Haydi Deniz Kıyısına!

Türkiye kriz sürecinden geçiyor, şirketler çeşitli zorluklarla boğuşuyor. İşte böylesine çetin bir ortamda, şirket yöneticilerin işi daha zor. Çalışanlarını motive etmek giderek zorlaşıyor. Ancak, ...

1.08.2001 03:00:000
Paylaş Tweet Paylaş

Türkiye kriz sürecinden geçiyor, şirketler çeşitli zorluklarla boğuşuyor. İşte böylesine çetin bir ortamda, şirket yöneticilerin işi daha zor. Çalışanlarını motive etmek giderek zorlaşıyor. Ancak, yönetim uzmanları, “Kriz var diye işi bırakmayın. Motivasyon önemli” uyarısında bulunuyor. Mesajı alan şirketler de, motivasyon artırıcı faaliyetlere devam ediyor. Son yıllarda Batı’dan yükselen bu uygulamalara, Türkiye’den ilginç örnekler eşlik ediyor. Üstelik, krizde sonuçları daha etkili hissediliyor.

Bir çok şirkette yılda iki kere performans değerlendirilmesi yapılır. Fakat, elbette bu sadece görünürdeki değerlendirmedir. Bunun dışında, yöneticiler her gün çalışanları “göz ucuyla” da olsa kontrol ederler, performanslarının yeterli olup olmadığına bakarlar.

Gerçek şu ki, tepe yöneticiler çalışanların daima belirli bir düzeyi tutturmasını bekler. Sürdürülebilir bir performans isterler... Her yıl 365 gün aynı verimle çalışmak mümkün müdür? Pek çok uzmana göre, eğer çalışanlarınızdan yüksek performanslar bekliyorsanız, karşılığını da vermek zorundasınız. “Maaş veriyoruz ya, nesine yetmiyor” dönemi bitti. Daha fazlası gerekiyor!

İnsan doğası gereği bulunduğu her sosyal ortamda bir takım gereksinimlere ihtiyaç duyar. Moralini artıracak, konsantresini sağlayacak gereksinimler... Özellikle beyin gücünü yüksek tutması gereken iş ortamında...

Yurt dışında yöneticiler bu konuyu çok ciddiye alıyorlar. Pek çok şirket çalışanlarının moralini yüksek tutmak, motivasyonunu artırmak için bir yığın etkinlik düzenliyor, uygulama yapıyor. Örneğin, Amerika’da bir yazılım firması olan BMC’de masaj salonu bulunuyor. Günün belirli saatlerinde şirketin içinde piyano konseri düzenleniyor. San Francisco’daki BusinessBots isimli yazılım firması, çalışanları için heykel kursları düzenliyor.

Türkiye’de ise şirketlerin bir çoğunun bu konuda henüz yeterli bilince sahip olmadığını görüyoruz. Motivasyonel aktiviteler düzenleyen şirketlerin sayısı iki elin parmaklarını geçmiyor. Yine de bu uygulamalara önem veren şirketler çok çeşitli aktiviteler düzenleyebiliyor: Çalışanlar için dans kursu, paintball’a götürmek, yurt dışı seyahatleri gibi...

Türkiye’deki şirketler de bilinçleniyor

Pek çok insan kaynakları uzmanı konunun önemine dikkat çekiyor. Heidrick and Struggles Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Ayşegül Aydın, “Birlikte gülebilmek çok önemli. Sadece eleştiri yeterli değil. Tek başına çok tehlikeli. İnsanların yaptıkları işten keyif alması da gerekiyor. Bunun için yöneticilerin bu konuda hassas olması şart” diyor.

Arthur Andersen insan kaynakları danışmanlarından Taylan Kovanlıkaya konun önemine dikkat çekiyor: “Motivasyon için kullanılan bir takım olanaklar orta kademe ve altı için çok daha etkili olabilir. İnsanın işteki verimliliği için bu tür şeyler oldukça iyi. Çünkü, orta kademe ve altı için bu tür faaliyetleri kendi olanaklarıyla yapmaya kalksa, ciddi gider anlamına geliyor. Yıllık geliri 15 bin dolar olan bir çalışana 3 bin dolarlık bir güney Afrika seyahati verirseniz, çok ciddi bir katkı ve motivasyon olur bu.”

Levi’s insan kaynaklarından Özlem Demirçivi Dirlik, bu tür uygulamalara önem verdiklerini açıklıyor: “Motivasyon teorisine paralel olarak şirket kültürü ve insan kaynakları uygulamalarının şirket stratejisi ile entegre olduğu insanların motive olarak çalışacakları bir ortam yaratmak amacındayız.”

Digiturk, bu konulara önem veren şirketlerden bir diğeri. Digiturk insan kaynakları uzmanı Pınar Akkaya, “Birlikte çalışmayı olduğu kadar, birlikte eğlenmeyi de seven bir çalışan profilimiz var. Biz de, çalışanlarımızı geliştirmeyi hedefleyen, motivasyon artırıcı aktiviteler düzenlemek konusuna çok önem veriyoruz”  diyor.

Pınar Akkaya, “Genel olarak düzenlediğimiz tüm bu aktiviteler, çalışanlarımızı çok yoğun çalışma temposundan biraz da olsa ayırıp, birlikte çalışmanın eğlenceli yönlerini de keşfetmelerini sağlamak için. Biz Digituk’te, Batı’da da hızla yükselen iş-yaşam dengesini kurmaya yönelik çalışmalar yapıyoruz. Çalışanlarımızın özel hayatının da kalitesini artırmayı hedefliyoruz” diye açıklıyor.

Krizle birlikte önemi arttı

Özellikle Türkiye’nin içinde bulunduğu durumda yöneticilerin bu konuya daha fazla eğilmesi gerektiği görüşü yaygın...  KRM Genel Müdür Yardımcısı Bilge Sarı, “Motivasyon artırıcı etkinlikler özellikle bu dönemde önem kazandı. Aslında hep önemli. Ama şu sıralar herkes bir güven kaybı yaşıyor. İnsanlarda moral çöküntüsü içindeler. Burada insan kaynaklarına çok büyük görev düşüyor” diyor.

Heidrick and Struggles Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Ayşegül Aydın, “İçinde bulunduğumuz günlerde motivasyon çok önemli. Şimdi tepe yöneticiler de çok zor durumda. Çok net olan bir şey var ki, tepe yöneticilerin de morali çok bozuk. Hepimize görev düşüyor. Kesinlikle aşağı kademelere hissettirilmemesi gerekiyor. Moral artırıcı önlemler alınması gerekiyor” diye belirtiyor.

Levi’s insan kaynaklarından Özlem Demirçivi Dirlik ise “Biz bu kriz döneminde iletişim konusunda hassasiyetimizi arttırdık” diyor .

“Kriz var, paramız yok demeyin”

Digiturk insan kaynaklarından Pınar Akkaya, krizle birlikte etkinlikleri azaltmadıklarını ama daha uygun maliyetli aktivitelere yöneldiklerini belirtiyor.

KRM Genel Müdür Yardımcısı Bilge Sarı, özellikle şimdi moral vermeye yönelik motivasyonel aktiviteler düzenlenmesi gerektiğine dikkat çekiyor. Sarı, “Bunu da kaş yapayım derken göz çıkarmadan” gerçekleştirmek gerektiğini söylüyor. Bilge Sarı, “Yirmi kişiyi işten çıkardıktan sonra, ‘Herkesi aileleri ile birlikte Hillside’a götürelim’ demek olmaz” diyor.

Bilge Sarı, maliyeti daha az olan az outdoor aktivitelere yönelmenin akıllıca olacağını belirtiyor: “‘Öğleden sonra 3’te paydos yapın, gidin evde ailenizle birlikte biraz vakit geçirin demek’ bile çok moral verebilir. Ya da ‘Hep beraber sahilde çay içelim diye teklifte bulunmak’. ‘O gün herkes pembe giysin’ gibi esprili bir etkinlik yapılabilir. Önemli olan o insanlara verdiğiniz değeri ortaya koyun...”

Heidrick and Struggles Yönetim Kurulu Başkanı Ayşegül Aydın, bu tür uygulamalardan kimin yararlanacağının iyi belirlenmesi gerektiğinin önemine dikkat çekiyor. Aydın, “İnsanların katma değeri ile ölçülüyor. Ona göre motive edici katkılar veriliyor. Ama bu katma değeri ölçmek çok zor. Yönetim kurulu eğer bunları açıkça ve belirli kriterlere göre yapmazsa dedikodunun önüne geçemez. Bu çok tehlikeli bir şey. Kayırma söz konusu diye düşünülebilir. Bu da tam tersine moral bozucu olur” diyor.

Uygulamalar çok çeşitli

Türkiye’de şirketler bu konuda bilinçlendikçe uygulamalar da çeşitleniyor. Arthur Andersen Eğitim Danışmanlığı Yöneticisi Minu Edis, “Uygulamalar hem öğretici hem de motive edici” olmalı diyor. Minu Edis, çalışanların öğrenirken daha iyi motive olduklarını, kendilerini ve iş arkadaşlarını daha yakından tanıma fırsatı bulduklarını belirtiyor.

Minu Edis, Arthur Andersen Eğitim Danışmanlığı Bölümü outdoor ekibi olarak pek çok firmaya bu konuda danışmanlık verdiklerini anlatıyor. Bu firmalardan ikisi İş Bankası ve Emirates Havayolları.

Minu Edis ve ekibi, şirket içinde de bu tür etkinlikler yaptıklarından bahsediyor. Arthur Anedersen çalışanları olarak jeeplerle safariye çıkmışlar. Şirketlere ise rafting gibi ilginç aktivitelerin yanı sıra çeşitli eğitici oyunlar da düzenliyorlar. Bu sezon başından itibaren yaklaşık 1000 kişiye eğitim vermişler.

Digiturk firmasında yaratıcı bir yaklaşım geliştirilmiş. Aladdin diye bir karakter yaratılmış. Aladdin, ara sıra tüm çalışanlara konser, bowling turnuvası ve deniz kıyısında “happy hours” gibi ilginç aktiviteler için davetiye gönderiyor. 

Yaptığı motivasyon artırıcı etkinliklerle dikkat çeken diğer bir isim ise Crea World. Crea World’de haftanın belirli günlerinde keman dinletileri oluyor. Bunun dışında binanın içinde tilt ve oyun makineleri bulunuyor.

Crea World’de yer alan firmalardan biri olan Tikle, bir teknoloji şirketi. Şirketin sahibi Bora Şahinoğlu, çalışanların yoğun temposundan ve ağır çalışma şartlarından biraz olsun kurtulup nefes alabilmeleri için çeşitli etkinlikler düzenlediklerini anlatıyor. Bir dönem şirkete masör getirilerek isteyen herekse masaj yapması sağlanmış. Şimdilerde ise Tikle çalışanları yoga yapıyor.

Rafting, safari ve diğerleri

İlaç sektörünün önde gelen isimlerinden Lilly firması da bu konuda hassas davrananlardan. İnsan kaynakları Eğitim ve Geliştirme Müdürü Belgin Boydak, “Çalışanlarımız bizim için çok değerli. Onlar memnun olmadığı sürece başarılı da olamazlar” diyerek bu konuya verdikleri önemi anlatıyor.

Lilly’de çalışanların motivasyonunu artırmak için çok farklı etkinlikler yapılıyor. Başarılı çalışanlar yurt dışı seyahatlerine gönderiliyor. Bunun dışında hep beraber paintball’a gidiliyor. Şirket çalışanları arasında futbol turnuvası düzenleniyor. Bu turnuvalarda her şey kuralına göre yapılıyor. Bazı çalışanlar doktor kılığına girerken, bazıları satıcı kılığına giriyor. Ayrıca, Lilly çalışanları birlikte bowling oynamaya ve jeeple safariye de gidiyor.

Emirates Havayolları İnsan Kaynakları Müdürü Nusin Mısırlı, “Liderlik, takım içinde yardımlaşma , yaratıcılık, problem çözme, dinleme için motivasyon artırıcı çalışmalar yapıyoruz” diyor. Mısırlı, bunları yaparken outdoor aktiviteleri tercih ettiklerini belirtiyor.

Çünkü, bu şekilde eğitim daha eğlenceli oluyor ve akılda kalıyor.  Nusin Mısırılı, bir hafta sonunda Antalya köprülü Kanyon'a gidişlerini şu şekilde anlatıyor:

“Program epeyce yüklü idi. Bütün başlıkları gerçekleştirebilmek için farklı aktiviteler yapıldı. Eğitimin en güzel kısmı rafting'de yaşadığımız tecrübeydi. Elemanları en çok birbirine bağlayan aktivite o oldu. Emirates personeli çok güzel ve eğitici bir hafta sonu geçirdi.” 

Sonuç pozitif

Teknotherm Makine ve Kimya Sanayi firmasından Songül Kanat, motivasyon artırıcı etkinliklerin, şirketin çalışanları tarafından memnuniyetle karşılandığını anlatıyor. Songül Kanat, “Ortaklaşa vardığımız sonuç pozitif. Yani biz elemanlar, şirketimiz tarafından
düzenlenen sosyal ve kültürel aktiveler sayesinde gerek iş ilişkilerinde gerekse iş ilişkileri dışında daha sıcak bir arkadaşlık ortamı oluşturabildik” diyor. Teknotherm çalışanları için motivasyon artırıcı nitelikte etkinlikler arasında trekking baş sırada yer alıyor. 

Alarko Grubu motivasyon etkinliklerini destekleyen kurumlardan bir diğeri. Alarko İnsan Kaynakları’ndan Canan Demiral, motivasyonu artırmak için çok sayıda faaliyet düzenlediklerini söylüyor.  İshak Alaton, Üzeyir Garih gibi üst düzey şirket yöneticileri ve tanınmış kişiler ile sohbet toplantıları, Uludağ seyahatleri, trekking ve fotoğraf gezileri,  dans, yabancı dil, ebru ve benzeri kurslar, Alarko’da öne çıkan aktivitelerden bazıları...

Alarko Grubu’nda dans kursu, kendi alanlarında uzman yabancı hocalar eşliğinde yapılıyor. Canan Demiral, “Salsa, Cha Cha, Jive, Samba, Swing ve Tango danslarının öğretildiği kurs sonunda çalışanlarımız, dans etmenin keyfine vardılar. Kursa katılan bir çift çalışmalarını daha da ileriye götürerek, hocalarımız nezaretinde, dans yarışmalarına hazırlanıyor” diyor.

Alarko bünyesinde, ayrıca, deniz tutkunu 8 kişilik bir grupla İstanbul Yelken Kulübü’nde  “yelken kursu” düzenlenmiş. Dört hafta süren kurs boyunca, hava şartları, navigasyon, çatışma kuralları konusunda kısa teorik bilgilerin ardından ağırlıklı olarak denize açılmışlar. 

“ALADDİN’LE ARAMIZDA KALSIN”

Pınar Akkaya/Digiturk İnsan Kaynakları

"Aladdin" fikri nasıl doğdu? amacı nedir?

Aladdin, Digiturk’ün iletişim amaçlı bir karton karakteri.  Başlangıçta, Digitürk, ürünlerimiz, hizmetlerimiz gibi konularda bilgi paylaşımını amaçlıyordu. Şirketimizdeki uygulamalar hakkında yorumlarını iletmek isteyen çalışanlarımıza bir iletişim ortamı olarak sunuldu.

Arkadaşlarımız, Digitürk’teki işleyişler hakkında herhangi bir önerileri olduğunda, bu önerilerini de Aladdin’e iletiyorlar. İnsan Kaynakları Bölümü olarak biz de gerekli bölümleri bilgilendiriyoruz. Aladdin’in ilettiği yorum ve öneriler ilgili departmanlar tarafından değerlendiriliyor.

Aladdin’e bir mesaj gönderdiğinizde, dilerseniz isminizi gizli tutabiliyor ve mesajınızı direkt olarak kendisine iletebiliyorsunuz. Aladdin’in mottosu da zaten “Aramızda kalsın…”.

Aladdin’in bir diğer fonksiyonu da bu tip motivasyonel toplantıları, oyunları, turnuvaları, kutlamaları ve happy hour’ları şirket içinde duyurması. Dolayısıyla, davet eden ve düzenleyen konumunda, şirkette tanınan ve espri kaynağı olan sevimli bir karton karakter.

Ayrıca, Aladdin her gün, doğum günü olan veya Digiturk’te bir yılını dolduran arkadaşlarımıza birer kutlama kartı gönderiyor. Bazen de, mesajına ilk cevap veren çalışanımıza sürpriz konser, tiyatro veya gösteri bileti armağan ediyor.

Aladdin’i yaratmamızdaki amaç, hem etkin bir iletişim ve öneri sistemi kurmak, hem de şirkette İnsan Kaynakları Bölümü tarafından yapılacak aktiviteleri, organizasyonları bir espri çerçevesinde duyurmaktı. Yaklaşık bir buçuk yıldır Digiturk’lülerin tanıdığı Aladdin’e bu açıdan baktığımızda, genç ve dinamik bir yapıya sahip olan Digiturk çalışanlarının da bu "açık iletişim" sisteminden oldukça memnun olduklarını görüyoruz.

“HER SABAH YARIM SAAT”

Ayşegül Aydın/Heidrick And Struggles Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı

Heidrick and Struggles Yönetim Kurulu Başkanı Ayşegül Aydın, motivasyon artırıcı aktivitelerin çok önemli olduğunu düşüyor. Fakat, Ayşegül Aydın, “Motivasyon etkinlikleri tek başına yeterli değildir” diyerek yöneticilere düşen görevleri sıralıyor:

SÜREKLİ GERİ BİLDİRİM: Yöneticinin bir günaydını, ama herkese günaydın demesi çok önemli. Bunun dışında sürekli geri bildirim vermesi çok iyi bir motivasyon tekniği. Elemanlara tek tek, “Bak, bunu güzel yapmışsın. Şöyle yaparsan bir dahaki sefere daha bile iyi olacak” geri bildirimini vermesi... Önce pozitif yönlendirmeyi yapmalı. Ondan sonra, ‘Şöyle de yaparsan sana da şirkete daha fazla katkısı olur’ şeklinde konuşmalı. Hep pozitif ve sürekli geri besleme ile hareket etmeli. Tek tek bütün elemanlara.

YÜRÜ VE YÖNET: Bir de ‘Management by Walking – Yürüyerek Yönetmek’ denen bir teknik bulunuyor. Yöneticinin, her sabah vakit ayırarak, hiç üşenmeden, değişik katlarda da olsa tek tek dolaşarak ‘Günaydın, Ayşe. Nasılsın?’ ‘Günaydın, Mehmet. Oğlun hastaydı. Nasıl oldu?’ ‘Tatilin nasıl geçti?’ diye ilgi göstermesi. Belki birer cümle. Belki yarım saat alıyor. Ama yöneticinin bu yarım saati, her sabah ayırması çok ama çok önemli ve anlamlı deniliyor. Yapılan bütün araştırmalarda da ispat edilmiş.

 

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz