Ralli olur mu?

19.01.2017 14:39:090
Paylaş Tweet Paylaş
Ralli olur mu?
Yılın son aylarına giriyoruz. Bu dönemde “Borsada geleneksel yıl sonu yükselişi olur mu” sorusunun yanıtını bulacağız. Yılın son dönemine girerken ABD başkanlık seçimleri sonrasında FED’in aralık toplantısında olası faiz artırımı hamlesi, en önemli başlık. Bunun yanında TCMB faiz toplantıları, bölgesel ve siyasi gelişmeler yakından izlenecek. Böyle bir tabloda, 15 finansçı CEO’nun değerlendirmelerini aldık.
BORSA Geçen aya göre bu ay borsa endeksiyle beklentiler biraz daha pozitife dönmüş görünüyor. Not düşüşü sonrası kısa vadede şokları atlatan borsada ağırlıklı beklenti, 75.000-80.000 bandı. Ancak beş katılımcı da yılın 80.000’in üzerinde tamamlanacağı görüşünde. DOLAR/TL Geçen ay yaptığımız ankette dolar kuruyla ilgili tahminler 3,00-3,10 bandında yoğunlaşmıştı. Ancak bu ay yapılan ankette bu aralığın 3,10-3,20 bandına kaydığını görüyoruz. Dünyada FED’in faiz artırımı beklentisiyle güçlü dolar trendinin, TL üzerinde de negatif etkilerinin süreceği yönünde görüş bildiriliyor. Beş katılımcı ise 3,00-3,10 bandında kalınacağı yönünde değerlendirme yapıyor.
GÖSTERGE FAİZ Mart ayından bu yana politika faizinde üst bant indirimi yapan Merkez Bankası, geçen ay TL’deki değer kaybının etkisiyle bu kez faizi indiremedi. Faiz yüzde 7,25- 8,15 bandında sabit kaldı. Bundan sonra da kur hareketleri MB politikalarında etkili olacak. Gösterge faiz için uzmanların ağırlıklı beklentisi yüzde 9,00-10,00 bandı.

Makro veriler önemli
2 Kasım: ABD, FED faiz kararı
3 Kasım: Türkiye, TÜİK, ÜFE verileri
3 Kasım: İngiltere, MB faiz kararı
4 Kasım: Euro Bölgesi, TÜFE verileri
4 Kasım: ABD, tarım dışı istihdam verisi
11 Kasım: Türkiye, TCMB, cari açık
14 Kasım: Euro Bölgesi, sanayi üretimi
15 Kasım: Türkiye, işsizlik oranı
17 Kasım: ABD, sanayi üretimi ve kapasite kullanımı
24 Kasım: TCMB, PPK faiz kararı

1 SORU 1 YANIT
“Göstergede yukarı risk fazla” Gözde Girişim Genel Müdürü Mustafa Aydemir “400 milyon TL’lik bir tahvil ihracımız var. Tahvilin ödemesi nedeniyle gösterge faiz bizim için önemli. Gösterge tahvilde beklenti nedir?”
Kapital FX Genel Müdürü Gökalp İçer “Gelişmekte olan ülke tahvilleri halen talep görüyor. Ancak Türkiye’nin kısa vadede risk primini yükseltecek gelişmelerin Suriye ve Irak eksenindeki jeopolitik risklerle anayasa değişikliği gündemi ve bunun referandum süreci başlatma olasılığı olduğunu düşünüyoruz. Öngörülemez risk olarak da takvim dışı bir not açıklaması ve Fitch nezdindeki notun da kaybedilmesi olasılığını gösterebiliriz. Bahsettiğimiz bu son faktör, gerçekleşme ihtimali düşük olduğu, ancak gerçekleşirse sarsıcı etkisi olacağı için “siyah kuğu” sınıfına giriyor. ABD tahvil faizlerinin FED faiz artırım beklentileriyle beraber yukarı doğru gitmesi, ilerleyen vadede Türkiye’nin TL ve dolar cinsi tahvil faizlerini yükseltebilir. Biz mevcut şartlarda 2 yıllık faizlerde yukarı yönlü eğilimin devam edebileceğini düşünüyoruz. Üç aylık vadede yüzde 9,50- 10,00 görülebilir.

Hisse fonları önde
30 Eylül-24 Ekim tarihleri arasında BES fonlarının getiri eğilimine bakıldığında hisse senedi fonlarının öne çıktığı görülüyor. Not düşüşünün etkilerini hızlı bir şekilde saran borsanın bu eğilimi, BES fonlarına da yansıdı. İlgili dönemde en çok kazandıran ilk 10 fon, yurt dışı ve yurt içi hisse fonları oldu. Buna göre ilk sırayı, Anadolu Hayat Emeklilik Büyüme Amaçlı Yükselen Ülkeler Esnek Emeklilik Yatırım Fonu (EYF) yüzde 6,87 getiriyle aldı. İkinci sıradaki Halk Hayat ve Emeklilik Katılım Hisse Senedi EYF’nin getirisi yüzde 6,35 ve üçüncü sıradaki Avivasa Bric Ülkeleri Esnek EYF’nin getirisi yüzde 5,75 seviyesinde.

Görüş
“Geri çekilmeler alım fırsatı” BIST-100 Endeksi, bir yıllık hedef değer çarpanlarında yüzde 30’un üzerinde bir iskontoya sahip. Ancak küresel çapta doların güçlenmesi, tahvil faizlerindeki yükseliş, piyasalardaki zayıf beklentiler ve jeopolitik görünümdeki değişimler yukarı hareketleri sınırlıyor. Bununla birlikte geri çekilmelerde temkinli olarak hisse alımları yapılmasının uygun olduğunu söyleyen Turkish Yatırım Genel Müdürü Berra Doğaner, değerlendirmesine şöyle devam ediyor: “Yavaşlayan ekonomimizde finansman maliyetlerinin yükselmesi, kredilerdeki gecikme ihtimali (el konan şirketler kaynaklı) bankacılık sektörünün aktif kalitesini doğal olarak olumsuz etkileyecektir. Buna karşın 2016 sonuna kadar oluşturulan portföyde gerileyen TL faizleri neticesinde aktif ve pasif arasındaki getiri makasının açılması, dönemsel olarak artan TÜFE enflasyonun etkisiyle Vakıfbank, Akbank ve İş Bankası C’yi beğeniyoruz. Kapasite artışı ve büyümenin olumlu katkısıyla Bolu Çimento’yu tercih ediyoruz. Emlak GYO, Tofaş, Trakya Cam, Enka, Tekfen ve Aselsan hisseleri ise hem güçlü operasyon gelirler hem güçlü FAVÖK beklentileri hem de olumlu kur etkisiyle izlenebilecek hisseler.”

Yatırım araçlarında geçen ay
FAİZ/ MEVDUAT ÖNDE Genel beklenti TL mevduat faizlerinde yükseliş eğiliminin sürmesi yönünde. Bu beklentiyle birlikte tahvil/bono tarafında beklentiler düşük. TL tarafında öne çıkan yatırım aracı mevduat olmaya devam ediyor. Yüzde 12’yi bulan mevduat faizi yatırımcının ilgi odağında. ÖST ihraçlarındaki artı spread farkı, mevcut durumda avantaj yaratmaya devam ediyor.
DÖVİZ/DOLAR GÜCÜNÜ KORUYOR Global çapta güçlü dolar eğiliminin sürdüğü bir dönemdeyiz. FED’den faiz artırımı beklentileriyle birlikte ABD tahvillerindeki yükseliş, zayıf Euro, altına olan talebin yetersizliği, kredi derecelendirme kuruluşlarının bakış açısı, dolardaki değer kazanma sürecini uzatıyor. Kur için tahminlerde 3,10 seviyelerinin üzeri ifade edilmeye başlandı. Böyle bir ortamda da doların portföylerdeki ağırlığının bir miktar daha artırılabileceği ifade ediliyor. BORSA/HİSSE SEÇİMİ ÖNEMLİ Yılın geri kalanında yurt içinde artması beklenen talebe paralel büyümede yükseliş beklentisi, FED faiz artırım sürecinde riskli varlıklardan çıkışla dengelenmesi ve piyasa fiyatlarının 77.00-82.000 bandında oluşması bekleniyor. Bu ortamda özellikle Rusya ile ilişkilerimizin düzelmesinden sonra bu bölgeye ihracat yapan şirket hisseleri, döviz artısı olan ihracat yapan şirketler izlenebilir.
ALTIN/PORTFÖYLERDE OLMALI Ons altında son yaşanan değer kaybı gram altındaki yükselişlerin sınırlı kalmasına neden oluyor. Ancak orta vade için ons tarafında bir toparlama olabileceği beklentisiyle birlikte dolar kurunda da yukarı eğilimin devam edeceği beklentisiyle portföylerde altın olmaya devam edebilir. Burada gram altının yanında altın fonları da bir tercih olarak öne çıkabilir. Ancak altın oranını şu aşamada artırma yerine muhafaza etme stratejisi öne çıkıyor.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


YAZARIN DİĞER YAZILARI TÜMÜNÜ GÖRÜNTÜLE

Yorum Yaz