŞKAN YARDIMCISI 

“İMKANSIZ OLAN HER ŞEY HAYATIMIZDA OLACAK” 

Sony Mobile, dijital teknolojiler üreten bir şirket olarak diğer sektörlere de liderlik ediyor. Bu konudaki uzmanlığını yaptığı araştırmalarla geliştiriyor ve geleceğin tüketicilerini de anlamaya çalışıyor. Sony Mobile Ortadoğu ve Afrika Başkan Yardımcısı Jason Smith ile geleceğin dijital tüketicilerini anlamak üzere gerçekleştirdikleri “Xperia Touch Araştırması- Geleceğe Yönelik Trendler” araştırması üzerine konuştuk. Smith, şunları anlattı: 

GELECEĞİN TEKNOLOJİSİ “Gelecek Bilimci Dr. Ian Pearson ve Sony Mobile’ın Xperia uzmanları ile 6-12 yaş arasındaki çocuklarla gerçekleştirdiğimiz bu araştırmayla geleceğin teknolojisini çocukların gözünden anlamayı, onların gelecekle ilgili vizyonlarını öğrenmeyi amaçladık. Çocukların gelecekle ilgili vizyonlarının gerçeklikten çok da uzak olmadığını gördük. Her şeyin mümkün olduğu bir jenerasyonun parçası olarak büyüyen bu çocukların yaratıcı beklentileri, ürünün gelişmiş teknolojilerini en iyi şekilde açıklamaya yardımcı oluyor. Teknoloji sayesinde imkansız olan her şeyin hayatımızda olacağına inanıyoruz. 

IŞINLANMA 10 YIL İÇİNDE Raporumuzda çıkan sonuçlara göre uçan ayakkabılar artık o kadar da uzak bir hayal değil. Çocukların yüzde 56’sının uçan ayakkabıların 2037 yılına kadar üretileceğine inandıklarını gösterirken her 5 çocuktan 1’i bu hayalin 5 yıl içinde gerçekliğe dönüşebileceğini düşünüyor. Ebeveynlerin ise gelecekle ilgili daha farklı bir bakış açısı var. 5 kişiden 3’ü görünmezlik pelerini ve ışınlanmanın asla gerçekleşmeyeceğini düşünürken her 3 çocuktan 1’i bu gelişmelerin önümüzdeki 10 yıl içinde gerçekleşeceğine inanıyor. 

HAYAL DÜNYASINI GELİŞTİRİYOR Raporun dikkat çeken detaylarından bir diğeri ise katılımcıların 3’te 2’si teknoloji ve akıllı telefonların, çocukların hayal dünyasının gelişimine katkı sağladığını düşünürken ebeveynlerin yüzde 56’sı ise teknolojinin, çocukların hayal dünyalarının gelişimine okuldan daha fazla yardımcı olduğuna inanıyor. Bu da bize gösteriyor ki içinde bulunduğumuz teknolojik çağda neredeyse her şey mümkün. Çocukların hayal dünyası artık gerçeğe dönüşüyor. Geleceğin ruhuna uygun projeler üreterek insanların beklentilerinin ötesinde işlere imza atılması gerekiyor.” 

NE BAŞLATTIM? 

KADİR MUSTAFA ÖZTÜRK/INTERTECH INTER-VISION ADK VE DİJİTAL KUŞAK BANKACILIĞI GENEL MÜDÜR YARDIMCISI 

“ÖĞRENEN VE GELİŞEN YAPILAR KURACAĞIZ” 

Bugün artık mobil bankacılığın ne zaman internet bankacılığının yerini alacağını konuşuyoruz. Bu noktaya dijitalleşmeyle birlikte çok kısa sürede geldik. Intertech, bu değişimlerde yenilikçi uygulamalarıyla sektöre öncülük etti. Gerçekleştirdikleri projelerle müşterileri DenizBank’a üç yıl arka arkaya dünyanın en inovatif bankası ödülünü kazandırdılar. Intertech Inter-Vision ADK ve Dijital Kuşak Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Kadir Mustafa Öztürk ile dijitalin bankacılığı getirdiği noktayı ve geleceği konuştuk: 

GELECEK MOBİLDE “Mobil cüzdan uygulamamız FastPay ile banka müşterisi olmanıza bile gerek kalmadan para gönderimi yapabilir, ödeme aracı olarak mobil cüzdanınızı kullanabilirsiniz. Direkt satış tablet uygulamalarımızla bankalarda önemli bir mobil dönüşüm sürecine girdik. Şubelerdeki personelin tamamı bu dönüşümle beraber şubede olmasına gerek kalmadan tüm işlemlerini müşterinin yanında, evinde, gerekirse tarım müşterileri için tarlada tablet üzerinden yapar hale geldi. Çünkü gelecek mobil olma üzerine şekilleniyor. 

KOLAYLIK ARAYIŞI Tüm bunların yanında Endüstri 4.0 bileşenleriyle kullanıcıların hayatını nasıl daha kolaylaştırabiliriz noktasında çalışıyoruz. Elimizdeki büyük veriyi anlamlandırarak kullanıcıların bankacılık ihtiyaçlarını ayaklarına götürmeyi hedefliyoruz. Yine artırılmış gerçeklik ve sanal gerçeklik konusunda üniversitelerle beraber Ar-Ge çalışmalarına devam ediyoruz. 

