Prof. Dr. Edward Gramlich Amerikan Merkez Bankası FED’in eski Yönetim Kurulu Üyesi. FED’in ABD’deki enflasyonu kontrol altında tutmak için faiz artırımına gittiğini söyleyen Graml...
Prof. Dr. Edward Gramlich Amerikan Merkez Bankası FED’in eski Yönetim Kurulu Üyesi. FED’in ABD’deki enflasyonu kontrol altında tutmak için faiz artırımına gittiğini söyleyen Gramlich, faizlerin yüzde 6.5-7 seviyesine kadar çıkabileceğini söylüyor. Faiz artırımlarının global bir krize yol açma imkanı olmadığını söyleyen Gramlich, “FED’in faiz oranlarını biraz daha yükseltmesinin global ekonominin dengesini bozacağını sanmıyorum. Tüm bunların Amerikan ekonomisini ve dünya ekonomisini dengelemek için yapıldığını düşünüyorum” diyor.
Dünya piyasaları 10 Mayıs ile Haziran sonuna kadar olan dönemi, son yılların en büyük dalgalanmalarıyla geçirdi. FED’in faiz artırımlarına devam edeceği yönündeki açıklamalarla başlayan büyük düşüşler, bir aydan fazla sürdü. Amerika ve Avrupa borsalarının yanı sıra Asya’dan Amerika’ya bütün gelişmekte olan ülke borsaları geriledi, para birimleri önemli ölçüde değer kaybetti.
İşte bu önemli dönemde herkesin gözü yine önemli merkez bankalarında, özellikle de ABD merkez bankası Federal Reserve’de (FED) olacak. Faiz artırımı devam edecek mi, edecekse yeni yükseklikler ne olacak? Bu gelişme global likiditeye nasıl yansıyacak, gelişmekte olan ülkelerde neler olacak? Aslında sorular bunlarla da sınırlı değil…
Capital, herkes tarafından merak edilen bu ve diğer çok sayıda sorunun yanıtını en doğru isme sordu. FED’in Alan Greenspan dönemindeki yönetim kurulu üyesi Prof. Dr. Edward Gramlich, yeni dönemi ve faizlerin etkilerini Capital okurları için değerlendirdi.
Michigan Üniversitesi’nde ekonomi profesörlüğü yapan Gramlich 1997 yılında Clinton tarafından FED yönetimine atandı. 2005 yılının Ağustos ayında istifa edene kadar bu görevi sürdürmeye devam etti. Gramlich, FED’in faiz artırımına enflasyonu kontrol altında tutmak için başladığını görüşünde. Ona göre, faizlerin 2000 yılında yüzde 6.5’tan yüzde 1’e indirildiği için de bir süre daha yükseleceğini ve yüzde 6,5 – 7 seviyelerine ulaşabilir.
Michigan Üniversitesi Ekonomi Profesörü ve eski FED Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Edward Gramlich ile ABD ekonomisi ve FED’in global ekonomi üzerindeki etkileri üzerine konuştuk:
Global Likidete Daralacak Mı?
Bence global likiditede daralma olacak. Çünkü, çok fazla likidite olan bir dönemdeydik. ABD ve Avrupa’da düşük faiz oranları var. Japonya’da ise faiz oranları sıfır düzeyinde. Birçok Merkez Bankası önemli ölçüde likidite yarattı. Bu devam edemezdi. Artık ABD daha normal bir duruma geldi. Avrupa’da daha normal duruma dönme yolunda. Hatta Japonya bile yukarı doğru bir eğilime başladı. Yani aşırı likiditenin yaşandığı dönem bitti.
Enflasyon Korkusu Gerçek Mi?
Merkez bankalarının artık enflasyonu nasıl kontrol altında tutabileceklerini bildiklerini düşünüyorum. Umuyorum ki, enflasyonu kontrol altında tutma konusundan taviz vermeyeceklerdir. Bunu yaparlarsa enflasyon oranları kontrolden çıkmayacaktır.
FED Neden Yüksek Faiz Peşinde?
Bunu yapmalarını nedeni, birkaç yıl önce düşmekte olan fiyatlardan endişelenmeleriydi. Bir ülkede fiyatlar düşmekteyse, bunu durmamak ciddi bir sorun yaratır. Bundan birkaç yıl önce FED bu durumdan dolayı ciddi bir endişe taşıyordu. Bu nedenle aniden faizleri yüzde 1 düzeyine düşürdü. O zamandan beri de yavaş yavaş eski, normal düzeyine çekiyor. Şimdi normale dönmek üzereler. Belki gidilecek biraz daha yol olabilir. Ama sonuçta faizleri yükseltmelerinin nedeni buydu. Yani tekrar eski, normal duruma geri dönmekti.
