Darbe girişiminin ilk somut negatif
sonucu Moody’s’den geldi. Artan
siyasi riski gerekçe gösteren
Moody’s, 18 Temmuz itibarıyla
Türkiye’nin kredi notunu izlemeye aldı.
Kritik seviyede ve negatif görünüme
sahip olan ülke notumuzun indirilmesi,
Türkiye’nin yatırım yapılabilir seviyeyi
kaybetmesi anlamına geliyor. Yabancı
sermaye girişine dayalı olan Türkiye
ekonomisi açısından kredi notu kısa
vadede en kritik konu haline geldi.
Moody’s kararını 1-3 ay içinde, yani
18 Ağustos ile 18 Ekim 2016 arasında
açıklayacak. Türkiye’nin makroekonomik
göstergeleri, bir not indirimini haklı
göstermiyor. Bütçe ve kamu borcu olarak
AB ülkelerinden daha iyi durumdayız. Sorunlu
alanlarımızdan enflasyon ve cari açık, son dönemde
düşüş eğiliminde. Büyüme ise yüzde 3 gibi vasat bir
oranda gidiyor, ama düşük büyüyen küresel ortamda
bu oran fena sayılmaz.
Bu durumda Moody’s Türkiye’nin siyasi
ortamına bakarak karar verecek. Yaşanan darbe
girişiminin sonrasında alınan önlemler, dışarıdan
aşırı olarak yorumlanabilir. Bu algıyı dengelemek
için Türkiye’nin ekonomik ve anayasal reform
uygulamalarını artırması gerek. Hiç arzu etmesek de
kredi notumuzun düşmesi senaryosunu düşünerek
önümüzdeki üç ay temkinli davranmak gerekiyor.
TÜRKİYE’NİN RİSKİ NASIL DEĞİŞTİ?
CDS diye kısaltılan Kredi Temerrüt Takas Faizi,
tahvil çıkaran şirket veya ülkenin, kredi riskinin
piyasa fiyatıdır. Standart olarak 10 milyon dolarlık bir tahvilin kasko primi diyebiliriz. Örneğin Türkiye’nin
risk primi, yaşanan darbe girişimi nedeniyle yüzde
2,2’den (220 baz puanı) yüzde 2,9’a (290 baz puanı)
çıktı. Yani Türkiye’nin ihraç ettiği 5 yıllık Euro
tahvillerden 10 milyon dolarlık bir tutarı sigorta
ettirmek 15 Temmuz’da 220 bin dolara mal olurken
20 Temmuz itibarıyla 290 bin dolara mal olmaktadır.
Son 10 yılda stresli dönemlerde, Türkiye CDS’leri
300 baz puanı geçti ama sonradan geri çekildi (2008
küresel finans krizini ayrı tutmak lazım). Bu sefer
de CDS 300’e yaklaşıyor. Önümüzdeki haftalarda
Moody’s’in not indirme ihtimaline göre CDS’in
yönü belli olacak. 300’ün üstü riskli, 300’ün altı ise
normalleşme olarak algılanabilir.
TEMKİNLİ OLMA ZAMANI
Daha önce bu yılın ikinci yarısının olumlu seyretme
senaryosunu vurgulamıştık. Ancak şimdi bu
senaryoyu gözden geçirmek zorundayız: Şöyle
ki Moody’s’in not indirme riski, yabancı sermaye
çıkışına neden olacağı için Türk Lirası varlıkların
riski artacak. Sonuçta Moody’s not indirmese bile
önümüzdeki birkaç ay çalkantılı geçmeye adaydır.
Bu durumda uzun vadeli düşünebilen yatırımcı,
sert düşüşleri alım fırsatı olarak kullanabilir. Eğer
Moody’s not indirirse yatırımcı kısa vadede zarar
edip birkaç yıl beklemek zorunda kalabilir. Ama
bu süreç normal atlatılırsa risk alan yatırımcı,
önümüzdeki 6 ila 12 aya yüksek getiri sağlayabilir.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?