ÖĞRENEN YAPILAR Chatbot’lar günümüzün yükselen trendi. Yapay zeka uygulamalarının yeni nesil bankacılığa yön vereceğini düşünüyoruz. Kullanıcıların ihtiyaçlarını, daha onlar dile getirmeden anlayan ve yönlendiren proaktif ürünlerimize mutlaka kullanıcının farklı ihtiyaçlarına da cevap verecek bir chatbot uygulamamızı ekliyoruz. Bunu yaparken veri analizi ve nesnelerin interneti birikimlerimizden de faydalanıp öğrenen, gelişen bir yapı kurma hedefindeyiz.” T

RENDLER 

DR. VERDA EMİROĞLU / VE FARK YARAT KURUCUSU 

KRİTİK POZİSYONLARA KİMLER GELECEK? 

Türkiye’de teknoloji yönetimi alanında doktora yapan ilk mühendislerden biri olan Dr. Verda Emiroğlu, dijital dönüşüme ayak uyduramayanların ayakta kalamayacağını söylüyor. Kariyerinin en keyifli dönemini 10 yıldan fazla Ar-Ge ve İnovasyon liderliği yaptığı Turkcell Teknoloji’de geçirdiğini ifade eden Dr. Verda Emiroglu, dijital dönüşümdeki trendleri şöyle yorumluyor: 

VERİMLİLİK İLK SIRADA “Müşteri ve şirket tarafında verimlilik ilk kriter. Dijital dönüşümle tüm üretim ve yönetim süreçlerini sistemler üzerinde tanımlıyor, basitleştiriyor, kusursuz akmasını sağlıyoruz. Artık müşteriler de bir tıkla tüm ürünleri kıyaslayabilecek hale geldi. Maliyetleri düşürmek, müşterilere en iyi ürünü, en uygun fiyata sunmak, şirketler için kaçınılmaz hal aldı. Teknoloji şaşırtıcı ölçüde büyük ve açık verilere erişme imkanı tanıyor. 

BARİYERLER KALKIYOR Teknolojik gelişim ve dönüşümle yeni bir pazar ya da sektöre girişin önündeki bariyerler de kalkıyor. Yeni bir i�� kurmak için başlangıçta çok büyük sermayeye gerek kalmadı. Önemli olan yenilikçi, fark yaratan ve mümkün olduğunca geniş pazarlara ulaşmayı hedefleyen atılımlar. Dijital dünyanın sağladığı ‘Plug&play’ (Gel ve Bağlan) ile sadece kendi aklınız ve yeteneklerinizle sınırlı kalmak yerine, en uygun ekosistemi iş modeliniz üzerinde buluşturup müşterilerinize onların beklentileri üzerinde hizmet sunuyorsunuz. 

EN ÖNEMLİ TRENDLER Gelecekte hızlı prototipleme, 3 boyutlu yazıcılar, akıllı robotlar; Ar-Ge ve üretim süreçlerini hızlandıracak ve verimli hale getirecek. Süreçler dijital platformlar üzerinde yürüyecek, hata oranları düşecek, zaman ve maliyet avantajları sağlanacak. Sistemler entegre çalışacak, iş birliği platformları sayısı artarak gelişecek. Yapay zeka, veri ve analitik bilimi yeni döneme imzasını vuracak. Orta vadede birçok iş, yerini robotlara ve bilgisayarlara bırakacak. Yapay zeka, sanal gerçeklik uzmanları, data bilimi, robotik üzerine çalışanlar, şirketlerde kritik pozisyonlara yerleşecek.” 

ÖNERİ PANOSU 

SADİ ABALI / RADORE VERİ MERKEZİ GENEL MÜDÜRÜ

 “IOT KONUSUNU PAS GEÇMEYİN”

 “Dünya çapında birçok işletmenin kullandığı nesnelerin interneti (IoT) cihazlarının verilerini şimdiden toplamaya ve değerlendirmeye başladığını gözlemliyoruz. Birçoğunun ağ ve altyapısında IoT teknolojileri kullanılırken yeni yatırımlar da yönetim ve maliyet avantajı sunduğu için IoT’ye uyumlu cihazlara yapılıyor. Türkiye’de de benzer bir eğilim görüyoruz. Hem Türkiye’de hem dünyada IoT uyumlu altyapılara yatırımlar hızlanıyor. Bu konuda şirketlere IoT konusunu es geçmemelerini tavsiye ediyorum. Şirketlerin stratejilerini belirlerken her zaman yeniliklerin takipçisi olması gerekiyor. Dijital dönüşüm uzun, zor ve yüksek maliyetli bir yolculuk. Bu yolculukta şirketlerin değişim sürecini yönetecek öncülere ihtiyacı var. Bu nedenle hem şirket içinde hem de iş süreçlerinde iyi bir koordinasyon sağlanması gerekiyor. Gelişen ve değişen tüm trendlerin çok iyi bir şekilde uygulanabilmesi için de iyi bir planlama ve yatırım stratejisi izlenmesinin gerektiğini düşünüyorum.” M

EHMET ILGAZ / MILLENICOM CTO’SU 

“KAZANDIRAN ÇÖZÜMLER” 

“Şirketlerde dijital dönüşüm, ekstra bütçe gerektiren ve sadece bu bütçeyle mümkün olan bir konu gibi düşünülüyor. Oysa tam aksine her departmanın kendi bütçeleriyle işlerini dijital hale dönüştürmeleri, şirketlere bütçe avantajı ve hız katacak çözümlerdir. Fatura, sözleşme gibi kağıt işlerinin dijitalleşmesinin şirketlerimizin bütçesine katkısı bir yana dünyamızın geleceği için tüm şirketlerin hızlıca planlarına alması gereken en önemli çevre dostu çözüm olduğunu düşünüyorum. Biyometrik imza uygulamasının yaygınlaşması, şirketlerin baskı, arşiv, hatalı doküman, kontrol gibi birçok maliyetini ortadan kaldıracak bir çözüm olduğundan süreçlerimizi biyometrik imzaya uygun bir hale getirmek için çalışıyoruz.”