BULAŞIK MAKİNESİ - İÇ SATIŞLAR YÜZDE 40 ARTACAKBeyaz eşya sektöründe özellikle bulaşık makinesi ciddi bir büyüme içerisinde. 2005’te, önceki yıllardaki taleplerin ertelenmesi, yeni konut inşa...
BULAŞIK MAKİNESİ - İÇ SATIŞLAR YÜZDE 40 ARTACAK
Beyaz eşya sektöründe özellikle bulaşık makinesi ciddi bir büyüme içerisinde. 2005’te, önceki yıllardaki taleplerin ertelenmesi, yeni konut inşaatları, yeni mutfak alımları, ilk alımlar ve yenileme alımları ile bulaşık makinesine yönelik kampanyalar sayesinde iç pazar satışları olumlu yönde etkilendi.
Önümüzdeki yıl Türkiye'de bulaşık makinesi sahiplik oranının yüzde 50'lere yaklaşacağını öngören Arçelik AŞ yetkilileri, pazarın büyümesinin bir başka nedeni olarak kadınlar tarafından bu ürünlerin lüks değil ihtiyaç olarak algılanması ve klasik yöntemlere göre daha hijyenik bir çözüm sunmasını gösteriyor.
Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği (TURKBESD) rakamlarına göre 2005 yılı ilk 6 ayıyla karşılaştırıldığında 2006 yılının aynı döneminde üretimde yüzde 46, iç satışta yüzde 45, ihracatta ise yüzde 47 artış yaşandı. TURKBESD Genel Koordinatörü Rifat Öztaşkın, “Geçtiğimiz aylarda oluşan kur artışları son 2 aylık satışları etkiledi. Buna rağmen, bulaşık makinesinde 2006 yılı sonu iç satış rakamlarının geçtiğimiz yıla göre yüzde 35-40 civarında artacağını tahmin ediyoruz” diyor. Öztaşkın, önümüzdeki aylarda üretime geçecek olan BSH bulaşık makinesi fabrikası ile birlikte ihracatta 2007 yılında ciddi bir artış yaşanmasının muhtemel olduğunu ifade ediyor.
2006 yılının ilk 6 aylık döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre adet bazında yüzde 45,6 büyüyen pazar, bu hızını önümüzdeki dönemde de sürdürecek. 2006 sonunda, bir önceki yıla göre iç satışlarda yüzde 40 artış yaşanması ve ihracat rakamlarının da yükselmesi bekleniyor.
TURİZM - 2005 RAKAMLARI TUTTURULACAK
Turizm sektöründe 2005 yılında 21 milyon turist ağırlanarak 18 milyar dolara yakın döviz girdisi sağlandı. 2006 yılında ise 24 milyon turistin Türkiye’yi ziyaret etmesi ve 20 milyar dolara yakın döviz bırakması hedefleniyor. Turistik Otelciler, İşletmeciler ve Yatırımcılar Birliği (TUROB) Başkanı Timur Bayındır, Türk turizm sektörün son yıllarda yüzde 15 ile yüzde 20 büyüdüğünü ifade ederek, şöyle konuşuyor:
“Dünya Turizm Örgütü raporuna göre 2 yıl içerisinde Türkiye dünyadaki ilk 10 tatil yöresi içine girecek. Yükseliş trendinin devam etmesi için kısa, orta ve uzun vadeli planlar hazırlanıp, uygulamaya geçirilmeli. Bu yıl bazı olumsuz gelişmeler neticesinde, sektörde daralma yaşandı. 2006 yılının ilk 6 ayında gelen turist sayısında yüzde 7,9 gerileme gözlendi. İç turizmin hareketlenmesi sayesinde, gelir düzeyindeki kayıp sadece yüzde 1,8 oranında kaldı. Ancak ikinci yarıdan umutluyuz. Bu yıl turizmde 2005 yılı rakamlarını yakalamayı hedefliyoruz. Ağustos ayı ile birlikte sektörde doluluk oranları da artış gösteriyor. Son dönemlerde, yerli ve yabancı girişimciler, sektöre yatırım yapmayı düşünüyor. Antalya Bölgesi’ne yaklaşık 40 bin, İstanbul’a ise 20 bin yeni yatak gelecek. Turizmde yükseliş devam ediyor.”
2006 yılının ilk 6 ayında gelen turist sayısında bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 7,9 geriledi. Ancak iç turizmdeki hareketlilik sonucu bu oran yüzde 1,8’e düştü. Yılın ikinci yarısında sektörün kendini toparlaması ve bir önceki yıl rakamlarının tutturulması hedefleniyor.
REÇEL - MARKALI ÜRÜNLERİN PAYI ARTIYOR
Çalışan kadın sayısındaki artışa paralel pratik ürünlere olan talebin artması reçel pazarını da etkiliyor. Türkiye’de perakende reçel pazarı, 2005 yılı itibariyle tonaj bazında 10.443 ton, ciro bazında ise 46,7 milyon YTL büyüklüğünde. 2006 yılı sonunda ise pazarın 10.750 ton ve 49,5 milyon YTL büyüklüğe ulaşacağı tahmin ediliyor. ACNielsen verilerine göre perakende reçel pazarı 2006’nın ilk yarısında, geçen yılının aynı dönemine göre tonaj bazında yüzde 3, ciro bazında yüzde 6 oranında büyüme kaydetti.
Reçel pazarında çok sayıda üretici bulunuyor. Bununla birlikte, yerel tüketim alışkanlıklarına bağlı olarak bölgelere göre değişen ürün çeşitliliğinden söz etmek mümkün. Sektörün ana oyuncuları Tukaş, Tamek, Penguen, Koska ve Seyidoğlu. Tukaş Genel Müdürü Ahmet Uysal, ACNielsen’ın yaptığı araştırmaya göre “diğer grubu” olarak adlandırılan markasız ve ucuz ürünlerin pazar payının, 2006 yılının ilk yarısında yüzde 42’den yüzde 38’e düşmüş olduğunu belirtiyor. Uysal, “Bu doğrultuda reçel pazarında tüketici bilincinin de artması ile ‘diğer’ grubuna göre biraz daha pahalı olan markalı ürünlerin tercih edilme oranın arttığı ifade edilebilir. Pazarın 2006 yılı sonunda tonaj olarak 10.750, ciro olarak 49.5 milyon YTL büyüklüğe ulaşmasını bekliyoruz” diye konuşuyor.
2006 yılında pazar tonaj bazında yüzde 2, ciro bazında yüzde 5 büyüyecek. Pazar liderinin Türkiye’deki geleneksel tüketim alışkanlıkları nedeniyle evde yapılan reçel olduğu biliniyor. Bu nedenle reçel satışlarında yıllara göre hızlı bir artışın gerçekleşmediği dikkati çekiyor.
DERİ - DURGUNLUĞU İHRACATLA AŞMAYA ÇALIŞIYOR
Deri sektörü, 2005 yılını önceki yıla göre yüzde 0,3 artışla 1 milyar 41 milyon dolar ihracat rakamıyla tamamladı. Üretiminin yüzde 80’ini ihraç eden sektör 2005’teki kurdaki düşüş eğiliminden olumsuz etkilendi. Düşük kur seviyesi deri ve deri mamullerinin başta Çin olmak üzere Uzak Doğu ülkelerinden ithal edilmesine neden oldu. Deri işleme tesislerinin yüzde 40’ının üretimi durdurduğunu, çalışan işletmelerin ise düşük kapasiteyle üretime devam ettiklerini söyleyen Türkiye Deri Sanayicileri Derneği Başkanı Turgut Koşar “Bu koşullara rağmen az da olsa artış gerçekleştirilerek ihracatın 2004 yılı seviyesinin altına düşmesi engellendi. 2006’nın ilk yarısında kurlarda yaşanan artış olumlu karşılandı. Deri sektörü son yıllarda yaşadığı durgunluğu bu yılın ilk yarısında bir miktar aştı. Deri ve deri mamulleri ihracatı 2006 yılının ilk 6 ayında, önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 10,1 artışla 417,9 milyon dolar olarak gerçekleşti. Bu performans 2003 yılından bu yana ilk defa ülkemizin genel artış hızına yakın bir seyir yakaladı. Hedefimiz yılda 5 milyar dolar düzeyinde ihracat yapmak. Bunun için gerekli alt yapıya ve kapasiteye sahibiz” diye konuşuyor.
2005 yılında kurdaki düşüş eğiliminden olumsuz etkilenen deri sektöründe, şirketler üretimlerini durdurmaya gitti. 2006 yılının ilk yarıyılındaki gelişmeler ve özellikle de kur hareketinin olumlu sonuçlar doğurması bekleniyor.
ÇİMENTO - KONUT TALEBİYLE CANLANDI
2005 yılında çimento üretimi yüzde 10,29 artarak 42,8 milyon tona ulaştı. Çimento ihracatı ise iç pazardaki talep nedeniyle yüzde 5,7 azalarak 7,7 milyon tona geriledi. Çimento sektörü 2005 yılında tarihi bir ivme ile 35 milyon tonluk en yüksek iç satış hacmine ulaştı. Depremler ve ekonomik krizlerin yarattığı kötü etki böylece telafi edildi. Bu gelişmelerin ardındaki en büyük sebep, konut kredisi faiz oranlarının düşmesi ile artan konut inşaatları oldu. 2006 yılının ilk 5 aylık döneminde ise önceki yılın aynı dönemine göre üretimde yüzde 13, satışta ise yüzde 23 oranında artış yakalandı.
Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği Genel Koordinatörü Oğuz Tezmen, “Sektör 2005 yılında 3,3 milyar YTL ciroya ulaştı, 645 milyon YTL de ihracat girdisi yarattı. Ağır geçen kış şartlarına rağmen 2006’nın ilk 5 ayında, çimento talebinde yüzde 23’ün üzerinde bir artış görüldü. Konut üretimi ile birlikte altyapı yatırımlarının istenilen seviyeye gelmesi halinde 2006’da iç piyasadaki çimento satışlarının yüzde 6-8 oranında artmasını bekliyoruz. 2006 yılı büyüme tahminlerini yüzde 6-8 olarak yapmışken, yıllık büyümenin, yüzde 25’leri bulması kuvvetle muhtemel gözüküyor” diye konuştu.
Çimento sektörü deprem ve ekonomik krizlerin yarattığı olumsuz etkiyi 2005 yılı itibariyle konut inşaatlarının artmasıyla birlikte aşmaya başladı. 2006’nın ilk 6 ayında üretim yüzde 13, satış yüzde 23 artı. Sektörün yıl sonu itibariyle yüzde 6-8 oranında büyümesi bekleniyor.
AKARYAKIT - TÜKETİM AYNI, FİYATLAR ARTIYOR
2005 ve 2006 yıllarının ilk 6 aylık dönemlerinde toplam tüketim yaklaşık 8,5 milyon ton olarak gerçekleşti. Ancak 2006 Ocak-Haziran döneminde akaryakıt pazarının oluşturduğu toplam büyüklüğün yüzde 21 oranında artarak yaklaşık 20 milyar YTL’ye ulaştığı belirlendi. Bu artış yüksek seyreden petrol fiyatlarından kaynaklanıyor.
2006 yılı Ocak – Haziran ayında benzin tüketimi 2005 yılı aynı dönemi ile karşılaştırıldığında yüzde 2 oranında azalarak yaklaşık 1,6 milyon metreküp olarak gerçekleşti. İlk 6 aylık dönemde resmi ve kayıtlı motorin tüketimi, önceki yıla göre yüzde 9 artarak yaklaşık 6,6 milyon metreküpe ulaştı. Siyah ürün tüketimi ise yüzde 22 oranında azalarak 1,6 milyon ton olarak gerçekleşti. İlk 6 aylık dönemde toplam LPG pazarı 2005’in aynı dönemine göre yüzde 6,2 oranında daralarak 1 milyon 700 bin ton olarak gerçekleşti. 2004 yılında 501 bin ton olan otomotiv ve endüstriyel yağlama ürünleri pazarının yüzde 4-5 büyüdüğü tahmin ediliyor. İlk 6 ayda otomotiv ve endüstriyel yağlama ürünleri tüketimi 2005 yılı aynı dönemine göre yüzde 14 oranında artarak 176 bin tona ulaştı. Havacılık pazarı ise yüzde 2 oranında genişleyerek 980 bin metreküpe ulaştı.
2006 yılının ilk yarısında bir önceki yılın aynı dönemine göre toplam akaryakıt tüketiminde bir artış yaşamayan sektör, petrol fiyatlarındaki artış nedeniyle yüzde 21 büyüdü. Motorin tüketiminde meydana gelen yüzde 9’luk büyüme kaçak akaryakıta karşı yapılan mücadelenin ilk sonuçları. Bu gelişmelerin sektörü olumlu olarak etkilemesi bekleniyor.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?