Reklam Sektörüne İK Stratejisi Geliyor

Cem Topçuoğlu / Reklamcılık Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi    “İnsan Kaynakları Yönetim Sistemi” oluşturmak için yola çıkan Reklamcılar Derneği ve Reklamcılık Vakfı’nın hedefi büyük… Türkiye...

1.10.2003 03:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
Cem Topçuoğlu / Reklamcılık Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi  
 
“İnsan Kaynakları Yönetim Sistemi” oluşturmak için yola çıkan Reklamcılar Derneği ve Reklamcılık Vakfı’nın hedefi büyük… Türkiye’deki reklam ajanslarının insan kaynakları stratejisine sahip olmalarını sağlamak, insan sirkülasyonunu azaltmak ve performans sistemini oturmak temel amaçları. Bu işi üstlenen komitede yer alan Reklamcılık Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Cem Topçuoğlu, “Reklam sektörünün, hatta Türkiye’nin ciddi bir insan kaynakları sorunu var. Bu projeyle sorunu yenme konusunda adım atacağız” diye konuşuyor.  
 
Reklamcılar Derneği ve Reklamcılık Vakfı, sektörü yön verecek yeni bir projenin hazırlıklarıyla uğraşıyor. Bu projenin odağında insan kaynakları var. Reklam sektörünün bir “İnsan Kaynakları Yönetim Sistemi”ni yaratmak, bu projenin ana amacı. Hedef, sektöre bu alanda bir sistem getirmek, ciddi bir sorun olan, “çalışan sirkülasyonu”nu azaltmak ve performans ölçümü konusunda sistem geliştirmek… Bu proje, dernek ve vakıf yöneticilerinden oluşan bir komite tarafından yürütülüyor. Komiteye Reklamcılık Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Cem Topçuoğlu ve Reklamcılar Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Aytül Gülçelik liderlik ediyor. Ekser Danışmanlık ise projeye destek veriyor.  
 
Cem Topçuoğlu, “Aytül Gülçelik ve ben inandığımız ve sektörü düzeltmek istediğimiz için buradayız. Bu konuda tecrübeli olduğumuz ve neler yapıldığını bildiğimiz için projeyi birlikte takip ediyoruz” diyor.  
 
Reklamcılık sektöründe İK Yönetim Sistemi kurulmasının temel nedeni olarak sektörün insan kaynakları profili anlamında değişmeye, gelişmeye, ileriye götürülmeye ve gelecek için yeniden yapılandırmaya ihtiyaç duyması gösteriliyor. Topçuoğlu, “Bu konuda da bugüne kadar ajanslar ya da sektörün genelince çok ciddi bir yatırım yapılmamıştı. Dolayısıyla, kesinlikle böyle bir çalışma gerekiyordu. Bu nedenle de biz böyle bir karar aldık ve uygulamak istedik” yorumunu yapıyor.  
 
Cem Topçuoğlu Capital’e İK Yönetim Sistemini, içeriğini ve nasıl işleyecek olduğunu anlattı:  
 
Reklamcılık sektörünü insan kaynakları yapısı açısından değerlendirebilir misiniz? Sektör çalışanları nasıl bir profile sahip? Bu profilin nasıl değişmesi isteniyor?  
 
Zaten bu tip bir çalışma yapılmasının temel nedeni sektörün insan kaynakları profili anlamında değişmeye, gelişmeye, ileriye götürülmeye ve gelecek için yeniden yapılandırmaya ihtiyacı olmasıydı. Bu projeyi Reklamcılık Vakfı ve Reklamcılar Derneği birlikte götürme kararı aldı. Vakfın ve derneğin yönetim kurullarından oluşan bir ekiple hareket edildi.  
 
Sektörün ve hatta Türkiye’nin ciddi bir insan kaynakları sorunu var. Özellikle herkesin bildiği gibi reklam sektöründe ajanslar arasında ciddi bir eleman sirkülasyonu yaşanıyor. Bu durum uzun zamandır devam ediyor ve ana sorunlardan birini oluşturuyor.  
 
Ayrıca sektör çalışanlarına, ajanslara yeni katılanlara uygulanması gereken eğitim programlarının belirlenmesi, çalışanların kariyerlerinin planlanması, performanslarının doğru ölçülmesi, bu insanların doğru değerlendirilmesi, sektöre nasıl bir katkıda bulunduklarının kendilerine anlatılması gerekiyordu. Çalışanlar, ajansları ve sektör için ne gibi bir önem taşıdıklarını ve sektörün gelişmesi için önemli olduklarını bilmiyorlardı.  
 
Bu konuda da bugüne kadar ajanslar ya da sektörün genelince çok ciddi bir yatırım yapılmamıştı. Dolayısıyla, kesinlikle böyle bir çalışma gerekiyordu. Bu nedenle de biz böyle bir karar aldık ve uygulamak istedik.  
 
İnsan Kaynakları Yönetimi Sistemi projesinin kapsamından bahsedebilir miyiz? Kaç ajans katılıyor?  
 
50’ye yakın ajans var diyebiliriz. Reklamcılar Derneği’ne üye tüm ajanslara projeyle ilgili bilgi gitti. 2 yıl önce, 2001 yılının sonlarına doğru Reklamcılar Derneği olarak bir Arama Konferansı yaptık. Katılımcılarla bu konferans sonucunda belli başlı bazı konular çıkardık. En önemlilerinden biri de insan kaynaklarıydı. Bu, dernek ve vakıf yönetim kurulundaki bir gruba verildi. Bu grup oturup projeyi geliştirdi. İki yıl öncesinde alınmış bir karar diyebilirim.  
Daha sonra tüm ajanslara sunum yapıldı, hangi konularda çalışmalar gerçekleştirildiği hakkında bilgi verildi. Bu çalışmalar da geliştirildi ve bu aşamaya gelindi. Reklamcılar Derneği de çalışmadan başından beri haberdardı. Daha sonra bir aşama daha ilerlendi ve danışman şirket Ekser ile birlikte sunumlar yapılarak proje ajanslara anlatıldı. Bu konuda tecrübesi olan ve Türkiye’de olan ajansların yöneticileri Reklamcılar Derneği’nde diğer ajansların temsilcilerine kendi deneyimlerini anlattılar.  
 
Bu ikna toplantılarından sonra da dernek bu projeye geçildiğini ve tüm üyelerin katılmasını istediğini duyurdu. Bu duyuruya olumlu yanıt veren 50’ye yakın ajansın boyutlarına ve belirli bir sisteme göre katılım payları hesaplandı. Bundan sonra da isteyenler tekrar hazırlanacak olan bu paketi belirli bir ücret ödeyerek alabilecekler.  
 
Sisteme üye ajanslar arasında bir görev dağılımı yapıldı mı ya da yapılacak mı?  
 
Böyle bir plan yok. Burada aslında çok genel bir iskelet yapı oluşturulmaya çalışılıyor. Ekser bunu ajansları tek tek ziyaret ederek yapıyor. Mümkün olursa 50 ajansı da ziyaret edecekler. Önce bir formla ajanslardan insan kaynaklarının ne durumda olduğuna yönelik bir bilgi alıyorlar. Sonra tek tek ajansları ziyaret ediyor ve yüz yüze görüşmeler gerçekleştiriyorlar.  
İK Yönetimi sisteminin prototipi hazırlanıp ajanslara verildikten sonra alıştırma devresinde ve prototipin ajanslara dağıtılmasını izleyen günlerde Ekser’in ajanslara konuyu anlatmak üzere düzenlediği eğitimler var. Bu işin teknik kısmı.  
 
Bu sistemin kurulma aşamasında ajanslara hangi temel görevler düşüyor?  
 
Asıl önemlisi ajansların sahiplerinin ya da genel müdürlerinin bu projeye inanmaları ve uygulama için kendi kafa yapılarını değiştirmeleri gerekiyor. Lider ya da şirketin sahibi buna inanmaz ve çalışanlarına bunu anlatamazsa, belirli büyüklükteki ajanslar insan kaynakları departmanlarını kurmazlarsa, bu sistemi inanarak çalıştırmazlarsa bu sistem zaten o ajansta işlemez.  
 
Lider ve yönetim tarafından bu konuya inanılır ve konu ajansın ana politikalarından biri olarak ele alınırsa, o zaman da bu prototip sadece bir yol gösterme kılavuzu olarak kullanılabilir. Geliştirilmesi, o ajans için daha uygun hale getirilmesi gerekir. O ajansa göre projenin yapılandırılması, detaylandırılması, değişen koşullara uyarlanarak uygulanması, bir yönetim sistemi haline getirilmesi gerekir. Bu, ajansın kendi insan kaynaklarına bakışını, onlara verdiği değeri, motivasyonu, katılımcı olmasını da kapsayan ciddi bir eğitim süreci. Bunun uygulanması gerekiyor ve bunun için de işin başındaki kişilerin projeye inanmaları ve uygulamaları şart.  
 
Bu proje kapsamında dernek ve vakıf, ajanslara danışmanlık verecek mi?  
 
Bu konuda dernek ve vakıf olarak nerede durabileceğimiz aslında belli. Bu projenin başlamasından itibaren biz geçtiğimiz yıl da mümkün olduğu kadar pek çok ajans yöneticisi ile toplantı yaparak, özellikle Türkiye’de İK yönetimi uygulayan ajanslardan örnekler vererek anlattık.  
 
Biz sektörün gelişmesini istiyoruz. Ama bunu özel planlanmış toplantılarla yapmak zor. Siz bütün çalışmaları yaparsınız, prototipi de oluşturursunuz ama bu prototipi almadan da insanlar buna merak salıp 3-5 yıl içinde ajanslarını yeniden yapılandırıp insan kaynaklarını da anlattığımız şekilde geliştirebilirler. Bu prototipe ihtiyaçları yok demiyorum ama kendileri de uğraşırlarsa yapabilirler. Ama böyle bir şeyi sektöre kazandırmak da çok önemli. Elbette ilk olarak istemek gerek. Ajanslar insan kaynakları yönetimi uygulayan ajanslara açıp nasıl bir strateji izlediklerini sorabilirler.  
 
Proje şu anda hangi aşamada?  
 
Şu anda ajanslarla görüşme ve formların bitirilme aşamasına gelindi. Ajanslarla görüşmeler bu ay sonu gibi bitecek. Ekim, Kasım ve aralık aylarında çalışmalar tamamlanacak ve yıl sonunda da projelendirme süreci bitmiş olacak.  
 
“ÇALIŞANLAR GELİŞECEK, AJANS PERFROMANSI ARTACAK”  
 
HERKES FARKLI DEĞERLENDİRİLECEK
: İK Yönetim Sistemi, öncelikle çalışanların çalıştıkları şirkette daha şeffaf bir yönetim tarzı görmelerini sağlayacak. Örneğin, o şirkette 20 kişi çalışıyorsa, hepsi şirket tarafından farklı şekillerde değerlendirilecek. Kendi performanslarına göre ele alınacaklar. Bu insanların hedefleri belirlendiğinde onlar da neden o ajansta çalıştıklarını, nereye ulaşmak istediklerini bilecekler. Bunun sonucunda performansları artacak. Hepsi bir araya geldiğinde ise şirketin performansı artmış olacak.  
 
REKABET GÜÇLENECEK: İnsanlar arası rekabet de güçlenecek. İnsanlar dolayısıyla kendilerini gösterecek, eskiden olduğu gibi sadece ücret bazında değil, kendilerine yapılacak katkılar bazında da değerlendirme yapabilecekler. Görev tanımları belli olacak, herkesin ne iş yaptığı bilinecek. Uzmanlaşabilecekler, hangi işlerden sorumlu oldukları ve neleri yapmayacakları net olacak. Bu bir eğitim süreci olduğu için, şirketteki takım ruhu, liderlik gelişecek.    
 
BİREYSEL ÇITALAR YÜKSELECEK: Şirketin içinde çıtayı ne kadar yükseltirseniz, çalışanlarınızı ne kadar iyi eğitir ve onlara farklı olanaklar sunarsanız insanlar şirket yönetiminden daha fazlasını ister. Bu, çalışanların tek tek çıtalarının yükselmesi anlamına da geliyor aynı zamanda. İnsanlar bireysel olarak geliştikçe sektörü de geliştirecekler. Dolayısıyla daha fazla ücreti nasıl hak ettiklerini işverene daha iyi anlatabilecekler ya da zayıf oldukları konularda eğitim isteyebilecekler.  
 
“SEKTÖRDE ÇALIŞAN KALİTESİ YÜKSELECEK”  
 
İK Yönetim Sistemi projesi şu anda nasıl ilerliyor? Ne zaman işlerlik kazanacak?
 
 
Biz bir danışmanlık şirketinin know-how’ını kullanarak ve kendi know-how’larımızı da ekleyerek projenin altyapısını hazırlıyoruz. Ajanslara projenin prototipini veriyoruz. Her boyuttaki ajansın kullanabileceği bir rehber olduğunu söylüyoruz. Bu rehberde ücretlendirme sistemleri, kariyer planlaması sistemleri, yaratıcılık gibi başlıklar var. Bu prototipi alır, buna inanır, bununla ilgili dünyada yayınlanan kitapları okur, insan kaynakları departmanını kurar, çalışanlarınızı motive ederseniz ve yetiştirirseniz bu size gelir olarak geri döner diyoruz. Ajanslara daha kârlı ve verimli çalışan, şirketinin değerini arttıran, kaliteli bir çalışan topluluğuna sahip olmalarını sağlayacak, sirkülasyonlarını düşüren bir yapıya kavuşacaklarını söylüyoruz.  
 
Bu yaptığımız şey Reklamcılık Vakfı’nın kuruluş amaçlarından biri olan eğitim kapsamına giriyor aslında. Bu nedenle de sektöre böyle bir proje sunuyoruz. Süreci ajanslar belirleyecek ama Ekser’le yaptığımız çalışmanın yıl sonuna kadar tamamlanıp ajanslara sunulması ve eğitiminin verilmesi gerekiyor. Daha sonra ise ajanslar projeyi alıp kendileri kullanacaklar. Onlar kullandıkça da sektörün eleman kalitesi yükselecek ve süreç başlamış olacak.  
 

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz