Ceo'ların Önerisi

Bankacılık, 2005 yılı müthiş bir performans, unutulmayacak gelişmelerle geride bıraktı. Bankalar, piyasa değerinden kredi hacmine, kredi kartlarından aktif toplamına her alanda önemli oranları yakaladı. Ancak, her bankanın büyümesi farklı gerçekleşti, bazıları ortalamaların üstüne çıktı. 7 önemli kritere göre yapılan analizde tablo daha açık ortaya çıkıyor. Üstelik, bankaları yöneten CEO ya da genel müdürlerin de bir anlamda karnesini gözler önüne seriyor.

Türkiye’nin en çok satan iş ve ekonomi dergisi Ekonomist, 15 yıldan bu yana düzenli olarak “Yılın İş İnsanları”nı seçiyor. 6 kategori olarak düzenlenen ankette, “Profesyonel yönetici” için de seçim yapılıyor. 2005 yılını değerlendiren anketin sonuçları açıklandığında, bu alanda bankacıların öne çıktığı görüldü. Geçmiş anketlerde ağırlıklı olarak reel sektör yöneticilerinin öne çıktığı araştırmaya, bu kez finans sektörü damgasını vurmuştu.

“Yılın Profesyonel Yöneticisi” Garanti Bankası Genel Müdürü Ergun Özen seçildi. İkinci sırayı ise Fortis CEO’su Tayfun Bayazıt aldı. Aday listesinde başka bankacılar da vardı.

“Yılın Profesyonel Yöneticisi” listesine bu kadar çok bankacının girmesi tesadüf değil. Bu yükselişin arkasında iki önemli etken var. Uzmanlara göre, birinci etkeni, banka satın alma ve birleşmeleri oluşturuyor. İkinci etken ise bankaların gösterdikleri büyük yükseliş ve müthiş performans var. Piyasa değerinden kredi kartı büyümesine, kredi hacminden aktif büyüklüğüne, her alanda bankacılık sektörü önemli bir performans gösterdi.

Bankacılık sektörü 2005’te, son yılların en büyük yapısal değişimini yaşadı. Sektöre giren yabancı sayısı arttı. Bankalar arası rekabet hız kazandı. Sektör 23,8 oranında büyüme kaydetti. Türkiye Bankalar Birliği’nin Eylül 2005 verilerine göre, bankacılık sektörünün toplam aktifleri bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 23,8 artarak 364.3 milyar YTL’ye ulaştı. Krediler tarafında, 2003 yılında yüzde 24,2, 2004’te yüzde 38,8 oranında yaşanan büyüme, 2005’in ilk 9 ayında yüzde 40.5’i buldu.

Ancak, bu performans her banka için farklı gerçekleşti. Bazı bankalar bu yarışta öne çıkarken, bir bölümünün rakamları ortalamayı ancak yakaladı. Bankacılar, bu müthiş yarışta, bankaları yöneten genel müdür ve CEO’ların çok önemli rol oynadıklarına dikkat çekiyorlar. Ekonomik ortam ve piyasaların yönü desteklese bile, yöneticilerin “liderliği” de bu performansta çok etkili oldu.

Uzmanlara göre, banka genel müdürlerinin liderlik becerileri, bankaların performansını doğrudan etkiliyor. Örneğin kurumsal yönetimin, kredi değerlendirmesi kadar önemli olduğunu düşünen liderler, bankalarının itibarını yükseltiyor. Mali tablolara yansımayan değerleri de önemseyenler öne çıkıyor…

Capital’de bu ay son 1 yılda bankaların yakaladıkları performansa baktık. Aktifler, mevduat, krediler, net kâr gibi bilanço kalemlerinde yakalanan artışları, internet bankacılığı ve kredi kartları tarafında ulaşılan büyüklükleri derledik. Banka genel müdürlerine 2005’i nasıl geçirdiklerini, 2006 için yaptıkları planları sorduk. Bankaların 2004-2005 dönemi karneleri şöyle:

“Denizbank için unutulmaz yıl oldu”
Denizbank, 2005’de, bir önceki yıla göre aktif büyüklüğünü yüzde 48, toplam mevduatını yüzde 38 oranında artırdı. Krediler tarafında rekor bir artış kaydetti ve toplam kredilerini yüzde 91,1 oranında yükseltti. Bankanın net kârı ise yüzde 66 arttı. İnternet bankacılığı müşteri sayısını yüzde 55 oranında artıran bankanın kredi kartı sayısı ise 2003 yılından bu yana yüzde 117 yükseldi.

Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş, 2005 yılını, Denizbank için çok verimli bir dönem olarak değerlendiriyor. Ateş, “bankanın lideri” olarak bu başarıya katkısını ise şöyle anlatıyor:

“Geçen 9 yıl içerisinde çok saygın başarılar elde ettik. Son 3 yıldır da performansımız çok olumlu yönde gelişiyor. Kaliteli aktiflerimiz, mevduatımız, kredilerimiz, kârlılığımız artıyor. Bunu sadece Hakan Ateş’in başarısı olarak değerlendirmek mümkün değil. Zaten kişisel performansımı benim değil, yatırımcılarımızın değerlendirmesi gerekiyor. Ancak şunu söyleyebilirim, Denizbank ortak aklıyla bugünlere ulaştı. Başarımızda başta genel müdür yardımcılarımız olmak üzere tüm ekibimizin el emeği göz nuru var. Devlere rağmen bugün ulaştığımız performansı yakalayabildiysek, iyi liderlik yapmışız demektir. Benim kişisel başarım ancak bankamızın başarısını yakalayan bu ekibi bir arada tutabilmek olarak tanımlanabilir.”

Denizbank’ın 2006 yılı için de iddialı hedefleri var. Hakan Ateş bu hedefleri şöyle özetliyor:

“Biz az söz verip çok yapma anlayışını benimsemiş bir bankayız. 2006’da büyümeye devam edeceğiz. Aktif büyüklüğümüzde yüzde 30, kredilerde yüzde 40 artış hedefliyoruz. Mevduatımızı 2006 sonunda 8.75 milyar YTL’ye çıkarmayı, yani 2005’e göre yüzde 26 oranında bir artış kaydetmeyi bekliyoruz. Öz kaynaklarımızı 1,091’den 1,5 milyar YTL’ye çıkaracağız. Bu da yüzde 33 oranında bir artışa işaret ediyor. Kâr beklentimiz ise 300 milyar YTL’nin üzerinde.”

Oyakbank ve Finansbank rekor kırdı
Oyakbank, 2002 yılında Sümerbank’ı bünyesine kattıktan sonra hızlı adımlarla büyüdü. 2005 yılında da başarılı bir performans gösteren banka, Eylül 2004-Eylül 2005 döneminde aktif büyüklüğünü 29,1, toplam mevduatını 19,7, kredilerini 42,3 oranında artırdı. Bu sürede kârlılık anlamında da rekor kırdı. Eylül 2004’te 77 milyon YTL olan net kârını, Eylül 2005’te 265 milyon YTL’ye çıkardı. Bu da yüzde 244,1’li,k bir artışa işaret ediyor. Oyakbank 2005 yılında alternatif kanallara da yatırım yaptı. Bu yatırımlar sonucunda bankanın internet bankacılığı müşteri sayısı yüzde 41,1 oranında artış gösterdi.

Finansbank da 2005’i bilanço kalemlerinde artışla kapattı. 2004 yılına göre, aktiflerinde yüzde 33, mevduatında yüzde 10,6, kredilerinde yüzde 35 artış gösterdi. Net kârını yüzde 68 oranında artıran bankanın piyasa değeri ise, Şubat 2004’ten Şubat 2006’ya yüzde 329,8 gibi rekor bir yükseliş gösterdi.

Finansbank Genel Müdürü Sinan Şahinbaş, bankanın son 1 yıllık performansı ve 2006 hedefine yönelik şu değerlendirmeyi yapıyor:

“Finansbank son yıllardaki güçlü büyümesini 2005 yılında da hızlandırarak sürdürdü. Bankacılık faaliyetlerine odaklanarak son yıllarda özellikle müşteri tabanımızı geliştirdik. Bu sayede kredi portföyümüz son 3 yıllık dönemde dolar bazında yaklaşık dörde katlanarak 8.4 milyar dolar seviyesine yükseldi. Geride bıraktığımız 2005 yılında şube ağımız ise 38 yeni şube ile 208’e yükseldi. Kuruluşundan itibaren müşterilerine en iyi hizmet kalitesini sunmayı hedefleyen Finansbank bu gelişimini 2006’da da devam ettirmeyi hedefliyor.”

İş Bankası’nın aktifleri yüzde 65,4 arttı
İş Bankası son 1 yıllık dönemde aktiflerinde, sektördeki en yüksek artışı sağladı. 4 yıl içinde dolar bazında 4 kat artan bankanın aktifleri toplamı, 2005 yılında, bir önceki yıla oranla yüzde 65,4 artış gösterdi. İş Bankası’nın 2005 bilançosunda yer alan diğer kalemlerde de büyüme devam etti. Bankanın mevduatı yüzde 53,8, toplam kredileri yüzde 66,6, net kârı ise yüzde 50,3 oranında arttı.

İş Bankası’nın 2004 yılında 12 milyar 280 milyon 473 bin YTL olan piyasa değeri ise 2005 yılı sonunda 23 milyar 104 milyon 965 YTL’ye ulaştı. Bu da yüzde 88,1 oranında bir artışa işaret ediyor.

Yüksek kârlılıkla 2005 yılında da büyümesine devam eden İş Bankası, bilançosunu da değişen koşullara göre yeniden yapılandırmayı sürdürdü. Bu çerçevede yıl içinde POAŞ ve İzmir Demir Çelik A.Ş.’deki iştirak paylarının satışını gerçekleştiren banka, faiz getirili aktiflerinin toplam aktifleri içindeki payını da artırdı. Buna göre 2004 yılında yüzde 77 seviyesinde olan bu pay, 2005 sonu itibarıyla yüzde 85 seviyesine yükseltildi.

İş Bankası için 2005, başarılı finansal performansın yanında, kurumsal yönetimdeki başarısının da tescillendiği bir yıl oldu. 2005 yılı içinde SPK lisansına da sahip olan uluslararası bir derecelendirme kurumundan sektörde kurumsal yönetim derecesi alan ilk banka oldu. Söz konusu değerlendirmede İş Bankası’na 10 üzerinden 9 seviyesinde “Çok İyi” notu verildi.

TEB’e evlilik yaradı
2005 yılında bankacılık sektörüne damgasını vuran en önemli gelişmelerden biri, Türk Ekonomi Bankası’nın (TEB) Fransız BNP Paribas ile evliliği oldu. TEB’in yüzde 50’si için 216.8 milyon dolar ödeyen BNP, 2005 yılının başında bankanın ortağı oldu. Birleşmenin ardından 1 yıl geçti. Bu süreçte bankanın performansı arttı. Bilanço kalemlerinin önemli bir bölümünde, bir önceki yıla göre önemli artışlar kaydedildi. BNP ile evliliğinin ilk yılında TEB, bir önceki yıla göre aktifleri toplamında yüzde 41, mevduatında yüzde 32, kredilerinde yüzde 62,8 oranında artış kaydetti. Evliliğin en büyük getirisi ise bankanın kârlılığına oldu. TEB 2005 yılı net kârını 102 milyon YTL olarak açıkladı. Bu rakam 2004 yılında 53 milyon YTL idi. Yani TEB son 1 yılda kârlılığını yüzde 91,1 oranında artırdı. Bu konuda tüm diğer bankaların önüne geçti.

BNP Paribas dünyanın en büyük 6. bankası konumunda. Bankacılık konusunda çok geniş bir bilgi birikimine sahip. TEB ile ortaklığının ilk yılını ise bu rakamlara bakıldığında son derece başarılı geçirdiği ortada. TEB-BNP ortaklığından sonra bankanın genel müdürlüğünü Varol Civil sürdürüyor. BNP yöneticilerinin önümüzdeki dönem de bankanın Varol Civil ile yoluna devam etmek istediği söyleniyor.

Varol Civil’in geçen 1 yıla ilişkin değerlendirmeleri şöyle:

“2005 yılı bankacılık sektöründe pek çok kurum için değişimin başlangıcı oldu. Yoğun bir satın alma ve birleşme süreci yaşandı. TEB ise bu konuda öncü oldu. 2005 yılının ilk evliliğini BNP Paribas ile gerçekleştirdi. 2005’te ilk olarak logomuzu değiştirdik. Ardından bilanço yönetiminde değişiklikler oldu. Likit varlıklardan hazine bonolarına ve kredilere geçiş yaptık. Önümüzdeki dönem için yeni büyüme alanları belirledik. Bu alanların başında bireysel bankacılık ve KOBİ bankacılığı geliyor. 2005, dış ticaret etkinliğimizi de geliştirdiğimiz bir yıl oldu. Üç büyük şehirde dış ticaret merkezleri açtık.”

“GERÇEK BANKACILIK YAPTIK BİLANÇOMUZDA VERİM SAĞLADIK”

ERGUN ÖZEN/GARANTİ BANKASI GENEL MÜDÜRÜ

FİNANSAL GÖSTERGELER 2005 yılında üstün bir finansal performans gösterdik. Gelirlerimizi sürekli ve kaliteli bir şekilde artırdık. Kârlılığımızı yükseltmeye devam ettik. Net kârımız yüzde 57 artarak 708,4 milyon YTL seviyesinde gerçekleşirken, aktif büyüklüğümüz 2004 sonuna göre yüzde 39 artarak 36,5 milyar YTL seviyesine ulaştı. Özkaynak kârlılığımız yüzde 20,12’ye, aktif kârlılığımız ise yüzde 2,26’ya yükseldi. Bilançomuzda gerçek bankacılık doğrultusunda kredilerin payını artırmaya, menkul kıymetlerin payını azaltmaya devam ettik. Toplam kredilerimiz, 2004 yıl sonuna göre yüzde 62 artarak 16.9 milyar YTL oldu.

Kredilerin payı 2004’de yüzde 39’dan 2005 yıl sonunda yüzde 46’ya yükselirken, aynı dönemde menkul kıymetlerin payı yüzde 35’den yüzde 30’a geriledi. Tüketici kredileri toplamında pazar payımız 2004 yıl sonunda yüzde 6.9’dan 2005 yıl sonunda yüzde11.3’e yükseldi. Halen piyasa ikincisi olduğumuz kredi kartlarındaki başarılı performansımız 2005’de de artarak devam etti. Piyasa payımız kredi kartı sayısında yüzde 15.6’dan yüzde 16.7’ye, işlem hacminde yüzde 19.1’den 20.6’ya yükseldi.

2006 PLANLARI 2006 yılında, büyümeye odaklanacağız. Gerek yurtiçindeki gerekse yurtdışındaki şartlar da, ekonomimizin ve Türk bankacılık sektörünün büyümeye devam etmesi için elverişli. Dezenflasyonist süreci çok önceden görerek müşteri odaklı gerçek bankacılığa odaklanan ve 2005 yılında gerçekleşen ortaklık anlaşmasıyla dünyanın en büyük şirketlerinden GE’nin de desteğini arkasına alan Garanti Bankası, sektördeki büyümeden en fazla faydalanacak bankalardan biri olacak. Bu amaca yönelik olarak 2006’da 60’ın üzerinde yeni şube açarak şube ağımızı 500’e çıkarmayı planlıyoruz. Şube ağındaki büyümeye paralel
olarak, Garanti ailesini de büyütecek ve çalışan sayımızı 9 bin 800’den 10 bin 500’e yükselteceğiz.

Aktiflerimizi müşteri kaynaklı fonlarla büyütüp, daha fazla kredi vereceğiz. Özellikle bireysel ve KOBİ bankacılığında daha çok müşteriye hizmet sunmayı hedefliyoruz.

“PERFORMANSTAKİ BAŞARIMIZDA HALKA ARZIN ETKİSİ BÜYÜK”

BİLAL KARAMAN/ VAKIFBANK GENEL MÜDÜRÜ

HALKA ARZ 2005 yılı Kasım ayının ortalarında Türkiye’nin ikinci büyük halka arzını gerçekleştirdik. Halka arz ettiğimiz 280 milyon adet hisse 5.9 katı büyüklüğünde 1,6 milyar adetlik taleple karşılaşarak Türkiye rekoru kırdık. Deyim yerindeyse süper lig takımlarına yaraşır bir başarıya imza atarak halka arzların şampiyonu olduk. Yurt içi ve yurt dışından 35 bin 119 yatırımcının hisse talep ettiği halka arz sonunda 34 bin 168 yatırımcıya yüzde 97,3 oranında hisse tahsisi yapıldı. Halka arz sonrasında, 5 milyar 62 milyon dolarlık piyasa değeri ile borsanın en büyük 4. bankası konumuna geldik. Bankamızın halka arzdan elde ettiği gelir ise 1 milyar 274 milyon dolar oldu. Bu rakamın 930 milyon doları yurtdışından, 344 milyon doları ise yurt içinden karşılandı. Halka arz ile elde ettiğimiz gelir sonucu ödenmiş sermayemizdeki yüzde 204’lük artış, özkaynaklarımızı da yüzde 112 oranında artırdı.

YENİDEN YAPILANMA Kurumsal bankacılık alanında güçlü faaliyetler yaptık. Önemli sayıda KOBİ’yi müşteri portföyümüze dahil ettik. Bankamız bugün bireysel bankacılık alanında müşterilerine maksimum değer sağlayan, uluslararası standartlarda ürün ve hizmet sunan en iyi markalardan birisi konumunda. ATM ve banka kartı sayısında sektörün lideriyiz. Konut kredileri ve kredi kartlarında ön sıralarda yer alıyoruz.

Artan rekabet ortamında, rakiplerimiz karşısında güçlü ve üstün olmak için iş akışı ve yönetim yapısını yeniden tasarlayan bir “yeniden yapılandırma” çalışmasına başladık. Bu çalışma ile müşteri odaklı, çağdaş yeni bir hizmet modeli getireceğiz.

YATIRIMLAR DEVAM EDECEK 2006 yılı ve izleyen dönemlerde rekabet açısından uygun bulduğumuz gelişme potansiyeline sahip bölge ve illerimizde şube açma faaliyetlerimiz söz konusu olacak. Bireysel bankacılık ve KOBİ bankacılığına ağırlık vererek, kredi kartı ve konut kredilerindeki piyasa payımızı daha da artıracağız. Gerileyen faiz marjları paralelinde kâr ve kârlılığın sürdürülmesi için işlem hacimlerinin daha fazla artırılması gerekiyor. Buradan hareketle teknolojik alt yapımızı ve müşteriye ulaşım ağını daha da kuvvetlendirmeye yönelik çalışmalarımızı 2006 yılında da sürdüreceğiz.

HANDE D.SÜZER
[email protected]