Yatırımların meyvesini topluyoruz

Kutay Kartallıoğlu’yla CarrefourSA’nın 2022 performansını, büyüme stratejisini, yeni yıl planlarını ve gıda perakende sektöründe yaşanan sorunları konuştuk...

7.02.2023 22:03:170
Paylaş Tweet Paylaş
Yatırımların meyvesini topluyoruz

Nil Dumansızoğlu

[email protected]

2022 yılını yüzde 100’ün üzerinde büyümeyle kapatmayı planlayan CarrefourSA, “ezber bozan” bir büyüme stratejisi benimsiyor. Sektörde alışılagelmiş şekilde yüzlerce mağaza açarak büyüme formülünden uzaklaştıklarını belirten CarrefourSA Genel Müdürü KUTAY KARTALLIOĞLU, franchise modeliyle genişleyeceklerini söylüyor. 2022 Eylül zararlarının finansman gideri ağırlıklı olduğuna dikkan çeken Kartallıoğlu, faaliyetlerinden iyi bir kâr elde ettiklerini belirtiyor. Önümüzdeki dönemde ihracat ve B2B satışların ivme yakalayacağını da ifade ederek, “Yatırımların meyvesini topluyoruz. 2023’te de sektörden daha hızlı büyüme gayreti içinde olacağız” diyor.

Organize perakendenin önemli oyuncularından CarrefourSA, 2022’nin ilk 9 ayında 12,9 milyar TL ciro elde ederek hedeflerinin üzerinde bir büyüme gerçekleştirdi. 2022 yıl sonunuysa yüzde 100’ün üzerinde büyümeyle kapatmayı bekleyen CarrefourSA Genel Müdürü Kutay Kartallıoğlu, bu yüksek rakamlarda enflasyonun etkisine dikkat çekiyor. Buna karşın müşteri sayısında da yüzde 20 büyüme yakaladıklarını belirtiyor ve 2022’yi başarılı bir yıl olarak değerlendiriyor. 2022 yılında taze gıda ve bayilik alanında yakaladıkları ivmenin büyüme rakamlarında çok etkili olduğunu söyleyen Kartallıoğlu, önümüzdeki dönemde de bu iki alana odaklı bir strateji izleyeceklerini sözlerine ekliyor ve şunları söylüyor: “Sektörün her yıl yüzlerce mağaza açmak gibi ezberlenmiş bir büyüme formülü var. Bizim formülümüz bu değil. Büyümeyi hem kanal bazında hem ürün gamı bazında değerlendiriyoruz.” Kartallıoğlu bu yıl kendilerini en fazla sektörde oluşan olumsuz yorumların etkilediğine de dikkat çekiyor ve ekliyor: “İnsanlar enflasyonla daha çok market raflarında karşılaştığı için fiyatların ne kadarı doğru, ne kadarı yanlış gibi çok fazla söylem oldu. Bunlar bizi çok zorladı ve üzdü. Bizim Türkiye’de aslında fedakarlıkla rafları doldurduğumuz, fiyat artışlarını müşteriye yansıtmamak için çok takla attığımız dönemler oluyor.” Kutay Kartallıoğlu’yla CarrefourSA’nın 2022 performansını, büyüme stratejisini, yeni yıl planlarını ve gıda perakende sektöründe yaşanan sorunları konuştuk: 

2022 yılı sizin için nasıl geçti?

 Halka açık bir şirket olduğumuz için eylül ayı sonuçlarımızı paylaşabilirim. Şirketimizin satışları, 2022 yılının ilk 9 ayında bir önceki döneme göre yüzde 94,02 artış göstererek 12 milyar 869 milyon 943 bin 182 TL olarak gerçekleşti. Hedeflerimizin oldukça üzerinde bir büyüme oldu. Tabii burada enflasyonun da çok etkisi var. Ama bizim müşteri olarak da büyüdüğümüz bir yıldı. Müşteri sayımız, yüzde 20 civarında arttı. Her ay, Carrefoursa Kart sadakat programına 200 bin civarında yeni müşteri ekledik. Yılı neredeyse 2 milyonun biraz üzerinde yeni müşteri kitlesiyle kapatacağız. Bayilikte çok iyi büyüdük ve 200 bayiye ulaştık. Bunun dışında Marmara ve Ege bölgeleri başta olmak üzere 50’nin üzerinde kendimiz mağaza açtık. Pandemide nispeten sakin olan alışveriş merkezlerindeki mağazalarımız çok hareketlendi. Onlar büyümeyi yukarı seviyeye çıkardı. Ürünsel anlamdaysa taze gıdadaki ciro ivmemiz bizi çok yukarıya taşıdı. 2022 Eylül sonu rakamlarında, bilançoda 185 milyon TL zarar gözüküyor. Bunun nedeni nedir? n Zararımız finansman gideri ağırlıklı. Faaliyetlerimizden iyi bir kâr ediyoruz. Finansman giderini de önümüzdeki dönemlerde kapattığımızı göreceğiz. 

 2022 yıl sonu için büyüme tahminleriniz nedir? 

 Henüz yıl sonu rakamlarımız netleşmedi. Ancak yüzde 100’ün üzerinde büyüme beklentimiz olduğunu söyleyebilirim. 

Müşteri sayısında yüzde 20’lik bir artış olduğunu söylediniz. Kaç kişiye ulaşıyorsunuz?

 Şu anda günde yaklaşık 500 bin müşteriye hizmet veriyoruz. Demek oluyor ki yıl boyunca yaklaşık 160 milyon ziyaretçiye ulaşmışız. Sadakat programımızdaysa toplam müşteri sayımız 8,5 milyona ulaştı. Bunların da yaklaşık 3 milyonu, her ay alışveriş yapan müşteri. 

 Geçen yıl 50 mağaza açılışına karşılık 26 mağaza kapatılmış. Mağaza açma-kapatma kriterleriniz nedir? 

 Aktif olarak tüm networkümüzü devamlı gözden geçiriyoruz. Bu da bizi daha sağlıklı kılıyor. Bu aslında bir ağaçtaki kurumuş dalları budayıp ağacı sağlıklı büyütmek gibi... Mağaza açarken öncelikle bölgede bir market ihtiyacı olup olmadığına dikkat ediyoruz. Bir sokakta 4 market varsa biz de gidip bir tane daha açmıyoruz. İkincisi, bölgedeki hane yapısı, eğitim kurumu, sağlık kurumu gibi yerlerin olup olmaması gibi kriterlere bakıyoruz. Değer yaratabileceğimiz müşteri segmentine ulaşmaya çalışıyoruz. Eğer hesap tutmuyorsa o zaman yatırımımızı başka bir alana yönlendiriyoruz. 

 2022 için ihracat hedefiniz vardı. Bu konuda nasıl bir ilerleme kaydettiniz? 

 2022, bizim için bu işin altyapısını oluşturma yılı oldu. Şu anda İtalya, Fransa, Belçika, Romanya, Polonya gibi Avrupa ülkelerine başladık. Asya tarafında Azerbaycan’dan Moğolistan’a kadar bir ihracat network’ü üzerinde çalışıyoruz. Güneyde, Dubai, Suudi Arabistan özelinde bir çalışmamız oldu. İsrail’e ilk tırlarımız çıktı. Özetle şu an dünyanın dört bir yanını tarıyoruz. Önümüzdeki yıl, hızlanarak devam edeceğiz. 

 İhracatla ilgili hedefiniz nedir? İhratın cirodan ne kadar pay almasını bekliyorsunuz? 

 Şu an çok anlamlı bir pay aldığını söyleyemem. Hedefimiz, 2025’te ciromuzun yüzde 5’ine tekabül etmesi. 

Büyümede taze gıdanın etkili olduğunu söylediniz. Bu alanı geliştirmek için neler yapacaksınız?

 CarrefourSA Türkiye’deki bir numaralı su ürünü satıcısıdır. Sadece bireysel müşteriye değil, otellere, restoranlara da satış yapıyoruz. Yüzde 70 bireysel, yüzde 30 kurumsal satışımız var. Dolayısıyla bu konudaki kaslarımızı oldukça geliştirdik. Bugün isim yapmış pek çok iyi restoran ve otel balıklarını bizden alıyor. Şirketimizde 450’nin üzerinde arkadaşımız sadece balık konusunda çalışıyor. Su ürünleri mühendisleri, kalite uzmanları, satış ekipleri gibi bu işin farklı kollarında, önemli bir istihdamımız var. Taze gıdanın her segmentinde CarrefourSA’yı sektörünün yıldız oyuncusu yapmak gibi bir hedefimiz var. Farklı marka yatırımlarımız olacak, onların üzerinde çalışıyoruz. Bununla birlikte mağazalarımız içinde bulunan Lezzet Arası restoranlarımız, iddia ediyoruz ki Türkiye’nin ve en sağlıklı ve en uygun fiyatlı zinciri. Mağazalarda gördüğünüz eti, tavuğu, balığı market fiyatına alıp pişirtebiliyorsunuz. Şu an 7’si İstanbul’da olmak üzere 14 Lezzet Arası restoranımız oldu. Gelecek yıl bu sayıyı 25’e çıkarmayı hedefliyoruz. Yüksek bir talep var, mevcut kapasiteyi artırmaya çalışıyoruz. 

Büyüme rakamlarınızdan bahsettiniz ama 2022 zor bir yıldı. Siz bu dönemde hangi konularda zorlandınız?

 Bizi en çok zorlayan konulardan biri, gıda perakendesine dair olumsuz yorumlar oldu. İnsanlar enflasyonla daha çok market raflarında karşılaştığı için bu fiyatların ne kadarı doğru, ne kadarı yanlış, ne kadarı gerçek gibi çok fazla söylem oldu. Bunlar bizi çok zorladı ve üzdü. Gıda perakendesi, Türkiye’de neredeyse mükemmel rekabete yakın çalışan çok nadide sektörlerden biri. Çünkü çok sayıda oyuncu var. Öne 5 zincir çıkıyor ama Türkiye’de 400 küsür zincir market var. Pazarın da sadece yüzde 50’si koorganize perakende. Biz zaten birbirimizle ciddi bir rekabetin içindeyiz. Bizim ülkemizde, Avrupa’daki tedarik zinciri kırılmalarının nihai müşteri pek azını hissetti. Fedakarlıkla rafları doldurduğumuz, fiyat artışlarını müşteriye yansıtmamak için çok takla attığımız dönemler oluyor. Nitekim Türkiye’de bütün raflar dolu... Bunlar hep perakendecilerin özverili çalışmalarıyla mümkün oluyor. 

Bu konuda Galip Aykaç’ın açıklamaları oldu bildiğiniz gibi ve istifayla sonuçlandı. Bu istifa bir geri adım oldu mu sizce? Bu durum gıda perakendecilerini nasıl etkileyecek?

 Gıda enflasyonu sadece ülkemizde değil, bütün dünyada bir gerçek. Tüm dünya Rusya- Ukrayna savaşından kaynaklı tahıl sorununu konuşuyor. Bütün dünyada gıda fiyatları yukarıya gidiyor. Örneğin gıda üretiminde en önemli girdilerden biri gübre. Gübre amonyaktan, amonyak doğal gazdan oluşuyor. Rusya-Ukrayna savaşı, Avrupa ve dünyadaki gübre fiyatlarına da etki ediyor. Ayrıca ülkemizdeki gıda üretiminin çok büyük bir kısmı yine ithal girdiye dayanıyor. Özellikle süt ve süt ürünleri alanında dikkat çeken fiyat artışları var. Nasıl artmasın ki? Üreticiler, açıklanan çiğ süt fiyatı seviyesinde hayvan idame ettiremiyor ve süt ineklerini kesime yolluyor. Bunlar, tedarik zincirinde olan problemler. Müşteriyle karşı karşıya olan marketler olduğu için biz suçlanıyoruz ama bu çok yanlış bir tutum. Bununla birlikte perakendeciler çok ciddi bir istihdam yaratıyor. CarrefourSA, doğrudan 11 bin kişi, dolaylı olarak da 15 bin kişiye istihdam sağlıyor. Tüm organize gıda perakendesi zincirlerini düşündüğünüzde sayı milyonun üzerindedir. Sadece en büyük 5 büyük zincir market, nereden baksanız endirekt istihdamla beraber 500 bine yakın kişi istihdam ediyor. 

 Ciddi bir ekosistemden bahsediyoruz. Siz ekosisteminizde nasıl değer yaratıyorsunuz? 

 Bizim bu yıl tedarikçilerimizden yaptığımız alım, 15 milyar TL’nin üzerindedir. 8 binin üzerinde gıda tedarikçimiz var. Diğer tedarikçilerimizi de eklediğimizde yaklaşık 12 bin tedarikçiden oluşan bir ekosistemden bahsedebiliriz. 

Enflasyonist ortamda fiyatlama da çok önemli. Siz nasıl strateji izliyorsunuz?

 Birincisi rakiplerinizden pahalı kalmamak yönünde bir düsturumuz var. Her mağazamız, o muhitte bulunan 2 ulusal rakibimiz, bir yerel rakibimizin fiyatlarını alarak hassas ve ultra hassas diye adlandırdığımız, yani fiyata duyarlı ürünlerde, en ucuza kendini 100 endeksi olarak konumlandırır. Dolayısıyla mağaza bazında ucuz olmak yönünde bir hedefimiz var. Tüm öz marka ürünlerimizin yaklaşık yüzde 80’inde, bütün ülkede kim en ucuzsa onun fiyatından daha ucuz olmak için çalışıyoruz. Dolayısıyla private label ürünlerde oldukça iyi fiyatlara sahibiz. Ayrıca ciromuzun en az yüzde 40’ının promosyonlu satıştan geçmesi yönünde bir hedefimiz var. 

Önümüzdeki dönemde nasıl bir büyüme stratejisi izleyeceksiniz?

 Sürdürülebilir bir büyüme arzu ediyoruz. Türkiye’de maalesef rakiplerimizin çok hızlı büyümesi veya çok fazla sayıda mağaza açması, özellikle organize olmayan esnaf kesiminde büyük tepki doğurdu. Yurt dışında da olan, aslında ülkemizde de gıda perakendesi dışında son derece yaygın kullanılan bayileşerek büyümeyi kendimize strateji olarak belirledik. Bir gıda dağıtım şirketi olarak ciddi bir bilgi birikimimiz, lojistik zincirimiz var. Ürünle ilgili her detaya hakimiz. Uç noktayı, yani mağazayı, mutlaka CarrefourSA mı yönetmeli yoksa uç noktada esnaf da olmalı mı sorusuna bizim cevabımız kesinlikle esnaf da olmalı. Esnaf, profesyonelden çok daha iyi hizmet verebilir, kendi inovasyonunu da katabilir. Dolayısıyla biz franchise yöntemini kendimize bir genişleme stratejisi olarak belirledik. 

 Mağaza açmaya devam edecek misiniz? 

 Elbette ama daha çok deneyimi öne çıkarmak istediğimiz, örneğin gurme mağazalar, hipermarket gibi bilgi birikimi ve teknoloji yatırımı gerektiren işleri biz yapacağız. Ama süpermarketlerimiz, mini mağazalarımızda daha çok franchise’la büyüyeceğiz. 

 Hedefiniz nedir bayiler konusunda? 

 Bu yıl sonu itibarıyla 700 mağazamız var, 200 de bayiler olacak. Toplam 900 mağazaya yaklaşacağız. Hedefimiz, gelecek yıl franchise sayımızı 2 kat artırıp 400’e çıkarmak. 3 yıl içinde de 1.000 mağazaya ulaşmayı hedefliyoruz. 

 2023 için planlarınız nedir? 

 Sektörün çok her yıl yüzlerce mağaza açmak gibi ezberlenmiş bir büyüme formülü var. Bizim formülümüz bu değil. Büyümeyi hem kanal bazında hem ürün gamı bazında değerlendiriyoruz. Kanal bazında bayilik ve e-ticaret kanalları ve büyükşehirlerdeki mağazalarımız büyüyecek. Ürün bazında taze gıda gruplarımızın yüksek büyümeler göstereceğini düşünüyorum. Önceki yıllarda atığımız doğru adımların meyvelerini topluyoruz. Balık, et, sebze, meyve, şarküteri ürünleri, peynir gibi alanlarda yakaladığımız büyümenin devam edeceğini öngörüyoruz. 2022’de tohumlarını attığımız ihracat, 2023’te ele avuca gelen cismani bir kanal haline gelecek. Bizim için önemi artan otel, restoran gibi B2B satışlarımızda önemli bir ivmelenme bekliyoruz. Dolayısıyla CarrefourSA 2023’te de sektörden daha hızlı büyüme gayreti içerisinde olacak.


“ENERJİ TASARRUFUNA YATIRIM YAPIYORUZ”

AKARYAKIT ZAMMI
2022’de tedarik zinciri bizi çok zorladı. Arka arkaya gelen akaryakıt zamları bu yıl bütün akışımızı bozdu. Enerji fiyatlarındaki artışlar, bizi çok etkiledi. Mağazalarımızda ciddi bir enerji tüketimi söz konusu. Müşteri konforuna ve ürün kalitesine hasar vermeden elimizden gelen tüm enerji tasarrufunu yapıyoruz. Bu yıl enerji tasarrufuna 100 milyon TL’den fazla yatırım yaptık. Nitekim network’ümüzün yarısında enerji tasarrufunu yüzde 20 mertebesinde azaltmayı başarabildik.

LOJİSTİK ZİNCİR Tüm enerji kullanımını merkeze ve tek kontrol mekanizmasına bağlayarak 4 milyon kilovattan fazla tasarruf ettik. Enerji, akaryakıt zamları, lojistik zincirinin düzenlenmesi gibi konuları optimize ediyoruz. Bir yandan lojistik rotalamaya dikkat ediyoruz. Her bir kamyonun depodan yüzde 100 dolu çıkmasına gayret gösteriyoruz. O akaryakıt bir kere harcandığına maksimum sayıda mağazaya servis yapılmasını sağlıyoruz. 2022, bunlar için dijital yatırım yaptığımız ve geri dönüşlerini görebildiğimiz yıl oldu.



AJANDADA NELER VAR?


Şirketimizin satışları, 2022’nin ilk 9 ayında bir önceki döneme göre yüzde 94,02 artış göstererek 12 milyar 869 milyon 943 bin 182 TL oldu.
2023’te farklı işlere girme arzumuz var. 2022’de tohumlarını attığımız ihracat, 2023’te ele avuca gelen cismani bir kanal haline gelecek.
Avrupa’da olan, Türkiye’de farklı pek çok alanda uygulanan franchise yöntemini kendimize bir genişleme stratejisi olarak belirledik.
Müşteri sayımız, yüzde 20 arttı. Her ay, sadakat programımıza 200 bin civarında yeni müşteri ekledik.
Yılı neredeyse 2 milyonun biraz üzerinde yeni müşteri kitlesiyle kapatacağız.
Bayilikte 200 bayiye ulaştık. Marmara ve Ege bölgeleri başta olmak üzere 50’nin üzerinde kendimiz mağaza açtık.
CarrefourSA 2023’te de sektörden daha hızlı büyüme gayreti içerisinde olacak.



“DİJİTALE 100 MİLYON TL BÜTÇE AYIRIYORUZ”

GERİ DÖNÜŞ
Pandemiyle beraber e-ticaretin cirodaki payı yüzde 2-3 bandından yüzde 5-6 bandına geldi. Bu yıl yüzde 6 olarak kaldı. Çünkü müşterilerin bir bölümünün fiziki mağazaya döndüğünü görüyoruz. Bunu da zaten öngörmüştük. Dijital müşteri adedinde pandemi dönemine göre bir miktar gerileme oldu ama yüzde 6’dan da geriye gitmedi. Yani müşterimizin bir kısmı da orada kalmış durumda.

YENİ REKABET Artık perakendede fijital olarak adlandırılan, dijital ve fiziki mağazanın beraber yaşadığı bir ortam söz konusu. Bence bundan sonra en önemlisi; kimin en iyi omnichannel hizmeti verebildiği, müşteri ihtiyacını daha farklı kanallarla çoklu kanal yönetimiyle karşılayabildiği olacak. Biz de şu anda bunu yapmaya çalışıyoruz. Dijitalleşme çalışmalarına her yıl 100 milyon TL civarında yatırım yapıyoruz.

SAĞLAM ADIMLAR 2025 yılında, bu e-ticaret oranının yüzde 15-20’ler mertebesinde olmasını öngörüyoruz. Ama oraya doğru giderken adımlarını hep sağlam atacağız. İlla pazar payına koşalım, illa daha çok müşteriye ele geçirelim gibi bir yaklaşımımız olmayacak. Yani e-ticarette, finansallarımızı çok fazla boğmadan ilerleyebilmek istiyoruz.



“ORTA GRAMAJ YOK OLDU”

ÖZ MARKANIN PAYI 
Özel markalı ürünlerin 3 yıl önce cironun içindeki payı yüzde 5 civarındayken şimdi yüzde 15’i geçtik. Öz markalı ürünlerimizin adedini, kalitesini ve çeşidini artırmak için çalışıyoruz. Bununla beraber ürünün fiyatını stabil ve enflasyon geçişlerinden minimum etkilenebilecek ama en iyi formülasyonları hakim olacak bir dengeye oturtmaya çalışıyoruz.

TÜKETİCİ DAVRANIŞI Müşteriler, enflasyondan etkilenmemek için zaten tüketiyorum diye 1 kilo alacakken 5 kilo pirinç alabiliyor. Ancak bu, bütçesi olan müşteri için geçerli. Çalışan kesim, enflasyonist baskıdan kötü etkileniyor. Bütçesi olmayan insanlar ay sonunu getiremezken stok yapamıyor. Onlar ihtiyacı kadar, örneğin 1 kilo değil, yarım kilo alıyor. Orta gramajlar yok oldu. Ya büyük ya küçük gramaja kayış var.

ENFLASYON BASKISI Aslında enflasyon hep aynı ama yaşadığımız enflasyonun 90’lardan farkı, artık buna alışık olmayan bir düzen var. 90’lı yıllarda 3 ayda, 6 ayda bir maaş ayarlaması yapılırdı. Şimdi bunlar oturmadığı için çalışan kesim çok fazla ezilmiş durumda. Sistemin yavaş yavaş adapte olacağını, mart, haziran aylarında kimi şirketlerin ara zamlar yapacağını düşünüyorum. Temmuz 2022’de yüzde 30’luk ara zam yapılmamış olsaydı, şu anda çok daha katastrofik bir ortamda olurduk.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz