Binlerce Yeni Bankacı!

Ekonomi büyüyor, ona bağlı olarak bankacılık da istikrarlı çıkışına devam ediyor. Krediden bireysel cepheye, kredi kartlarından dış ticaret işlemlerine, artan işlem hacmi ve yeni planlar, bankalardaki eleman sayısını da yukarı çekiyor. 2002-2004 arasında sektöre 4 bin kişi katıldı. Yeni dönemde ise bu sayının hızlanarak artması bekleniyor.  Özellikle yabancı girişleriyle birlikte uzun süredir unutulan MT programları başta olmak üzere insan kaynağına yatırımın gündeme geleceği tahmin ediliyor.

Türkiye Bankalar Birliği (TBB) verilerine göre, 2004 yılı sonu itibariyle sektör genelindeki toplam çalışan sayısı 127 bin 163 düzeyindeydi. 2000 yılı sonunda ise bu rakam 170 bin 401’e ulaşmıştı. Yani kriz bankaların diğer alanlarda olduğu gibi, insan kaynakları açısından ciddi oranda küçülmesine neden oldu.

Tabii bunda kapanan bankalarda çalışanların sektörden çıkmasının da etkisi var. Yine aynı verilere göre, 2000 yılı itibariyle kapan bankalardaki toplam çalışan sayısı 46 bin 637 kişiydi. Bunun yanı sıra özellikle 2001 ve 2002 yıllarında piyasalardaki daralmaya paralel olarak alınan tasarruf önlemleri nedeniyle ciddi oranda işten çıkarmalar yaşandı. Bu da sektördeki çalışan sayısında yaklaşık 50 bin kişilik bir düşüşe neden oldu.

Ancak, 2003 yılında herkes önünü daha net görmeye başladı. Önceleri temkinli ve özkaynaklarla yapılan yatırımlar, 2004’le birlikte yerini bankalarla birlikte çalışmaya bıraktı. Bu durumda bankaların stratejilerini yeniden gözden geçirmesine neden oldu.

Krizin etkilerinin atılması ve ekonomideki ciddi iyileşme nedeniyle bankalar pazarlama konusunda daha agresif hareket etmeye başladı. Bir taraftan şube sayılarını artırırken, diğer taraftan da kadrolarını genişletme yoluna gitmeye başladılar. Böylece 2002 yıl sonunda 123 binlere kadar düşen çalışan sayısı, 127 binlerin üzerine çıktı.

Sektöre olan yabancı ilgisinin artması ve bankaların büyüme planları nedeniyle de özellikle 2005 yılında sektörde ciddi bir hareketlenme olması bekleniyor.

En fazla çalışan Ziraat’te

TBB verilerine göre, 2004 yıl sonu itibariyle sektördeki çalışanların 76 bin 880’i özel sermayeli bankalarda, 39 bin 467’si kamu bankalarında çalışıyor. Söz konusu verilere göre TMSF bünyesindeki Bayındırbank’ta 403, yabancı bankalarda 5 bin 880, mevduat kabul etmeyen bankalarda ise 4 bin 533 kişi çalışıyor.

Bankaları çalışan sayısı açısından değerlendirdiğimizde, yıllardır bu konu nedeniyle eleştirilen kamu bankalarının önde olduğu gözleniyor. Zaten çalışan sayısı açısından sektör liderliği de Ziraat Bankası’nın elinde. Bankada 2004 yıl sonu itibariyle 21 bin 172 kişi çalışıyordu.

İkinci sırada ise İş Bankası var. Söz konusu bankadaki toplam çalışan sayısı 16 bin 55 kişi istihdam ediliyordu. İlk iki bankayı 11 bin 145 çalışanla Halk Bankası, 10 bin 537 çalışanla Yapı Kredi Bankası, 10 bin 423 çalışanla Akbank izliyor.

Yabancı bankaların ilgi odağında olan Garanti Bankası’ndaki ise 9 bin 128 kişi istihdam ediliyor.

Yabancı bankalar arasında ise 3 bin 652 kişi ile HSBC Bank liderken, bin 351 kişiyle Citibank onu izliyor. Şu sıralarda ise bankalarda koyu bir hazırlık dönemi var. Bunun nedeni ise kadrolarını büyük ölçüde genişletmeyi planlamaları.

Çalışan sayısı hızla artıyor

Bunun en büyük nedeni de 2004 yılında piyasaların hareketlenmesi ve faizlerin düşmesiyle birlikte perakende bankacılığın daha fazla öne çıkması. Çünkü, bu durum bankaların şube sayılarını artırmalarına neden oluyor. Bu nedenle de kadroların genişlemesi kaçınılmaz bir hal alıyor. Zaten yılbaşından bu yana da banka kadrolarının ciddi olarak büyüdüğü ifade ediliyor.

TEB İnsan Kaynakları Direktörü Özlem Ermert de yeni açılacak şubelerle birlikte TEB ailesini büyütmeyi hedeflediklerini söylüyor. Buna paralel olarak da 2005 yılında 375 kişilik alım planladıklarını, yılbaşından bu yana da 170 kişiyi kadrolarına kattıklarını söylüyor.

MNG Bank İnsan Kaynakları Müdürü Gaye Özcan ise, 2005 yılında açılacak olan yeni şubeleri ile işe alımlarda önemli bir artış hedeflediklerini söylüyor. Yılbaşından bu yana da 30 kişiyi kadrolarına kattıklarını ifade ediyor. Anadolubank Genel Müdür Yardımcısı İsmet Demir de yılbaşından beri bankalarına 90 kişi katıldığını, yılsonuna kadar da açılacak şubeler oranında personel alımına devam edeceklerini vurguluyor. 2005 başından bu yana 172 kişiyi işe alan Citigroup Türkiye’de de alımların devam etmesi bekleniyor. 

Finansbank yılbaşından bu yana yaklaşık 300 kişilik işe alım gerçekleştirdi. Ocak ayından bu yana yaklaşık 450 kişiye istihdam sağlayan Garanti Bankası, 2005 yılında yaklaşık olarak bin 200 kişilik işe alım yapmayı planlıyor. Denizbank ise 2005 yılı sonuna kadar yeni açılacak şubelere alınacak elemanlarla birlikte 500’ün üzerinde kişiyi işe almayı planlıyor. Dışbank Genel Müdür Yardımcısı Selda Kalleci de bu yıl 700-800 kişiyi daha istihdam etmeyi hedeflediklerini ifade ediyor.

İş hacimlerinin artması etkili

Bankacılara göre, sektörün insan kaynaklarını genişletmesinin temel nedeni, artan pazar payları ve iş hacimleri. Garanti Bankası İnsan Kaynakları Müdürü Murat Akgün, “Sektör genelinde şube sayısının artmasına bağlı olarak yeni istihdam olanakları ortaya çıkmaya başladı” diye konuşuyor.

MNG Bank İnsan Kaynakları Müdürü Gaye Özcan, kâr marjlarının da daralmasıyla özellikle satış kadrolarında yeni işe alımların yoğunlaştığını ifade ediyor. Finansbank Genel Müdür Yardımcısı Murat Bayburtluoğlu da krizden sonra varlığını sürdüren bankaların şube ağlarını yaygınlaştırarak daha geniş müşteri kitlesine ulaşmayı amaçladıklarına dikkat çekiyor. Bu doğrultuda da 2003 sonrasında eleman alımlarının yoğunlaştığını söylüyor.

Citigroup Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Levent Ergin ise, 2001 krizi sonrasında, İK politikalarinda küçülmeye giden bankaların, ekonominin iyileşmesi ile tekrar büyümeyi hedeflediklerini söylüyor. Bunun sonucunda da yeniden işe alımlara başladıklarını belirten Ergin, şunları söylüyor:

“Böyle bir trend yurtdışında, özellikle Avrupa pazarında da var. Çünkü, ekonomi bankacılık sektörünü direkt etkiliyor. Örneğin 80’li yıllarda Avrupa’da bankacılık sektöründe işe alımlarda bir artış yaşanırken, 90’ların başında bu trend tersine döndü. 90’lı yılların başındaki düşüşün ardından, 1996’dan 2000’e kadar işe alımlarda belirgin bir artış yaşandı. Sonuçta tüm ülkelerde ekonomideki olumlu gelişmelerin İK sektörüne de olumlu yansıması doğal.”

En fazla ihtiyaç şubelerde

Bankalardaki yeni istihdam alanlarına baktığımızda, ağırlıklı olarak doğrudan hizmet veren pozisyonların öne çıktığını görüyoruz. Yani şubelerin satış ve operasyon takımları ile çağrı merkezleri en fazla eleman alınan bölümler olarak karşımıza çıkıyor.

Anadolubank Genel Müdür Yardımcısı İsmet Demir, ağırlıklı olarak pazarlama kadrolarına eleman alacaklarını söylüyor. Citigroup Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Levent Ergin de özellikle satış kadrolarında işe alımlarının yoğun olacağını ifade ediyor. Ayrıca genel müdürlük kadroları için de alımlara devam edeceklerini anlatıyor. Ergin, “Aynı zamanda ihtiyaç ve ilgili çalışanımızın nitelikleri doğrultusunda çalışanlarımıza, tecrübelerini aktarmak üzere, bankanın faaliyet gösterdiği başka ülkelerde çalışma olanağı sunacağız. Örneğin şu anda 100’ün üzerinde Citigroup Türkiye elemanı yurtdışında çalışıyor” diye konuşuyor.

Garanti Bankası İnsan Kaynakları Müdürü Murat Akgün, 2005 yılında müfettiş yardımcısı, Management Trainee (MT), Sales Trainee (ST) gibi kariyer gruplarına ağırlık vereceklerini söylüyor. Bunun yanı sıra gişe asistanı, çağrı merkezi müşteri temsilcisi gibi bankanın temel giriş pozisyonları için eleman alacaklarını da sözlerine ekliyor. Akgün, özellikle büyüyen şube kadroları nedeniyle şatış ve müşteri ilişkisi gerektiren görevlere yeni mezun ve tecrübeli kişileri de işe almaya devam ettiklerini ifade ediyor.

Denizbank İnsan Kaynakları ve Eğitim Grup Müdürü Mehveş Demir ise, işe alımların ağırlıklı olarak satış kadroları, portföy yöneticileri, teftiş kurulu başkanlığı için olacağını anlatıyor.

İK politikaları değişti mi?

2001 krizi nedeniyle bankaların hemen her alanda derin bir darbe yediğini artık hepimiz biliyoruz. Yazının başında da söylediğimiz gibi insan kaynakları da bundan payını aldı. Ancak bu süreç bankalara aynı zamanda hatalardan pay çıkarma şansı verdi. Buna bağlı olarak insan kaynakları politikalarında da önemli gelişmeler yaşandığı ifade ediliyor. 

Garanti Bankası İnsan Kaynakları Müdürü Murat Akgün, kriz dönemi ve sonrasında temel insan kaynakları politikalarının devam ettiğini söylüyor ve ekliyor:

“Buna karşın 2001 krizi sonrası dönemini değerlendirdiğimizde, düşen enflasyon ortamında maaş dışında, finansal başarıya bağlı prim sistemi uygulaması ve başarının ödüllendirilmesinin giderek önem kazandığını söyleyebiliriz. Bu amaçla biz de 2,5 yıldır EVA (Economic Value Added/Ekonomik Katma Değer) adını verdiğimiz başarı ölçümleme ve prim sistemini uyguluyoruz.”

MNG Bank’tan Gaye Özcan ise, 2001 krizinden sonra bankacılık sektörünün farklı bir döneme girdiğini ifade ediyor. Buna bağlı olarak da bankacı profilinin değiştiğini söylüyor. Özcan, “Bu durum özellikle satış-pazarlama kadrolarında son derece göze çarpıyor.

Gerek bankacı profilinin değişmesi gerekse de performansı artırmanın yollarının aranması eğitim ve gelişim ihtiyacını son derece belirginleştirdi. Biz de kurum olarak bu koşulları gözönünde bulundurarak uygulamalarımızı yeniden gözden geçirdik ve güncelledik” diyor.

Anadolubank Genel Müdür Yardımcısı İsmet Demir, krizden sektöre göre daha az etkilendiklerini ve sonrasında hızlı bir büyüme trendine girdiklerini söylüyor. Bunun sonucu olarak da krizde sektörün dışında kalan deneyimli bankacılara yöneldiklerini anlatıyor.

KRİZ İŞSİZLERİ SEKTÖRE DÖNMEYE BAŞLADI

TEKNİK EĞİTMLERİ ARTIRDIK 2001 krizi sonrasında eleman alımlarında insan gücü planlamayı, norm kadro analizleriyle ele  almaya daha da önem gösterdik. Eğitim bütçemizi ağırlıklı teknik eğitimlerden yana hazırladık ve kullandık.

ESNEK HAREKET ALANI YARATILDI Güven ve istikrar ortamının yeşermesiyle  geleceğe yarınlara bakışımız değişti. Türkiye’nin siyasi konumu, ekonomik büyüme göstergelerinin ve rating değerlerinin olumluya dönmesi daha esnek hareket alanı yaratmamızı sağladı.

PAZARLAMA AĞIRLIKLI OLACAK 2005 yılında özellikle pazarlama kadrolarında eleman alımı yapacağız. Büyüme trendini destekleyen diğer kadrolara da alım planlıyoruz. Adaylarda üniversite mezunu olması ve ingilizce bilmesi şartlarını arıyoruz. Deneyimsiz adayları maksimum 26 yaşında olma, analitik düşünme, dinamik ve pozitif  bir bakış açısına sahip olma kriterleri ile değerlendiriyoruz.

DENEYİMLİ ADAYLAR TAKİPTE 2001 krizinde bankacılıktan ayrılmak zorunda kalan ve sektör dışında çalışmaya başlayan  pek çok kişi bugün yeniden sektöre dönme talebinde bulunuyor.Zaten deneyimli ve iyi referansa sahip kişiler tekrar sektöre dönmeye başladılar. Biz de bünyemize pek çok eski bankacıyı aldık, uygun niteliklere sahip olanları almaya da devam ediyoruz.

HEDEF EN SAYGIN FİNANS ŞİRKETİ OLMAK

Citigroup Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Levent Ergin, insan kaynakları konusundaki stratejilerini ve uygulamaları hakkında şunları söylüyor:

“Öncelikle alınacak kişinin işe uygunluğu çok önemli. Bunun yanında alacağımız kişilerin bankaya uyum sağlayabilecek, kültürümüzün bir parçası olabilecek, esnek, sonuç ve başarı odaklı, iletişim becerileri gelişmiş kişiler olması gerekiyor.

Rekabetin son derece yoğun bir biçimde yaşandığı bankacılık sektöründe iletişim ve insan ilişkileri daha da önem kazanıyor. Citigroup 2005 yılında faaliyet gösterdiği 100’ün üzerinde ülkede olmak istediğimiz şirket teması altında bir çalışmaya gitti. Buna göre Citigroup dünyanın en saygın global finansal hizmetler şirketi olmayı amaçlıyor.

Bu amaca bağlı olarak belirlenen değerlerimize, ki biz bunları şirket içerisinde ortak sorumluluklarımız olarak adlandırıyoruz, uyabilecek adayların olmasına özen gösteriyoruz. 

Ayrıca farklılıkların da organizasyonumuza katkısı olduğunu düşündügümüz için bankaya katılacak kişilerin bu yönlerini de gözönünde bulunduruyoruz. Çeşitlilik Citigroup’un üzerinde önemle durduğu bir konu.

Citigroup faalıyet gösterdiği yüzü aşkın ülkede yüksek niteliklere sahip elemanların çalıştığı bir kurum olmayı hedefliyor. Şirket yenilikçi ve girişimci ruha önem veren banka çalışanlarının iş hayatında yeniliklere açık olmasını destekliyor ve buna uygun araçları sağlamayı amaçlıyor.”  

İK DESTEĞİ PAZAR PAYINI ARTIRIYOR

EKONOMİDEKİ GELŞMELER ETKİLİ Ülke ekonomisindeki olumlu gelişmeler, iyi bir yıl geçirmemiz ve 2005 yılına dair umutlu yaklaşımlar, bankacılık sektörünü de etkiliyor. Ekonomideki canlılık sektörümüze de hareket getiriyor. Kuruluşların hizmet ve faaliyetleri yoğunlaştıkça nitelikli ve geniş çalışan kadrolarının önemi daha çok hissedilmeye başlıyor. Sektörde oluşan eksikliğin giderilmesi için bankaların atak davranması gerekiyor. 

KİŞİSEL GELİŞİM ÖNEMLİ Bankacılık sektöründe çalışanların kişisel gelişimi giderek daha fazla önem kazanıyor. 2005 yılında çalışanların eğitimine ve gelişimine ayrılan bütçenin arttığını görüyoruz. Bankacılık ile ilgili yeni yasal düzenlemeler ve mevzuat değişikliklerine paralel olarak denetim, mali analiz, bütçe ve kontrol alanlarında tecrübeli ve bilgili insan kaynağı arayışı devam edecek.

DOĞRUDAN SATIŞ AĞIRLIKLI Dışbank olarak en çok şube ve doğrudan satış pozisyonları için personel arıyoruz. Bu pozisyonları, merkezi olarak yapılanan çağrı merkezi, kredi takip/tahsilat birimleri izliyor. Pazarlama kadrolarımız için yıl sonuna kadar yaklaşık 300-350 kişi alacağız. Yeni işe başlayacak çalışanlarımızın 200-250’si operasyon ve diğer destek hizmetleri bölümlerinde görev alacaklar. Diğer adayların da hazine, mali kontrol, bilgi sistemleri, teftiş, iç kontrol ve diğer bölümlerimizde yer almalarını planlıyoruz . 

YENİ MÜŞTERİ KAZANIYORUZ Satış elemanları bankaya hem yeni müşteri kazandıran, hem de varolan müşterilerimizde derinleşme sağlayan kadrolarımızı oluşturuyor. Pazar payımızın artmasına hizmet ettiği ve karlılık oranımızı olumlu etkilediği için satış kadrolarımıza sıklıkla eleman arıyoruz. Operasyon ve destek hizmetleri kadrolarımız da bankamız için büyük önem taşıyor. Bu kadrolar, operasyonel işlemlerin, yasa, mevzuat ve kurum uygulamalarına uygun yapılmasını sağlayarak hizmet kalitemizin korunmasında önemli rol oynuyorlar. Bu alanda eleman ihtiyacımız sık sık gündeme geliyor.

BELGİN BAYIR LEVENT
[email protected]