“5 Yılda Yüzde 100 Büyüyeceğiz”

Anadolubank’ın bilançosunun yüzde 65’ini krediler oluşturuyor. Anadolubank Genel Müdürü Gökhan Günay da, “kredi veren banka” olarak anılmak istediklerini söylüyor. Önümüzdeki 5 yılda yüzde 100 büyüme hedeflediklerine dikkat çeken Günay, “Şube sayımızı 120-140 düzeyine taşıyacağız. Mikro krediler ve kredi kartlarında yaptığımız atılımlarla perakende bankacılıkta güçleneceğiz” diye konuşuyor.

Habaş Grubu’na ait Anadolubank, bankacılık sektörüne yabancı ilgisinin başladığı dönemde 20’ye yakın teklif aldı ancak hiçbiriyle ilgilenmedi. Bu arada çok sayıda banka satıldı, Avrupa’nın önde gelen bankaları Türkiye pazarına girdi. Anadolubank ise mevcut performansını düşürmeden, rekabetin içinde varlığını sürdürdü. Banka, yeni dönemde de organik büyüme hedefinde.

Son 10 yıldır ağırlıklı olarak ticari ve kurumsal bankacılık alanında faaliyet gösteren Anadolubank, geçtiğimiz dönemde mikro işletmelere yönelik kredileriyle perakende bankacılığı faaliyetlerini de geliştirme kararı aldı. Kredi kartlarında Worldcard ile yaptığı işbirliği, bu alanda adımlarını hızlandıracağının bir diğer göstergesi oldu.

Anadolubank Genel Müdürü Gökhan Günay, “Ağırklı olarak kredi veren bir banka olmayı hedefliyoruz” diyor. Bu hedef doğrultusunda da önemli yol kat ettiklerini söylüyor. Günay, “Kredilerimizin bilançomuzdaki oranı yüzde 65’lere ulaştı” diye konuşuyor.

Anadolubank’a yabancı ilgisinin devam ettiğine dikkat çeken Günay, tekliflerin sürdüğünü ancak sermayedarın geçmiş dönemde olduğu gibi bugün de sıcak bakmadığını söylüyor.

Gökhan Günay bankanın önümüzdeki 5 yıla yönelik hedefini ise şöyle özetliyor:

“120-140 şubeye sahip olacağımızı öngörüyoruz. Yılda ortalama yüzde 20’lik bir büyümeden söz edersek, 5 yıl sonra en azından yüzde 100 büyümüş bir Anadolubank göreceğiz.” 

Anadolubank Genel Müdürü Gökhan Günay ile bankanın son dönem performansını, yeni döneme yönelik plan ve hedefleri konuştuk:

Anadolubank ilk 6 ayı nasıl geçirdi? Bu yıl sonu için hedefleriniz ne yönde?
Geçtiğimiz 6 ayda aktif büyüklüğümüzde yüzde 11 artış kaydettik. Haziran sonu itibariyle aktif büyüklüğümüz 3 milyon YTL’nin üzerine çıktı. Yine bu dönemde kredilerde yüzde 25 artış kaydettik. Mevduatımız yüzde 10 büyüdü.

Ağırlıklı olarak kredi veren bir banka olmak hedefindeyiz. Kredi veren banka olarak anılmak istiyoruz. Bu hedef doğrultusunda da önemli ilerleme kaydettik. Bugün bilançomuzda kredilerin oranı yüzde 65 düzeyine ulaştı. Bu bizim için çok sevindirici bir rakam. Amacımız oranı yüzde 70’lere çıkarmak… Bunu da en geç önümüzdeki yıl gerçekleştirebileceğimizi düşünüyoruz.

Geçtiğimiz yıla göre kârlığımız daha iyi. İlk 6 ayda, geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre kârlılığımızı yüzde 18 düzeyinde artırdık. Bugünlerde sektörde en çok konuşulan konulardan biri kredilerin durumu.. Biz bu konuda da oldukça iyi durumdayız. Şüpheli alacak oranımız neredeyse sektördeki en düşük düzeyde. Bugün sektör genelinde bu oran yaklaşık yüzde 3 düzeyindeyken bizde yüzde 1,5 civarında.

Şubeleşme tarafında neler yaptınız? Son 1 yılda kaç şube açtınız? Yıl sonu hedefi ne kadar?
Şubeleşme tarafında 2008’i biraz bekleyerek geçiriyoruz. Bu yıl şu ana kadar sadece 2 şube açtık ve toplamda 77 şubeye ulaştık. Yıl sonuna kadar da yeni şube planımız yok. Burada ekonomiyi biraz daha izleyip görerek hareket etmek istiyoruz.

KOBİ ve tarım bankacılığı gibi alanlarda iddianız vardı.  Buralarda ne yaptınız? Kaç müşteriye ulaşıldı, ne kadar kredi kullandırıldı?
Özellikle KOBİ tarafında hızla ilerliyoruz. Verdiğimiz krediler de ağırlıklı olarak KOBİ kredilerinden oluşuyor. Burada son dönemde perakende alana da yöneldik. Daha önce çok fazla olmadığımız mikro işletmelerle çalışmaya başladık. Mikro krediler şu anda bankacılık sektörünün genelinde küçük bir pazar oluşturuyor. Ancak, çok büyük bir potansiyel taşıyor ve önemli bir iş kolu konumunda. Burada çok ciddi bir müşteri potansiyeli var. Fakat bunların ne kadarına bugün ulaşıldığını söylemek güç. Bu alanın hemen kısa vadede değil, önümüzdeki 4-5 yıl sonrasında daha elle tutulur boyutlara ulaşacağını düşünüyorum. Şu anda büyümeler sınırlı, rakamlar çok küçük.

-Peki ya KOBİ tarafında neler yapıyorsunuz?
KOBİ’ler tarafında ise önemli bir gelişme var. Anadolubank’ın toplam kredilerinin yüzde 60-65 gibi bir oranı KOBİ kredilerinden oluşuyor. Ağırlıklı olarak kendi pazarlamamızı yapan bir bankayız. Müşteri bize değil, biz müşteriye birebir ulaşıyoruz. Dolayısıyla, tamamen bu pazarı hedefleyip ekibimizi bu alana yönlendirdiğimiz için burada hızlı bir gelişim kaydediyoruz.

Bugün bu alanda 5 milyon YTL’ye kadar cirosu olan işletmelere kredi veriyoruz ve herhangi bir sektörü hedef almadan, işinin başında olan, doğru yönetilen her şirketle çalışıyoruz. Önümüzdeki dönem daha yüksek cirolu şirketleri hedefliyor olacağız.

Perakende bankacılıkta başka yeni planlar var mı?
Kısa bir süre önce Worldcard ile işbirliği yaptık. Bugüne kadar kendi kartlarımızda pazarda yer alıyorduk ama artık tamamen Worldcard ile yola devam edeceğiz. Worldcard hakikaten çok güçlü bir marka. Çok sayıda işyeriyle anlaşması var ve taksit imkanı sunuyor. Worldcard’ın bize çok ciddi müşteri geri dönüşümü sağlayacağını düşünüyoruz. Artık bu alanda biraz daha hızlı hareket etme kararı aldık. Daha hızlı yol alacağız.

Önümüzdeki yıl kredi kartı sayımızı ikiye katlamayı hedefliyoruz. Şu anda 90 bin civarında kredi kartımız var. Kredi kartları, Anadolubank’ın eksik olduğu bir alandı. Şimdi burada da güçleneceğiz. Yine önümüzdeki dönemde perakende bankacılıkta başka yeni uygulamalarımız da olacak. Örneğin, KOBİ’lere daha etkin kredi sunabilmek, alacaklarını sigortalamak gibi konularda çalışmalarımız devam ediyor.

Bundan 5 yıl sonra Anadolubank’ı nerede görmek istiyorsunuz?
Bugün dünya ekonomisinden kaynaklanan bir yavaşlama var. Son dönemde cirolardaki artışlarda görülen sıkıntı, Türkiye’nin büyümesinin hız kestiğini gösteriyor. Tahminimiz 2009’un ikinci yarısından itibaren bunun artık sona erip, büyüme hızının yeniden artacağı yönünde.

Avrupa’da sıkıntının başladığı, Asya’nın küçülme hesapları yaptığı bir dönemde 2009’un ikinci yarısından sonra yakalayacağımız büyüme bizi çok rahatlatır. Ekonominin nasıl geliştiği, bankacılığın büyümesini de doğrudan etkiliyor. Son dönemde bir miktar bireysel talepte daralma yaşanıyor. Örneğin, konut kredilerinde talep düşme eğiliminde. 2009 ile birlikte genel ekonomi düzelirse bankacılık sektörü de bundan nasibini alacaktır. Bize önümüzdeki 5 yılda her şeyden önce 100’ün üzerinde şubesi olan bir banka olmak istiyoruz. 120-140 şubeye sahip olacağımızı öngörüyoruz. Önümüzdeki 5 yıllık süreçte yılda ortalama yüzde 20’lik bir büyümeden söz edersek, 5 yıl sonra en azından yüzde 100 büyümüş bir Anadolubank göreceğiz.

Yurtdışında en son Hollanda’da bir banka kurma planınız vardı. Burada son durum nedir? Başka yeni şube açma, yurtdışında büyüme planı var mı?
Hollanda’da gerekli izinleri aldık ve yılbaşında bankamızı kurduk. Henüz daha işin çok başındayız. Ancak bu kısa sürede bile hızlı yol aldığımızı söyleyebilirim. 6-7 ay içinde 7 bin düzeyinde mevduat müşterimiz oldu. 150 milyon Euro’ya yaklaşan bir bilanço büyüklüğüne ulaştık. Hedefimiz bu bankayı büyütmek. Sermayemizi 15 milyondan 30 milyona çıkarıyoruz. Bundan sonra da artırmaya devam edeceğiz. Hollanda dışında başka bir ülkeye yatırım şimdilik hedeflemiyoruz.

“Sektörde Büyüme  Yüzde 20’nin Üzerinde Olur”

Ekonominin Gelişimi
Türkiye’de sadece ekonomi büyümüyor, büyüyen ekonomide gelir dağılımı da değişiyor. Artık daha çok kişi daha fazla harcama yapabiliyor. Alınan önlemlerle kayıt dışı kayıt içine çekilmeye başladı. Bankaların ticaretteki etkinliği arttı. Ticaret kişiler ya da kurumlar arası değil kişiler ve bankalar, kurumlar ve bankalar arasına taşınmaya başladı.

Son Çeyrek Belirsiz
Bu sayede alacakların kalitesi arttı, işletme sermayesi ihtiyaçları aşağı çekildi. Bankacılık büyümeye devam ediyor. Son çeyreği tahmin etmek güç çünkü Avrupa’daki yavaşlamanın Türkiye’yi nasıl etkileyeceğini henüz bilmiyoruz. Ancak büyüme bu yıl yüzde 20’lerin üzerinde olacak diyebilirim. Bu büyüme de büyük ölçüde gerek ticari gerek bireysel krediler tarafından gelmeye devam edecek.

“Yabancıdan Hala Teklif Alıyoruz”

“İlgi Devam Ediyor”
Genel olarak Türkiye’ye olan ilgi hiç azalmadı. Amerika’daki krizin ortasında da Türkiye’ye ilgi vardı. Şu anda satış aşamasında olan bankalar tarafından da ilginin yeniden arttığına dair demeçler var. Bu ilgi bundan sonra da devam edecek çünkü Türkiye ekonomisi dünyadaki en dinamik, hareketli ekonomiler arasında yer alıyor. Ayrıca arkasında Avrupa Birliği gibi bir hikayesi olması da bu ilgiyi canlı tutuyor.

Potansiyelin Etkisi
 Bankacılık özelinde de, henüz bankacılık ürün ve hizmetleriyle tanışmamış büyük bir kesimin olması etkili oluyor. Bugün nüfusun sadece yüzde 25 gibi bir oranının bankacılıkla tanışmış olduğu düşünülüyor. Bu rakamı yüksek kabul edip, yüzde 30-40’lara çeksek bile, yine çok büyük bir potansiyel var.

“Sermayedarın Kararı Değişmedi”
Anadolubank’a da ilgi devam ediyor. Bugün özelleştirme aşamasındaki bankalara gelen teklifler kadar teklif alıyoruz diyebilirim. Ancak yeni dönem için bu tekliflere sıcak bakılıp bakılmayacağı sermayedarın vereceği bir karar olacak. Bugüne kadar bu tekliflere sıcak bakılmadı. Bizim bildiğimiz kadarıyla bundan sonrası için de bir fikir değişikliği yok.

“Bizim Kadar Hızlı Başka Banka Yok”

“Rekabet Zorlaşıyor”
 Rekabet kesinlikle zorlaşıyor. Ancak, sadece bizim için değil, her banka için zorlaşıyor. Her banka artık kendi ölçeğinde rekabetin içerisinde yer alıyor. Biz, bu rekabetin içinde kendimizi 2 nedenle çok şanslı görüyoruz. Birincisi, henüz 2001 krizinin başladığı dönemde, birçok banka hangi yöne gideceğini belirlememişken biz ticari ve KOBİ kredilerine yoğunlaşmaya başladık. Bu bize zaman kazandırdı ve ciddi bir müşteri kitlesi edindik.

Öne Çıkan Uygulamalar
 Anadolubank olarak bugün diğer bankaların sunduğu her ürünü sunabiliyoruz. Bunun yanı sıra, diğer bankaların sunmadığı ürünlerimiz de var. Bizi şanslı kılan bir diğer unsur da hızımız. Yapımız nedeniyle çok hızlı hareket edebilen bir bankayız. Bir ürüne olan ihtiyacı çok hızlı tespit edip, müşterilerimize bu ürünü çok hızlı sunabiliyoruz. Örneğin 2004 yılında Türkiye’de konut kredilerini 0,99 ile en düşük seviyeye çeken ilk banka olduk. Faizi aşağıya çekerek çok ciddi bir potansiyel yarattık. Arkadan birçok banka da bunu yaptı. Daha sonra Paritem diye bir ürünü geliştirdik. Bu ürünü bugün hala hiçbir banka sunmuyor. Şu anda bunu yurtdışına da taşımak için çalışıyoruz. Bu konuda İngiltere’de birkaç kurumla görüşmemiz var.

Yeni Ürünler
Yine bir süre önce Japon yeni kredilerini başlattık. Japon yeninin dünyadaki faizi düşük olduğu için bu sayede müşterilerimize daha az maliyetli bir ürün sunmuş olduk. Sonuçta Anadolubank’ın bugün sektörde sunulan hiçbir üründen eksiği yok, fazlası var. Rekabeti de biz hızımızla sağlıyoruz. Bir kredi dosyası en geç 1 hafta içinde cevaplanırken, kredi dosyası çıkmış bir ihtiyaç en geç 24 saat içinde cevaplanırken müşterilerimizin bizi bırakması için hiçbir neden yok. Başka hiçbir bankada bu kadar hızlı hizmet alamazlar.

Hande D. Süzer
hdemirel@capita.com.tr