Aslında onların faiz oranlarıyla ilgili bir hedefleri yok. Eğer bir hedefleri varsa, bu enflasyonla alakalıydı. Çünkü enflasyonu belirli bir çizgide, yaklaşık yüzde 1 – 2 düzeyinde, tutmak istiyorlardı. Yani, faizleri yükseltmeleri, enflasyonu bu düzeyde tutmaları için gerekli bir hareketti.
Faiz Artırımı Duracak Mı?
Bu, birçok insanın üzerinde spekülasyon yaptığı bir konu. Ben bu konuda spekülasyon yapmak istemiyorum. Bu konuda bir bilgiye sahipmişim gibi davranmak istemiyorum. Ama şu kadarını söyleyebilirim ki, birçok insan FED’in faizleri birkaç kere daha yükseltmesi gerektiğini düşünüyor.
Faizlerin 2000 yılı sonlarına doğru yüzde 6.5 olduğunu göz önünde bulundurursanız, bu rakamı belki biraz aşacağını söyleyebiliriz. Yüzde 6 – 7 düzeyi enflasyonu dengelemek için yeterli olur. Ben böyle olacağını sanıyorum ve umuyorum. Ama asla olacaklardan emin olamazsınız.
Mayıs Ayında Neler Oldu?
Belirli bir faiz oranının kritik nokta olarak algılanması diye bir şeyin söz konusu olduğunu sanmıyorum. Bir yıl yüzde 5, başka bir yıl yüzde 6 hassas bir nokta olabilir. Ama bence bir seviyenin kritik nokta gibi algılanmasının imkanı yok.
Bana göre borsanın dalgalanmasının nedeni şu anda oldukça fazla belirsizlik olması. Faiz oranlarının daha ne kadar yükselebileceğiyle ilgili bir belirsizlik var. Ne kadar gitmeli diye düşünülüyor. Amerika’nın cari açığı bir belirsizlik yaratıyor. Ve kurdaki belirsizlik de söz konusu. Birisi dengesizliğin ortadan kalkması için doların düşmesi gerektiğini düşünüyor. Evet, dolar biraz düştü ama çok fazla değil. Aslına bakarsanız pazarda yaşanan bu kararsızlık benim için çok da büyük bir sürpriz olmadı. Çünkü faiz oranları ve kur oranları konusunda ciddi belirsizlikler vardı.
Global Kriz Kapıda Mı?
Hayır, böyle bir şeyin olacağını düşünmüyorum. Eğer FED faiz oranlarını biraz daha yükseltirse bu durumun, enflasyonu dengeleyeceğini umuyorum. Ama global ekonominin dengesini bozacağını hiç sanmıyorum. Ben tüm bunların Amerikan ekonomisini ve dünya ekonomisini dengelemek için yapıldığını düşünüyorum.
Enflasyonda Risk Var Mı?
Elbette bir risk var. FED de bu yüzden faiz artırımına devam ediyor. Para politikasının başarılı olmasını bekliyorum. Ve Amerika’da enflasyon oranının yüzde 1 – 2 düzeyinde dengeleneceğini düşünüyorum.
Abd’de Büyümenin Yönü
Bence bu büyüme trendinin biraz yavaşlaması gerekiyor. Çünkü iktisadi durgunluktan çıkıyorsanız, hızlı büyürsünüz. Küçük çaplı bir durgunluk yaşadık. Bu yüzden bu durumdan çıkarken hızlı bir büyüme trendi yakaladık. Ama tekrar kaynakların tam kullanımına, tam istihdama, tam kapasite kullanımına geçtiğinizde, bu durumda ekonomideki sürekli büyüme oranı ile sınırlandırılırsınız. Bu da biraz düşük bir oran olur. Bu yüzden reel büyümede bir azalma olacağını ve yüzde 3 gibi bir düzeye inileceğini düşünüyorum.
Avrupa’yı Neler Bekliyor?
Oldukça iyi gittiklerini düşünüyorum. Avrupa’nın büyük ülkeleri, Almanya, Fransa ve İtalya ılımlı bir ekonomiye sahiptiler. Uzun bir aradan sonra bu üç ekonomi de yeniden büyümeye başladı. Onlar pey der pey işçileri tekrar işlerine dönecekler. Hala bu üç ülkede işsizlik sorunu var. Ama inanıyorum ki, zaman içinde bunlar bertaraf edilecek. İngiltere’de ise durum çok daha iyi. Onların işsizlik gibi bir sorunları yok ve oldukça iyi büyüyorlar.
Artık Avrupa’daki enflasyon oranlarıyla ilgili olarak endişelenmiyorum. Çünkü bence Merkez Bankaları fiyatların kontrolden çıkmaması için çok fazla çaba sarf ediyorlar. Ve bence başarılı olacaklar da. Enflasyonu kontrol altında tutmak için gerekli para politikaları ve isteklilikleri var. Bence bunu başaracaklar da. Bence tek soru şu ki, bunu yapmaları bu ekonomilerde gereksiz bir gevşemeye yol açar mı? Böyle olacağını sanmıyorum ama bunun olması da olası.
Gelişen Ekonomilerin Durumu
Dürüst olmak gerekirse, bu ülkelerle ilgili olarak güncel bilgiye sahip değilim. Bu yüzden bu konuda bir açıklama yapmayı doğru bulmuyorum. Aynı şekilde Türkiye ile ilgili de çok az bilgiye sahibim. Dolayısıyla çok fazla yardımcı olamıyorum, üzgünüm.
Dünya Ekonomisinin Sorunu Dengesizlik
* Global ekonomideki mevcut durumu analiz ederek, ABD ekonomisinin durumunu bize açıklayabilir misiniz?
Global Ekonomi İyi Gidiyor Kısa vadede ABD ekonomisi, ölçülü adımlarla büyüyor. Dünyadaki birçok ekonomi de böyle. Avrupa da açıklarını nispeten kapattı. Asya ülkeleri, Çin, Hindistan, sağlıklı oranlarda büyümeye devam ediyorlar. Hatta Japonya bile iyileşiyor. Yakın Doğu’da neler oluyor bilemiyorum. Ama onların da olukça iyi gittiklerini düşünüyorum. Özellikle Türkiye gibi ülkelerin.
Enflasyon Kontrol Edilmeli Kısacası genel olarak makul büyümelerin ve optimizmin yaşandığı bir dönem bu. Ülkelerin enflasyon oranlarını kontrol altında tutmaları gerekiyor. Bu dünya genelinde önemi artan bir konu. Ama şu da çok önemli ki, ortada bir dengesizlik sorunu var. Bu dengesizliğin bir kısmı Amerika’nın büyük dış ticari açığından kaynaklanıyor. Bunun ne zamana kadar süreceği ve bu olmadığında nelerin yaşanacağı önem taşıyan sorular. Bu bence global ekonomideki en büyük sorun.
“70’lerde Değiliz, Yapmamız Gerekeni Biliyoruz”
* Petrol fiyatlarının bu denli yüksek olması önümüzdeki dönemde global ekonomiyi ve gelişmekte olan ülkeleri nasıl etkileyecek? Bu durum hangi ülkeleri ne kadar zorlayabilir?
İthal Edenler Sorun Yaşayacak Petrol ithal eden ülkelerin bu açından sorun yaşayacaklarını düşünüyorum. Burada ABD, İngiltere, tüm Avrupa, hatta Çin ve Japonya’dan da bahsediyoruz. Yani bu ülkeler gibi petrol ithal eden ülkeler yüksek fiyatlar nedeniyle olumsuz olarak etkilenecekler. Petrol fiyatlarında bir artışa izin versek de bu genel bir enflasyona yol açar. 1970’lerde bu yaşandı. Şimdi Merkez Bankası politikaları çok daha başarılı.
Fiyatlar Enflasyonu Etkilemez Enerji fiyatlarının genel enflasyon rakamlarına etkisi oldukça az oluyor. Bence bu önemli ülkelerdeki Merkez Bankası’nın yönetimleri ne yaptıklarını biliyorlar. Ve bu yaptıklarına devam edeceklerini düşünüyorum. Petrol fiyatlarının enflasyon rakamlarını çok fazla etkileyeceğini düşünmüyorum. Petrol fiyatlarındaki artış diğer fiyatlardaki artışa neden olmaz. Artık 70’li yıllarda değiliz. Bu sefer ne yapmamız gerektiğini bildiğimizi düşünüyorum.
“Bernanke, Eski Fed Yönetimi Gibi Davranıyor”
* FED Başkanı Ben Bernanke bir açıklamasında Amerikan ekonomisinin bir geçiş dönemine girdiğini belirtti. Bu geçiş döneminin temel özellikleri ne olacak?
Bu geçiş dönemiyle, FED’in her toplantı sonunda faiz artırımına gittiği bir dönem yerine dengeli bir ekonominin yaşandığı bir döneme geçeceğiz. Ucuz para döneminden yine normale döneceğimiz bir geçiş olacak bu. Olabilecek diğer bir geçiş de döviz kurlarındaki değişim. Bu oldukça şüpheli. Çünkü insanlar kurları pek tahmin edemiyor. Yani kurların değişeceğinden ya da doların düşeceğinden tam olarak emin değilim. Ama bu da başka bir geçişi başlatacaktır.
* Ben Bernanke ve yeni FED yönetiminin karar ve açıklamalarını nasıl buluyorsunuz?
Bence onlar eski FED yönetimi gibi davranıyorlar. Onların koşulları biraz farklı. Ama yaptıklarına bakarsak, benim yönetimde olduğum dönemde yaptıklarımızdan çok daha farklı olmadıklarını düşünüyorum.
Özgür Gözler
[email protected]
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?