Dünya Ortalamasının Üzerinde Büyüyor

2006 yılında Türkiye reçeteli ilaç pazarı tutar ölçeğinde yüzde 11,5 büyüyerek 9,5 milyar YTL’ye, kutu ölçeğinde ise yüzde 7,5 büyüyerek 1,2 milyar kutuya ulaştı. Dolar bazındaki büyüme ise yüzde 4...

1.08.2007 03:00:000
Paylaş Tweet Paylaş

2006 yılında Türkiye reçeteli ilaç pazarı tutar ölçeğinde yüzde 11,5 büyüyerek 9,5 milyar YTL’ye, kutu ölçeğinde ise yüzde 7,5 büyüyerek 1,2 milyar kutuya ulaştı. Dolar bazındaki büyüme ise yüzde 4,5 oldu. Eşdeğer ilaç pazarında büyüme tutar ölçeğinde yüzde 5,7, kutu ölçeğinde yüzde 5,9’da kaldı. Referans ilaç pazarında ise büyüme tutarda yüzde 14,7, kutuda ise yüzde 9,2 olarak gerçekleşti. 2005 yılında 2,85 milyar dolar olan ithalat, 2006 yılında yüzde 5,8 artarak 3,01 milyar dolara çıktı. 2005 yılında 282 milyon dolar olan ihracat ise 2006’da yüzde 10 artarak 311 milyon dolara ulaştı. 2005 yılında yüzde 9,9 olan ihracatın ithalatı karşılama oranı 2006 yılında yüzde 10,3’e yükseldi.

Türkiye’de ilaç pazarının yılda yüzde 8-10 arasında, dünya ortalamasının üzerinde bir büyüme yakaladığını belirten Abdi İbrahim Genel Müdürü Erman Atasoy, “Avrupa ülkelerinde ilaç tüketiminin azalması Türkiye pazarını yabancı yatırımcılar için cazip hale getirdi. Görülüyor ki, yabancı firmaların yerli firmalarla işbirliği yapma talepleri artıyor. Devletin izlediği politikalar sektör açısından belirleyici olduğundan ve uygulamalarda değişiklikler söz konusu olduğundan gelecekle ilgili tahmin yapmak zorlaşıyor. Yine de önümüzdeki dönemde sektörün büyüyeceğini, yabancıların ilgisinin devam edeceğini, yeni birleşmelerin, satın almaların yaşanabileceğini tahmin ediyoruz” diye konuşuyor.

2006 yılında yüzde 11,5 büyüyerek 9,5 milyar YTL büyüklüğe ulaşan ilaç pazarının, 2007’de de büyümesini sürdüreceği tahmin ediliyor.

İhracatın Etkisiyle Üretim Artıyor
İç satışlarda önemli bir büyüme yaşanmasa da ihracatın etkisiyle 2006 yılında buzdolabı sektörü iyi bir yıl geçirdi. Üretim 2005 yılıyla karşılaştırıldığında yüzde 22,6 artışla 6,7 milyon adede ulaştı. İç satışlar yüzde 0,8 artışla 2,1 milyon adede, ihracat yüzde 32,5 artışla 4,8 milyon adede ulaştı. İthalat yüzde 283 oranında ciddi bir büyümeyle 242 bin adede çıktı. 2007 yılının ilk 5 aylık rakamları değerlendirildiğinde ise özellikle iç satışlarda önemli bir daralma yaşandığı görülüyor. Ocak-mayıs döneminde iç satışlar geçtiğimiz yılın aynı dönemi ile kıyaslandığında yüzde 10 daraldı. Bununla birlikte ihracatın yüzde 28 artması sonucunda üretimde yüzde 17,8’lik bir büyüme yakalandı. Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği Genel Koordinatörü Rifat Öztaşkın, şu değerlendirmelerde bulunuyor:

“Buzdolabı pazarında iç pazarda geçen yıla nazaran yüzde 10 civarında bir azalma söz konusu. 2007 yılına iyi başlayan pazarda son birkaç aydır yaşanan gelişmeler ve yaklaşan seçim nedeniyle alımlar ertelendi. Bununla birlikte ihracat alanındaki büyüme halen devam ediyor. İhracattaki olumlu gelişmeler de üretim rakamlarına yansıyor. Yılın son 4 ayında pazarın toparlanacağını ve yıl sonunda geçen yılın rakamlarına ulaşacağını tahmin ediyoruz.”

2007’nin ilk 5 ayında iç satışlarda yüzde 10 oranında daralma yaşayan buzdolabı pazarının ihracatın da etkisiyle yıl sonunda daralma yaşamaması ve en azından geçen yıl rakamlarına ulaşması bekleniyor.

Pazarın Büyüme Potansiyeli Yüksek
2005 yılında 437,5 milyon ton olan yoğurt pazarı 2006 yılında yüzde 12,6 oranında bir büyüme ile yaklaşık 493 milyon ton büyüklüğe ulaştı. Pazarın yüzde 53’ünü kaymaksız, yüzde 41’ini ise kaymaklı yoğurt segmenti oluşturuyor. Fonksiyonel yoğurt segmenti ise 2006 yılının en hızlı büyüyen kategorisi oldu. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’na bağlı Tarımsal Ekonomi ve Araştırma Enstitüsü’nün (TEAE) değerlendirmesine göre kişi başı yıllık yoğurt tüketimi 1994 yılında 15,9 kilogramken, 2005 yılında bu miktar 19,9 kilograma ulaştı. Bu miktarın önemli bir kısmının markasız ve ev yapımı yoğurttan oluştuğunu belirten Ülker Kurumsal Departman yetkilileri şu açıklamalarda bulunuyor:

“Özellikle açık süt tüketiminin ülkemizde hala yaygın olduğu ve markasız yoğurt tüketiminin fazlalığı göz önüne alındığında endüstriyel yoğurt pazarının büyük bir potansiyele sahip olduğu görülüyor. Markalı yoğurt pazarının gelişmesinde tüketicinin bilinçlendirilmesi, Türk gıda kodeksine uygun üretim yapılması ve satış kanallarının markalı ürünlere yer vermesi önemli rol oynuyor. Bu bilinçlenme ile paralel olarak endüstriyel yoğurt tüketimi artıyor. Yıldan yıla büyüme trendine paralel olarak yapılan bir öngörüye göre, kaymaklı, kaymaksız, fonksiyonel ve meyveli yoğurtlardaki büyüme bu yıl da, geçmiş yıllardaki oranlara yakın düzeyde.”

2006 yılında yüzde 12,6 büyüyen yoğurt pazarının 2007 yılında yaklaşık yüzde 8’lik bir büyüme ile 531 milyon tona ulaşacağı öngörülüyor.

Azalan Yatırımlar Satışları Etkiliyor
Türkiye’de iş ve inşaat ekipmanları-makineleri sektöründe yaklaşık 550 firma,100’e yakın imalatçı bulunuyor. Sektör 15 bin 500 kişiye istihdam sağlıyor. Tamamen yatırımlara yönelik faaliyet ve hizmet veren bu sektör Türkiye ekonomisinin yaklaşık yüzde 2’sini oluşturuyor. 2006 yılı itibariyle sektör 600 milyon dolar ihracat, tüm sektörde 1,6 milyar dolara yakın yatırım, 4,2 milyar dolar civarında ciro gerçekleştirdi. Büyüklük ve satış adedi olarak 2002 yılında Avrupa’da 16’ncı sırada yer alan Türkiye iş makineleri sektörünün 2006’da 5’inci sıraya çıktığını belirten Türkiye İş Makineleri Distribütörleri Ve İmalatçıları Birliği (İMDER) Yönetim Kurulu Başkanı Rızanur Meral, konuşmasını şöyle sürdürüyor:

“Artık Türkiye büyük iş makineleri üreticilerinin ortak aradığı, yatırımlar için görüşme yaptıkları bir ülke olmaya başladı. Önümüzdeki 5 yıl içinde dünyanın sayılı büyük firmalarından en az 3 tanesinin ülkemizde yatırım planladığını duyuyoruz. 2007 yılında gerçekleşecek iki seçimin sektörümüzde ve yatırımlarda biraz etkili olacağı düşünüyoruz. Bu nedenle yıl sonunda satışlarda yüzde 12 daralma yaşanmasını bekliyoruz. Buna rağmen ekonomik istikrarın devam etmesi ile her geçen gün yapılan yeni yatırımlar, üretim ve artan ticaret hacmi sonucu 3 yıl içerisinde Avrupa’nın 5’inci büyük ülkesi olmayı, 10 yıl içerisinde en büyük 3 arasına girmeyi planlıyoruz.”

Geçtiğimiz yıl yüzde 24’ün üzerinde bir artış yakalayan iş makineleri satış rakamlarının 2007 yılında yatırımlardaki yavaşlama nedeniyle yüzde 12 oranında daralması bekleniyor.

Fiyat Rekabeti Kârlılığı Düşürüyor
Türkiye’de 2005 yılında deterjan ve temizlik maddeleri sektöründe 1,7 milyon ton düzeyinde üretim gerçekleştirildi. 2006 yılında ise üretim yüzde 13 artışla 1,9 milyon ton seviyesine çıktı. Ciro bazında baktığımızda ise 2006 yılında pazarın yüzde 16 oranında büyüyerek 1,88 milyar Euro’ya ulaştığı görülüyor. Türkiye’nin temizlik maddeleri ihracatı 2006 yılında tonajda yüzde 10 artarak 217 bin 476 tona, ciroda yüzde 17,5 artışla 176,9 milyon dolara ulaştı. 2006 yılında ithalat rakamları tonajda yüzde 5,6 artışla 120 bin tonu aştı. Ciroda ise yüzde 9,2 artarak 222,9 milyon dolara ulaştı. Sektörün son birkaç yıldır ihracat atağı içinde olduğunu belirten Sabun ve Deterjan Sanayicileri Derneği Genel Sekreteri Vuranel Okay, şu değerlendirmelerde bulunuyor:

“Geçen 5 yıl içinde genel refah seviyesinin artmamış olması sektörde kârlılığı olumsuz etkiledi. Bu nedenle temizlik maddesi fiyatları rekabet baskısı altında bulunuyor. Bununla beraber firmaların kâr marjlarının erozyona uğradığı açıkça görülüyor. Bu gelişmeler doğrultusunda 2007 yılı içinde satış miktarlarının büyüme hızının yavaşlayarak artmaya devam edeceği tahmin ediyoruz. Sabit değerlerle 2007 yılında yüzde 5 büyüme yaşanmasını bekliyoruz.”

Refah seviyesinin beklenen düzeyde artmaması nedeniyle fiyat rekabetinin yoğunlaştığı temizlik malzemeleri pazarında kâr marjları düşüyor, üreticiler olumsuz etkileniyor. Yavaşlama eğilimindeki sektörün 2007 yılında yüzde 5 büyümesi bekleniyor.

İhracattaki Artışa Rağmen Daralıyor
Hafif ticari araç pazarı 2005 yılında 272 bin adet, 2006 yılında ise yüzde 9,9 azalmayla 245 bin adede düştü. 2007 yılında da bu eğilimini sürdürmesi beklenen hafif ticari araç pazarının yıl sonunu yüzde 9,8 oranında küçülme yaşayarak 221 bin adet seviyesinde kapatması bekleniyor. Otomotiv Sanayi Derneği tarafından açıklanan ilk 6 aylık veriler de bu beklentinin gerçekleşeceği yönünde sinyal veriyor. Minibüs ve kamyonet segmentlerini kapsayan toplam hafif ticari araç satışları 2006 yılının ilk yarısında 125 bin 418 iken, 2007 yılının aynı döneminde yüzde 25 oranında azalarak 94 bin 38 adede düştü. Yerli hafif ticari araç satışları yüzde 20,4 oranında azalarak 50 bin 140 seviyesine geriledi. İthal hafif ticari araç satışları ise yüzde 29,6 oranında daralarak 43 bin 898 adede kadar indi. Ayrıca bir önceki yılın aynı döneminde yüzde 50 olan ithalatın payı 2007’nin ilk 6 aylık verilerine göre yüzde 47’ye geriledi. İlk 6 aylık verilere göre hafif ticari araç ihracatı 2006 yılında 128 bin 889 iken, 2007 yılının aynı döneminde yüzde 15,8 artarak 149 bin 310 adede çıktı.

2006 yılında yüzde 9,9 daralan hafif ticari araç sektörünün 2007 yılında da bu eğilimini sürdürmesi bekleniyor. Yılın ilk yarısında hem yerli hem de ithal hafif ticari araç satışlarında düşüş yaşayan pazarın yılı yüzde 9,8 oranında daralma ile kapatması bekleniyor.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz