Bireysel Emeklilik Sistemi’nin (BES) 2003 yılında devreye girmesinden bu yana son 4 yıldır hayat sigortaları adeta durma noktasına geldi. Ancak, yeni dönemde bu tablonun değişmesi bekleniyor. Hayat...
Bireysel Emeklilik Sistemi’nin (BES) 2003 yılında devreye girmesinden bu yana son 4 yıldır hayat sigortaları adeta durma noktasına geldi. Ancak, yeni dönemde bu tablonun değişmesi bekleniyor. Hayat ve emeklilik şirketleri pazara yeniden ivme kazandırmak için kolları sıvadı. Yeni dönemde önemli bir gelir kaynağı olması beklenen hayat branşında hareket, banka kredileri, çeşitlenen ürünler, yeni dağıtım kanalları ve yabancı oyuncularla gelecek.
Hayat sigortacıları 2001 krizinde önemli bir sınavdan geçti. Sigortalılar yaşadıkları ekonomik sıkıntının bir bölümünü hayat sigortalarındaki birikimlerinden karşıladılar. Bu durum sektöre olan güveni artırdı. Kriz sonrasında, takip eden 2 yıl prim artışı yüzde 50’nin üzerine çıktı. Ancak 2003 yılında Bireysel Emeklilik Sistemi’nin (BES) devreye girmesi, bu olumlu tabloyu sekteye uğrattı. İlginin önemli bölümü BES’e yöneldi.
Birikimli hayat sigortaları satışlarının BES’e kaymasıyla 2004 ve 2005 yıllarında prim artışında ciddi düşüşler yaşandı. Geçmiş dönemde hayat ürünü almış sigortalıların emeklilik sistemine aktarım yapmalarını sağlayan kanuni düzenleme de hayat sigortaları pazarındaki büyümenin adeta durmasına sebep oldu. Hayat sigortalarının toplam prim üretimi içerisindeki payı yüzde 20’lerden yüzde 14’lere geriledi.
Geçtiğimiz yıl ise hayat branşında yeni bir dönemin başlayacağının ilk sinyalleri verildi. 2003’ten bu yana yüzünü emeklilik tarafına çevirmiş olan hayat ve emeklilik şirketleri, hayat ürünlerini yeniden ele aldılar. Yeni paketler çıkardılar, gelecek dönem piyasaya sunulabilecek yeni ürünler için çalışmalara başladılar. Yeni dönemde çeşitlenen ürünlerle birlikte yeni dağıtım kanalları kullanımının da hayat branşında hareketliliği artırması bekleniyor.
İlk hedefte hayat ürünlerine olan talebi artırmak var. 2007 yılının ilk 9 ayında 1 milyar 54 milyon YTL olan prim üretiminin de 2010’a kadar 2,5 milyar YTL’ye çıkarılabileceği düşünülüyor.
Yeni Ürünler Gelecek
Hayat branşının yeniden canlanmasında en çok yeni ürünler etkili olacak. Bugün hayat sigortaları denildiğinde akla en çok birikimli sigortalar geliyor. Oysa hayat branşında risk sigortaları ve irad (gelir) sigortaları da var. Yeni dönemde de özellikle bu iki kategorinin pazarın büyümesinde etkili olacağı düşünülüyor. Özellikle riske dayalı yeni ürünlerin hızla çeşitlenmesi bekleniyor. AvivaSA CEO’su Meral Ak Egemen’in değerlendirmesi şöyle:
“Yurtdışında hayat branşında satışa sunulan 100’den fazla ürün var. Belirli bir süre ödenen prim sonunda, yaşlılık döneminde evde bakım masraflarının sigorta şirketi tarafından karşılandığı ürünlerden, eşlerin beraber sigortalanabildiği çift başlı sigorta ürünlerine kadar geniş bir yelpaze söz konusu. Bu ürünleri zaman içerisinde Türkiye pazarında da göreceğiz”.
Yeni dönemde hayat ve emeklilik şirketlerinin gündeminde, paket halinde sunulacak ürünler de var. Örneğin iş kaybı sigortasını tamamlayacak şekilde ek teminat olarak sunulan ya da tek başına satılabilen ve risk durumunda belirli bir süre sigorta şirketinin maaş ödediği maaş koruma ürünleri gibi ürünlerin yakın zamanda piyasaya sunulması bekleniyor.
Yeni Kanun Etkili Olacak
Koç Allianz Genel Müdür Yardımcısı Ömür Şengün yeni Sigorta Kanunu’nun da ürünlerdeki çeşitlenmeyi destekleyeceğini söylüyor ve ekliyor:
“Kanun kapsamında detaylandırılan branşlarda evlilik ve doğum sigortaları, yatırım fonlu sigortalar, itfa sigortaları, fonlu sigortalar gibi açılımlara gidildi. Zaman içerisinde bu konularda altyapı çalışmalarına başlanacak ve gerektiğinde devreye alınacak”.
Yeni kanunun pazara yansımasının orta vadede görüleceği düşünülüyor. Anadolu Hayat Emeklilik Genel Müdürü Mete Uğurlu, hayat sigortalarında prim üretiminin de orta vadede pozitife döneceği görüşünde. Uğurlu şöyle diyor:
“Hayat sigortası sektöründe 2006 yılında 1 milyar 382 milyon YTL olan prim üretimi, 2007 Eylül sonunda 1 milyar 53 milyon YTL olarak gerçekleşti. Bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 3,7 oranında azalma oldu. Prim üretimi 2007 sonunda yaklaşık 1 milyar 400 milyon mertebesinde gerçekleşecek. Birikimli hayat sigortalarındaki bu durgunluğun önümüzdeki dönem daha hızlı bir ivmeyle pozitife döneceğine inanıyoruz”.
Kredilerin Dengeleyici Rolü
Hayat branşındaki durgunluğun başlangıcı 2003 yılında devreye giren BES oldu. Ağustos 2004-Ekim 2006 tarihleri arasında 98 bine yakın sigortalı toplam 604 milyon YTL tutarındaki hayat poliçesini BES’e aktardı. Bu aktarımlarla birlikte yeni düzenlenen poliçelerde de azalma yaşandı. Bütün bunlara rağmen hayat branşını ayakta tutan ise banka kredilerindeki artış oldu. Kredi pazarının büyümesi, risk ağırlıklı hayat ürünlerine olan talebi artırdı.
Önümüzdeki dönemde de banka kredilerinin hayat ürünlerinin satışında etkili olmaya devam edeceği düşünülüyor. Hayat ve emeklilik şirketleri özellikle tüketici kredilerinin ve uzun vadeli ipoteğe dayalı konut kredilerinin hayat branşında prim üretiminin artmasına katkı sağlayacağı görüşünde. Axa Oyak Genel Müdür Yardımcısı Olgun Küntay şöyle diyor:
“Gelecekte hayat sigortalarının katalizörlerinden en önemlisi son 2-3 yıldır olduğu gibi banka kredileri olacak. 2007 yılında yürürlüğe giren mortgage kanunu ile ilgili ikincil mevzuat çalışmaları da önümüzdeki 2 yıl içerisinde tamamlanacak. Bu kredi hacminin artmasını sağlayacak. Bu doğrultuda geliştirilen yeni toplu konut projeleri ve ayrıca büyüyen kredi kartı piyasası hayat sigortaları pazarının gelişmesinde önemli bir rol oynayacak”.
Gelecek İçin Büyük Potansiyel
Dünyada hayat sigortası prim üretimi ortalama 330 doların üzerinde. Macaristan’da 192, Polonya’da 151, Yunanistan’da 257 dolar düzeyinde olan bu rakam Türkiye’de 13 doları henüz geçti. Sadece bu rakamlardan yola çıkarak gelecek dönem için kuvvetli bir potansiyelden söz etmek mümkün. Ancak sektör yetkilileri hayattaki bu potansiyeli değerlendirebilmek için hala mentalite değişikliğine ihtiyaç olduğu görüşünde.
Garanti Emeklilik Genel Müdürü Erhan Adalı, “Bugün pek çok kişi için otomobili, kendi hayatından veya ailesinin geleceğinden daha öncelikli” diyor ve ekliyor:
“Bu bilinç geliştikçe ve kişi başına düşen yıllık gelirimiz arttıkça hayat sigortalarına olan talep de artacak. Zaten tüm dünyada da benzer gelişmeyi görmek mümkün”.
Önümüzdeki dönem hayat branşının yeniden cazip olmasını sağlayacak bir diğer unsur da mevcut dağıtım kanallarının verimliliğinin artması ve yeni kanalların gelişmesi olacak. AvivaSA CEO’su Meral Ak Egemen’e göre özellikle banka sigortacılığının gelişimi ve internet, tele-pazarlama gibi kanallarının kullanımının artması, hayat sigortaları poliçelerinin satışında büyük katkı sağlayacak.
Beklenen Büyümenin 5 Katalizörü
1 Banka Kredileri 2004
yılının ikinci yarısında başlayan birikimli hayat sigortalarındaki düşüş, kredilerdeki artışla dengelenmişti. Yeni dönemde de başta mortgage ve tüketici kredileri olmak üzere banka kredilerinin büyümeyi destekleyeceği düşünülüyor.
2 Ürünlerin Çeşitlenmesi
Hazırlanmakta olan Gelir Sigortaları mevzuatını takiben tasarlanacak ürünlerin yeni dönemde hayat branşı için önemli bir atlama taşı olması bekleniyor. Farklı ihtiyaçlara yönelik yeni ürünler ve emeklilik planlarını tamamlayan ürünler öne çıkacak.
3 Yeni Kanallar Bes
Şirketlerinin banka kanalını daha fazla kullanımı da büyümeyi destekleyecek. Ayrıca internet ve teknolojiyle gelişecek yeni kanalların da satışları artırması bekleniyor. Yeni kanallar özellikle genç kitleyi çekmeye yardımcı olacak.
4 Yabancı Oyuncular
Bankacılıktan sonra emeklilik ve hayat da yabancıların ilgi alanında. Sektörde talep artışı bekleyen yabancı şirketlerin yatırımlarının artacağı düşünülüyor. Rekabet avantajı yaratmak için dağıtım kanalı ve yeni ürünler tarafında etkin olacak bu şirketler, büyümeye katkı sağlayacak.
5 Ekonomik Büyüme
Türkiye ekonomisinde son 4 yıldır devam eden istikrarlı büyümenin yeni dönemde de sürmesi hayat branşına da olumlu etki edecek. Düşen faizlerin ve gelir düzeyindeki artışın hayat poliçelerinin satışına ivme kazandırması bekleniyor.
Jean René De Charette-Başak Groupama Emeklilik
Yönetim Kurulu Üyesi
“Büyüme İçin Yeni Düzenlemeler Gerekiyor”
Rakamlar Ne Gösteriyor?
2005’e kadar hayat branşı rakamlarında istikrarsız bir hareket görüldü. 2005 yılında ise hayat branşı, reel anlamda yüzde 6 küçüldü çünkü bireysel emeklilik pazar payı açısından şirketlerin önceliği haline geldi. 2006’da ise reel anlamda çok az büyüdü. Son olarak Eylül 2007 verilerine bakacak olursak, yüzde 3,73’lük bir düşüş görülmektedir ki bu rakam yüzde 8,4’lük enflasyon dikkate alındığında aslında yeni bir küçülme hareketi anlamına geliyor.
Rekabet Devam Ediyor
Hayat sigortası, kısa vadede bireysel emeklilikle rakip durumda. Çoğu sigortalı, bu iki pazar arasında ayrım yapmıyor. Bazı durumlarda bireysel emeklilikte de 10 yılda emeklilik hak edilebiliyor. Eğer yeni bir düzenleme ile bireysel emeklilik için emeklilik yaşı 65’e çıkarılırsa, o zaman hayat sigortası kısa ve orta vade için ideal bir yatırım aracı olabilecek.
Kârlar Düşecek, Satışlar Azalabilir
Ayrıca yeni Hayat Sigortaları Yönetmeliği, sigorta şirketlerince uygulanacak gider oranlarını ve satışçılara verilecek komisyonları düşürmekte. Bu da kâr oranlarını düşürecek ve hayat satışları azalacak. Çıkışların aynı yönetmelikle kolaylaştırılması da birikimli hayat sigortalarına yapılan yatırımın vadesini kısaltıyor. Bu nedenle yeni düzenlemeleri dengelemek açısından vergi teşvikini de arttırıcı düzenlemeler yapılırsa, işte o zaman birikimli hayatın kaybettiği kan geri dönmeye başlar.
Umur Çullu/ Yapı Kredi Emeklilik Genel Müdür Yardımcısı
Yeni Ürünler 2008’de Devreye Girecek
Hangi Ürünler Gelecek?
Yurtdışında hayat şirketleri tarafından satılıp da burada satılmayan gelir kaybı sigortaları, gelişmiş yıllık gelir sigortaları, özel hastalıklara yönelik kritik hastalık sigortaları gibi pek çok ürün var. Mevzuat düzenlemeleri ve şirketlerin fizibiliteleri doğrultusunda bu ürünleri tamamını olmasa da, bazılarını 2008’in ortalarından itibaren görmeye başlayacağız.
Tamamlayıcı Ürünlere Dikkat
Ürünlerin benzer ve birbirini tamamlayıcı niteliklerinden dolayı, yurtdışında yaşam sigortaları ve emeklilik planları beraber satılıyor. Türkiye’de de bireysel emeklilik planlarını tamamlayan değişik yaşam ürünleri piyasaya sunulmuş durumda. Önümüzdeki dönem zorunlu olmamasına rağmen, konut kredisi gibi uzun dönemli borçlanmalar için güvence olarak kullanılan yaşam sigortalarında artış bekliyoruz.
Hande D. Süzer
[email protected]
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?