Sirkülasyonda kritik seviye!

Son iki yılda enflasyon, ekonomik dalgalanmalar, değişen çalışma dinamikleri, dijitalleşme, Z kuşağının beklentileri ve hibrit modelden dönüş, iş gücü piyasasındaki devir hızını artırdı...

22.04.2025 13:04:210
Paylaş Tweet Paylaş
Sirkülasyonda kritik seviye!

Ayçe Tarcan Aksakal

[email protected]

Ortalamada yüzde 20 seviyelerinden 30’lara çıkan bu oran, bazı sektörlerde kritik eşikleri aştı. Özel güvenlikte yüzde 70, inşaatta yüzde 65, perakendede ise yüzde 55’e varan seviyeler söz konusu. Uzmanlar bu trendin 2026’ya kadar yükselerek devam edeceğini öngörürken şirketler motive edici önlemlerle çalışan bağlılığını artırmayı hedefliyor.

Mercer 2024 Global Yetenek Trendleri Araştırması’na göre çalışanların işverene duyduğu güven azalıyor. Bunun çalışanların organizasyonda kalma isteği üzerinde büyük bir etkisi olduğundan mevcut durum endişe verici olarak nitelendiriliyor. Çalışanların şirkette kalma niyetini belirleyen faktörlerin başındaysa yüzde 34’le adil ücret, yüzde 28’le gelişim fırsatları bulunuyor. Yine aynı araştırmaya göre çalışanların yüzde 82’si tükenmişlik duygusundan endişe ediyor. Bu güvensizlik yalnızca küresel ölçekte değil, Türkiye’de de dikkat çekici seviyelere ulaşmış durumda. Yetersiz ücret, tükenmişlik sendromu ve hibrit modelden dönüşün etkisiyle çalışan sirkülasyonu ve istifa oranları artış gösteriyor. Korn Ferry’nin geçen yıl yaptığı “Ücretlendirme Trendleri, Ücretler ve Diğer Yan Haklar” raporuna göre çalışanların iş değiştirme oranı kademeli olarak artarak 2023’te yüzde 20’ye ulaştı. Geçen yıl ve 2025’te bu oranın yüzde 30’lara ulaştığı öngörülüyor. Önümüzdeki dönemde hem mavi yaka hem orta ve üst düzey yöneticilerde sirkülasyonun daha da artması bekleniyor. Yönetici ve CEO’larda baskı ve stres sirkülasyonu artırıyor. 

YETERSİZ ÜCRET ETKİLEDİ

OECD’ye göre Türkiye’de asgari ücret ve çevresinde kazanan kesim, çalışan nüfusun yüzde 55’ini oluşturuyor. Son dönemde iyice hızlanan çalışan sirkülasyonunun en önemli nedenlerinin başında ücret memnuniyetsizliği bulunuyor. Kariyer.net’in 4 bin çalışanla gerçekleştirdiği HR Pulse Q4 2024 araştırmasının sonuçlarına göre çalışanların yarısının iş değişikliği motivasyonları arasında ilk sırada ücret ve yan haklar bulunuyor. 24 Saatte İş’in Aralık 2024’te 10 bin 973 çalışanla gerçekleştirdiği İş Gücü Trendleri Araştırması’na göre ise Türkiye’de iş değiştirme nedenleri arasında ilk sırada yüzde 48 gibi yüksek oranla düşük ücret bulunuyor. Çalışanların iş değişikliğine gitmesinin en büyük nedeninin yüzde 71’le ücret yetersizliği olduğunu söyleyen Melon Kurucusu Sure Köse Ulutaş, enflasyonist ortamın yeni işe alınan çalışanların mevcut çalışanlara kıyasla daha yüksek ücretlerle istihdam edilmesine yol açtığını belirtiyor. Ulutaş, “Bu da ücret kaynaklı işten ayrılma oranlarının artmasına neden oluyor” diyor. Bu yıl yetersiz zam oranları ve eksik yan hakların çalışanların başka fırsatlara yönelmesine neden olduğunu söyleyen Oxygen Consultancy Genel Müdürü Zeynep Doğrul Aşar, “Gelişim fırsatları ve kariyer olanaklarının eksikliği de sirkülasyonu artırıyor” diyor. Enflasyon karşısında yaşam standardını korumak isteyen çalışanların büyük bir kısmının ücret nedeniyle şirketlerini terk etmek zorunda kaldığını söyleyen Transearch Türkiye Yönetici Ortak Murak Öztürk, transfer görüşmelerinde hem çalışan hem yöneticilerin ilk kriter olarak ücret paketini sorguladığına dikkat çekiyor. 

SİRKÜLASYONUN EN HIZLILARI 

ABD İşgücü İstatistikleri Bürosu’nun verilerine göre ABD’de çalışan sirkülasyonu yüzde 20-30 arasında değişiyor. Teknoloji, perakende ve sağlıkta sirkülasyon yüzde 50’lere kadar çıkıyor. Türkiye’de ise çalışan sirkülasyonu ortalama yüzde 30. Özel güvenlik, perakende, yeme-içme, turizm ve lojistik gibi sirkülasyonun en hızlı olduğu sektörlerde ise bu oran yüzde 50’leri geçiyor. Türkiye’de yüzde 70 çalışan devir oranıyla çalışan sirkülasyonunun en hızlı olduğu alanın özel güvenlik sektörü olduğunu belirten T4 People Analytics’in kurucusu ve CEO’su Ali Tuncel, “Perakende sektöründe sirkülasyon oranı yüzde 55, çağrı merkezlerinde ise yüzde 45 seviyesinde” diyor. İnşaat sektöründe çalışan devir oranı yüzde 65’lerde. İş dünyasında kabul edilebilir çalışan devir oranının yüzde 10-15 arasında olduğunu söyleyen Ergene İK Danışmanlık Şirketi Ortağı Yasemin Avcı, perakende sektöründe sirkülasyonunun çoğu zaman yüzde 50’nin üzerine çıktığını belirtiyor. Avcı, dönemsel işler ve rekabetçi ortamlar nedeniyle inşaat, turizm ve hizmet sektöründe de çalışan sirkülasyonunun çok hızlı olduğunu ifade ediyor. Yeme-içme, gıda perakendesi ve lojistik sektörlerinde ortalama 90 günde bir çalışanların iş değiştirdiğini belirten 24 Saatte İş Kurucu Ortağı Gizem Yasa, buna karşın otomotiv gibi bazı sektörlerdeki yavaşlamanın çalışan sirkülasyonunu azalttığını söylüyor. Sirkülasyon artışına en çok katkı sağlayan alanların teknolojinin iş yapış biçimlerini dönüştürdüğü sektörler olduğunu söyleyen Peryön Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Betül Çorbacıoğlu da “Otomasyon ve dijitalleşme idari roller gibi bazı iş gruplarının azalmasına yol açarak bu alanlarda sirkülasyonu artırıyor” diyor. 

YAVAŞLAMA NEREDE? 

Çalışanların iş değiştirme eğilimlerinin yavaşladığı pazarların genellikle daha istikrarlı ve yüksek iş memnuniyeti sunan sektörler olduğunu söyleyen Human Group Kurucusu Gaye Özcan, Türkiye’de sanayi ve üretimde çalışan sirkülasyonunun görece daha düşük olduğunu belirtiyor. Özcan, “Büyük ölçekli sanayi kuruluşlarında personel devir oranı yüzde 5-10 arasında değişiyor” diyor. Özcan, sağlık, üretim ve eğitimde de çalışan istikrarının artmasını bekliyor. Teknoloji, finans ve e-ticaret gibi sektörlerde sirkülasyonda hızlanma kamu, üretim ve sağlık gibi sektörlerde ise yavaşlama beklediğini söyleyen Human Vision Kurucusu Didem Şatır Şendal, orta ve üst yönetimde bu yıl sirkülasyonun artacağını belirtiyor. Şendal, “İşveren ve çalışanların bu değişimlere uyum sağlaması, başarılı bir kariyer ve iş hayatı için önemli olacak” diyor. Finansta yüzde 15 olan çalışan sirkülasyonunun yüzde 10’la en az ilaç sektöründe olduğunu belirten T4 People Analytics CEO’su Ali Tuncel, geçen yıl perakendede yüzde 55 seviyesinde gerçekleşen sirkülasyonun bu yıl 50 seviyelerine düşmesini bekliyor. Tuncel, sirkülasyonun yüksek olduğu çağrı merkezi sektöründe ise yüzde 45 seviyesinde gerçekleşen sirkülasyonun bu yıl yüzde 35’lere ineceğini öngörüyor. Üst düzey yöneticilerde pazardaki fırsatların azlığı nedeniyle iş değişikliği iştahının törpülendiğini belirten Egon Zehnder Kıdemli Ortağı Murat Yeşildere, “Üst düzey yönetici ücretlerindeki azalma iş değiştirme motivasyonunu artırıyor. Ancak iş değiştirme yönündeki arzuların her zaman ücret anlamında karşılığının pazarda bulunamaması değişim motivasyonunu törpülüyor” diyor. 

DÜŞÜRME ÇABALARI 

Çalışan sirkülasyonunun artması nedeniyle şirketlerin gündeminde de çalışanları elde tutmak ilk sıralarda yer alıyor. Özellikle gençler arasında iş değiştirme süresinin kısaldığına dikkat çeken Gilda&Partners Kurucusu Jilda Bal, “İş arama eğilimleri daha sık hale geldi. Bu durum, şirketlerin çalışan bağlılığını artıracak stratejilere yönelmesini zorunlu kılıyor” diyor. 45 bin çalışanı olan ISS Türkiye’nin CEO’su Cavit Habib, “2025’te istihdamı artırma hedefimiz var. Bu noktada da sirkülasyonu düşürmeye yönelik hamleler yapacağız” diyor. Araç kiralama sektöründe çalışan sirkülasyonunun yüzde 50’ye yükseldiğini ve operasyonel verimliliği tehdit ettiğini söyleyen HDY Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Hidayet Yıldırım, çalışan bağlılığını artıracak önlemleri hayata geçirdiklerini anlatıyor. Sanayide yüksek devir hızının önüne geçmek için özellikle riskli alanlarda robotlaşmaya gittiklerini söyleyen Kocaer Çelik Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Kocaer, “Türkiye’de demir çelik sektöründe ilk robotlaşmayı yapan şirketiz” diyor. Y ve Z kuşaklarının iş değiştirme konusunda daha hızlı karar almasının çalışan sirkülasyonunu artırdığını söyleyen Uyumsoft Kurumsal Hizmetler Genel Müdürü Gökhan Arıksoy, bilişim sektöründe geçtiğimiz yıl giriş seviyesindeki rollerdeki sirkülasyonun yüzde 40’ları bulduğunu belirtiyor. Arıksoy, “Sirkülasyonu azaltmak için yüksek enflasyonun olduğu günümüzde çalışanlarımızı destekleyen maaş, yan haklar ve iş güvencesi sağlıyoruz” diyor. Fintek şirketlerinin de sıkı bir yetenek mücadelesi içinde olması çalışan sirkülasyonunun artmasına yol açıyor. Sektörde yıllık çalışan sirkülasyonu yüzde 25-30’lara yükseldi. Fintek şirketi Pionr bu durumu azaltmak için uzaktan çalışma ve hibrit modeller sunarak iş özel yaşam dengesini desteklemeyi hedefliyor. 

HİBRİTTEN DÖNÜŞ ETKİSİ 

Araştırmalar hibrit çalışmadan dönüşün çalışan sirkülasyonunu artırdığını gösteriyor. McKinsey’nin araştırmasına göre hibrit çalışma yapan şirketlerin çalışan devir oranları tam zamanlı çalışan şirketlere kıyasla yüzde 30 daha düşük. Kariyer. net’le yaptıkları Esenlik Araştırması’nın sonuçlarının ofisten çalışmanın işten ayrılma niyetini artırdığını gösterdiğini söyleyen Wellbees İnsan ve Kültür Müdürü Tansu Apaydın, “1.000 kişiyle yaptığımız bu araştırmada ofisten çalışanların işten ayrılma niyetinin diğer çalışanlara göre daha yüksek olduğunu tespit ettik” diyor. Çalışanların yüzde 80,5’inin ofisten, kalan kesimininse hibrit veya uzaktan çalıştığını aktaran Apaydın, “Gallup verilerine göre çalışanların yüzde 59’u tamamen uzaktan veya hibrit çalışma modelini tercih ediyor. Ipsos’un araştırması da yalnızca yüzde 13’ünün tamamen ofise dönmeye sıcak baktığını gösteriyor” diye konuşuyor. Geçen yıl yaptıkları araştırmaya göre çalışanların yüzde 63’ünün iş modeli değiştiğinde yeni bir iş arayacağını belirttiğini söyleyen Kolay İK COO’su Tunca Üçer, çalışanların yüzde 20’sinin çalışma modeli değişikliği durumunda istifa etmeyi planladığını ifade ediyor. İş modeli değişikliğinin, özellikle de ofise dönüşün çalışan sirkülasyonunu artıran bir faktör olduğunu söyleyen Üçer, “Esneklik beklentisi yüksek çalışanlar daha esnek çalışma modelleri sunan şirketlere yönelmeyi tercih ediyor” diyor. Üçer, bu durumun çalışanların iş değiştirme eğilimlerini artırdığını belirtiyor. Hibrit veya uzaktan çalışmaya alışmış çalışanların, ofise dönüş zorunluluğu nedeniyle iş değiştirme eğilimlerinin arttığına değinen Human Group Kurucusu Gaye Özcan, pandemi döneminde esnek çalışmanın sunduğu avantajları deneyimleyen çalışanların bu düzenin sona ermesiyle mutsuzluk yaşadıklarını vurguluyor. 

ARTMAYA DEVAM EDECEK 

Bu yıl ve 2026’da çalışan sirkülasyonunun artmaya devam etmesi bekleniyor. Özellikle dijitalleşmenin hız kazandığı teknoloji ve e-ticaret sektörleriyle iş yükü artışı yaşanan perakende, lojistik ve çağrı merkezi gibi alanlarda sirkülasyon oranlarının daha da yükseleceğini belirten Gilda&Partners Kurucusu Jilda Bal, “Bu yıl orta ve üst yönetim düzeyinde de en fazla sirkülasyonun finans, teknoloji ve insan kaynakları sektörlerinde yaşanmasını bekliyoruz” diyor. Bal, özellikle CFO ve CHRO pozisyonlarındaki değişimin ekonomik krizlerin etkisiyle hızlandığını belirtiyor. Orta ve üst yönetim kademelerinde özellikle teknoloji ve finans sektörlerinde sirkülasyonun hızlanacağını söyleyen Ergene İK Danışmanlık Ortağı Yasemin Avcı, sağlık ve ilaç sektöründeki yeniliklerin yönetici sirkülasyonunu yükseltebileceğini belirtiyor. Avcı, “Müşteri beklentilerindeki hızlı değişim ve rekabetçi piyasa koşulları nedeniyle perakende ve hızlı tüketim sektöründe de yönetici sirkülasyonu yüksek olabiliyor” diyor. Uzun vadede çalışan sirkülasyonunu artmaya devam edeceğini söyleyen 24 Saatte İş Kurucu Ortağı Gizem Yasa, iş gücüne yeni katılanların işle ilişkilerinin uzun vadeli olmadığını vurguluyor. Bu yıl yeme-içme, lojistik ve turizm sektörlerinde sirkülasyonun tekrar artmasını bekleyen Yasa, “Bu yıl faiz indirimleriyle büyümenin ve sirkülasyonun tekrar artışa geçmesini bekliyoruz” diyor. Öte yandan bu yıl ekonomik koşulların zorluğu ve şirketlerin küçülmeye gitmesi gibi faktörler nedeniyle işten çıkarmaların artması da söz konusu. “Sessiz işten çıkarma” olarak bilinen bir dalganın teknoloji sektöründe kendini hissettirdiğini söyleyen Melon Kurucusu Sure Köse Ulutaş, “Bu dalganın 2025’te de sürmesi ve şirketlerin iş gücü planlamalarındaki belirsizliklerin devam etmesi muhtemel görünüyor” diyor. Oxygen Consultancy Genel Müdürü Zeynep Doğrul Aşar da perakende ve gıda sektörlerinde düşük ücretlerle düzensiz çalışma saatlerinin çalışanların daha iyi fırsatlar için iş değiştirmesine yol açmaya devam edeceğini ifade ediyor.


TURİZMDE ARTIŞ TRENDİ
HASAN EKMEN / BARCELÓ HOTELS & RESORTS ÜLKE MÜDÜRÜ

YÜZDE 40 
Turizm sektöründe sirkülasyon oranı, diğer sektörlere kıyasla oldukça yüksek. Genel olarak bu oran yüzde 40’lara kadar çıkabiliyor. Özellikle sezonluk işlerin yoğun olduğu otelcilik alanında bu oran yüzde 50’ler seviyesine çıkıyor.

PANDEMİ SONRASI ARTTI Son dönemde sektörde sirkülasyonda artış gözlemliyoruz. Bunun başlıca sebepleri arasında sektörün pandemi sonrası hızlı toparlanması, çalışanların daha iyi çalışma koşulları arayışı ve yeni turizm projelerinin sektördeki iş fırsatlarını artırması bulunuyor.

ÇALIŞAN BAĞLILIĞI 
Yüksek sirkülasyonu önlemek için çalışan bağlılığına yönelik projeler geliştiriyoruz. Performansa dayalı ödüllendirme sistemleri, düzenli geri bildirim oturumları, kapsamlı eğitim programları ve uluslararası transfer fırsatları sunuyoruz.



FATİH UYSAL KARİYER.NET CEO’SU
“4 KİŞİDEN 3’Ü İŞİNİ DEĞİŞTİRMEK İSTİYOR”

İŞ ARAYIŞI ARTTI 
Her yıl 1,9 milyon kişinin yeni iş bulmasına doğrudan katkı sağlıyoruz. Son beş yıllık veri analizi ve araştırmalarımız istihdam piyasasındaki dengelerin değiştiğini gösteriyor. Özellikle 2021 sonrasında iş gücü piyasasında güç işverenden adaya geçti. 2022 yılındaki araştırmamıza göre Türkiye’deki adayların yüzde 53’ü aktif iş arayışındaydı. Aralık 2024’teki araştırmamızsa bu oranın ciddi oranda arttığını gösteriyor.

FİNANS İLK SIRADA Her 4 adaydan 3’ü 2025’te iş değişikliği yapmayı planlıyor. Bu planların en yoğun olduğu sektör ise finans. Finanstan sonra satış, idari işler, insan kaynakları, teknik hizmetler ve sağlık geliyor. İş değişikliği planlarındaki bu artış, şirketlerin çalışan kaybı oranlarına da yansıyor. İşveren temsilcilerinin yüzde 40’ı son 12 ayda çalışan kaybının arttığını belirtiyor. Bu durumu önlemek için en çok tercih edilen yöntem ise temel ücret artışı. Her iki işverenden biri çalışan kaybını azaltmak için maaş artışına başvuruyor.



Z KUŞAĞI KRİTİK
FEYZA NARLI / MANPOWERGROUP TÜRKİYE GENEL MÜDÜRÜ

DEVİR HIZI 
Şirketler açısından tutundurma son yılların en önemli başlıklarından biri. Pandemi etkisiyle bir miktar düşen devir hızı son 3 yılda tekrar eski seviyesine döndü. Araştırmalar Türkiye’de 2024 yılında çalışan devir hızının yüzde 25’e ulaştığını gösteriyor

YÜZDE 47’Sİ 2025 yılı iş gücü trenleri araştırmamızda, Z kuşağı çalışanlarının yüzde 47’sinin önümüzdeki 6 ayda gönüllü olarak iş değiştirebileceğini gösteriyor. Birçoğu orta veya üst düzey pozisyonlarda bulunan Y kuşağında ise bu oran yüzde 40’la ifade ediliyor.

YETENEK AÇIĞI ARTTI 
2019 yılında Türkiye’de yetenek açığı oranı yüzde 51’lerdeyken son veriler bu oranın yüzde 76’ya ulaştığını gösteriyor. Yetenek açığının bu kadar yüksek seviyelerde seyrettiği bir ortamda mevcut yetenekleri geliştirmeye odaklanan şirketler aynı zamanda bu yetenekleri elde tutabilmek için yeni yollar aramak zorunda.


Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz