Yeni bir ekonomi yaratan e-spor tüm dünyada ve özellikle de Türkiye’de çok hızlı büyüyor. Küresel e-spor gelirlerinin 2020 yılı sonunda 1,5 milyar dolarlık eşiği aşması bekleniyor.
Son dönemde oyun sektörünün ve buna bağlı olarak pazarlama dünyasının en çok ilgisini elektronik spor olarak tanımlanan e-spor çekiyor. Genel oyun pazarına farklı bir boyut kazandıran ve yeni bir ekonomi yaratan e-spor tüm dünyada ve özellikle de Türkiye’de çok hızlı büyüyor. Küresel e-spor gelirlerinin 2020 yılı sonunda 1,5 milyar dolarlık eşiği aşması bekleniyor.
Türkiye’de 30 milyondan fazla kişi oyun oynarken, e-sporun bilinirliği 12 milyon kişi düzeyinde. E-sporun sıkı takipçisi olarak ise yaklaşık 4 milyon kişi var. Bu oyuncu kitlesinin %56’sı erkek, %44’ü kadın. Türkiye’deki oyun sektörünün toplam geliri ise 878 milyon dolar civarlarında. Bu da ülkemizi dünyanın en büyük 18. pazarı konumuna getiriyor. Oyuncuların yanı sıra pazarın büyümesine en büyük katkı sponsorlardan ve pc üreticilerinden geliyor. Şirketler hedefledikleri tüketicilere ulaşmak için oyun kulüpleri kurmanın ya da sponsor olmanın yanı sıra değişik alanlarda pazarlama ve iletişim stratejileri üretiyor. Şu anda Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş, Bursaspor ve Trabzonspor başta olmak üzere pek çok takım e-spor rekabetine profesyonel ekipleriyle girmiş durumda. E-spor üniversitelerde de artık eğitim literatürüne girdi.
Büyük ölçekli e-spor merkezleri açılıyor. Ayrıca Boğaziçi Üniversitesi ve Galatasaray Spor Kulübü bu alana yönelik teknopark kurmak için anlaşma imzaladı. Birçok marka pazarlama bütçelerinin bir bölümünü mutlaka e-spor ve oyun dünyasına ayırıyor.
Teknoloji markaları e-spor sponsorluğu konusunda başı çekerken, perakende, online hizmetler, yiyecek-içecek gibi farklı sektörlerden markalar da buradaki potansiyeli görüp yatırımlarını artırmış bulunuyor. 2022 Asya Oyunları’nda takvime alınan e-sporun 2024 Olimpiyat Oyunları’na da dahil edilmesi planlanıyor.
Sektöre olan yoğun ilgiyi ve hızlı büyüme rakamlarının nedenlerini TESFED Kurucu Başkanı Alper Afşin Özdemir’e sordum. Özdemir şu bilgileri paylaşıyor:
“e-spor dünyada günden güne ilginin arttığı ve çok hızlı gelişen bir alan. Birçok sektörü büyüklük olarak çoktan geride bıraktığını rahatlıkla söylemek mümkün. 2021 yılına kadar yatırımların miktarının ise 1,5 milyar dolara yükselmesi öngörülüyor. Geleceğin sporu olarak da tanımlanan e-spor, dünyada olduğu gibi ülkemizde de hızla gelişen bir alan. 2019 yılı bu anlamda önemli adımların atıldığı, kulüplerin, takımların ve federasyon olarak bizim üzerimize düşen sorumluluğun bilinciyle ülkemizin e-sporda dünya markası olması adına çabalarımızı sürdürdüğümüz ve olumlu dönüşler aldığımız bir yıl oldu. Türkiye’de de 30 milyondan fazla kişi oyun oynarken, e-sporun bilinirliği 12 milyon kişi düzeyinde. Geçtiğimiz yılın rakamlarına göre 50 milyon internet kullanıcısının 35 milyonu mobil, bilgisayar ya da konsol oyunları oynuyor”.
DEVLET DESTEĞİ ÖNEMLİ
Henüz çok yeni bir spor dalı olan e-spor devlet ve kamuoyu nezdinde yoğun destek görüyor. Yapılan tüm çalışmaları TESFED (Türkiye E-Spor Federasyonu) çatısı altında topladıklarını söyleyen Özdemir şöyle konuşuyor:
“Biz Federasyon olarak çalışmalarımızı yoğun şekilde sürdürüyoruz, bu anlamda önemli adımlar da atmaya devam ediyoruz. 2019’da pek çok başarılı çalışmaya imza attık. Milli Eğitim Bakanlığı ile Türkiye’de e-sporun gelişim ve gençlerin doğru yönlendirilmesi için önemli bir adım olan bir işbirliği protokolü imzaladık. E-spor hızla gelişen ve geleceği parlak bir spor dalı. Önümüzdeki birkaç yıl içinde bu sporun adını çok daha fazla duyuyor olacağız”.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?