Bireysel emeklilik sisteminin uzun süredir beklediği vesting yasası nihayet çıktı. Haziran ayında çıkan yasanın, yeni yönetmelikle Eylül sonuna kadar hayata geçmesi bekleniyor. Yeni yasayla birlikt...
Bireysel emeklilik sisteminin uzun süredir beklediği vesting yasası nihayet çıktı. Haziran ayında çıkan yasanın, yeni yönetmelikle Eylül sonuna kadar hayata geçmesi bekleniyor. Yeni yasayla birlikte şirketlerin BES’e ilgileri artarken, sektörün de hedefleri büyüdü. Garanti Emeklilik Genel Müdürü Erhan Adalı, Önümüzdeki 3 yıl için ilk etapta 10 milyar dolar olarak hedeflenen fon büyüklüğünün 40 milyar dolara erişebileceğini söylüyor. Adalı, “Bugün sektör ortalamasına baktığımız zaman sisteme ayda yaklaşık 30 bin katılımcı giriyor. Bunun hızla 50-60 binlere gelmesini bekliyoruz” diyor.
Bireysel emeklilik sistemi (BES) başlangıcından bu yana asıl büyümenin işveren katkılı grup sözleşmeleriyle geleceğini düşünüyordu. Bunun için de “Hak ediş süresi yasasının” (vesting) çıkması gerekiyordu. Nihayet beklenen yasa Haziran ayında çıktı. Şimdi sırada hayata geçirilmesini sağlayacak yönetmelik var. Onun da Eylül ayının sonuna kadar çıkması bekleniyor.
Vesting yasasının sektörün büyümesi, fon büyüklüğü ve katılımcı sayısı tarafındaki projeksiyonlara kısa vadede etkisi beklenmiyor. Ancak orta ve uzun vadeli hedeflerde ciddi değişiklikler var. İlk etapta önümüzdeki 3 yıl için hesaplanan fon büyüklüğü 10 milyar dolarken, bu hedefin artık rahatlıkla 30-40 bine ulaşabileceği düşünülüyor. Bunun en önemli katalizörünün de vesting olması bekleniyor.
Garanti Emeklilik Genel Müdürü Erhan Adalı, vesting yasasıyla birlikte şirketlerin de bireysel emeklilikle ilgili planlarına hız verdiğini söylüyor. Adalı, “Bu işe ilk başladığımızda vesting konusunu kimse bilmiyordu. Ancak, bugün işveren tarafında beklediğimizden de fazla taleple karşılaşıyoruz. Hemen her sektörde ilgi giderek artıyor” diye konuşuyor.
Vestingin BES şirketleri arasındaki rekabeti de yukarı çekmesi bekleniyor. Geçmiş dönemde bir elin 10 parmağını geçmeyen sayıda şirketi portföylerine katmak için rekabet eden BES şirketleri, yeni dönemde daha fazla sayıda şirket için, ama daha sıkı bir mücadele içerisinde olacaklar.
Erhan Adalı, bu rekabette bu alana önceden yatırım yapan şirketlerin öne çıkacağını söylüyor. Adalı, şirketlerin tercihlerinin ise müşteri memnuniyeti, satış sonrası hizmetler ve işverenin finansal ya da insan kaynakları ihtiyaçları açısından en uygun tarifeyi sunanlar tarafında olacağına dikkat çekiyor.
Garanti Emeklilik Genel Müdürü Erhan Adalı ile yeni yasanın sektöre etkilerini, beklenen gelişmeleri ve BES’in yeni dönem hedeflerini konuştuk:
Sektör İçin Ne Anlama Geliyor?
Türkçede “hak ediş süresi” anlamına gelen vesting, işverenin çalışanı adına yapmış olduğu katkıyı, çalışanın belirli bir süre geçtikten sonra hak etmesi olarak tanımlanabilir. Bugüne kadarki bireysel emeklilik uygulamalarında işverenler açısından böyle bir hak söz konusu değildi. Çalışanlar işverenin yapmış olduğu katkı payını süre belirli olmaksızın alabiliyordu. Şimdi yeni çıkan yasa ile bu durum işveren açısından düzenlenmiş oldu. Sektörümüz açısından da bunun önemi büyük. Büyük ya da küçük ölçekli çok sayıda kurum bu yasanın çıkmasını bekliyordu.
Bireysel emeklilik artık Türkiye’de işverenler tarafından çalışana verilen maaş, yemek ücreti, ulaşım bedeli, sağlık sigortası, hayat sigortası gibi haklardan bir tanesi haline gelmeye başladı. Hatta geçtiğimiz dönemde yapılan bir araştırmaya göre Türkiye’de bireysel emeklilik yüzde 28 ile ilk defa işe girecek olanların en çok talep ettiği haklar arasında ikinci sırada yer alıyor. Bu bizim açımızdan önemli bir gelişme. Dolayısıyla, işverenler bu yasadan sonra bireysel emekliliğe girme isteklerini daha rahat hayata geçirmeye başlayacaklar.
Uygulama Eylül’de Başlayacak
Yasa Haziran ayı ortası itibariyle resmi gazetede yayınlandı. Ancak, uygulamasına yönelik olarak yönetmeliğin Eylül ayının sonuna kadar çıkmasını bekliyoruz. Yönetmeliğin de yayınlanmasından sonra vesting uygulaması hayata geçecek. Biz de BES şirketleri olarak bu konudaki altyapı çalışmalarımıza başladık.
BES bugün 1 milyon 220 bin civarında katılımcı sayısına, 3,9 milyar YTL büyüklüğünde fon büyüklüğüne ulaşmış durumda. Şu ana kadarki kompozisyona baktığımızda sektör genelinde katılımcı sayısının yüzde 75’inin bireysel katılımcılardan, yüzde 25’inin grup katılımcılarından oluştuğunu görüyoruz. Grup katılımları içerisinde işveren katkılı katılımların payı ise yüzde 15-20 gibi daha düşük bir seviyede. Vesting bu payı hızla artıracak. Bunun da hem katılımcı sayısına hem de fon büyüklüğüne pozitif etkisi olacak. Özellikle fon büyüklüğü kısa sürede çok ciddi seviyelere gelebilecek. Örneğin, 10 lira çalışan yatırırken, artık 10 lira da işveren onun adına yatırıyor olacak. Burada işverenin koymuş olduğu kurallar çerçevesinde başka seçenekler de gündeme gelebilecek.
Yatırım Yapan Öne Çıkacak
Sektörde zaten vesting öncesinde de ciddi bir rekabet vardı. Aslında sektörde birbiri ile çok iyi konuşan, çok iyi anlaşan bir şirketler topluluğu var. Ancak, bir o kadar da ciddi rekabet halinde olan bir sektörüz. Vesting bu rekabeti biraz daha yukarıya çekecek.
Bu rekabet ortamında bu işe geçmişte yatırım yapmış olan şirketler öne çıkacak. Bugün vesting yasası çıktı, artık ben de ona uygun bir düzenlemeye gidip piyasadan firmaları portföyüme katayım dediğiniz zaman, bu çok işe yaramıyor. Çünkü, kurumlar, bireysel katılımcılardan farklı olarak BES şirketlerinin geçmişte yaptıklarına bakıyor. Kurumlar için BES şirketlerinin uygulamaları, sistem altyapıları, hizmet düzeyleri gibi kriterler önem kazanıyor. İşte bugün bu kriterlere sahip olan bireysel emeklilik şirketleri yeni dönemde rekabette bir adım önde olabilecekler. Bunun özellikle altını çizmek gerekiyor.
Gelecek Projeksiyonu
Vesting ile birlikte sektörün geleceğine yönelik büyüme, fon büyüklüğü, katılımcı sayısı projeksiyonlarında kısa vadede bir değişiklik olmadı. Ancak, orta ve uzun vadede ciddi değişiklikler olacak. Önümüzdeki 3 yıla baktığımız zaman sektörde 10 milyar dolar mertebesinde bir fon büyüklüğüne ulaşılması bekleniyor. Bu önemli bir mesafe ama aynı zamanda hala alınacak çok yol olduğunu da gösteriyor.
Bugün Türkiye’nin GSMH’sı yaklaşık 400 milyar dolar mertebesinde. Bizim BES olarak payımız ise 3 milyar dolar mertebesinde. Dolayısıyla, yüzde 1’in biraz altında bir payımız var. Önümüzdeki 3 yılda GSMH aynı kalsa bile, burada BES için yüzde 2-2,5 gibi bir rasyodan söz ediyor olacağız ki, bu da aslında düşük bir rakam. Kendi benchmarkımızdaki ülkelere baktığımız zaman oralarda BES’in GSMH’dan aldığı payın yüzde 10-15’ler mertebesinde olduğunu görüyoruz. Dolayısıyla, biz de payımızı bu seviyelere getirdiğimiz takdirde, ilk planda hesapladığımız 10 milyar dolarlık rakamın çok rahatlıkla 30-40 milyar dolarlar mertebesine gelmesini bekleyebiliriz.
Vesting uygulaması da ciddi anlamda bunun katalizörü olacak diye düşünüyoruz. Katılımcı sayısı da aynı şekilde artıyor olacak. Çünkü, bir anda sisteme bin, 2 bin kişi girecek. Bugün sektör ortalamasına baktığımız zaman sisteme ayda yaklaşık 30 bin katılımcı giriyor. Bunun hızla 50-60 binlere gelmesini bekliyoruz.
Vestinge Geçen Şirket Kârını Artırıyor
Verimliliğe Etkisi
Bugün vestingin hem çalışanlar hem de şirketler açısından ne kadar önemli olduğunu gösteren çok önemli araştırmalar var. Watson Wyatt’ın araştırmasına göre vesting uygulamasına geçen şirketlerde yaklaşık yüzde 7,3 civarında bir kâr artışından bahsediliyor. Bu da vestingin yetenekli işgücünü ve verimliliği artırmasından kaynaklanıyor.
Çalışan Bağlılığı
Charles W. Cammack Associates adlı bir danışmanlık şirketi tarafından 85 işveren, 115 bin çalışan arasında yapılan bir başka araştırma ise kurum katkı paylı plana sahip şirketlerden çalışanın ayrılma oranının yüzde 10 iken, buna sahip olmayan şirketlerden ayrılma oranının ise yüzde 25’ler mertebesinde olduğunu ortaya koyuyor. Yani kurum katkılı planlarla şirketler çalışanlarını şirkete daha fazla bağlı kılabiliyor. Aynı zamanda çalışan mutluluğunu da artırıyor.
“Sektörden Hızlı Büyüyeceğiz”
Pazar Payında Lideriz
Şu anda grup planlarında katılımcı sayısına göre sektörde yüzde 25 pay ile ilk sırada yer alıyoruz. Bu, bugüne kadar piyasada kurumlarla yapılan 4 sözleşmeden birini bizim gerçekleştirdiğimiz anlamına geliyor. Dolayısıyla bunun önemli bir avantaj olduğunu düşünüyoruz.
Yatırım Yaptık
Bundan 2,5-3 yıl önce bünyemiz içerisinde kurumsal pazarlama bölümümüzü oluşturduk ve buna özgü bir dağıtım ağı kurduk. Bugün bu alanda ciddi bir bilgi birikimimiz var. Burada ayrıca Garanti Bankası’nın da desteğini alıyoruz. Garanti Bankası bugün kurumsal ve ticari bankacılık tarafında önemli bir yere sahip. Dolayısıyla, KOBİ’lerle nasıl çalışılması gerektiği konusunda da önemli bir tecrübemiz var. Bunu da bireysel emeklik planlarının kurumlara satışına dönüştürebiliyoruz.
Gelecek Dönem
Sektörde bugün yüzde 75-25 olan bireysel-grup katılımı rasyosu bizde yüzde 70-30 düzeyinde. Yani grup planları bugün toplam portföyümüzün yüzde 30’una ulaşıyor. 2008 itibariyle, şu anda hem sektörün hem de şirketlerin çok hızlı hazırlandığını da düşünecek olursak, bu kompozisyonun sektör genelinde de aynı rasyoya ulaşılabileceğini öngörüyoruz. Önümüzdeki 3 yıl içerisinde ise bu rasyo yüzde 50-50’ye ulaşabilir. Biz Garanti Emeklilik olarak ise sektörden daha hızlı büyüyeceğimizi öngörüyoruz.
Dünyadaki En İyi Uygulamalar
Amerika En Gelişmiş Pazar
Amerika şu anda dünyada bireysel emeklilik sisteminin en iyi uygulandığı ve sektörün en gelişmiş olduğu pazar konumunda. Amerika’da 900 şirket arasında yapılan bir araştırma da bunu doğruluyor. Bu araştırmaya göre Amerika’da şirketlerin yüzde 93’ü çalışanlarının bireysel emeklilik planlarına katkıda bulunuyor.
Hollanda Örneğine Dikkat
Avrupa’da da en iyi örneklerden biri Hollanda olarak gösterilebilir. Bugün emeklilik uygulamalarını birinci, ikinci ve üçüncü derece olarak adlandırıyoruz. Türkiye’de şu anda birinci derece denilen yani devletin elinde bulundurduğu emeklilik sistemi ve bir de üçüncü derece dediğimiz bireysel katılımcıların gönüllülük esasına dayalı olarak dahil olduğu sistemler var. Hollanda’da ise zorunlu mesleki emeklilik planları dediğimiz ikinci derecede planlar ağırlıkta. Hollanda bu alanda oldukça gelişmiş bir örnek. Şu anda GSMH’sının yüzde 110’u düzeyinde bir BES fon birikimi söz konusu.
Türkiye’de de Gelişecek
Önümüzdeki dönemde Türkiye’de de zorunlu mesleki emeklilik planları dediğimiz uygulamanın hayata geçirilmesini bekliyoruz. Bu, sektör açısından daha hızlı büyümeyi getirecek. Ayrıca çalışanlar açısından da çok önemli bir hak olduğunu düşünüyoruz.
Hande D. Süzer
[email protected]
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?