KGF kredilerinin tek olumsuz yönü, mevduat faizleri üzerinde yarattığı baskı… Ayrıca uzun vadede batık kredi riski de var...
Elçin Cirik
20 günde sistem rahatladı. Geleneksel yöntemlerle devam etmiş olsaydık bugün binlerce, onbinlerce şirket sıkıntıyla karşılaşacaktı. Ama Türkiye genelinde hiçbir firma kapısına kilit asmadı. Biz ‘rantabl, üretim yapan firmalara destek vereceğiz’ dedik ve hakikaten bu kurullara uyduk.” Aslında bu sözleriyle Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, Kredi Garanti Fonu’nun (KGF) reel ekonomide yarattığı etkiyi en çarpıcı haliyle ortaya koyuyor. Aynı şekilde Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek de bu kredi genişlemesinin 2017’de ekonomik büyümeyi yüzde 1 oranında artıracağını düşünüyor. Gerçekten KGF, bu yıl bankacılık sisteminde tüm hesapları değiştirdi. Uygulamanın başladığı ilk 2 ayda, yani 15 Mayıs’ta 241 binden fazla şirket, KGF destekli toplam 165 milyar TL kredi kullandı. Burada ulaşılan hız da dikkat çekici… Nisan sonu ile Mayıs ortası rakamları karşılaştırıldığında, sadece 15 günde 7 bin 640 şirkete 3 milyar TL’den fazla kredi verildiği görülüyor. KGF kredileri, Türkiye Bankalar Birliği Başkanı ve Ziraat Bankası Genel Müdürü Hüseyin Aydın’ın belirttiği gibi “Bankacılıkta son 5 yılın en iyi ilk 4 ayının geçmesine” neden oldu.
EN DENGELİ DESTEK
Bu kadar yüksek kredi girişinin tabii ki ekonomiyi hızla canlandırması bekleniyor. Ama burada soru, kullandırılan bu KGF kredilerinin ne kadarının yeni kredi şeklinde ve ne kadarının mevcut kredilerin kapatılmasına ayrıldığında yatıyor. KGF’nin 30 Nisan verilerine göre mevcut durumda sağlanan kefaletlerin yüzde 62’si,yeni kredilere ayrılıyor. Bankaların verdikleri oranlar da bu rakamı destekliyor. ABank Ticari Bankacılıktan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Mete Hakan Güner, kullanım amaçlarına yönelik yaptıkları çalışma sonucu kredilerin yüzde 90’ının yeni ve ilave kredi kullandırmaları olduğunu aktarıyor. İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, KGF destekli kullandırdıkları 15 milyar TL kredinin yüzde 78’inin yeni kredilerden oluştuğunu söylüyor. Ama burada önemli detay var: Orta ölçekli bir bankanın yönetim kurulu başkanı, kredilerin ne kadarının gerçekten yatırıma ve üretime yönlendirileceğinin, ne kadarının KOBİ’ler tarafından gelecek kaygısıyla ‘lazım olur’ mantığıyla alındığının anlaşılmasının zor olduğuna vurgu yapıyor. Yine de Odeabank Genel Müdürü Hüseyin Özkaya gibi pek çok bankacı, KGF’nin olumlu bir sürpriz olduğunu ve ekonomiyi canlandırmak için başvurulacak yöntemler arasında en dengeli destek yolu olduğunu düşünüyor. Zaten ilk çeyrekte desteğin etkisiyle bankacılık sektörü toplam kredilerinin yüzde 5 büyüme kaydettiği görülüyor. Garanti Bankası KOBİ Bankacılığından Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Cemal Onaran, “KOBİ’lere kullandırılan TL nakit kredilere bakarsak ilk çeyrekte yüzde 7,8 büyüme var” diyor.
YÜZDE 90’I KOBİ’LERE
KGF’nin nisan sonu açıkladığı verilere göre toplam kullandırılan kredilerin hacimsel olarak yüzde 29’u mikro işletmelere, yüzde 37’si küçük işletmelere ve yüzde 24’ü de orta ölçekli işletmelere gitti. Yani KOBİ’ler, KGF kredilerinin yüzde 90’ını kullanan segment oldu. Kredilerin kalan yüzde 10’luk bölümü ise ticari ve kurumsal daha büyük şirketlere verildi. Tabii bu oran, her bankanın stratejisine göre farklılık gösterdi. Örneğin ING Bank KOBİ Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Erdoğan Yılmaz, KGF kapsamında sağladıkları kaynağın yüzde 75’ini KOBİ’lere kullandırıldıklarını açıklıyor. Albaraka Türk Genel Müdürü Melikşah Utku, kendi bankalarında bu oranın yüzde 90 olduğunu söylüyor. Sektörel olarak bakıldığında en büyük payı yüzde 44,6 ile ticaret ve hizmet alanı, ardından yüzde 29 ile imalat sanayi alıyor. Segment ve sektör ayırmaksızın ihracat yapan şirketlerin KGF destekli kredilerden aldığı pay da yüzde 10’u buluyor. KGF kredilerinde ortalama kredi büyüklüğünün 500-600 bin TL olduğunu söyleyen Cemal Onaran, “Küçük işletmelerde bu rakam 300 bin TL’lere iniyor. Buradan KGF’nin amaçlandığı gibi finansmana ulaşmayı tabana yaygın şekilde kolaylaştırdığını söyleyebiliriz” diyor. Bu noktada KGF kredilerinde 250 milyar TL olarak belirlenen kredi limitine ne zaman erişileceği de tartışılıyor. Bankacılık danışmanı Tunç Akyurt, “Yılın son çeyreğinde bu hedefe ulaşılacağını tahmin ediyorum” diyor. EY Türkiye Finansal Hizmetler Lideri Selim Elhadef, burada neredeyse yüzde 150 sınırına gelen TL kredi/TL mevduat oranına dikkat çekiyor ve “Yeteri kadar TL kaynak yaratmadan sektörün kredi hacmini büyütmesi pek olanaklı değil. Bu, KGF kredilerinin cazibesini bir miktar sınırlayabilir” yorumunda bulunuyor. Tabii Hüseyin Özkaya gibi bazı bankacılar ise bu yıl KGF kredilerinde 180-200 milyar TL’lik kısmın kullandırılacağını, kalan ikinci partinin 2018 yılında kullanıma açılacağını öngörüyor.
~
KGF ile piyasaya giren 165 milyar TL, bankacılık sektöründe bu yılın büyüme hedeflerini de yeniden şekillendirdi. “2016 sonunda 422 milyar TL olan KOBİ kredileri, 2017 yılında yüzde 18-20 büyüme beklentisiyle 500 milyar TL’ye gelecekti” diyen Tunç Akyurt, bugün ise KGF kredilerinin etkisiyle KOBİ kredilerinde net portföy büyümesinin en az yüzde 30-35’e çıkabileceğine vurgu yapıyor. “Garanti Bankası olarak KOBİ segmentinde 1,4 milyon müşteriye hizmet veriyoruz. Mart sonunda bu müşteri segmentine kullandırdığımız TL nakit kredilerde yüzde 12,4 büyüdük” diyen Cemal Onaran, KGF kredilerinin bu alanda yıl sonu hedeflerinde yüzde 7-8 artı etkisi olacağını açıklıyor. QNB Finansbank KOBİ ve Tarım Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Onur Özkan, bu yıl KOBİ’lere 20 milyar TL’den fazla yeni kredi kullandırmayı hedeflediklerini, bu doğrultuda KGF destekli kredilerde 20 binin üzerinde müşteriye 8 milyar TL kullandırdıklarını aktarıyor.
Şekerbank KOBİ ve Tarım Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Murat Sabaz, “Zaten yılbaşında KGF desteğini dikkate alarak özellikle KOBİ kredilerinde yüksek hedefler belirlemiştik. KGF destekli kredileri, Mart 2017 sonunda yıl sonundaki bakiyenin 5 katına ulaştırdık” diyor. Aynı şekilde Ziraat Katılım Genel Müdürü Osman Arslan, “Yıl sonu için toplam kredilerde yüzde 50’nin üzerinde iddialı bir hedefimiz vardı. O yüzden revize etmedik. Ama büyümede KGF’nin olumlu etkilerini görüyoruz” yorumunda bulunuyor. KGF kredileri aynı zamanda yeni KOBİ müşterisi kazanma fırsatı da doğuruyor. Fibabanka Genel Müdürü Ömer Mert, “KGF, bu yıl bankacılıkta çok oyun belirleyici bir alan olacak. Özellikle yeni müşteri edinmede pozitif etki yapıyor. KGF ile yaptığımız işlerde yüzde 30-40 yeni müşteri kazanmaya çalışıyoruz” şeklinde konuşuyor. ABank Ticari Bankacılıktan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Mete Hakan Güner, 15 Mayıs itibarıyla 1 milyar TL plasman rakamına ulaştıklarını ve bu süreçte yeni müşteri kazandıklarını söylüyor.
MEVDUATTA BASKI VAR
Tabii KGF’nin olumsuz etkilediği noktaları da es geçmemek gerekiyor. Kredilerdeki hızlı büyümenin gerektirdiği fonlama ihtiyacıyla doğal olarak mevduat faizleri yüzde 14-15 bandına oturuyor. Selim Elhadef, “Bu durum yılın geri kalanında kredi maliyetlerine de yansıyabilir” diyor. TEB KOBİ Bankacılığı Kıdemli Genel Müdür Yardımcısı Turgut Boz, “Oluşan tablo, tüm bankalar için mevduat tabanını büyütme ihtiyacı yarattı ve doğal olarak mevduat fiyatlamalarında rekabet ve artışa sebep oldu. Krediler önemli oranda uzun vadeli ve ağırlıklı olarak kısa vadeli mevduatlarla fonlandığından bankalar tarafından dikkatli yönetilmesi gerekiyor” şeklinde açıklama yapıyor. ING Bank’tan Yılmaz, bu durumda da Hazine’nin itfanın altında oranla borçlanmayı sürdürmesi, dolayısıyla bankalara kredi verilebilir daha fazla kaynak bırakması, sermaye piyasaları veya dış piyasalardan kaynak bulunmasının öneminin arttığını vurguluyor. Odeabank Genel Müdürü Hüseyin Özkaya, mevduat faizlerinin etkisiyle bankaların ikinci çeyrekte kârlarının olumsuz etkileneceğinin altını çizerek, “İlk çeyrekteki yüksek kârlılıklar ikinci çeyrekte olmayacak” diyor. Diğer taraftan sorunlu kredi oranında, yakın dönemde bir düşüş olması beklense de uzun vadede yüksek artış olabileceğinin altı çiziliyor. Selim Elhadef, “Hazine, garanti mekanizmasıyla yüzde 7’lik zararı üstlenmiş olsa da bunun üzerindeki her batık kredi eğer olursa bankacılık sistemine maliyet olarak yansıyacak” diyor. Ziraat Katılım Kredi Tahsis ve Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı Tahir Demirkıran, kötü senaryo olarak “Firmaların temerrüde düşmesi gündeme gelebilir. Fakat bankacılık sektörünün toplam 1,8 trilyon TL kredi hacmini gözönüne aldığımızda henüz 160 milyar TL seviyesindeki KGF destekli finansmanın risk olduğunu söyleyebiliriz” diyor.
~
ÜMİT LEBLEBİCİ TEB GENEL MÜDÜRÜ “KOBİ’DE BÜYÜMEMİZİ YÜZDE 5 ARTIRACAK” POZİTİF BAKIYORUM Sistemde yaşanan olaylardan dolayı sıkışan birtakım müşteriler var. Bu müşterilerin işlerini tekrar hayata geçirebilmesi için desteğe ihtiyacı bulunuyor. O desteğin de bankalar kanalıyla olması gerekiyordu. KGF, bankacılık kanalına bu desteği sağladı. Şimdi verilen bu desteğin şirketlerde iş hacmini artırması, matematiksel sonucu olarak ekonomide büyümeye yardımcı olması lazım. Bunu da zamanla göreceğiz. Ben KGF’ye pozitif bakıyorum. Batılı ülkeler de ekonomiyi canlandırmak için bunun başka versiyonlarını uyguladı. KGF de aynı amaca hizmet ediyor. SAĞLIKLI YAVAŞLAMA İkinci yarıda KOBİ kredilerinde yavaşlama olacaktır, sağlıklı olan bu zaten… Trend düşmezse cari açık gibi başka bir sorun yaratabilir. Dengede olması lazım; ikinci yarı daha sakin olur. KOBİ bankacılığında büyümeleri yeniden revize ettik. TEB zaten KOBİ bankacılığında büyüyen bir banka, ancak KGF’nin bu yıl KOBİ kredilerinde ekstra 5 puana yakın katkısı olur. KOBİ tarafında çok yaygın olduğumuz için yeni müşteri edinmede çok etkisi olacağını sanmıyorum. Müşteri sayımıza yüzde 1-2 artı getirebilir. |
İKİ ALANI NASIL ETKİLEDİ? FAKTORİNGİ VURUYOR KGF’nin bankacılık dışı finansta da önemli etkileri oldu. “KGF, bizden randevu almadan geldi” diyen Kapital Faktoring Genel Müdürü Yiğit Özkes, bu etkileri şöyle aktarıyor: “KGF, çok hızlı bir süreçle geldi. Bu rakamlara ulaşacağını hiç tahmin etmiyordum. Bir anda ilacı verdiler, daha zamana yayılmalıydı. Bizim işlere etkisi, ciddi bir düşüş oldu. İlk çeyrekte faktoring alacaklarında yüzde 8 düşüş var.” QNB Finans Faktoring Genel Müdürü Nergis Ayvaz Bumedian, “KOBİ ve KOBİ dışı firmalar aldıkları KGF’nin bir kısmını, kısa vadede borçların temizlenmesinde kullanıyor. Bu da faktoringi olumsuz etkiledi. Haziran sonrası tekrar ticaretin canlanmasıyla kısa vadeli finansmanın tekrar kullanılmaya başlanacağını düşünüyorum” diyor. LEASİNG DE GİRİYOR Leasingde ise KGF, yeni bir fırsat sunuyor. Yapı Kredi Leasing Genel Müdürü Fatih Torun, “Mayıs ayında yeni bir gelişme oldu. Kredi Garanti Fonu ile leasing şirketleri arasında karşılıklı protokol imzalandı. KGF kapsamına leasing şirketleri de dahil edilecek. Bu sayede farklı sektörlerde kefalet desteğine ihtiyaç duyan KOBİ’lerimize ve ticari şirketlerimize yönelik çözümler sunmaya başlayacağız” diyor. Ziraat Leasing Genel Müdürü Sinan Çevik, protokolleri imzaladıktan sonra özellikle banka iştiraki leasing şirketlerinin KGF ile işlem yapabilir hale geleceğini belirtiyor. Çevik’e göre bu gelişmeyle KGF, leasing sektöründe bu yıl sonunda yüzde 5-10 arasında artı büyüme yaratacak. |
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?