Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) 2.5 yıl önce başladı. Şimdi 785 bin katılımcı, 1 milyar dolar fon büyüklüğüne ulaşıldı. Sektörün önemli şirketlerinden Yapı Kredi Emeklilik Genel Müdürü Doç. Dr. Gi...
Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) 2.5 yıl önce başladı. Şimdi 785 bin katılımcı, 1 milyar dolar fon büyüklüğüne ulaşıldı. Sektörün önemli şirketlerinden Yapı Kredi Emeklilik Genel Müdürü Doç. Dr. Giray Velioğlu, “Yıl sonunda 1.2 milyon katılımcı, 1.7 milyar dolar fon büyüklüğünü yakalarız” diye konuşuyor. Sektörde çok güzel bir rekabet anlayışının yerleştiğini, kimsenin müşteri transferine odaklanmadığını söylüyor. Velioğlu, “Bireyde çok keskin bir rekabet yok. Esas mücadele kurumsal cephede” diye konuşuyor.
Bireysel Emeklilik Sistemi’nde (BES) ilk sözleşme 27 Ekim 2003’de imzalandı. O tarihten bu yana yaklaşık 2,5 yıl geçti. Emeklilik Gözetim Merkezi’nin verilerine göre, bugün 785 bin katılımcıya ve 1 milyar doların üzerinde fon büyüklüğüne ulaşılmış durumda. Yapı Kredi Emeklilik Genel Müdürü Doç. Dr. Giray Velioğlu, BES’in bu performansını çok başarılı bulduğunu söylüyor. “Ben genelde tutucu biriyim. Ancak BES’in gelişimi ile ilgili çok iyimserim” diyor.
Yapı Kredi Emeklilik, sektörde katılımcı sayısına göre ilk, toplam fon büyüklüğüne göre ise ikinci sırada. Giray Velioğlu’nun beklentisi, yıl sonuna kadar her iki kategoride de pazar lideri olmak yönünde.
Giray Velioğlu’nun sektörün bundan sonraki gelişimine yönelik tahminleri de oldukça iyimser. BES’in, 2013 yılında, yaklaşık 3 milyon üzerinde katılımcıya ve 15 milyar dolarlık bir fon büyüklüğüne ulaşacağını öngörüyor.
Kısa geçmişi boyunca 4 kez yönetim değişikliği yaşayan Yapı Kredi Emeklilik, Çukurova Grubu, BDDK derken son olarak Koç Finansal Hizmetler’in yönetimine girdi. Yeni yönetimin emeklilik fonlarına stratejik bir araç olarak baktığına dikkat çeken Velioğlu, “Bu nedenle kendimizi çok şanslı ve güçlü görüyoruz” diye konuşuyor. Önümüzdeki dönemin iki bankanın entegrasyon süreci olarak geçeceğini söyleyen Velioğlu, “Bu sürecin ardından arkamızdaki destekle çok iyi konumlara geleceğimizi düşünüyorum” diyor.
Yapı Kredi Emeklilik Genel Müdürü Doç. Dr. Giray Velioğlu ile BES’in geldiği noktayı ve 2006 yıl sonu beklentilerini konuştuk:
*BES Türkiye’de çok yeni başladı. Geride kalan zamana baktığımızda, sektörün performansını nasıl buluyorsunuz?
-Sektörün performansını kesinlikle başarılı buluyorum. Bizim öngördüğümüz bir çizgide gidiyor. Yasa 7 Nisan 2001’de çıktı. Ancak, sistem 27 Ekim 2003’de başladı. İlk sözleşmenin satışı bu tarihte gerçekleşti. Yaklaşık 2,5 yılda geldiğimiz konum gerçekten çok başarılı.
Düşünün ki, yıllardır bu ülkede özel sağlık sigortasının çok iyi bir şey olduğu, önemli bir ihtiyaç olduğu söylenir. Şirketler de fevkalade sıcak yaklaşırlar. Ancak, bugün özel sağlık sigortasına sahip sigortalı sayısı 700 bin civarında. Bunun yarısı da kurumsal.
Halbuki bireysel emeklilikte, 2,5 yılda geldiğimiz noktada, sistemde EGM’ye bakarsanız 785, SPK’ya bakarsanız 845 bin katılımcı var. Toplanan fon ise 1 milyar doları aştı. Bu gerçekten etkileyici bir rakam...
Biz 3 yılda, 1 milyon katılımcıya ulaşacağımızı düşünüyorduk. 3 yıldan daha önce bu sayıya ulaşacağız. 1 milyar dolar toplam fon büyüklüğüne ulaşmayı hedefliyorduk. Bu rakamı da şimdiden yakaladık.
-Peki geleceğe yönelik hesaplarınız da değişti mi?
Ben genelde tutucu biriyimdir ama bu konuda iyimserim. 10 yıllık bir süre zarfında, yani 2013 yılında yaklaşık 3 milyon üzerinde katılımcının sisteme dahil olacağını ve 15 milyar dolarlık bir fon büyüklüğüne ulaşacağımızı tahmin ediyorum.
*Siz bugüne kadarki performansı olumlu değerlendiriyorsunuz. Ancak, genelde tahminlerin daha yukarıda olduğu, katılımcı sayısının tahminlerin altında kaldığı söyleniyor. Bunu neye bağlıyorsunuz?
Bireysel taraftaki gelişim beklentinin üzerinde oldu. Ancak, kurumsal tarafta tahminlerin altında kaldı. Bugün 785 bin katılımcının yaklaşık 200 bini kurumsal. Ama bu rakam içerisinde işveren katkılı olanların sayısı 50 bin. Bizim bunu önemsiyor ve bu cephede gelişme bekliyoruz.
Hazine’den de beklediğimiz bir iki unsur var. Örneğin, işverenin çalışanı adına verdiği katkı paylarına hak kazanma (vesting) ile ilgili iyileşme beklentilerimiz var. Hazine’nin bu konuda çalışmaları var. Yasa taslağı şu anda Meclis’te. Sonuç olarak grubu geliştirebilirsek, o zaman bence her şey çok olumlu olacak.
*Sektörde rekabet nasıl şekilleniyor. Daha çok hangi alanda yoğunlaşıyor?
Sektördeki 11 şirketin çok hoş bir birlikteliği var. Bireysel Emeklilik Platformu adı altında gayri resmi bir birliktelik oluşturduk. Hepimiz birbirimize hürmet ediyoruz. Ancak, daha iyi hazırlanan, daha iyi plan yapan, daha iyi performans sergileyen öne geçsin istiyoruz. Yoksa birbirimizin omzuna basarak bir yere varmayacağımızın farkındayız.
Bu çerçevede bence fevkalade güzel bir rekabet anlayışımız var. Her şeyi ben çok olumlu görüyorum. Müşteri transferine yönelik, bizim tavsif etmeyeceğimiz faaliyetler yok. Zaten bence o kadar büyük bir potansiyel var ki, buna gerek de yok.
*Çok sert bir rekabet ortamı olmadığını söylüyorsunuz. Ancak, bugün her sektörde rekabet ortamında bazı sorunlar yaşanıyor. BES’te örneğin fiyat kırmak ya da ona benzer rekabeti zorlayan gelişmelere tanık oluyor musunuz?
Kurumsal tarafta rekabet biraz daha zorlayıcı. Sonuçta burada kitlesel bir katılım söz konusu ve sağlanan imkanlar, önerilen kesintiler anlamında farklılıklar oluyor. Dolayısıyla, burada rekabet biraz daha farklı bir boyutta diyebiliriz. Bireyselde bu yok. Burada önemli olan doğru müşteriye, doğru yaklaşmak ve doğru satış yapmak diye düşünüyorum.
*2006 yıl sonu için sektöre yönelik tahminleriniz nasıl? Katılımcı sayısı ve fon büyüklüğü açısından ne kadar büyüme öngörüyorsunuz?
Bugün EGM kayıtlarına göre 785 bin katılımcı var. Her ay sisteme ciddi sayıda katılım oluyor. Yapı Kredi Emeklilik olarak bize her ay 5 ila 7 bin civarında yeni katılımcı geliyor. Bunu bir yıla taşıyacak olursak 84 bin katılımcı anlamına gelir. Bugün faaliyet gösteren 11 şirket var. Dolayısıyla, 84 bin rakamını 6 ile çarparsak yıl sonuna kadar toplam 500 bin yeni katılımcı sisteme dahil olacak diyebiliriz. Sonuçta 1 milyon 200 bin kişiye ulaşılacak diye düşünüyorum. Fon büyüklüğü de tahminimden çok iyi gelişti. Burada da çok rahat bir şekilde 1,7 milyar dolara ulaşabiliriz.
Sistem 5 Yıl Sonra Zorunlu Olacak Yabancıların İlgisi Daha Da Artacak
Finans sektörüne son yıllarda çok ciddi bir yabancı sermaye girişi oldu. Son olarak Groupama International, Başak Emeklilik’i aldı. Bildiğim kadarıyla yabancılar şu anda birçok başka şirketle de ilgileniyorlar. Bu Türkiye’nin uluslararası platformda saygınlığının bir göstergesidir.
Diğer yandan mevcut yabancı sermayenin bu alana ilgisi ve katkısı bugüne kadar büyük oldu. Örneğin Aviva, eski ismiyle Commercial Union, yıllardır bu ülkeye yabancı sermaye olarak hayat sigortacılığı sahasında yatırım yaptı.
YENİ ŞİRKETLER GİRECEK Önümüzdeki dönem yabancı sermaye gelip mevcut emeklilik şirketlerine ortak olabilir ya da satın da alabilir. Gelip yeni bir emeklilik şirketi de kuruyor olabilirler. Şu anda sistemde 11 şirket faaliyet gösteriyor. Tamamen kişisel kanaatim bu 11 şirketten bazılarının, belki zaman içerisinde yeterli pazar payını alamadıklarından dolayı birleşebilecekleri yönünde. Ancak bu çok kısa vadeli bir öngörü değil. Ancak, bundan 10 yıl sonra bir iki birleşme olabilir. Diğer yandan sektöre yeni girişler olabilir. Özellikle yabancı sermaye kaynaklı yeni giriş bekliyoruz. Bunu da sektör kaldırır.
“Yıl Sonunda 180 Bin Katılımcı Hedefliyoruz”
SEKTÖR LİDERİ Şu anda sektörde sözleşme sayısında ilk sırada, fon büyüklüğünde de ikinci sıradayız. Biliyorsunuz kısa geçmişimiz boyunca 4 yönetim değişikliğimiz oldu. Çukurova, BDDK 1, BDDK 2 ve şimdi de Koç Finansal Hizmetler var. Her şeye rağmen, sahiplik sorunu yaşadığımız dönemde bile Yapı Kredi bankası ile işbirliği içerisinde olduk. Bu işbirliğimiz hala devam ediyor. Şimdi Koçbank’ın devreye girmesi söz konusu. Koç Finansal Hizmetler’in desteği ile ben bu yılın Yapı Kredi Emeklilik açısından çok olumu olacağını düşünüyorum.
ÖNCELİK BANKALARDA Şu anda Koç Finansal Hizmetler bünyesinde, yeni oluşumda bir strateji ve planlamamızı yapmamız gerekiyor. Takdir edersiniz ki şu anda iki bankanın birleşmesi gibi çok önemli bir öncelik var. Bütün bunlar olduktan sonra arkamızdaki destekle çok iyi konumlara geleceğiz diye düşünüyorum. Koç Finansal Hizmetler bünyesinde her şirketin ikizi var, bizim yok. Bu konuda da yönetim bir plan yapabilir.
2006 HEDEFİ Şu anda toplam 126 bin katılımcımız var. Yıl sonuna kadar bunu 180 bin yapacağımızı düşünüyorum. Bireyselin payı bu yıl da yüksek olacak. Fon büyüklüğünde ise toplam 350 milyonu buluruz diye düşünüyorum. Beklentim yılın ikinci yarısında hem katılımcı sayısı hem de fon büyüklüğü tarafında da sektörde birinci olacağımız yönünde.
Bes Şirketleri Nasıl Sıralanmalı?
*Sektörde performansını açıklayan şirketlerden bazıları katılımcı sayısı, bazıları ise fon miktarına odaklanıyor. Sizce hangi rakam daha önemli, şirketler hangi rakama göre sıralanmalı?
İkisi de önemli. Fon büyüklüğü önemsiz dersem aslımı inkar etmiş olurum. Ancak, katılımcı sayısı da önemli. Bu şuna benziyor…Elinizde 10 kişi olur, bin liradan 10 binlik fonunuz olur ya da 10 bin kişi olur, 1 liradan yine 10 bin liralık fonunuz olur. Gelir kalemi olarak baktığınızda başka, pazarlama biriminizin etkinliğini tanımlamak açısından baktığınızda başka bir değerlendirme yapmak mümkün.
Ama sonuçta her iki kategori de önemlidir. Az katılımcı ama yüksek katkı payları ile fon büyüklüğünüz yüksek olabilir. Aksi de söz konusu olabilir. Önümüzdeki dönem de şirketler her iki şekilde de sıralanmaya devam edecek.
HANDE D. SÜZER
[email protected]
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?