Son dönemde yaşanan gelişmelerden en az etkilenen yatırım aracı faiz piyasası, Yüzde 9'lardan yüzde 9,5'lere doğru bir hareket gözlendi. Merkez Bankası politikalarının da etkisiyle TL'nin cazibesini koruması beklenirken faizlerin yüksek seyrini sürdüreceği öngörülüyor. Dövizdeki hareket, faizde belirleyici olmayı sürdürecek. Uzmanlar, bu süreçte defansif hareket etmek isteyen yatırımcıların dövizde realizasyona gidebileceğini yine hisse pozisyonlarının azaltılabileceğini ve TL faiz enstrümanların tercih edilebileceğini kaydediyor, Geçen ay Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı'nın yatırımcılara TL'ye güven mesajı vermesi de önemli, 2021-2022 vadeli TÜFE endeksli kıymetlerin işaret ettiği başa baş enflasyon seviyeleri ve enflasyon risk primleri kıymetlerde alım fırsatı oluşturduğunu söyleyen iş Yatırım analistleri, bu vadelerdeki TÜFE endeksli kıymetleri öneriyor, Kurum, önerilerini şöyle sınırlıyor: ”2014-2016 vadelerindeki kıymetler için önerimiz, tut yönünde. 10 yıl vadeli sabit kuponlu kıymet için 'al' seviyesinde olan tavsiyemizi kıymetin faizinin hedefimiz olan yüzde 9,25 bileşik seviyesinin altına gelmesiyle 'sat'a çevirdik, MB'nin sıkılaştırma hamleleri, verim eğrisinin kısa ve orta vadelerinde faizleri baskı altında tutuyor. Getiri eğrisinde dikeyleşme (bullsteepener) pozisyonumuzu kârı realize ederek kapattık, Kısa ve orta vadelerde gösterge kıymet de dahil olmak üzere tavsiyemiz sat'ta, Kısa vadeli Hazine kıymetlerinin faizlerindeki düşüşe rağmen mevduat faizlerinin bu hareketi takip etmemesi ve yüksek seyretmeye devam etmesi nedeniyle kısa vadede kalmak isteyen yatırımcıların mevduatı tercih etmesi daha doğru olur.”
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?